Husiler Yemen’de interneti kısıtlıyor

Husilerin interneti, aktivistlerin grubun yolsuzluğuna karşı koymak üzere bir halk ayaklanmasının başlatma çağrılarından çekinmeleri nedeniyle kısıtlıyor

Sana’daki telekomünikasyon sektöründeki işçilerin Husilerin yolsuzluğunu protesto etmek üzere daha önce düzenlenen protestodan bir kare (Facebook)
Sana’daki telekomünikasyon sektöründeki işçilerin Husilerin yolsuzluğunu protesto etmek üzere daha önce düzenlenen protestodan bir kare (Facebook)
TT

Husiler Yemen’de interneti kısıtlıyor

Sana’daki telekomünikasyon sektöründeki işçilerin Husilerin yolsuzluğunu protesto etmek üzere daha önce düzenlenen protestodan bir kare (Facebook)
Sana’daki telekomünikasyon sektöründeki işçilerin Husilerin yolsuzluğunu protesto etmek üzere daha önce düzenlenen protestodan bir kare (Facebook)

Yemen sokaklarında Husi milislerine karşı bir ‘açlık devrimi’ başlatmak için yükselen çağrıların ortasında, Husiler, grubun yoksullaştırma, açlık, baskı ve gasp suçlarına dayalı politikalarının reddedilmesi için toplu bir tutum oluşturmada, sosyal medya sitelerinin rolünden duyduğu büyük korku nedeniyle birkaç gün önce internet hizmetini azalttı.
Bu adım, darbe grubunun başkentte ve diğer Yemen şehirlerindeki yerel ağlar üzerindeki kontrolü sıkılaştırması ve ‘toplumu yumuşak savaştan koruma’ iddiası ile Zamar’ın Ans bölgesindeki birkaç köyde internet ağlarının tamamen kesmesi ile aynı zamanda atıldı.
Milislerin yerel yayıncı Yemen.net aracılığıyla, başkent Sana’daki internet hizmetini merkezi olarak kontrol etmeye devam ettiği bir zamanda, Sana’daki kaynaklar Şarku’l Avsat’a milislerin geçen haftanın sonundan bu yana başkent Sana, banliyöleri ile kontrolü altındaki diğer şehirlerdeki çeşitli noktalarda internet hizmetini azaltmaya başvurduğunu açıkladı.
Kaynaklar, darbecilerin bu adımlarının, gruba sadık kişilerin, onlara karşı çıkan ve grubun projesini reddeden ve meşru hükümet için çalıştıklarını iddia edilen ‘provokatör’ ve ‘ajanlara’ internet hizmetlerinin kalıcı olarak kesilmesi çağrısında bulunmasının akabinde geliyor.
Kaynaklar, bunun aynı zamanda Husi milislerinin sosyal medyadaki aktivistleri sıkıştırmak için uyguladığı katı güvenlik önlemleri kapsamında alınan bir karar olduğuna inanıyor.
Sana’da oturanların bir kısmı, internet hizmetindeki görülmemiş bozulmayla ilgili şikayetlerinden bahsederek, bu yavaşlamanın son günlerde daha da arttığına dikkat çekti.
Söz konusu kişiler, Husi milislerini, gerek internet hizmetini önemli ölçüde azaltarak gerekse internet fiyatlarını sürekli yükselterek, bu alanda art arda atılan adımlar ile Yemenlileri dünyadan izole etmeye çalışmakla suçladılar.
Husi milisler, Sana ve diğer şehirleri işgal etmelerinden bu yana, bu hayati sektörü sömürmeye devam ediyor ve internet hizmetini mezhepsel yaklaşımlarını desteklemek, askeri operasyonlarını finanse etmek, aramaları ve casusluğu takip etmek ve İran menşeli balistik füzeler ve insansız hava araçlarıyla sivilleri hedef alacak koordinatları belirlemek için kullanıyor.
Husi milislerin kontrolündeki bölgelerde yaşayanlar, kötü hizmet konusunda ‘internet hırsızları’ olarak adlandırdıkları kişileri suçlarken, Sana’daki aktivistler, internet hizmetinde benzeri görülmemiş bir azalma olduğunu belirtti ve sosyal medyadaki hesaplarına giriş yaparken karşılaştıkları büyük zorluktan bahsetti.
Şarku’l Avsat’a konuşan aktivistler, Sana’da ve bazı şehirlerdeki internet bağlantısının zayıflığının, çeşitli iletişim platformlarındaki paylaşımlarda, Husi grubunun otoritesinin istifa etmesi ve kökünün kazınması çağrısında bulunarak öfkeli protesto yürüyüşleri için dışarı çıkma çağrılarının yapılmasından saatler sonra geldiğini belirtti.
‘İbrahim’ takma isimli Sana’daki bir aktivist ‘milislerin şu anda Sana’da ve başka yerlerde internet hizmetini azaltmasının, Yemenlilere karşı işlenen çok yönlü Husi suçlarının sona ermesini talep etmek üzere dışarı çıkıp, Yemen sokaklarını alevlendirmek ve saflarını ve konumlarını birleştirme çağrıları açısından büyük öneminin bir sonucu olarak geldiğini’ belirtti.
Husi milisler son yıllarda internet hizmeti birden çok kez manipüle etti ve kimi zaman tamamen durdurarak, kimi zamanda de kontrol bölgesindeki telekomünikasyon şirketinin akaryakıt stokunun tükenmesi başta olmak üzere mantıksız iddialarla büyük ölçüde hizmeti azaltarak kontrol altında tuttu.
Yemenliler, milislerin kontrolündeki bölgelerde internet hizmetinin zayıflığından şikayet ederken, Sana’daki İletişim Bakanlığı’ndan eski bir yetkili, grubun Önleyici Güvenlik Servisi olarak adlandırdığı idare aracılığıyla hizmet kalitesini manipüle etmeye devam ettiğini belirtti.
Yetkili, Yemen’deki hayati sektöründen biri olan internet hizmetindeki bozulmanın nedenlerini, Husilerin telekomünikasyon sektörü ve ona bağlı tüm kurumlara yönelik tahrifat ve organize yıkım çalışmalarının devam etmesine bağladı.
Husi grubunun Önleyici Güvenlik Servisi tarafından doğrudan denetlenen teknik ekibin, devlet ve özel telekomünikasyon şirketleri üzerindeki denetimini sıkılaştırmaya devam ettiğini vurguladı.
Sana’daki telekomünikasyon şirketinin çalışanları daha önce Şarku’l Avsat’a, çatışmalar şiddetlendiğinde veya grup bir cephede askeri operasyonlar düzenlemeye niyetlendiğinde hizmetin daha da kötüleştiğini açıkladı.
Çalışanlar ayrıca, grubun bir süre önce meşru hükümet liderlerini, grubun muhaliflerini ve sadakati şüpheli olan kişileri gözetlemek amacıyla, kontrolü altındaki bu sektöre dinleme cihazları eklediğini anlattı.
Çalışanlar ayrıca, darbecilerin Husi lideri Abdülmelik el-Husi’nin emriyle, kamu iletişim sistemini, güvenlik ve istihbarat birimi olarak adlandırdıkları oluşuma bağlamak için çalıştıklarını ayrıca Lübnan Hizbullahı milislerine bağlı bir mühendisin gözetiminde işletilen yeni bir dinleme sistemini de eklediklerini belirtti.



Gazze Şeridi'nde açlık ve susuzluk kâbusu... Açlık nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 96'sı çocuk olmak üzere 193'e yükseldi

Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)
TT

Gazze Şeridi'nde açlık ve susuzluk kâbusu... Açlık nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 96'sı çocuk olmak üzere 193'e yükseldi

Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)
Gazze Şeridi'ndeki su sıkıntısı nedeniyle kovalarla su taşıyan Filistinli bir kız çocuğu (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının 96'sı çocuk olmak üzere 193'e yükseldiğini açıkladı.

Bakanlık bugün yaptığı açıklamada, son 24 saat içinde bölgede açlık nedeniyle beş yeni ölüm vakası meydana geldiğini belirtti.

Öte yandan açlıktan kıvranan Gazze Şeridi sakinlerinin çoğu, içme ve temizlik için ihtiyaç duydukları suyu temin etmek amacıyla her gün yıkık bölgelerden uzun mesafeler kat etmek zorunda kalıyor. Bu zorlu yolculuk, insan sağlığını korumak için gerekli olan az miktardaki suyu temin etmelerini sağlıyor.

Dünya kamuoyunun ilgisi Gazze Şeridi'ndeki açlığa yönelirken, küresel açlık gözlemevi olan Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması, 22 aydır süren savaşın etkisiyle bölgede bir açlığın yaşandığını belirtiyor. Ancak yardım kuruluşlarına ve Reuters’a göre su krizi de en az bu kadar ciddi bir sorun.

Bazı sular yardım kuruluşlarına ait küçük arıtma tesislerinden sağlanıyor olsa da, çoğu aşırı tuzlu ve enkazdan sızan atık su ve kimyasallarla daha da kirlenmiş olan yeraltı su tabakasındaki kuyulardan çıkarılıyor. Bu da ishal ve hepatit vakalarının yayılmasına neden oluyor.

Gazze Şeridi'ne temiz suyun çoğunu sağlayan İsrail su hatları üzerinden pompalama durduruldu. İsrail, savaşın başlarında Gazze Şeridi'ne su ve elektrik tedarikini durdurdu. Daha sonra bazı tedarikler yeniden başlatılsa da, su hatları hasar gördü. Gazze Su İdaresi yetkilileri, son zamanlarda bu hatlardan hiç su gelmediğini bildirdi.

dfrgty
Gazze şehrinde su kıtlığı nedeniyle tankerlerden su almak için bekleyen Filistinliler (Reuters)

İsrail Savunma Bakanlığına bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktiviteleri Koordinasyon Birimi (COGAT), İsrail'in Gazze Şeridi'ne su sağlıyor olup olmadığına ilişkin yorum talebine yanıt vermedi.

Gazze Şeridi’ndeki su ve kanalizasyon altyapısının çoğu tahrip oldu. Yeraltı su pompaları genellikle küçük jeneratörlerden elde edilen elektriğe bağlı ve bu jeneratörlere yakıt temin etmek artık çok zor.

Savaştan önce üniversite öğrencisi olan 23 yaşındaki Muaz Muhaymer, su almak için yaklaşık bir kilometre yürümek ve iki saat kuyrukta beklemek zorunda olduğunu söyledi. Muhaymer, çoğu zaman aynı işi günde üç kez yapmak zorunda kalıyor. Su kaplarını el arabasına koyarak, engebeli arazide bulunan ailesinin çadırına geri dönüyor.

Temizlik için kullanmak üzere iki büyük bidon tuzlu su ve içmek için iki küçük bidon temiz su taşıyan Muhaymer, “Ne kadar süre böyle kalmamız gerekecek?” diye sordu.

53 yaşındaki annesi, oğlunun 22 kişilik büyük ailesinin ihtiyaç duyduğu suyu, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta küçük bir çadır grubunda yaşayan ailesine getirdiğini söyledi.

Anne, “Çocuklar gelip gidiyor, hava sıcak. Sürekli susuyorlar. Yarın tekrar su doldurabilecek miyiz, kim bilir?” ifadelerini kullandı.

uıotrgh
Filistinli bir kadın, bebek maması sıkıntısı ve yetersiz beslenme oranlarının yüksek olduğu bir ortamda, üç aylık torununa otlu su içirmek için bir şişe hazırlıyor. (Reuters)

Nüfusun yoğun olduğu küçük bölgede su bulmak için mücadele devam ediyor. Neredeyse herkes geçici barınaklarda veya tuvalet ve hijyen imkanları olmayan çadırlarda yaşıyor. İnsanlar, hastalıkların yayıldığı bu ortamda içme, yemek pişirme ve yıkama için yeterli suya erişemiyor.

Birleşmiş Milletler (BM), acil durumlarda kişi başına minimum su tüketiminin içme, yemek pişirme, temizlik ve yıkanma için günde 15 litre olduğunu belirtiyor. İsrail merkezli insan hakları örgütü B'Tselem'e göre, İsrail'de günlük ortalama su tüketimi yaklaşık 247 litre.

fghyju
Gazze Şeridi'nde temiz suya erişim mücadelesi (AFP)

Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam'ın işgal altındaki Filistin topraklarında insani yardım politikalarından sorumlu yetkilisi Büşra el-Halidi, Gazze Şeridi'nde günlük ortalama su tüketiminin şu anda 3 ila 5 litre arasında olduğunu söyledi.

Oxfam geçen hafta, su yoluyla bulaşan ve önlenebilir ve tedavi edilebilir hastalıkların ‘Gazze Şeridi'nde yaygınlaştığını’ ve son üç ayda bildirilen vakaların yaklaşık yüzde 150 arttığını belirtti.

İsrail, Hamas'ı Gazze Şeridi'ndeki acıların sorumlusu olarak görüyor ve 2,3 milyonluk Gazze nüfusuna yeterli yardımın ulaşmasına izin verdiğini iddia ediyor.

Su kuyrukları

Sivil toplum kuruluşu Norveç Mülteci Konseyi’nin (NRC) su ve sanitasyon sorumlusu Danish Malik, “Su kıtlığı her geçen gün ciddi şekilde artıyor ve insanlar içme suyu ile temizlik için kullanılacak su arasında seçim yapmak zorunda kalıyor” dedi.

Gazze Şeridi sakinlerinin çoğu, su kuyruklarında uzun saatler geçiriyor ve kuyrukta yer bulmak için diğerleriyle itişip kakışıyor. Bölge sakinleri, bazen kavgaların çıktığını söylüyor.

Su getirmek genellikle çocukların görevi. Çünkü ebeveynleri yiyecek veya diğer ihtiyaçları arıyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sular İdaresi Planlama Müdürü Munzir Salim, “Çocuklar çocukluklarını yitirmiş, plastik bidonlarla su taşıyıcıları haline gelmişler. Su taşıyan tankerlerin peşinden koşuyorlar ya da ailelerine su götürmek için uzak bölgelere gidiyorlar” şeklinde konuştu.

ergtyu
Su kıtlığı nedeniyle Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta su dağıtım noktasında toplanan Filistinliler (Reuters)

Su temininde zorluklar yaşanırken, sahil yakınında yaşayanların çoğu denizde yıkanıyor.

Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) finansmanıyla, Mısır'daki bir tuzdan arıtma tesisinden Gazze Şeridi'nin güneyindeki 600 bin kişiye hizmet verecek yeni bir su hattı kurulması planlanıyor. Ancak bunun tamamlanması birkaç hafta daha sürebilir.

Yardım kuruluşları, daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini söylüyor.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Sözcüsü James Elder, uzun süredir devam eden yoksunluğun ölümcül hale geldiğini söyledi. Elder, “Açlık ve susuzluk artık bu savaşın yan etkileri değil, doğrudan sonuçları haline geldi” ifadesini kullandı.

El-Halidi, krizin çözümü için ateşkes ve yardım kuruluşlarının sınırsız erişiminin şart olduğunu belirterek, “Aksi takdirde Gazze Şeridi'nde önlenebilir hastalıklar nedeniyle insanların vefat ettiğini göreceğiz, ki bu zaten gözlerimizin önünde oluyor” dedi.