Yemen’de yerinden edilenlerin dörtte üçü kiralarını ödeyemiyor

Sana kırsalında yerlerinden edilmiş insanlara yönelik bir kampta geçici bir barınakta oturan Yemenli bir kadın (EPA)
Sana kırsalında yerlerinden edilmiş insanlara yönelik bir kampta geçici bir barınakta oturan Yemenli bir kadın (EPA)
TT

Yemen’de yerinden edilenlerin dörtte üçü kiralarını ödeyemiyor

Sana kırsalında yerlerinden edilmiş insanlara yönelik bir kampta geçici bir barınakta oturan Yemenli bir kadın (EPA)
Sana kırsalında yerlerinden edilmiş insanlara yönelik bir kampta geçici bir barınakta oturan Yemenli bir kadın (EPA)

Yemen’deki Husi darbeciler, ateşkesi yenileme ve meşru hükümetle kapsamlı barış görüşmeleri başlatmaya yönelik uluslararası ve bölgesel çabaları boşa çıkarmaya devam ederken, uluslararası üç kuruluş, savaşın devam etmesi sonucunda bu ülkedeki insani durumun kötüleştiğini belirtti. Söz konusu kuruluşlar raporlarında, yerinden edilenlerin dörtte üçünden fazlasının oturdukları evlerin kirasını ödeyemediklerini ayrıca 7 milyondan fazla insanın yaşamaya elverişsiz evlerde ve ev aletleri olmadan yaşadığını bildirdi.
Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), Dünya Gıda Programı (WFP), Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) tarafından Yemen’deki insani duruma ilişkin yayınlanan raporlarda, yerinden edilme, yoksulluk ile geçim kaynaklarının ve kamu hizmetlerine erişimin kesilmesinin, çatışma konusunda kalıcı çözümlere duyulan ihtiyacı doğruladığı bildirildi. Bu raporlara göre, barınak ve gıda dışı yardımlar sunan bir grup “Yaşamaya elverişsiz konutlarda yaşayan, genellikle temel ev eşyalarına sahip olmayan 7,5 milyon insan olarak tahmin edildiğini ve bu durumda 2022 başından bu yana yüzde 2’lik bir artış olduğunu’ bildirdi.
Yakın zamanda yapılan bir çalışma, barınak ihtiyaçlarının önemli ölçüde arttığını ve 5,3 milyondan fazla insanın barınak ihtiyaçları ile karşı karşıya kaldığını gösterdi. Yemen’de Ülke İçinde Yerinden Olmuş Kişilerin (ÜİYOK) kamplarında sayısız zorlukla yüzleşildiği de vurgulandı.

Sayısız riskler
Şarku’l Avsat’ın dayandığı BM verilerine göre, yerinden edilmiş 4,5 milyon insan arasından en az yüzde 25’i iki veya daha fazla kez yerinden edilirken, yerinden edilenlerin üçte ikisinden fazlası kiralık konutlarda veya barınma yerlerinde yaşıyor. Görüşülen ÜİYOK’lerin yüzde 82’si “kira ödemede ciddi zorluklar” yaşadıklarını anlattı. Yaklaşık yüzde 76’sı ise, üç aydan fazla bir süredir kira ödeyemediğini ve bu durumun özellikle temel ihtiyaçlarını karşılama gücü daha az olan, düşük gelirli aileler için evden çıkarılma riskini artırdığını bildirdi.
Barınaklar ilgili bir raporda sunulan veriler, ÜİYOK’lerin ve kamp benzeri ortamlarda yaşayanların genellikle sel, toprak kayması, yangın tehlikeleri, kara mayınları ve patlamamış mühimmat gibi tehlikelere maruz kaldığını gösterdi. Yakın zamanda yayınlanan bir değerlendirme, yerinden edilmiş kişilerin yaşadığı yerlerin en az yüzde 56’sının ‘kötü durumda olduğunu, onarılmaları veya değiştirilmeleri gerektiğini’ ortaya çıkardı.
Bu verilere göre, görüşülen yerinden edilmiş kişilerin yüzde 22’si son altı ay içinde bir evden çıkma ihtarı aldı. Bunların yüzde 5’i yazılı, yüzde 92’si sözlü uyarıydı ve yüzde 37’sine binayı boşaltması için bir aydan az süre verildi.
Ailelerin ekonomik durumundaki bozulmanın devam edeceğinin öngörüldüğü bu raporlarla, temel ev eşyalarına makul fiyatlı erişimin, düşük gelirli aileler açısından bir sorun olmaya devam ettiği vurgulandı. Bu bağlamda, çatışmadan etkilenen nüfusun yaklaşık yüzde 81’i, asgari ev eşyalarına sahip olmadıklarını belirtirken, yüzde 38’i ise temel ev eşyası satın alma harcamalarını azaltma kararı aldığından bahsetti.

Geri dönme istekleri
Bu raporlarda, sert kış koşullarının, 59 ilçede dondurucu soğuklarla karşı karşıya kalan 91 bin aile başta olmak üzere çatışmadan etkilenen nüfusun yaşamlarını ve refahını tehdit ettiği konusunda uyarıda bulunuldu.
Raporlar, ailelerin ekonomik gücünde, temel kışlık ihtiyaçları karşılayamamalarını sağlayacak şekilde önemli bir düşüş olduğunu için bu tür sert koşulların çatışmadan etkilenen insanların ‘insani ihtiyaçlarını şiddetlendirdiğini’ bildirdi. Bunu yanı sıra, yakın zamanda yayınlanan bir rapor, bu koşulların yanı sıra, ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin asıl bölgelerindeki evlerinin en az yüzde 19’unun yıkıldığını, yüzde 32’sinin hasar gördüğünü, yerinden edilenlerin yüzde 37’sinin evlerinin akıbetini bilmediğini ve yüzde 2’sinin ise evlerinin başkaları tarafından işgal edildiğini bildirdi.
Yerinden edilenlerin kendi bölgelerine dönme isteklerine ilişkin önceki açıklamaların aksine, yakın zamanda yayınlanan bir rapor, görüşülen yerinden edilmiş kişilerin yüzde 47’sinin ‘durum düzelirse’ bölgelerine dönme arzusunda olduğunu, yüzde 42’lik bir kesimin ise, ülkenin gelecekteki durumuna ilişkin netlik olmaması ve diğer nedenlerle mevcut yerlerinde kalmayı tercih ettiğini gösterdi.
Ankete katılanların yüzde 51’i, onları asıl bölgelerine dönmeye teşvik edecek faktörlerden bahsetti. Bu faktörlerin, uzun vadeli emniyet ve güvenlik, yeterli barınma veya mülk bakımının yanı sıra temel hizmetler ve geçim fırsatlarını içerdiği belirtildi. Bu raporlardan elde edilen en güncel rakamlar, görüşülen geri dönenlerin en az yüzde 55’inin standartların altında veya yetersiz barınma koşullarında yaşadığını ya da temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda oldukları için evlerine bakım yapmadığını gösterdi.
Raporlarda, önceden yaşadıkları bölgelere dönenlerin genellikle barınma, arazi ve mülk açısından acilen çözülmesi gereken sorunlarla karşılaştığına yönelik uyarıda bulunuldu.

Gıda miktarının azalması
Bu kuruluşların verilerine göre, yaylalarda devam eden tahıl hasadına bağlı olarak bazı sınırlı mevsimsel iyileşmelere ve BM gözetimindeki ateşkese bağlı olarak ticari faaliyetlerin biraz iyileşmesine rağmen, gıda güvensizliğinin genel ölçeği ve ciddiyeti yüksek olmaya devam etti. Bununla birlikte, gelir elde etme imkanlarının hala çok sınırlı olması ve yüksek gıda fiyatları nedeniyle satın alma gücünün düşmeye devam ettiği vurgulandı.
Dolayısıyla bu verilere göre, milyonlarca ailenin yetersiz gıda tüketimi ile karşı karşıya kalması öngörüldü.
Veriler ayrıca 2022’de hem kentsel hem de kırsal alanlardaki milyonlarca ailenin, gıda ve insani yardımdan elde edilen toplam miktarda önemli bir düşüşle karşı karşıya kaldığını gösterdi. Bu gıda miktarı düşüşünü telafi etmek için gelir kazanmayı arttırma konusundaki sınırlı kapasite ile halihazırda kötüleşen uyum sağlama kapasitesi göz önüne alındığında, milyonlarca kişinin gıda tüketimi yüzleşmesinin muhtemel olduğu belirtildi.
Bu kuruluşlara göre, Yemen’de yüksek düzeyde akut yetersiz beslenme durumu devam ediyor, Ayrıca yetersiz sanitasyon ve sağlık altyapısı, temel sağlık hizmetlerine sınırlı erişim ve suyla bulaşan hastalıklar, ishal ve diğer hastalıkların yaygınlığı, yetersiz beslenmenin sonuçları üzerindeki etkilerini şiddetlendirmeye de devam ediyor.
Uluslararası kuruluşlar, el-Hudeyde, el-Mahvit, Hacca, Lahic, Rayme ve Taiz şehirlerinde daha endişe verici seviyelerin kaydedildiğini beliriyor. Gıda yardımı sağlama grubu bu bağlamda, beş yaşın altındaki çocuklar arasındaki toplam akut ve ciddi yetersiz beslenme vakalarının, yılın başından Ağustos ayına kadar yaklaşık 215 bin vaka olarak kaydedildiğini belirtti. Bir önceki yılın aynı döneminde, söz konusu rakam 218 bin vaka olarak kaydedilmişti.



Ürdün, İran ile İsrail arasındaki gerginliğin tırmanmasıyla hava sahasını yeniden kapattı

İran'dan İsrail'e fırlatılan ve Kudüs semalarında görülen balistik füzeler (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan ve Kudüs semalarında görülen balistik füzeler (EPA)
TT

Ürdün, İran ile İsrail arasındaki gerginliğin tırmanmasıyla hava sahasını yeniden kapattı

İran'dan İsrail'e fırlatılan ve Kudüs semalarında görülen balistik füzeler (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan ve Kudüs semalarında görülen balistik füzeler (EPA)

Ürdün, İsrail ile İran arasında yaşanan yeni bir gerginlik dalgası ve karşılıklı saldırılar sonrasında hava sahasını kapatarak hava trafiğini ‘bir sonraki duyuruya kadar’ yeniden askıya aldığını duyurdu.

Ürdün Sivil Havacılık Düzenleme Komisyonu Komiserler Kurulu Başkanı Heysem Misto yazılı olarak yaptığı açıklamada, ‘Ürdün’e gelen, Ürdün’den giden ve geçen tüm uçakların sivil hava trafiğinin bir sonraki duyuruya kadar askıya alındığını’ belirtti.

Cumartesi gecesi açıklamadan kısa bir önce başkent Amman ve diğer şehirlerde sirenler çaldı ve vatandaşların evlerinde kalmaları, pencerelerden ve açık alanlardan uzak durmaları istendi.

Fransız Haber Ajansı AFP’ye göre Amman semalarında batıya doğru uçan onlarca füze ve insansız hava aracı (İHA) görülürken bunların çoğu önlendi.

Heysem Misto, uçuşların yeniden askıya alınma kararının ‘bölgede devam eden olayların yol açabileceği risklere karşı önlem olarak ve uçuşların ve yolcuların güvenliğini sağlamak amacıyla alınan tedbirler kapsamında’ alındığını açıkladı.

Ürdün, İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıların ardından cuma günü geçici olarak kapattığı hava sahasını cumartesi sabahı yeniden açtığını duyurmuş ve ‘risklerin değerlendirilmeye devam edildiğini’ belirterek, hava sahasının yeniden kapatılabileceğini belirtmişti.

Öte yandan Lübnanlı ve Suriyeli yetkililer, cumartesi sabahı, İsrail ile İran arasındaki gerginliğin tırmanması nedeniyle geçici olarak kapatılan hava sahalarını yeniden açtı. Söz konusu gerginlik, bazı uçuşların iptal edilmesine ve diğerlerinin yeniden planlanmasına neden olmuştu.

Uluslararası havayolu şirketleri, Tel Aviv, Tahran ve Ortadoğu'daki diğer destinasyonlara olan uçuşlarını iptal etti. Bazıları ise uçakların rotalarını değiştirdi. İsrail'in cuma günü şafak vakti Tahran'a düzenlediği saldırıların ardından hava sahaları kapatıldı.

İsrail, İran, Irak, Ürdün, Suriye ve Lübnan, İran'daki askeri ve nükleer tesislerin vurulması ve İran'ın İsrail'e misilleme yapmasının ardından hava sahalarını kapattı.

Öte yandan Suriye Havayolları, bugün (pazar) planlanan tüm uçuşlarını durdurduğunu duyurdu. Karar, bölgedeki güvenlik gerginlikleri ve hava sahasının uçuşlara kapatılması nedeniyle alındı.

Suriye Havayolları tarafından yapılan açıklamada, “Yolcuların ve uçuş ekibinin güvenliğini sağlamak amacıyla, sivil havacılık yetkilileriyle koordineli olarak, bir sonraki duyuruya kadar uçuşlar askıya alınmaya devam edecek” ifadeleri yer aldı.

Havayolu şirketi, tüm yolcuları resmi kanallardan gelişmeleri takip etmeye veya rezervasyon ve bilgi ofisleriyle iletişime geçerek uçuşlarıyla ilgili ayrıntıları öğrenmeye ve uçuşlarını yeniden planlamaya çağırdı.