Dera'daki suikast haritası her geçen gün vilayet coğrafyasının tamamını kapsayacak şekilde genişleyerek büyük bir hızla ilerliyor. Dera’da amacının ne olduğu ve kimin kimi öldürdüğünü belli olmayan suikastler ‘herkesin birbiriyle savaşı’ gibi görünüyor.
Dera'nın orta kırsalındaki Dael kasabasında dün silahlı bir grubun yerel komutanı, uyuşturucu kaçakçılığı ve güvenlik servisleriyle iş birliği yapmakla suçlandı. Uğradığı saldırıda yaralandı. Olay, Dera vilayetinin son iki gün içinde tanık olduğu ve farklı yönlerden 10 kişinin yaşamını yitirdiği bir dizi operasyon ve kaza dönemine denk geldi. Deralı saha aktivisti İbrahim el Hariri’de öldürülen isimlerden. Ayrıca Dera’nın kuzeyindeki Casim beldesinde kimliği belirsiz kişilerce hedef alınan Ali Zatim el-Halki isimli genç ve yakın mesafede bulunan bir çocuk yaralandı. İki gün önce Dera'nın doğu kırsalındaki El-Ciza ilçesinde görev yapan bir polis memuru şehit olurken bir polis yaralandı, ilçe müdürü ise kaçırıldı. Güvenlik güçlerine ve Suriye ordusuna ait olarak bilinen askeri bir noktaya düzenlenen saldırıda dört kişi yaşamını yitirdi. Dera’ya bağlı Tafas’ta ise Basil er Rifai isimli bir genç vurularak, öncesinde de Muhammed Cebur Mahce’de öldürüldü. Dera’da bulunan bir yerel grup lideri Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Rusya’nın himayesinde rejimle uzlaşma anlaşmasına tanık olunan 2018'den bu yana suikastların devam ettiğini ancak hızının artmaya başladığını ve bu aralık ayında en yüksek hedef alma ve öldürme sayısının zirveye çıktığını bildirdi. Bu yaşananların denetimsiz bir şekilde geniş çapta yayılan silahlardan kaynaklandığına işaret eden yerel lider, bu durumun bölgedeki güvenlik boşlukları ve cezadan kurtulma imkanı sağladığını kaydetti.
Son suikastların büyük bir kısmı uyuşturucu kaçakçılığı yapanları hedef aldı. Bölgede çok sayıda bulunan cesedin üstünde, öldürülme sebebinin uyuşturucu ticareti olduğunu belirtilen yazılar bulunuyor. Diğer gruplar ise Dera’nın güneyinde İran ve Hizbullah ajanları olarak tanımladıkları kişileri tasfiye ediyor.
Yerel lider, güvenlik servislerinin muhalefetteki etkili liderleri tasfiye etmek için 2018'den beri hazırladığı planlara ve Hizbullah'ın güneydeki varlığını reddedenleri tasfiye etmek için eleman topladığını doğrulayan başka bilgilere de değindi. Ayrıca DEAŞ’a bağlı hücreler, muhalifler, arabulucular ve diğerlerine yönelik de suikastlar düzenleniyor.
Dera halkı bu kısıtlı ve çelişkili bilgilerle etraflarında olup bitenleri anlamaya çalışıyor. Suikastların pusulası aynı değil, belirli bir yelpazeyi, belirli bir kesimi veya belirli bir siyasi yönelimi hedef almıyor.
Deralı aktivist Muhammed Abdullah duruma ilişkin şunları söyledi:
“Güvenlik kaosu, uyuşturucunun gençlerin elinde yaygınlaşması ve bunları elde etmenin kolay olması da rast gele hedef almanın bölge halkında sürekli bir korku yaratmasına neden oluyor. Fidye talep etmek, hırsızlık veya adam kaçırma amacıyla düzenlenen suikastlar, mevcut yaşam koşulları, uyuşturucu kullanımı, gasp ve fidye istemek amacıyla hırsızlık ve adam kaçırmayı profesyonelleştiren ağlar yarattı. Kurbanın kaçırılmaya direnmesi halinde ise grup kendisini ifşa etmemek adına öldürüyor.”
Abdullah, güvenlik kaosu, silahların çoğalması, yerel ya da hükümet güvenliği kapsamı dışında kalan geniş alanların hareket özgürlüğüne, uyuşturucuya, eski intikam arayışına, kontrol bölgeleri üzerindeki çete savaşlarına, İran hareketlerine ve silahlarına, gençlerin askere alınmasın ve rejimin muhaliflerine karşı savaşına izin verdiğini söyledi. Aktivist tüm bunların, hedef alma ve suikastler için verimli bir ortam olmaya devam edeceğini vurguladı.
Dera’da suikastler artıyor
Dera’da suikastler artıyor
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة