İran Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Gaybpur,  protestolar sırasında rejime yakın isimlerin sessizliğine tepki gösterdi

İran Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Gaybpur,  protestolar sırasında rejime yakın isimlerin sessizliğine tepki gösterdi
TT

İran Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Gaybpur,  protestolar sırasında rejime yakın isimlerin sessizliğine tepki gösterdi

İran Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Gaybpur,  protestolar sırasında rejime yakın isimlerin sessizliğine tepki gösterdi

İran Dini Lideri Ali Hamaney’in İran Devrim Muhafızları içindeki temsilcilerinden biri olan Tuğgeneral Gulam Hüseyin Gaybpur protestolar sırasında "seçkinler" dediği kesimin sessizliğini eleştirdi.
 Gaybpur, İran'da yüksek mevkilerde bulunan etkili isimlere atıfta bulunduğu açıklamasında "Devrim Muhafızları" generallerini ve üst düzey yetkilileri Dini Lider Ali Hamaney'e karşı çıkmakla suçladı.  Devrim Muhafızları ise yaptığı açıklamada bu açıklamaların önemsiz açıklamalar olduğunu bildirdi.
 Gaybpur, İranlı general Kasım Süleymani'nin öldürülmesinin üçüncü yıldönümü münasebetiyle düzenlenen törene katıldı. İran resmi haber ajansı ISNA’nın aktardığına göre Gaybpur yaptığı açıklamada rejime yakın olanların “devrimi kendi haline bıraktığını” söyledi.
 Son protestolar sırasında ülkesinin "ortak bir savaşa" maruz kaldığından bahseden Gaybpur, “Yaşananlar DEAŞ ile çatışmadan başka bir şey değil” dedi.
 İran, Bağdat havaalanı yakınlarında bir Amerikan saldırısında öldürülen İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’yi anmaya hazırlanıyor. Süleymani’nin öldüğü saldırı Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın emriyle 3 Ocak 2020'de şafak vakti gerçekleşmişti.
İranlı rehber Ali Hamaney’e atfedilen benzer eleştirilerin ardından son günlerde, birkaç İranlı yetkili "seçkinlerin sessizliğini" eleştirdi. 
İran Cumhurbaşkanı'nın din adamlarından sorumlu danışmanı Rıza Takavi, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, “Seçkinlerin suskunluğunun darbesi isyancılardan daha az değil. Bu insanlar üst düzey pozisyonlara ulaştılar, sosyal roller oynuyorlar ve grupları etkiliyorlar. Sanatçılar, etkinlik muhabirleri, şairler, akademisyenler, üniversite profesörleri, ünlüler, spor dalında şampiyonluk elde edenler, bakanlar, hukukçular ve yetkililer rejimin masasına oturup ilerleyen güçlerdir” ifadelerini kullandı.
 İran Devrim Muhafızları'nın liderlerinden Hamid Abazari'nin geçtiğimiz Cuma günü “üst sınıf yetkililerin muhalefetine” atıfta bulunduğu konuşmasında şunları söyledi: “Bugün hangi büyüklerin ve hangi seçkinlerin başarısız olduğunu görüyoruz...Nüfuzunuz ve prestijiniz var ve birçok unvanı arkanıza alıyorsunuz. Neden sesinizi yükseltmiyorsunuz?”
 Abazari, "İran-Irak savaşında yiğitlik siciline sahip büyük generallerin ve liderlerin değerlere, efendilerine ve rejime karşı nasıl durduklarını bizzat gördüm" dedi.
 İran Devrim Muhafızları Halkla İlişkiler Departmanı, Cumartesi günü, Abazari'nin açıklamalarının “bir analiz, izlenim ve kişisel görüş olduğunu” belirten bir açıklama yaptı. Tesnim haber ajansının aktardığına göre departmandan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Abazari, Devrim Muhafızları Başkomutanı'nın danışmanı değildir. Söyledikleri gerçeklerle tutarlı değil.” 
 Eski İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani protestolar konusundaki sessizliğini bozdu. Mevcut protestolarla ilgili olarak Hamaney'e birkaç öneri gönderdiğini duyuran Ruhani eski hükümet yetkililerinden oluşan bir kalabalığa hitap etti.
Ruhani, “Hükümetin başkanlığını kimin üstleneceği ikincil bir meseledir, asıl mesele ülkenin kalkınması ve halkın sorunlarının çözümüdür. Şu anda insanların sorunlarını çözmede çok etkili konumda olmayabiliriz ama sorumlulara önerilerimizi iletebiliriz. Bu süreçte rehber ve diğer yetkililerle telefon ve mesaj yoluyla görüştüm ve bazı önerilerde bulundum. Ekonomik konularda bir değişiklik görmek istiyorsak, şartlardan biri nükleer anlaşmanın yeniden canlandırılmasıdır. Yaptırımlar kaldırılmadıkça ve dünya ile ilişkiler düzelmedikçe ekonomik sorunlar çözülmeyecek” dedi.



ABD Dışişleri Bakanlığı, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na 30 milyon dolarlık kaynak aktarılmasını onayladı

Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)
TT

ABD Dışişleri Bakanlığı, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na 30 milyon dolarlık kaynak aktarılmasını onayladı

Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat mülteci kampı yakınlarında, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın dağıtım noktası önünde toplandı (AFP)

ABD Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na 30 milyon dolarlık fon sağlanmasına onay verdiğini duyurdu. Bakanlık, tüm ülkeleri savaştan zarar gören Gazze Şeridi'ne yardım sağlayan kuruluşu desteklemeye çağırdı.

 ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Tommy Pigott gazetecilere yaptığı açıklamada, “Bu destek ABD Başkanı Donald Trump ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun bölgede barış arayışlarının bir başka teyididir” dedi.

Reuters bu hafta başında ABD'nin tartışmalı yardım kuruluşuna 30 milyon dolar sağlayacağını bildirmişti.

Washington uzun zamandır, Gazze İnsani Yardım Vakfı'nı diplomatik olarak destekliyordu ancak bu, yardımları “güvenli yerlerde” dağıtmak üzere Filistin Şeridi'ne taşımak için özel ABD askeri ve lojistik şirketlerini kullanan ABD hükümetinin bilinen ilk mali katkısı.

Gazze İnsani Yardım Vakfı Gazze Şeridi'nde, başında eski bir CIA görevlisinin bulunduğu Safe Reach Solutions adlı kâr amacı gütmeyen bir lojistik şirketi ve eski ABD askerlerini istihdam eden UG Solutions adlı bağlı bir güvenlik hizmetleri şirketi ile çalışıyor.

Gazze Şeridi'ndeki hükümet medya ofisi daha önce “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nı “doğrudan Amerikan finansmanıyla ve İsrail ordusuyla operasyonel koordinasyon içinde, Amerikalı ve İsrailli subaylar tarafından yönetilen İsrail ordusu için bir propaganda cephesinden başka bir şey değil” olarak tanımlamıştı.

Onlarca Filistinli öldürüldü

Uluslararası kuruluş, İsrail'in 19 Mayıs'ta Gazze'ye uyguladığı 11 haftalık ablukayı kaldırması ve BM'nin sınırlı sayıdaki yardım sevkiyatının yeniden başlamasına izin vermesinden bu yana, operasyonları ve Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan yardım bekleyen 400'den fazla Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı.

Bu ayın başlarında vakıf, düzinelerce Filistinlinin yardım ararken öldürülmesinin ardından, dağıtım bölgelerinin yakınındaki sivillerin güvenliğini arttırması için İsrail'e yapılan baskıların parçası olarak, yardım teslimatlarını bir günlüğüne durdurdu. Örgüt, merkezlerinde herhangi bir olay yaşanmadığını söylüyor.

46 milyon öğün

Trump'ın ilk yönetiminde Beyaz Saray danışmanı olarak görev yapan Evanjelik vaiz Johnny Moore, X'in internet sitesinde yer alan bir yazıda, vakfın faaliyete başladığı mayıs ayından bu yana Gazze halkına 46 milyondan fazla öğün yemek sağladığını belirtti.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre bu hafta başında ajansa konuşan dört kaynak, bazı ABD'li yetkililerin, yardım dağıtım bölgelerinin yakınında yaşanan şiddet olaylarını vakfın deneyimsizliği ve kâr amacı güden ABD'li lojistik şirketleri ile özel askeri şirketlerin katılımına ilişkin endişeler nedeniyle vakfa herhangi bir ABD fonu verilmesine karşı çıktığını söyledi.

İlave aylık hibeler

Adlarının açıklanmaması kaydıyla konuşan iki kaynak, ABD'nin Gazze İnsani Yardım Vakfı'na aylık 30 milyon dolarlık ek hibeyi onaylayabileceğini söyledi.

Kaynaklar, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Gazze İnsani Yardım Vakfı'na sağlanan ABD fonunu onaylarken, mali durumunu kamuoyuna açıklamayan kuruluşu, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'ndan (USAID) ilk kez hibe alan gruplar için normalde gerekli olan incelemeden muaf tuttuğunu belirtti.

Gazze, İsrail'in yaklaşık iki yıldır sürdürdüğü ve 2 milyonluk nüfusunun büyük bir bölümünü yerinden eden askeri harekâtın ardından, gıda ve diğer temel ihtiyaç maddelerinde ciddi sıkıntılar yaşıyor.