Balina ve yunuslarda Alzheimer belirtileri keşfedildi

Afalina yunusları, dişli balinaların en meşhur üyelerinden (Wikimedia Commons)
Afalina yunusları, dişli balinaların en meşhur üyelerinden (Wikimedia Commons)
TT

Balina ve yunuslarda Alzheimer belirtileri keşfedildi

Afalina yunusları, dişli balinaların en meşhur üyelerinden (Wikimedia Commons)
Afalina yunusları, dişli balinaların en meşhur üyelerinden (Wikimedia Commons)

Giderek artan sayıda yunus ve balina kıyılara vurarak mahsur kalırken, bilim insanlarından şaşırtıcı bir keşif haberi geldi: Üç türün beyni, insanlarda Alzheimer hastalığının klasik belirteçlerini gösteriyor.
Yeni araştırmada İskoçya kıyılarına vurmuş 22 dişli balinanın beyinleri incelendi. Latince adı Odontoceti olan dişli balinalar bir dizi yunus ve orka (katil balina) türünü içeren iki ana balina grubundan biri.
European Journal of Neuroscience adlı hakemli bilimsel dergide yayımlanan araştırmada incelenen 22 bireyin içinde 5 türden hayvan yer alıyordu: Risso yunusları, uzun yüzgeçli pilot balinalar, beyaz gagalı yunuslar, muturlar ve şişe burunlu yunuslar.
Edinburg Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi araştırmacıları doku analizi yöntemiyle inceledikleri beyinlerde Alzheimer hastası insanlardakine benzer belirtiler tespit etti.
Bu belirtiler arasında hastalığın başlangıcında gözlemlenen beta-amiloid plakları, fosfo-tau birikimi ve gliyoz (merkezi sinir sisteminde glial hücrelerin birikimi) yer alıyordu.
Söz konusu hayvanların bu belirtilerle bağlantılı olarak, bilişsel gerilemeden mustarip olup olmadığını belirlemek şu noktada mümkün değil. Ancak araştırma ekibi, "Nöropatolojik belirtiler kesinlikle orada" diyor.
Ayrıca yazarlar, bu hayvanların, insan hastalarda görülenlere benzer bilişsel sıkıntılar çekme ihtimalinin ve tam da bu nedenle kıyıya vurmalarının mümkün olduğu görüşünde.
Buna göre sürüye liderlik eden hayvanlardan birinin yanlış karar vermesiyle tüm sürü bile kıyıya vurabilir.
İnsan dışı canlılarda bunama olasılığına işaret eden ilk çalışma niteliğindeki araştırma, neden giderek daha fazla balinanın kıyılara vurduğuna dair ipucu sağlıyor.
Araştırmanın başyazarı Dr. Mark Dagleish, "Bu bulgular, mahsur kalmış dişli balinalardaki beyin patolojisinin, klinik Alzheimer hastalığından etkilenen insanların beyinlerine benzer olduğunu ilk kez gösteriyor" ifadelerini kullandı.
"Bu aşamada, dişli balinalardaki bu beyin lezyonlarının, Alzheimer hastalığına bağlı bilişsel eksikliklerden mustarip olabileceklerini gösterdiğini düşünmek cazip" diyen bilim insanı, şöyle ekledi:
Yine de bu hayvanlara ne olduğunu daha iyi anlamak için daha fazla araştırma yapılmalı."
Independent Türkçe, IFL Science, European Journal of Neuroscience



Obezitenin en büyük suçlusu beslenme mi, hareketsizlik mi?

Obez bir adam (Reuters)
Obez bir adam (Reuters)
TT

Obezitenin en büyük suçlusu beslenme mi, hareketsizlik mi?

Obez bir adam (Reuters)
Obez bir adam (Reuters)

Yeni bir araştırma, fiziksel aktivite eksikliğinin obezitenin ana nedeni olduğu yönündeki yaygın kanıyı sorgulayarak, beslenme düzeninin bu konuda daha büyük bir rol oynadığını ortaya koydu.

Şarku’l Avsat’ın İngiliz gazetesi The Independent'tan aktardığına göre, 34 ülkeden 4 binden fazla erkek ve kadının enerji tüketimi ve metabolizma hızlarını inceleyen araştırma, hareketsizliğin obezitenin ana nedeni olmadığını ortaya koydu. Gelişmiş ülkelerin sakinleri, hareketlerinin az olmasına rağmen, çiftçiler, çobanlar, avcılar ve meyve toplayıcılar gibi aktif yaşam tarzına sahip az gelişmiş ülkelerin sakinlerine kıyasla benzer miktarda kalori yakıyorlar.

Araştırmacılar, Ulusal Bilimler Akademisi dergisinde yayınlanan çalışmalarında şöyle yazdılar: “Egzersiz yapmak genel sağlık için gerekli olsa da, sonuçlarımız obeziteyle mücadeleye yönelik halk sağlığı çabalarının öncelikle beslenme düzeninin iyileştirilmesine, özellikle de aşırı işlenmiş gıdalara odaklanılması gerektiğini gösteriyor.”

Araştırmacılar, çalışmanın ‘enerji alımındaki artışın, modern obezite krizinin kötüleşmesinde enerji yakım oranından yaklaşık 10 kat daha önemli olduğunu’ gösterdiğini belirtti.

Metabolizma araştırmacısı ve çalışmanın baş yazarı Herman Pontzer, bu sonuçların önemli olduğunu, çünkü sağlık yetkililerinin obezitenin nedenlerini daha iyi anlamalarına yardımcı olarak hastalar için daha başarılı tedaviler geliştirilmesini sağladığını ifade etti.

Pontzer, bunun spor yapmanın genel sağlığımız için önemli olmadığı anlamına gelmediğini vurgulayarak, “Spor yapmanın sağlık için gerekli olduğunu biliyoruz. Bu çalışma bunu değiştirmiyor. Ancak çalışma, obeziteyle mücadele için halk sağlığı çabalarının beslenme, özellikle de aşırı işlenmiş gıdalara odaklanması gerektiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Kuzey Karolina Üniversitesi Gillings Halk Sağlığı Okulu profesörü ve obezite uzmanı Barry Popkin, bu çalışmaya katılmamış olsa da, “Bu sonuçlar, benim de söylediğim gibi, beslenme düzeninin mevcut obezite salgınının ana nedeni olduğunu doğruluyor” dedi.

“Bu, özenle hazırlanmış bir çalışma” diyen Popkin’i diğer uzmanlar da destekledi.