İslamabad korku ve güvensizliğin pençesinde

Pakistan güvenlik yetkilileri, başkent İslamabad'da düzenlenen intihar saldırısından bir gün sonra yüksek güvenlik alarmı durumuna geçti. (EPA)
Pakistan güvenlik yetkilileri, başkent İslamabad'da düzenlenen intihar saldırısından bir gün sonra yüksek güvenlik alarmı durumuna geçti. (EPA)
TT

İslamabad korku ve güvensizliğin pençesinde

Pakistan güvenlik yetkilileri, başkent İslamabad'da düzenlenen intihar saldırısından bir gün sonra yüksek güvenlik alarmı durumuna geçti. (EPA)
Pakistan güvenlik yetkilileri, başkent İslamabad'da düzenlenen intihar saldırısından bir gün sonra yüksek güvenlik alarmı durumuna geçti. (EPA)

Pakistan'ın başkenti İslamabad, şehrin yoğun nüfuslu bir bölgesinde meydana gelen intihar saldırısının ardından yeniden korku ve güvensizlik iklimine sahne oldu. Pakistan ordusunun son altı aydır isyanla mücadele operasyonu yürüttüğü İslamabad’da, aşiret bölgelerinden kaynaklı krizin artacağından endişeleniliyor.
Aşiret bölgeleri ile ülkenin güneyini birbirine bağlayan yol üzerindeki İslamabad, aşiret bölgelerine araçla sadece altı saat uzaklıkta. 2014 yılında gerçekleştirilen askeri operasyonların ardından aşiret bölgelerindeki insanlar çoğunlukla ülkenin güneyinde bulunan şehirler göç etmek zorunda kaldı.
Pakistan Talibanı (TTP) üyelerinin aşiret bölgelerinden Afganistan'a veya ülkenin güney bölgelerine kaçtıklarına inanılıyor. Bu durum hali hazırda da sürüyor. Pakistan güvenlik yetkilileri, Taliban'ın son yedi yılda şehirlerde ve kentsel alanlarda uyuyan hücreler oluşturduğu görüşünde.
Pakistan Talibanı’na karşı askeri operasyonların önümüzdeki günlerde yoğunlaşmasıyla, başkente büyük bir terör saldırısıyla cevap verilebilineceğine dair yaygın endişeler hakim.
Pakistan Taliban sözcüsü Muhammad Halid Horasani konuyla ilgili yaptığı açıklaması ile korkuları daha da artırdı.  Grup militanlarından birinin geçtiğimiz Ağustos ayında Afganistan'ın Paktika eyaletinde yol kenarına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu yaşamını yitiren grubun önde gelen liderlerinden Ömer Halid Horasani’nin intikamını almak için bir intihar saldırısı düzenlediğini söyledi. Pakistan Taliban’ı, Horasani’nin ölümünden Pakistan istihbaratını sorumlu tutuyor. Horasani’nin ölümü, silahlı grup içinde darbe etkisi yarattı.
Diğer yandan geçtiğimiz cuma günü İslamabad'da meydana gelen intihar saldırısı, kent sakinlerinin çoğunun dinlendiği ve rahatladığı bir zamanda yaşandı. Bu hafta sonu Pakistan’da çok az insan çarşıya giderken, ailelerin çoğu restoran gibi kabalık yerlerden uzak durmayı tercih etti.
Şiddetin en kötü dönemi, İslamabad'ın Pakistan Talibanı için önemli bir hedef haline geldiği 2007 ile 2014 yılları arasında yaşandı. Ancak uzmanlar olayların bu kez farklı olduğuna inanıyor. Çünkü silahlı grubun şiddeti gerçekleştirmesine yardımcı olan altyapısı Pakistan ordusu tarafından büyük ölçüde yok edildi. Ayrıca grup ülkenin hiçbir yerinde büyük ölçekli terörist unsur eğitemiyor.



Bölgesel gerilim artarken Japonya, ordusunu büyütme ve ABD ile bağlarını güçlendirme sözü verdi

Japon ordusu mensupları (Reuters)
Japon ordusu mensupları (Reuters)
TT

Bölgesel gerilim artarken Japonya, ordusunu büyütme ve ABD ile bağlarını güçlendirme sözü verdi

Japon ordusu mensupları (Reuters)
Japon ordusu mensupları (Reuters)

Japonya Başbakanı Şigeru İşiba bugün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı seçilen Donald Trump yönetiminde ülkesinin ordusunu güçlendirme ve ABD ile ittifakını pekiştirme taahhüdünü yineledi.

Tokyo'nun eteklerindeki Camp Asaka'da düzenlenen yıllık birlik incelemesi sırasında açıklamalarda bulunan İşiba, Çin, Rusya ve Kuzey Kore ile artan gerginlikler nedeniyle Japonya'yı ve uluslararası toplumu çevreleyen güvenlik ortamının dramatik bir şekilde kötüleştiğini söyledi. İşiba ayrıca, Japonya'nın askeri gücünü güçlendirme sözü verdi.

İşiba, bu yılın başlarında Çin ve Rus savaş uçakları tarafından Japon hava sahasının ihlal edilmesinin ‘sadece Japon egemenliğini ihlal etmekle kalmayıp aynı zamanda Japonya'nın güvenliğini de tehdit ettiğini ve kesinlikle kabul edilemez olduğunu’ ifade etti.

İşiba ayrıca, Japonya'nın, Çin'in Japonya kıyıları çevresindeki askeri faaliyetlerini hızlandırması ve Kuzey Kore'nin tekrarlanan füze fırlatmaları nedeniyle artan tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirtti.