Suudi Arabistan’da ‘Eski Şehir’, El- Ula halkı ve ziyaretçileri için kültürel ve turistik bir destinasyon oldu

‘Eski Şehir’, kadim tarihi mirası ile ön plana çıkıyor. (Şarku’l Avsat)
‘Eski Şehir’, kadim tarihi mirası ile ön plana çıkıyor. (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan’da ‘Eski Şehir’, El- Ula halkı ve ziyaretçileri için kültürel ve turistik bir destinasyon oldu

‘Eski Şehir’, kadim tarihi mirası ile ön plana çıkıyor. (Şarku’l Avsat)
‘Eski Şehir’, kadim tarihi mirası ile ön plana çıkıyor. (Şarku’l Avsat)

Yedi asırdan fazla bir süredir, sadece söz konusu dönemde  değil, sonrasında kültür hazinesi kabul edilen Eski Şehir, çekiciliğini bugüne kadar korudu. Şehir, kadim bir tarihi gzler önüne seriyor. El- Ula Valiliği Kraliyet Komisyonu’nun sürdürülebilir kalkınma için yürüttüğü kapsamlı çabaların ardından  hikayesini, Şam ve çevresinden gelen Hac kervanlarının yolu ile biçimlendiriyor. Bu şehri yaşayanlar, halen medeniyetin tüm evrelerine dair kanıtlar buluyor.
Kraliyet Komisyonu, El- Ula'daki ‘Eski Şehir’e zengin mirası, kültürü, eşsiz mimarisi ve uzun tarihi nedeniyle ilgi duyuyor. MS 19’uncu yüzyılın başında bazı binalarının ortadan kalkmasıyla, şehrin çoğu yeri terk edilmiş hale geldi. Ancak Komisyon tarafından belirlenen hedefler ile El- Ula halkı ve ziyaretçileri için kültürel ve turistik bir destinasyon haline gedi.

Eski Şehir, El- Ula Valiliği Kraliyet Komisyonu'nun çabaları sayesinde tarihi ihtişamına kavuştu ve başlıca ziyaret merkezlerinden oldu. (Şarku’l Avsat)
El- Ula Valiliği Kraliyet Komisyonu, Eski Şehir’in ışıltısını geri kazandırılması için yürütülen çabaları taçlandırdı. Bölge, Dünya Turizm Örgütü tarafından 2022 yılının en iyi turizm köyleri listesine girdi. Eski Şehir, kalkınmanın hareket noktası olarak turizmi benimseyen köylere ilişkin kriterlere uygun olarak seçildi. Bölge, yeni iş fırsatlarının yaratılmasına destek veriyor ve tüm ekonomik, sosyal ve çevresel yönleriyle yenilikçiliğe ve sürdürülebilirliğe katkıda bulunuyor.
Eski Şehir,  kerpiçten inşa edilmiş 900'den fazla evden oluşuyor. El- Ula'yı antik çağlardan bu yana karakterize eden adeta bir sosyal uyum modeli. Bölgede ayrıca halkın ve Hac kafilelerinin savunma ve güvenliği amacıyla koruma ve kontrol rolü oynayan birçok kale de bulunuyor. Bunun yanı sıra Eski Şehir’de yoldan geçenleri ve hacı kervanlarını karşılamak için belirli prosedürlere göre çalışan 14 kapı da mevcut.

Bölgede kerpiçten yapılmış 900'den fazla ev bulunuyor. (Şarku’l Avsat)
Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü ‘2022 En İyi Turizm Köyleri’ kapsamında dünyanın 18 ülkesinden 32 köyü seçti. Köyler, bağımsız bir kurul tarafından dokuz kritere göre değerlendirildi. Bu dokuz kriter şöyle sıralandı:
Kültürel ve doğal kaynaklar, kültürel kaynakların tanıtılması ve korunması, ekonomik sürdürülebilirlik, sosyal sürdürülebilirlik, çevresel sürdürülebilirlik, turizm gelişimi ve değer zinciri entegrasyonu, turizm yönetimi ve önceliklendirme, altyapı, bağlantı, sağlık ve güvenlik.

El-Ula birçok etkinliğe ev sahipliği yapıyor. (Şarku’l Avsat)
Seçilen köyler, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü ve ortaklarından, belirlenen alanlarda iyileştirme konusunda destek alacak. Ayrıca deneyimlerin, iyi uygulamaların, öğrenmenin ve fırsatların da geliştirilmesi sağlanacak. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü, 32 köyün onurlandırılma etkinliğini, El-Ula'nın ev sahipliğinde düzenlenen bir törenle önümüzdeki 27 ve 28 Şubat'ta gerçekleştirilecek.  



2 bin yıl önce beraber gömülen ikiz bebeklerin gizemi aydınlandı

Sanatçının çifte defin çizimi (M. Daniel Watkins)
Sanatçının çifte defin çizimi (M. Daniel Watkins)
TT

2 bin yıl önce beraber gömülen ikiz bebeklerin gizemi aydınlandı

Sanatçının çifte defin çizimi (M. Daniel Watkins)
Sanatçının çifte defin çizimi (M. Daniel Watkins)

Yeni bir araştırmaya göre Hırvatistan'da bulunan ve 2 bin yıl önce birbirine dönük halde gömülen çift yumurta ikizi bebeklerin ölümünde kurşun zehirlenmesi rol oynamış olabilir.

Bebeklerin nasıl öldüğü tam olarak bilinmese de Mississippi Eyalet Üniversitesi'nden Anna Osterholtz'un da aralarında bulunduğu araştırmacılar, kurşun zehirlenmesinin rol oynadığından şüpheleniyor.

Nadir görülen çifte defin, MÖ 47 civarında Roma'nın İlirya eyaletinin parçası olan, Hırvatistan'ın Trogir kentindeki Dragulin mezarlığında keşfedildi.

Arkeologlar mezarlıktaki ilk kazıyı, yeni bir otopark inşaatında antik taş vazoların ortaya çıkarması üzerine 2016'da yapmıştı.

DNA analizi, bebeklerin MS 1. ya da 2. yüzyılda birlikte gömülen ve biri kız, diğeri erkek olan çift yumurta ikizleri olduğunu ortaya çıkardı.

Journal of Archaeological Science'ta yayımlanan çalışmada, "Tek seferde gömülmüş olmaları, aynı anda öldüklerine ve muhtemelen ölü doğduklarına işaret ediyor" sonucuna varıldı.

İskeletlerin analizi, ikiz bebeklerde "ciddi bir metabolik hastalık" ve "deniz ürünleri içeren tipik bir Roma beslenme düzeni"ne işaret ediyor. İkizler muhtemelen iskorbüt veya raşitizm gibi beslenme yetersizliklerinden muzdaripti ve vücutları bazı besinleri kullanamıyordu.

Araştırmacılar annelerinin yetersiz beslendiğinden veya metabolik bir hastalıktan muzdarip olduğundan, bunun da bebeklerin sağlık durumunun kötüleşmesine katkıda bulunduğundan şüpheleniyor. Çalışmada buna alternatif olarak bebeklerin kurşun zehirlenmesinin yol açtığı metabolik komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybetmiş olabileceği öne sürülüyor.

Çalışmada, "Kurşun zehirlenmesi düşük, ölü doğum ve bebek ölüm oranlarının artmasıyla bağlantılı" ifadeleri yer alıyor. 

Bunun nedeni, annenin maruz kaldığı kurşunun plasenta yoluyla fetüse ve daha sonra anne sütü yoluyla bebeğe geçmesi sonucu çocuğun patolojik değişiklikler göstermeye başlaması.

Daha önceki çalışmalar, Roma İmparatorluğu'nun çöküşünde kurşun zehirlenmesinin oynadığı kilit rolü belgelemişti.

Roma dünyası bu zehirli metali boru ve mutfak gereçlerininde geniş çapta kullanmanın yanı sıra gıdaları korumak ve şarabı tatlandırmak için de tercih ediyordu.

Araştırmacılar ikizlerin iskeletinde, kemiklerdeki gözeneklerin artması gibi kurşun zehirlenmesinin etkileriyle tutarlı rahatsızlıklar saptadı.

Hırvatistan'daki antik kazı alanlarından 150 kişi üzerinde yakın zamanda yapılan bir çalışma da "Roma döneminde kurşun seviyelerinde muazzam bir artış" yaşandığını göstermişti. 

Benzer bir eğilimin Tragurium'un yakın çevresindeki birkaç Roma dönemi yerleşiminde de görülmesi, bu hipoteze ek bir doğrulama sunabilir.

Independent Türkçe