2023 memur ve emekli maaş zam oranı belli oldu

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Memur, memur emeklisi ve diğer emeklilerimizin maaş artışını yüzde 25 olarak uygulayacağız

Fotoğraf: Aytaç Ünal/AA
Fotoğraf: Aytaç Ünal/AA
TT

2023 memur ve emekli maaş zam oranı belli oldu

Fotoğraf: Aytaç Ünal/AA
Fotoğraf: Aytaç Ünal/AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Memur-Sen tarafından ATO Congresium'da düzenlenen "Sözleşmeliye Kadro Şöleni Programı"nda yaptığı konuşmada, ilk günlerinin yaşandığı 2023 senesini, bu yılın tarih ve hedefler açısından ifade ettiği anlama ve öneme uygun bir şekilde karşıladıklarını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm milletime memur, memur emeklileri ve diğer tüm emeklilerimizin maaş artış oranını yüzde 25 olarak uygulayacağımızın müjdesini vermek istiyorum" dedi.
Dün 2022 yılına ait ihracat ve dış ticaret rakamlarını milletle paylaştıklarını bildiren Erdoğan, "Toplam 254,2 milyar dolar ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat meblağına ulaşmanın gururunu yaşadık. Görevi devraldığımızda yılda sadece 36 milyar dolarlık ihracat yapabilen bir Türkiye'den, hamdolsun dünyanın her ülkesine ürün satan, bölgesinin üretim üssü olarak görülen bir ülke konumuna geldik. İnşallah 2023 senesini, diğer alanlarla birlikte ihracatta da hedef ve ölçek büyüttüğümüz bir sıçrama tahtası yapmak istiyoruz." diye konuştu.

Bugün de enflasyonda uzun zamandır sözünü ettikleri büyük gerilemenin ilk önemli işaretiyle güne başlandığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aralık ayı tüketici enflasyonu yüzde 1,18 ve bir önceki yılın aralık ayına göre de yüzde 64,27 olarak açıklandı. Böylece 2022 yılı tüketici enflasyonunu, orta vadeli hedefinin bile altında bir gerçekleşmeyle kapattık. Üretici fiyatları enflasyonunun aralıkta eksi olarak gerçekleşmesi, bu alanda da hızlı bir toparlanmanın yaşandığına işaret ediyor. İnşallah önümüzdeki aylarda enflasyondaki düşüş seyrinin devam edeceğini hep birlikte göreceğiz. Hedefimiz, bu yıl enflasyonun üzerindeki köpüğü tamamen alıp önümüzdeki yıldan itibaren meseleyi ülkemizin gündeminden tümüyle çıkarmaktır."

Memur ve emekliye zam müjdesi
Enflasyon oranlarının belli olmasının aynı zamanda memur ve emekli maaşlarının da şekillenmesi anlamına geldiğini kaydeden Erdoğan, geçen yıl, enflasyondaki yükselişi dikkate alarak memur maaşlarında yüzde 87 oranında artış yaptıklarını; ayrıca gelir vergisi muafiyeti, sözleşmeliye kadro, ek gösterge gibi pek çok adımla kamu çalışanlarına ilave imkanlar sağladıklarını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklanan 2022 enflasyon oranına göre, kamu görevlileri ve emeklilerinin ocak ayından itibaren geçerli, yılın ilk yarısını kapsayan maaş artış oranının yüzde 16,48 olarak uygulanacağını, SSK ve Bağ-Kur emeklilerinde ise bu oranın yüzde 15,4 olarak ortaya çıktığını bildirdi.
Erdoğan, "Buradan sizlere ve tüm milletime memur, memur emeklileri ve diğer tüm emeklilerimizin maaş artış oranını yüzde 25 olarak uygulayacağımızın müjdesini vermek istiyorum. Yeni memur ve emekli maaş oranımız çalışanlarımıza, emeklilere, milletimize hayırlı olsun." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin kritik bir döneminde, şartları zorlama pahasına bu artış oranlarını milletin hizmetine sunma konusunda emeği geçenlere teşekkür etti.

Sözleşmeliye kadro
Bugün, sözleşmeliden kadroya geçen çalışanların sevincine ortak olmak üzere bir arada olduklarını dile getiren Erdoğan, kısa süre önce yaptıkları açıklamayla farklı kurumlarda çalışan yaklaşık 500 bin sözleşmeli personelin kadro beklentilerine cevap verdiklerini vurguladı.
Bu kapsamda 4C'den 4B'ye geçenler; mahalli idareler personeli, Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçıları, 50/D'li araştırma görevlileri, vekil ebe, hemşire, aile sağlığı merkezi çalışanları gibi geniş bir alandaki sözleşmeli personelin sorunlarına kalıcı çözümler ürettiklerine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Artık bu personellerimiz de diğer kadrolu kamu görevlileri gibi sözleşmelerinin yenilenmemesi ihtimaliyle karşılaşmayacak. Kademe ve derece ilerleme hakkına sahip olacak. Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavına girebilecek. Kurumlar arası yer değişikliği hakkını kullanabilecek. Eş durumu mazereti hakkının kullanımı için diğer eşin de kamu personeli olması şartı aranmayacak. İsteğe bağlı yer değişikliği talebi idarenin tasarrufuna bırakılmayacak. Kullanılmayan izinlerini bir sonraki yıla aktarabilecekleri gibi ücretsiz izne ayrılma hakları da bulunacak. Yurt dışında eğitim veya görevlendirme, harcırah alma, arazi tazminatı alma, yemek ücreti yardımından faydalanma haklarına kavuşacak. Sözleşmenin personel tarafından feshi halinde iş sonu tazminatı ödenmemesi durumu son bulacak.
Doğum sebebiyle sözleşmesi feshedilen sözleşmeli personelin doğum sonrası kuruma dönüşlerinde kurumun takdiri durumu gerekmeyecek. İstifa halinde aynı pozisyona dönememe durumu ile yönetici pozisyonlarında görevlendirme yapılmama durumu ortadan kalkacak. Yani aynı çatı altında beraber görev yaptıkları kadrolu meslektaşları hangi hak ve imkanlardan istifade ediyorsa sözleşmeden geçen kardeşlerimiz de artık aynı haklardan faydalanabilecektir. Farklı kamu kurumlarında çalışan yaklaşık 500 bin kardeşimizle ailelerini bilfiil etkileyen bu önemli adımın hayırlı olmasını diliyorum. Sözleşmeli personelimizin de inşallah bundan sonra çok daha büyük bir şevkle vazifelerine sarılacaklarına inanıyorum."
Erdoğan, "Büyükşehir belediyeleri dahil kapının önüne konan işçilerimizi, memurlarımızı gördük. Onların hepsi tekrar yasal düzenlemeyle görevlerinin başına dönecek." açıklaması yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şöyle devam etti:
"Ne yularını emperyalistlerin tuttuğu terör örgütlerinin tehditleri ne kırık dökük masaların ayak oyunları Türkiye Yüzyılı menziline varmamıza mani olamayacak."
Erdoğan, Altılı Masa hakkında, "Kendi siyasi ömürlerini uzatma dışında gayesi olmayan bu paravan yapıdan ülkeye de millete de kamu görevlilerimize de hayır gelmeyeceği açık." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2023 seçimi, Türk siyaset sahnesinin altı benzemezinin artık kabak tadı veren entrika ve Bizans oyunlarından tamamen kurtuluşunun da miladı olacaktır." diye konuştu.



ABD'nin Gazze Şeridi'ne yardım için desteklediği plan ne ve BM bunu neden reddediyor?

İsrail'in 6 haftadır tüm tedariği kesmesi Gazzelileri açlıkla tehdit ediyor. (Reuters)
İsrail'in 6 haftadır tüm tedariği kesmesi Gazzelileri açlıkla tehdit ediyor. (Reuters)
TT

ABD'nin Gazze Şeridi'ne yardım için desteklediği plan ne ve BM bunu neden reddediyor?

İsrail'in 6 haftadır tüm tedariği kesmesi Gazzelileri açlıkla tehdit ediyor. (Reuters)
İsrail'in 6 haftadır tüm tedariği kesmesi Gazzelileri açlıkla tehdit ediyor. (Reuters)

ABD destekli bir vakıf, Filistin topraklarında yeni bir yardım dağıtım modelini denetlemek için mayıs ayı sonuna kadar Gazze Şeridi'nde faaliyete geçmeyi hedefliyor. Ancak Birleşmiş Milletler (BM), söz konusu planın dürüstlük ve tarafsızlıktan yoksun olduğunu belirterek, bu planda yer almayacağını ifade etti.

Gazze İnsani Yardım Vakfı nedir?

ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı, Gazze Şeridi'nde yardım dağıtımını denetleyecek. Cenevre Ticaret Sicili, vakfın şubat ayında İsviçre'de kurulduğunu gösterdi.

Plan hakkında bilgi sahibi bir kaynak, vakfın UG Solutions ve Safe Reach Solutions adlı iki ABD'li özel güvenlik ve lojistik şirketiyle çalışmayı planladığını söyledi. Plan hakkında bilgi sahibi olan ikinci bir kaynak ise Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın şimdiden 100 milyon dolardan fazla bağış aldığını bildirdi. Paranın nereden geleceği ise belli değil.

ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea bu ayın başlarında BM Güvenlik Konseyi'ne üst düzey ABD'li yetkililerin vakfın faaliyete geçmesi için İsrail'le birlikte çalıştığını söylemiş ve BM ile yardım kuruluşlarını iş birliği yapmaya çağırmıştı. İsrail, vakfın yardım dağıtımına karışmadan faaliyet göstermesine izin vereceğini söyledi.

Yeni plan nasıl işleyecek?

Gazze İnsani Yardım Vakfı, başlangıçta üçü güneyde ve biri Gazze Şeridi'nin orta kesiminde olmak üzere dört güvenli dağıtım bölgesinden faaliyet göstereceğini ve ‘önümüzdeki ay içinde Gazze Şeridi'nin kuzeyi de dâhil olmak üzere ilave bölgelerin açılacağını’ bildirdi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada, ilk dağıtım bölgelerinin inşasının önümüzdeki günlerde tamamlanacağını ve İsrail'in ‘Gazze'nin güneyinde büyük güvenli bölgeler kurmayı’ planladığını söyledi. Netanyahu, “Biz diğer bölgelerde savaşırken Filistinliler kendi güvenlikleri için oraya taşınacaklar” dedi.

Gazze İnsani Yardım Vakfı, ‘sivillerin zorla yerinden edilmesinin hiçbir biçimine katılmayacağını ya da desteklemeyeceğini’ ve açabileceği tesislerin sayısı ya da yeri konusunda bir sınırlama olmadığını vurguladı. Vakıftan yapılan açıklamada, “Gazze İnsani Yardım Vakfı, yardımları sınır kapılarından güvenli dağıtım alanlarına taşımak için güvenlik yüklenicilerini kullanacak. Yardımlar bölgelere ulaştığında, sivil insani yardım ekipleri tarafından doğrudan Gazzelilere dağıtılacak” denildi.

İsrail'in BM Daimî Temsilcisi Danny Danon bazı yardım kuruluşlarının Gazze İnsani Yardım Vakfı ile çalışmayı kabul ettiğini açıkladı. Bu kuruluşların isimleri henüz bilinmiyor. Vakıf, dağıtım bölgelerine ulaşamayanlara yardım ulaştırmak için mekanizmaları tamamlamakta olduğunu söyledi. Vakıf ayrıca, yardım alanlarla ilgili hiçbir kişisel bilgiyi İsrail ile paylaşmayacağını ve İsrail ordusunun ‘dağıtım alanlarının hemen yakınında bulunmayacağını’ belirtti.

BM neden yeni dağıtım modeliyle iş birliği yapmıyor?

BM, ABD'nin desteklediği dağıtım planının örgütün köklü tarafsızlık, yansızlık ve bağımsızlık ilkelerine uymadığını söylüyor. BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Tom Fletcher, alternatif öneri üzerinde zaman kaybedilmemesi gerektiğini söyledi.

BM Güvenlik Konseyi'ne verdiği brifingde Fletcher, “İsrail tarafından ilk ortaya atılan planla ilgili sorunların daha fazla yerinden edilmeyi dayatması, binlerce insanı tehlikeye atıyor. Yardımı Gazze Şeridi'nin sadece bir bölümüyle sınırlıyor ve diğer kritik ihtiyaçları karşılamıyor. Yardımı siyasi ve askeri hedeflere bağlı kılıyor. Açlığı bir pazarlık kozu haline getiriyor” ifadelerini kullandı.

BM, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'nın (UNRWA) Gazze Şeridi'ndeki yardım operasyonlarının belkemiği olduğunu söyledi. Ancak İsrail, UNRWA’yı kendisine karşı kışkırtıcılık yapmakla suçluyor ve çalışanlarını ‘terörist faaliyetlere karışmakla’ itham ediyor. BM tüm bu suçlamaları soruşturma sözü verdi.

Gazze İnsani Yardım Vakfı, ‘pratik bir çözüm bulmak için İsrail ile birlikte çalışmanın insani ilkelerin ihlali anlamına gelmediğini’ savunuyor.

Yardım dağıtımı için neden alternatif bir plan önerildi?

İsrail, Hamas’ı yardımları çalmakla suçlayarak, 2 Mart'tan bu yana tüm yardımların Gazze Şeridi'ne girişini engelliyor. İsrail, 7 Ekim 2023'te İsrail'in güneyindeki kasabalara düzenlenen ve İsrail istatistiklerine göre bin 200 kişinin ölümüne yol açan saldırıda Gazze Şeridi'ne götürülen tüm esirlerin serbest bırakılmasını talep ediyor. Söz konusu saldırı, Gazze Şeridi'nde 53 bin kişinin hayatını kaybettiği savaşı tetikledi.

Geçtiğimiz nisan ayı başında İsrail, Gazze Şeridi'nde ‘yardımların izlenmesi ve girişi için yapılandırılmış bir mekanizma’ önerdi. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, ‘yardımlara daha fazla kısıtlama getirilmesi ve her kalori ve un tanesinin kontrol edilmesi’ tehdidinde bulunduğunu söyleyerek bu öneriyi reddetti.

O zamandan bu yana yardımların yeniden başlamasına izin vermesi için İsrail üzerindeki baskı artıyor. BM destekli bir küresel açlık gözlemcisi olan Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması, geçtiğimiz hafta Gazze nüfusunun dörtte birine denk gelen yarım milyon insanın açlık riski altında olduğu uyarısında bulundu.

ABD Başkanı Donald Trump, ‘Gazze Şeridi'nde çok fazla insanın açlıktan öldüğünü’ kabul etti. İsrail'in önerisi konusundaki çıkmazın ortasında Washington, yardım dağıtımını denetlemek üzere yeni kurulan Gazze İnsani Yardım Vakfı'nı destekledi. Vakıf birkaç gün önce yaptığı açıklamada, mayıs ayı sonuna kadar Gazze Şeridi'nde çalışmaya başlamayı hedeflediğini belirtti. Bu arada İsrail, mevcut mekanizmalar çerçevesinde sınırlı yardımın yeniden başlamasına izin verdi.

Yardımların ulaştırılmasında şu anda hangi mekanizmalar kullanılıyor?

Çatışmaların başlamasından bu yana BM, Gazze Şeridi'ne yönelik insani yardım operasyonlarının İsrail'in askerî harekâtı, Gazze'ye erişim kısıtlamaları ve silahlı çetelerin yağmalamaları nedeniyle aksadığını belirtti.

Ancak BM, yardım dağıtma sisteminin etkili olduğunu ve bunun özellikle İsrail'in mart ortasında askeri operasyonlara yeniden başlamasından önceki iki aylık ateşkes sırasında belirgin olduğunu savundu. Yardımlar önce İsrail tarafından incelenip onaylandıktan sonra Gazze sınırları içine taşındı ve burada BM tarafından teslim alınıp dağıtıldı.

BM Sözcüsü Stephane Dujarric pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Bu sisteme geri dönebiliriz. İşleyen bir mekanizmamız var. Tekerleği yeniden icat etmemize gerek yok. Yardım operasyonlarında yeni bir ortağın bize Gazze Şeridi'ndeki işimizi nasıl yapacağımızı söylemesine ihtiyacımız yok” ifadelerini kullandı.

Fletcher pazartesi günü BM'nin yardım hacmini arttırmak için İsrail'den beklentilerini şöyle özetledi: Gazze Şeridi'ne biri kuzeyde diğeri güneyde olmak üzere en az iki sınır kapısının açılması, prosedürlerin basitleştirilmesi ve hızlandırılması, kota olmaması, erişimin engellenmemesi, yardım ulaştırılırken saldırı olmaması ve gıda, su, tuvalet malzemeleri, barınma, sağlık hizmetleri, yakıt ve gaz dahil olmak üzere bir dizi ihtiyacın karşılanmasına izin verilmesi.