2022'de YouTube'da en çok izlenen şarkılar

Arap müzik dünyasında Elissa ve Lamjarred ön planda Diab, Hüsnü ve festival sanatçısı geriye düştü

TT

2022'de YouTube'da en çok izlenen şarkılar

2022 yılı YouTube'da en çok izlenen şarkılar listelerinde sürprizler görüldü. Arab Sound platformunun Arapça şarkı sayımı için yaptığı açıklamaya göre, Elissa ve Saad Lamjarred sıralamada yükselirken, son yıllarda dikkat çekici atılımlar gerçekleştiren festival sanatçılarının yanı sıra Amr Diab ve Tamer Hüsnü geriledi.
Lübnanlı şarkıcı Elissa ile Faslı sanatçı Saad Lamjarred'i bir araya getiren "Min Evvel Dakika" adlı şarkı, 312 milyon izlenerek küresel video sitesi YouTube'da 2022 yılı içinde en çok izlenen Arapça şarkılar listesinde zirveye yerleşti.
Mısırlı şair Amir Teima, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamalarda, "Min Evvel Dakika" şarkısını sanat kariyerinde yaptığı en başarılı şarkılardan biri olarak değerlendirerek şunları söyledi: "Kariyerimde sunduğum ilk şarkı olduğu için şarkının başarısı çok büyüktü. İki aydan fazla bir süredir Arap dünyasında ses platformlarında sıralamalarda üst sıralarda yer almaya devam ediyor ve YouTube' da 300 milyon görüntüleme bariyerini aştı."


Elissa ve Lamjarred

Teima, açıklamalarına şöyle devam etti: "Elissa ile Saad Lamjarred arasındaki anlaşmadan, uygulama aşamalarına ve çok harika bir zamanda piyasaya sürülene kadar şarkının ışığı görmesi uzun zaman aldı."
Arapça şarkıları saymak için kullanılan Arab Sound platformu da Mısırlı sanatçı Ahmed Saad'ın 2022'de en çok izlenen 25 şarkı listesinde yer alan Arap sanatçılardan olduğunu ortaya koydu. Saad, listede dört kere yer aldı: Lübnanlı Celia ile bir Suudi telekom şirketi reklamı olarak sunduğu “Savt el-îd” şarkısıyla listede üçüncü olurken Aleky Uyun şarkısıyla listede dördüncü sırada yer aldı. Ayrıca 105 milyondan fazla izlenen “Wasa Wasa” şarkısıyla listenen on birinci sırasında da Saad yer alıyor. Son olarak ise “Zeko İçin” filminde seslendirdiği “Seyrina Ya Dünya” şarkısı ile listenin on üçüncü sırasında yer aldı. Filmde seslendirilen “el-Gazele Rayika” şarkısı ise bu yılın en çok dinlenen şarkıları listesinde ikinci sıraya yerleşti.
Mısırlı sanatçı Ahmed Saad, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada 2022'de başardıklarından duyduğu mutluluğu dile getirerek şunları söyledi: "Bu yıl sunduklarımdan dolayı gurur duyuyorum. Bu başarı, hayranlarım, eşim, çocuklarım ve kutsal Ramazan ayından sonra yanımda olan küçük kızım (Alia) sayesinde elde edildi. 2023 Ramazan dizilerinde ve reklamlarında sunulması planlanan birçok şarkının yanı sıra lirik albümümden çıkacak şarkılar olduğu için hayranlarıma aynı hızda devam etme sözü veriyorum."
Rapper Wegz, en çok dinlenen ve izlenen şarkılar listesinde bu yıl geriledi ve 2021'de "Keify Keda" şarkısıyla listenin zirvesine çıkarken bu yıl "Al-Baht" şarkısı 166 milyon izlenerek altıncı sırada yer aldı. Bir telekomünikasyon şirketinin reklam kampanyası kapsamında sunulan “İlli Bina Hayat” şarkısıyla yirminci sırada yer alan Amr Diab gibi bazı Arap şarkıcılarında da benzer bir durum yaşandı.


Cezayirli Didine Kanun

Diab’ın geriye düşmesi, Anghami gibi diğer ses platformları aracılığıyla ücretli şarkılar yayınlamaya dayanan sanatsal politikası nedeniyle yaşandı. Sanatçı Asala Nasri, "Şükran" ve "Galban" şarkılarıyla on sekizinci ve yirmi dördüncü sırada yer aldı. Sanatçı Tamer Hüsnü ise son filmi “Bihubbik”in şarkıları arasında yer alan “Haddalani” şarkısıyla 19. sırada yer aldı.
2022'de en çok izlenen 25 şarkı listesinde çok sayıda Cezayirli sanatçı yer aldı ve listede yer alan şarkıcı sayısı açısından Mısır'dan sonra ikinci sıraya yerleşti. Cezayirli Didin Kanun ve Amsi Artizan'ın Glock isimli düeti yedinci sırada yer aldı. Rapçi Sink'in "Disco Mağrib" şarkısı onuncu, Amun Talun’un "Zahri Win ve Ene Win" şarkısı on altıncı oldu.
Bitmek üzere olan yılda Suudi Arabistan'da en çok dinlenen şarkılar listesinin başında sanatçı Abdulmecid Abdullah yer alırken, "Gazel ma Yünsadi" adlı şarkısı 75 milyon izlenme sayısına ulaşarak yirmi ikinci sırada yer aldı. 64 milyon izlenmeye ulaşan diğer şarkısı "Teneffüsüki Dünyaî" yi geride bıraktı. Hemşehrisi Raşid el-Mecid’in Yemenli sanatçı Fuad Abdulvahid ile birlikte seslendirdiği "Milyon merra" adlı şarkısı da 12 milyon izlenme sayısına ulaştı.
Listeler, “Mathafeyş Yama” şarkısıyla listeye giren Mısırlı genç şarkıcı Ali Luca da dahil olmak üzere ilk kez eser sunan yeni şarkıcıların ortaya çıkmasına tanık oldu. Benzer biçimde Ferid, Bi Emare Mîn şarkısıyla listede yer alırken, Kuveytli sanatçılar Ravan ve Dafi Adios isimli düetleriyle listeye girdi. Festival şarkıları ise 2022’de en çok dinlenen şarkılar listesinde yer almadı. Listede yer alan ilk festival şarkısı 49 milyon izlenmeye ulaşarak yedinci sırada yer alan “Malik ya sahbi ehkili” oldu.



Groove'un kitabını yazan grup: Electro Deluxe

Groove'un kitabını yazan grup: Electro Deluxe
TT

Groove'un kitabını yazan grup: Electro Deluxe

Groove'un kitabını yazan grup: Electro Deluxe

Bozcaada, yazın son günlerinde cazın büyüsüne ve festival coşkusuna teslim olmaya hazırlanıyor. Bu yıl festival programının en parlak yıldızlarından biri Fransa'dan geliyor: Electro Deluxe. 25 yıla yaklaşan kariyerini hâlâ ilk günkü enerjiyle sürdüren grup, son albümleri NEXT'le çıktıkları yolculuğun mühim bir durağı için Bozcaada Caz Festivali sahnesinde olacak.

Vokaldeki James Copley'yle, grubun Türkiye'deki hayranları arasında heyecan yaratan konser öncesi sohbet etme fırsatı bulduk. Röportajımızı yaptığımız günlerde grup yıllık yaz molasında. "Hepimizin aileleri var ve bu zaman dilimi, geri çekilip yeniden şarj olduğumuz, onlarla yeniden bağ kurduğumuz dönem" diyor Copley. Şu sıralar, İbiza'da ailesi ve yakın dostlarıyla güneşin tadını çıkarıyor: 

Bu molalar müziğin kendisi kadar önemli. Nefes alıyor, ilham topluyor ve sahneye taze bir enerjiyle dönüyoruz.

Electro Deluxe'ün sahnedeki bitmeyen enerjisi düşünüldüğünde bu cümle o kadar şey anlatıyor ki...

25 yıllık yolculuk

Electro Deluxe'ün müziği yıllar içinde elektronik caz füzyonundan daha organik soul-funk tınılarına evrildi. Bu değişim, bilinçli bir stratejiden çok, grubun yaşamla birlikte olgunlaşmasının doğal bir sonucu. "Her albümümüz, o dönemde yaşadığımız duyguların bir yansıması oldu. Ama kalbimiz hep groove'la attı" diyor Copley ve ekliyor: 

Sahnede samimiyeti korumak bizim için değişmeyen tek şey.

Grup, yaratıcılık enerjisini korumak için özel formüllere başvurmuyor. Copley, bunu "Neden nefes alıyorsun?" sorusuna benzetiyor: 

Bazı şeylerin cevabı olmaz, onlar sadece vardır işte... Bizim için müzik yapmak da öyle. Enerji, onu sürdürmeye çalıştığımız için değil, içimizden geldiği için akıyor. Biz buyuz...

Copley'nin gruba katılması, önemli bir dönemeç olmuş. Öncesinde her albümde farklı şarkıcılar, rap'çiler ve konuk sanatçılarla çalışan Electro Deluxe, onun gelişiyle daha bütünlüklü bir yola girmiş. "Bana kendi dokunuşumu katmam için alan açtılar. O bağ, müziğimizi kendiliğinden yeni bir yöne taşıdı" diye anlatıyor.

Bu organik değişim, grubun sahneye bakışında da belirgin. Stüdyodaki her düzenleme, her deneme, aslında sahnede yaşanacak o an için. "Sahne, müziğimizin nefes aldığı yer" diyor Copley: 

Ne trend kovaladık ne de birilerine yaranmaya çalıştık. 25 yılda bizimle birlikte büyüyen, her değişimimizi kucaklayan bir topluluğumuz var. O bağ, enerjimizi hep diri tutuyor.

Pandemiden sonra daha yüksek voltaj

Electro Deluxe, yüksek enerjili canlı performanslarıyla tanınıyor. Onları daha önce sahnede izleme fırsatı bulduğum için kendimi şanslı sayıyorum. Performanslarını tarif etmek gerekirse... Belki de sadece "Sahne alev alıyor" demeli ve sözü Copley'ye bırakmalıyım. "Keşke size turnelere zihinsel ve fiziksel olarak hazırlanmak için ciddi bir antrenman sürecinden geçtiğimizi söyleyebilsem..." diyerek başlıyor söze: 

Bu bir noktada doğru ama sahneye getirdiğimiz enerji tek başımıza yarattığımız bir şey değil. Bu, bir dans partneriyle dans etmek gibi; ateşin malzemelerini biz getiriyoruz ama alevi büyüten seyirci.

Pandemi sonrası konserler daha da yoğun geçmeye başlamış, sahnedeki enerji de başka bir boyuta taşınmış. Copley, bunun nedenini izleyicide gördüğü "özgürlük ve ifade açlığı"na bağlıyor:

İnsanlar üzerlerine boca edilen olumsuzluğu silkip atmak istiyor. Bu açlık, konserlerimizin enerjisini başka bir seviyeye taşıdı. Biz sahneye açık yürekle, savunmasız ve tamamen kendimiz olarak çıkıyoruz. Bu, seyirciye de aynı şekilde davranma izni veriyor. Bir kez bu bağ kurulduğunda, gerisi sihir oluyor.

Türkiye'nin yeri çok başka

Türkiye, grup için her zaman özel bir yer olmuş. İlk turnelerinde beklenenin ötesinde bir ilgiyle karşılaşmışlar: Kapalı gişe konserler, parçalara kelimesi kelimesine eşlik eden dinleyiciler hatta henüz yayımlanmamış şarkılara bile hakim bir kitle...

"İstanbul'da bir restorana girdiğimizde müziğimiz çalıyordu, üstelik bizim orada olduğumuzu bile bilmiyorlardı. Arnaud'yu yolda durdurup imza isteyenler oldu. O saf güzellik, o yoğun sevgi... Bizi sonsuza kadar etkiledi" diye hatırlıyor Copley.

Fransız seyircisiyle kıyasladığında Türk dinleyicisinin farkını da şöyle anlatıyor:

Fransa'da konserler bazen yavaş yavaş açılan bir diyalog gibi ilerler. Ama Türkiye'de ilk andan itibaren herkes bizimleydi: Hazır, açık ve anın içinde.

"Groove'un kitabını yazmak"

Electro Deluxe için Türkiye nasıl özel bir yere sahipse, buradaki müzikseverler için de onların yeri ayrı. Hayranlar, grubu överken abartıya kaçmayan ama ışıl ışıl methiyeler düzüyor. Hak vermemek elde değil.

dfgty
James Copley (en arkada) "Stevie Wonder ya da Herbie Hancock’la çalışmak hepimizin rüyası" diyor (Electro Deluxe)

Hatta kimi dinleyiciler, onların "groove'un kitabını yazdığını" söylüyor. Bu yorumu Copley'ye aktardığımda yüzündeki ifade değişiyor; belli ki derinden etkileniyor. Kısa bir sessizlik oluyor, sanki o anın tadını çıkarıyor. Ardından, kelimelerini özenle seçerek konuşmaya başlıyor:

Biz Fransız bir grubuz, İngilizce söylüyoruz ama groove tüm sınırları ve dilleri aşıyor. Türk izleyicisi bize sevgisini tüm açık yüreklilikleriyle veriyor. Evimizden çok uzakta, kelimeler olmadan aynı dili konuşuyoruz. Bu, bize verilen en büyük hediye.

Bozcaada'ya sürprizlerle geliyorlar

Copley, Bozcaada Caz Festivali konseri için çok fazla detay vermese de şunu vurguluyor:

Bir şey beklemeyin. Açık bir kalp ve zihinle gelin, gerçek sihir o zaman olur. Sürprizler elbette olacak; sizi ansızın yakalayan, harekete geçiren, belki biraz da utandıran anlar...

Electro Deluxe'ün etkileyici sahne performanslarından biri de Big Band formatıyla yaptıkları konserler. Copley, daha kalabalık bir orkestrayla çalışmanın hem zorluk hem de özgürlük getirdiğini söylüyor:

Böylesine güçlü bir ekip sahnede olduğunda şarkıları olduğu gibi çalamazsınız, tamamen yeniden düşünmeniz gerekir. Herkesin parlaması için alan açarken o durdurulamaz funk gücünü de korumak zorundasınız. Doğru yaptığınızda ise sadece 'daha büyük' olmaz, bambaşka bir seviyeye çıkar.

Electro Deluxe'ün müziğini şekillendiren etkiler saymakla bitmiyor. 5 üyenin farklı müzik geçmişleri, kültürel referansları ve yaşam deneyimleri, ortaya benzersiz bir karışım çıkarıyor. Copley'ye göre grubun büyüsünün altında, her parçayı birlikte yazmaları yatıyor. Ona göre, müziklerinin lezzetini veren işte bu çeşitlilik. "Sayısız sanatçı, müzisyen, filozof, dost, aile üyesi ve yaşam deneyimi bizi şekillendirmiş olabilir ama günün sonunda ortaya çıkan şey bir Electro Deluxe şarkısı oluyor" diyor. Miles Davis'in sözünü hatırlatıyor Copley: 

Yaratıcılık, kaynaklarını ne kadar iyi sakladığındır.

Gelecek planları konusunda kesin bir takvimleri yok. "Bizim için tek zaman 'şimdi'" diyor Copley ve ekliyor: 

Büyük planlar yapmıyoruz; müziğin, groove'un ve hayatın bizi götürdüğü yere gidiyoruz. Gelecek, o an kim olduğumuzdan doğacak. Hep olduğu gibi...

"Türkiye'ye dönmek, eski bir sevgiliyle buluşmak gibi"

Copley ve arkadaşları Türkiye'deki müzikseverlerle buluşmak için sabırsızlanıyor. Türk hayranlarına mesajını ise duygusal bir benzetmeyle veriyorlar:

Türkiye'ye dönmek, uzun zamandır görmediğimiz eski bir sevgiliyle kavuşmak gibi... Heyecan, biraz gerginlik ve bolca mutluluk var. Çok uzun zaman oldu ama tekrar buluştuğumuzda ortaya gerçekten çok güzel bir şey çıkacak. O muhteşem enerjiyi yeniden hissetmek ve birlikte müzik dolu bir gece paylaşmak için sabırsızlanıyoruz.

Electro Deluxe, 6 Eylül akşamı Bozcaada Caz Festivali sahnesinde olacak. Eğer siz de groove'un kalbinin nasıl attığına şahit olmak istiyorsanız, James Copley'nin dediği gibi yüreğinizi açın ve kendinizi adanın rüzgarı eşliğinde ritme bırakmaya hazırlayın. Ya da sadece orada olun yeter, nasılsa gerisini Electro Deluxe halleder.

Independent Türkçe