Wednesday'in yaratıcısı, Jenna Ortega'nın viral dans sahnesini neden Kovid-19 geçirirken çektiğini açıkladı

Ünlü oyuncu, viral dans sahnesini, pozitif çıkan Kovid testinin sonucunu beklerken çekmişti

Jenna Ortega'nın Wednesday'deki dans sahnesi, Lady Gaga'nın Bloody Mary şarkısıyla viral oldu (Netflix)
Jenna Ortega'nın Wednesday'deki dans sahnesi, Lady Gaga'nın Bloody Mary şarkısıyla viral oldu (Netflix)
TT

Wednesday'in yaratıcısı, Jenna Ortega'nın viral dans sahnesini neden Kovid-19 geçirirken çektiğini açıkladı

Jenna Ortega'nın Wednesday'deki dans sahnesi, Lady Gaga'nın Bloody Mary şarkısıyla viral oldu (Netflix)
Jenna Ortega'nın Wednesday'deki dans sahnesi, Lady Gaga'nın Bloody Mary şarkısıyla viral oldu (Netflix)

Wednesday'in dizi sorumlusu Miles Millar, Jenna Ortega'nın viral dans sahnesini Kovid-19 geçirirken çekmesine neden izin verildiğini açıkladı.
Netflix'in popüler Addams Ailesi spin-off'unun 4. bölümünde Wednesday (Ortega), okul balosunda The Cramps'ın 1981'de çıkan teklisi Goo Goo Muck'ta dans ediyordu.
Bu sahne TikTok'ta viral oldu ve birçok kullanıcı Wednesday'in dansını evlerinde yeniden canlandırdı.
Ancak Ortega verdiği bir röportajda, sahneyi Kovid'e yakalandığı ilk gün çektiğini itiraf etmişti ve "vücut ağrıları" yaşadığını, "pozitif test sonucu bekledikleri için" ekibin çekimler arasında kendisine ilaç verdiğini söylemişti.
O sırada yapım şirketi MGM, "katı" protokollere uyulduğunu ve Ortega'nın test sonucu pozitif çıkar çıkmaz setten gönderildiğini belirtse de, sosyal medya kullanıcıları bu hareketi "tehlikeli, etik dışı ve son derece bencilce" diyerek eleştirmişti.
Yeni bir röportajda dizinin yaratıcıları Al Gough ve Mikes Millar'a, Ortega'nın test sonucu gelene kadar çekimi durdurmak yerine sahneye devam etme tercihleri soruldu.
The Independent'ta yer alan habere göre Millar, "dans boyunca son derece sıkı Kovid protokolleri uygulandığının" üstünde durdu.
The Hollywood Reporter'a verdiği demeçte Millar şöyle dedi:
"Jenna'nın testi önceki gün negatif çıkmıştı. Ancak sonucu pozitif çıktığında ve pozitif çıkar çıkmaz, setten gönderildi ve sanırım 10 gün karantinada kaldı. Bu, kulaktan kulağa yayılan dedikodulardan biri. Her test, her protokol açıkça takip edildi. Çekime devam etme ve Jenna'yı hasta ya da rahatsızken oynatma kararında bunlardan ödün verilmedi; bu hiçbir zaman tartışma konusu olmadı. Eğer hasta ya da rahatsız olsaydı durdururduk ve dinlenmesine izin verirdik. Oyuncuların ve ekibin sağlığı, iyiliği bizim ve MGM'yle Netflix'teki herkes için her zaman en önemli şeydi."
Millar, sözlerini olayın "çok abartıldığını" belirterek sürdürdü ve şöyle ekledi: 
"Ancak izlenen her protokol açısından gerçekler ortada. Çift maske takılması, her gün PCR testi yapılması bakımından protokoller çok sıkıydı."
Bu sırada başka bir röportajda Ortega, Wednesday senaryosunda yer alan ama söylemeyi reddettiği bir repliğini paylaştı.
Wednesday, şimdi Netflix'te izlenebilir.
 



İranlı yönetmen, Yılın Asyalı Sinemacısı seçildi

Mayıs'ta Cannes'da Altın Palmiye kazanan Penahi, 2002'de Çember'le (Dayereh) Venedik'te Altın Aslan'ı, 2015'te Taksi Tahran'la Berlin'de Altın Ayı'yı almıştı (Reuters))
Mayıs'ta Cannes'da Altın Palmiye kazanan Penahi, 2002'de Çember'le (Dayereh) Venedik'te Altın Aslan'ı, 2015'te Taksi Tahran'la Berlin'de Altın Ayı'yı almıştı (Reuters))
TT

İranlı yönetmen, Yılın Asyalı Sinemacısı seçildi

Mayıs'ta Cannes'da Altın Palmiye kazanan Penahi, 2002'de Çember'le (Dayereh) Venedik'te Altın Aslan'ı, 2015'te Taksi Tahran'la Berlin'de Altın Ayı'yı almıştı (Reuters))
Mayıs'ta Cannes'da Altın Palmiye kazanan Penahi, 2002'de Çember'le (Dayereh) Venedik'te Altın Aslan'ı, 2015'te Taksi Tahran'la Berlin'de Altın Ayı'yı almıştı (Reuters))

Busan Uluslararası Film Festivali (Busan International Film Festival/BIFF), 2025'te Yılın Asyalı Sinemacısı ödülüne Cafer Penahi'yi layık gördü. 

İranlı yönetmenin Asya sinema endüstrisine ve kültürüne yaptığı katkılara dikkat çekildi. 

BIFF, Penahi için şu ifadeleri kullandı:

Sansür ve siyasi baskı altında yaşayan bireylerin varlığını ve özgürlüğünü ele alıyor. Defalarca gözaltına alınmasına, tutuklanmasına, seyahat yasağı konmasına ve devlet tarafından film çekmesinin yasaklanmasına rağmen çektiği filmleri cesaretle uluslararası film festivallerine gönderiyor.

Penahi de ödüle dair açıklamasında "Ülkemde film çekmek günbegün zorlaşırken böyle bir takdire layık görülmem sinemanın sınır, dil ve engel tanımadan bizi birleştirebileceğini bana hatırlattı. Bu ödülü yalnızca kendi adıma değil; sessizliğe, sürgüne, baskıya mahkum edilip yaratmayı sürdürenler adına da kabul ediyorum" dedi. 

17 Eylül'de Güney Kore'deki Busan Sinema Merkezi'nde BIFF'in açılış töreni yapılırken bu ödülün Penahi'ye sunulması planlanıyor. 

Yılın Asyalı Sinemacısı ödülüne daha önce Hirokazu Kore-eda, Kiyoshi Kurosawa, Abbas Kiarostami, Tsui Hark, Chow Yun-fat, Ryuichi Sakamoto, Muhsin Mahmelbaf ve Tony Leung Chiu-wai gibi önemli sanatçılar layık görülmüştü. 

Bu sene 30. yılını kutlayan ve 26 Eylül'e kadar sürecek BIFF'te ilk kez sağlam bir yarışma bölümü de olacak. 

65 yaşındaki Penahi , İran hükümeti tarafından hapse atıldığı dönemde yaşadıklarından ilham alan Yek Tasadef Sadeh (Sadece Bir Kazaydı) adlı filmiyle, önceki aylarda Cannes Film Festivali'nin en büyük ödülü Altın Palmiye'yi kazanmıştı.

Film, 2023'te cezaevinden tahliye edilmesinin ardından çektiği ilk yapım olma özelliğini taşıyor. Yönetmen, yasaklara rağmen yıllardır film çekmeye devam ediyordu.

Penahi'nin şimdiye kadarki en kişisel filmi diye nitelendirilen İran-Fransa-Lüksemburg ortak yapımı Sadece Bir Kazaydı, cezaevinde işkenceye maruz kalan 5 karakterin, kendilerine bu işkenceyi yapan kişiyi teşhis ettiğine inanmasıyla gelişen olayları konu alıyor.

Penahi'nin Cannes'daki bu büyük zaferi sonrası, birçok sinema çevresinde "Bu film Oscar yarışına katılabilir mi?" sorusu gündeme geldi. Son yıllardaki Cannes birincilerinin Oscar'da da ses getirmesi bu beklentiyi güçlendiriyor. Ancak İran yönetiminin, Penahi'nin ödüllü dramasını En İyi Uluslararası Film kategorisinde aday göstermek üzere Oscar'a göndermesi pek olası görünmüyor.

Penahi'nin ülkesindeki antidemokratik baskılara karşı açık tavrı ve filmde İran ceza sistemiyle ilgili sert eleştiriler, resmi kurumların böyle bir adım atmasını neredeyse imkansız kılıyor.

Independent Türkçe, Deadline, Hollywood Reporter, Variety