Güney Suriye, suikastlar, uyuşturucu kaçakçılığı ve DEAŞ ile dolu bir yılı geride bırakıyor

Güney Suriye, suikastlar, uyuşturucu kaçakçılığı ve DEAŞ ile dolu bir yılı geride bırakıyor
TT

Güney Suriye, suikastlar, uyuşturucu kaçakçılığı ve DEAŞ ile dolu bir yılı geride bırakıyor

Güney Suriye, suikastlar, uyuşturucu kaçakçılığı ve DEAŞ ile dolu bir yılı geride bırakıyor

2022 yılında Güney Suriye halkı için sıkıntılı geçti. Bu yıl her bölgede bir kaygı, bir düzensizlik ve değişime yönelik umutsuzluk görüldü.
2022’de Suveyda’da çeşitli halk hareketlenmeleri yaşandı. Şubat ayında Suveyda halkından bir grup, hedeflerine ulaşılana dek meydanlarda, sokaklarda, misafirhanelerde ve evlerde protestolara devam edeceklerini, zirâ yozlaşma ve zorbalık değil, hukuk devleti istediklerini açıkladı. 
Protestolarda ana yolların ve bazı devlet dairelerinin kapatıldığı kaydedildi. Suveyda’yı Suriye çatışmasının dışında tutmak isteyen rejim ise protestocuları caydırmak için güvenlik müdahalesi veya askeri müdahalede bulunmadı. Zirâ Suriye rejimi, başından beri Suriye'deki azınlıkları koruyan bir rejim imajını korumaya çalışıyor.
Suveyda’daki dikkat çekici olay, yerel silahlı gruplar olan Askeri Güvenlik ve Ulusal Savunma Kuvvetleri üyelerinin Haziran ayında Suveyda’nın güneydoğu kırsalındaki Hazime kasabasına düzenlediği baskındı. Bu baskında öldürülen Samir el-Hakim’in cesedi şehir merkezindeki el-Maşnaka kavşağına atıldı. Bu, Suriye'deki olaylar başladığından bu yana Suriye rejimi güçlerinin yerel düzeydeki ilk saldırısı sayılıyor.
Temmuz ayında, güvenlik servisleriyle bağlantılı gruplara karşı bir halk ayaklanması kaydedildi. Raci Falhut liderliğindeki gruplara yönelik saldırı düzenlendi, bu grupların karargahları imha edildi. Grubunun bazı üyeleri katledilip bazıları esir alınırken aynı zamanda gruba ait bir captagon maddesi fabrikası imha edildi. Neticede güvenlik servislerine bağlı birçok grup, Suveyda’da bir çatışma yaşanmadan dağıldı.
Dürzilerin çoğunlukta olduğu ilde 4 Aralık’ta yaşam koşullarının iyileştirilmesi çağrısı ile protesto düzenleyen protestocular, valilik binasına saldırdı. Beşşar Esed’in buradaki fotoğrafını indirerek binayı ateşe verdi. Güvenlik güçlerinin protestoculara ateş açması üzerine çıkan çatışmalarda Murad el-Matni adlı genç hayatını kaybetti. 18 kişi ise yaralandı.
Nitekim Suriye rejimi, ili kontrol altında tutma denkleminden çıkmış oldu. İl halkı ise rejimin şikayetlerine kulak vermesinin imkansız olduğunu anladı. Silahlı gruplar ve akıl hocaları gibi diğer taraflar ise protestoculardan taraf olmaya başladı.
2022’de sosyal medyada Dera’daki tüm tarafları etkileyen suikast, cinayet ve tasfiye haberleri, askeri hareketliliğin, kuşatmaların ve baskınların kaydedildiği yönünde çokça haberler paylaşıldı. Aynı zamanda Dera’da yeniden DEAŞ’lılara rastlandığı bilgisi alındı. Casim ilinde ve Dera el-Beled bölgesinde DEAŞ’lıların bulunduğu bilgisi üzerine iki güvenlik operasyonu düzenlendi.
Çatışmalar muhalefet kökenli oluşumlar veya uzlaşma anlaşmaları oluşumları gibi taraflarca başlatıldı. Bunların başında Rusya'ya bağlı Sekizinci Tugay geliyor. Rejim, çatışmalara karıştığını bildirmese de, daha sonra örgütün ‘emiri’ Ebu Abdurrahman el-Iraki, Ebu Mehned el-Lübnani ve Ebu Lui el-Kalmuni dahil olmak üzere birçok DEAŞ liderinin öldürüldüğü açıkladı. Öncesinde ise DEAŞ ile bağlantıları doğrulanmasa da Muhammad el-Harfuş ve Muhammad el-Mesaleme’ye karşı bir güvenlik eylemi duyuruldu.
2022’de aynı zamanda Ürdün'e yönelik uyuşturucu kaçakçılıklarına el konduğu bildirildi. Bu operasyonların drone kullanımı dahil olmak üzere çeşitli ve yenilikçi yöntemlerle yapıldığı kaydedildi. Dera'daki captagon hapları, çok sayıda kaçakçılık ve üretim ağını, üretim fabrikalarını ve kaçakçılık yollarını ortaya koyuyor.
Güney Suriye’de bu yıl da açlık senesiydi. Nitekim Suriye; temel ihtiyaç maddeleri, gıda, ilaç ve akaryakıt fiyatlarında eşi görülmemiş fiyat artışları ile birlikte son 10 yılın en zor dönemini yaşadı. Dar gelirlilerin alım gücünde en az yüzde 90 oranında düşüş yaşandı.



Avrupa’nın en büyük füze üreticisi, Gazze’de çocukların öldürülmesinden kâr elde ediyor

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 59 bine yaklaştı (Reuters)
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 59 bine yaklaştı (Reuters)
TT

Avrupa’nın en büyük füze üreticisi, Gazze’de çocukların öldürülmesinden kâr elde ediyor

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 59 bine yaklaştı (Reuters)
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 59 bine yaklaştı (Reuters)

Avrupa'nın en büyük füze üreticisi MBDA, Gazze’de çocukların ölümüne yol açan bombalarda kullanılan parçaları İsrail'e tedarik ediyor.

Guardian ve bağımsız gazetecilik kuruluşu Disclose’la Follow the Money’nin ortak araştırmasında, MBDA’nın ABD’deki fabrikası aracılığıyla İsrail’e GBU-39 bombaları için kanat sistemleri sağladığı tespit edildi. 

MBDA, ABD’nin Alabama eyaletindeki fabrikasında ürettiği “Diamond Back” isimli kanatları, Boeing yapımı GBU-39 bombalarına takılmak üzere temin ediyor. Bu bileşenler, İsrail’e ABD'nin askeri yardımı kapsamında gönderilen binlerce bombada kullanılıyor. 

Fransa merkezli firma, İtalyan Leonardo, Hollandalı Airbus ve Britanyalı BAE Systems’ın ortaklığından oluşuyor. Şirketin gelirleri, Birleşik Krallık’taki MBDA UK aracılığıyla Fransa’daki ana firmaya aktarılıyor. 2024’te MBDA grubu, hissedarlarına toplamda 350 milyon sterlin (yaklaşık 19 trilyon TL) temettü dağıttı.

Analize göre GBU-39 bombaları Gazze’de en az 24 saldırıda kullandı. Bu saldırılarda 100’den fazlası çocuk olmak üzere en az 500 kişi öldürüldü. Saldırıların 16’sında okullar hedef alınırken, diğerlerinde kamplar, evler ve camiler vuruldu. 

Avustralya merkezli Silahlanma Araştırma Hizmetleri’nden (ARES) Trevor Ball, GBU-39 bombalarının okul ve sığınak gibi yerleri vurmak için sıkça kullanıldığını söylüyor. Bunun kanat sistemleri üzerindeki yazılardan ve kuyruk parçalarından tespit edilebildiğini belirtiyor. 

Britanya merkezli Silah Ticaretine Karşı Kampanya (CAAT) grubundan Sam Perlo-Freeman da “MBDA, İsrail’in silahlandırılmasından kâr ediyor” diyor.

MBDA'nın Guardian’a gönderdiği açıklamada, şirketin ABD'deki faaliyetlerini veya İsrail'e satılan ekipmanlara parça tedarikini durdurma planına ilişkin bilgi verilmedi. Açıklamada, “şirketi yasadışı uygulamalara dahil edebilecek faaliyetler yasaktır” dendi.

BAE Systems ve Airbus, MBDA'nın yanıtına ekleme yapmadı. Leonardo, “askeri teçhizat ihracatıyla ilgili ulusal ve uluslararası düzenlemelere her zaman tam olarak uyulduğunu” savundu. Boeing, soruları ABD Dışişleri Bakanlığı’na yönlendirdi, bakanlığın açıklamasında Washington’ın İsrail'in kendini savunma hakkını desteklediği belirtildi. 

Independent Türkçe, Guardian, France 24