Melhem er-Riyaşi: Cumhurbaşkanlığı için Ocak ayı sonunda açıklayabileceğimiz bir “B” planımız var

Şarku’l Avsat’a konuşan Riyaşi: Ülkedeki güvenlik durumundan ve suikastların yeniden başlamasından endişeliyim

Melhem er-Riyaşi (Lübnan Kuvvetleri Partisi)
Melhem er-Riyaşi (Lübnan Kuvvetleri Partisi)
TT

Melhem er-Riyaşi: Cumhurbaşkanlığı için Ocak ayı sonunda açıklayabileceğimiz bir “B” planımız var

Melhem er-Riyaşi (Lübnan Kuvvetleri Partisi)
Melhem er-Riyaşi (Lübnan Kuvvetleri Partisi)

Lübnan’da (Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri Partisi (LK), (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (İSP), (Maruni Hristiyan) Lübnan Ketaib Partisi ve diğer bağımsız milletvekillerinin oluşturduğu muhalefet kanadı bugün, parlamentonun görev süresi geçtiğimiz Ekim ayında sona eren Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ın yerini alacak yeni cumhurbaşkanını seçmek için arka arkaya gerçekleştirdiği 10 oturumun da başarısız olmasının ardından ortaya çıkan cumhurbaşkanlığı krizine çözüm için yeni bir planı kabul etmeye hazırlanıyor.
LK Milletvekili Melhem (Riachy) er-Riyaşi, Cumhurbaşkanlığı için Ocak ayı sonlarında açıklayabilecekleri bir “B” planlarının olduğunu açıkladı. Cumhurbaşkanlığı dosyasında Temsilci Michel Moawad ve diğer müttefik kuvvetlerle üzerinde çalışıldığını ancak bununla ilgili herhangi bir ayrıntıyı açıklamanın zamanı olmadığına işaret ederek.
Cumhurbaşkanlığı dosyasıyla ilgili olarak Milletvekili Michel Muavvad ve diğer ortak güçlerle birlikte çalışıldığını belirten Riyaşi, buna rağmen henüz bir detay vermek için erken olduğunu söyledi.
Muhalefet güçlerinin çoğunun bağımsız milletvekillerinin lideri Mişel Muavvad’ı cumhurbaşkanlığına aday gösterseler de Muavvad’ın zaferini garantilemek için gerekli parlamento desteğini alamadılar.
Riyaşi, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, birçok kişi tarafından ‘sıkıcı oyunlar’ olarak görülmesine rağmen Güçlü Cumhuriyet Bloğu milletvekillerinin, Meclis Başkanı Nebih Berri'nin Yeni Yıl tatilinden sonra çağrıda bulunabileceği oturumlara katılmaya devam edeceğini söyledi. Riyaşi, şartlar ve koşullar ne olursa olsun milletvekili olarak görevlerini yerine getirmeye devam etmeleri gerektiğinin altını çizdi.
Riyaşi, geçtiğimiz günlerde LK’nin müttefi olan İSP’nin Genel Başkanı Velid Canbolat ile (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) lideri Cibran Basil’in başını çektiği hareketin geçmişi ve hedefleri hakkında LK'nin bilgisi olduğu iddialarını reddetti. Bu konuda yorum yapmaktan kaçınan Riyaşi, ÖYH ile şu an için bir diyalog kurulmadığını vurguladı.
Riyaşi, ‘Canbolatçı siyasetin geri dönüşüne’ ilişkin korkusuyla ilgili olarak şunları söyledi:
“Bugün İSP ile bizi bir araya getiren istisnai bir ortaklık söz konusu. İSP ile mutabakatımız geçmiştekinden farklı olarak birtakım sabitelere dayanıyor. Ayrıca aramızdaki iletişim ve koordinasyon, özellikle cumhurbaşkanlığı dosyasıyla ilgili olarak İSP’li Milletvekili Vail Ebu Fur ile benim aramda neredeyse her gün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerle devam ediyor.”
LK ve ÖYH, cumhurbaşkanlığı kriziyle ilgili bir diyaloga katılmayı reddetmesi, Meclis Başkanı Berri’nin çağrısıyla başlayan ve henüz emekleme döneminde olan bu girişimin bitmesine neden olmuştu. ÖYH, Berri ile arasındaki büyük görüş ayrılıkları nedeniyle diyaloga katılmayı reddederken Riyaşi, cumhurbaşkanlığı krizine ilişkin diyaloga katılmayı reddetmelerinin nedeninin, siyasi anlaşmazlıklara rağmen saygı duydukları bir isim olan Meclis Başkanı Berri'nin şahsıyla hiçbir ilgisi olmadığının altını çizdi. Riyaşi, “Bizim sorunumuz diyalogla değil, konusuyla ilgili. Diyalogun, cumhurbaşkanının halkın oylarıyla seçilmesini tercih ettik ve etmeye devam ediyoruz” dedi.
Maruni Patrikhanesi ile olan ilişkisine değinen Riyaşi, Bikerki (Maruni Patrikhanesi’nin merkezi) ile her gün temas kurdukları ve Patrik Moran Mor Bechara Butros er-Rahi ile çok iyi bir ilişkileri olduğunu vurguladı.
Riyaşi, Cumhurbaşkanlığı topunun kimin sahasında olması gerektiği sorusuna “Top, bugün Bikerki'de değil, Meclis Başkanı Berri'nin stadında yani Temsilciler Meclisi'nde olmalı” yanıtını verdi.
Riyaşi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2016 yılındaki cumhurbaşkanının Hıristiyan kutuplardan birinden seçileceği, yani güçlü bir cumhurbaşkanı olması konusunda yeniden uzlaşılırsa bugün eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ın 10 yılı aşkın bir süre önce oturttuğu konseptte Samir Caca’yı güçlü başkan adayı olarak görüyorum. Muavvad'ı ya da başka birini gücendirmek niyetinde değilim ama eğer Lübnan’ı kurtarmak istiyorsak, Samir Caca’yı cumhurbaşkanı seçmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Ülkenin güvenliğine ilişkin endişelerinin gizlemeyen Riyaşi, “Ekonomik durumun hızla bozulması, devletin dağılması ve cumhurbaşkanlığı meselesindeki kutuplaşma nedeniyle ülkeye bir cumhurbaşkanı seçemiyoruz. Ülkenin güvenliğiyle oynanmasıyla ve korktuğumuz bir durum olan suikastların yeniden başlamasıyla hiçbir cumhurbaşkanı adayının şartlarının iyileştirilebileceğini düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
Yakında bir cumhurbaşkanı seçilmesi için uluslararası girişimler başlatıldığına dair söylenenlere ilişkin değerlendirmesinde ise Riyaşi, şunları söyledi:
“Lübnan’a yönelik uluslararası bir ilgi olduğuna şüphe yok, ama şimdiye kadar böyle bir girişim olmadı. Bildiğimiz tek nokta var ki o da dost ve düşman ülkelerin kendi çıkarları ve hesaplarının bazen Lübnan'ın hesapları ve çıkarlarıyla örtüşse bile Lübnanlılar kendi hesaplarını yapmalılar. Tüm ülkeler, Lübnan dosyasında Suudi Arabistan örneğini takip etmeli. Çünkü Lübnan’ın egemenliğine en çok bağlı olan ülke Suudi Arabistan.”



Sidney Liman Köprüsü üzerinde Gazze'yle dayanışma yürüyüşü düzenlendi

Melbourne'deki Victoria Eyalet Kütüphanesi önünde düzenlenen ‘Özgür Filistin’ yürüyüşüne katılan göstericiler (DPA)
Melbourne'deki Victoria Eyalet Kütüphanesi önünde düzenlenen ‘Özgür Filistin’ yürüyüşüne katılan göstericiler (DPA)
TT

Sidney Liman Köprüsü üzerinde Gazze'yle dayanışma yürüyüşü düzenlendi

Melbourne'deki Victoria Eyalet Kütüphanesi önünde düzenlenen ‘Özgür Filistin’ yürüyüşüne katılan göstericiler (DPA)
Melbourne'deki Victoria Eyalet Kütüphanesi önünde düzenlenen ‘Özgür Filistin’ yürüyüşüne katılan göstericiler (DPA)

Binlerce protestocu bugün sağanak yağmur altında Avustralya'nın Sidney kentindeki ikonik Liman Köprüsü'nden geçerek, savaştan zarar gören ve insani krizin giderek kötüleştiği Gazze Şeridi'ne yardım talebiyle yürüdü.

Filistinli yetkililerin Gazze Şeridi'nde 60 binden fazla insanın hayatını kaybetmesine neden olduğunu söylediği savaşın üzerinden yaklaşık iki yıl geçerken, hükümetler ve insani yardım örgütleri gıda kıtlığının bölgede yaygın bir açlığa yol açtığını söylüyor.

Organizatörleri tarafından ‘İnsanlık Yürüyüşü’ olarak adlandırılan yürüyüşe katılanlardan bazıları açlığın sembolü olarak tencere taşıdı.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre WikiLeaks'in kurucusu Julian Assange da yürüyüşe katıldı.

dsfgthy
Aralarında WikiLeaks'in kurucusu Julian Assange'ın (soldan üçüncü) da bulunduğu protestocular, İsrail savaşına ve Gazze Şeridi'nde devam eden gıda kıtlığına karşı düzenlenen Filistin yanlısı gösteri sırasında Sidney Liman Köprüsü'nden geçiyor. (AFP)

Geçtiğimiz hafta Yeni Güney Galler eyalet polisi ve eyalet başbakanı, yürüyüşün şehrin önemli bir simgesi ve ana ulaşım güzergahı olan köprüden geçmesini engellemeye çalışmış, yoldan geçmenin güvenlik risklerine ve ulaşımın aksamasına neden olacağını savunmuştu. Eyalet Yüksek Mahkemesi dün (cumartesi) yürüyüşün yapılabileceğine karar verdi.

Yeni Güney Galler polisi yüzlerce memur görevlendirdiğini söyledi ve protestocuları barışçıl kalmaya çağırdı. Benzer bir protesto yürüyüşünün gerçekleştiği Melbourne'de de çok sayıda polis görevlendirildi.

vfe
Sidney Filistin Eylem Grubu'nun Sidney'de düzenlediği İnsanlık Yürüyüşü sırasında binlerce protestocu Sidney Liman Köprüsü'nden geçti. (DPA)

İsrail üzerindeki diplomatik baskı son haftalarda arttı. Fransa ve Kanada, Filistin devletini tanıyacaklarını açıklarken, Birleşik Krallık da İsrail'in insani krizi çözmemesi ve ateşkese varmaması halinde diğer ülkeleri takip edeceğini duyurdu.

İsrail bu planları Gazze Şeridi'ni yöneten ve Ekim 2023'te İsrail'e bir saldırı düzenleyen Hamas'ı ödüllendirmek olarak nitelendirdi.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese iki devletli çözümü desteklediğini belirterek, İsrail'in yardımları engellemesinin ve sivilleri öldürmesinin savunulamayacağını ya da görmezden gelinemeyeceğini ifade etti.