İngiltere, Devrim Muhafızlarını terör örgütleri listesine dahil etmeyi planlıyor

İngiltere, Devrim Muhafızlarını terör örgütleri listesine dahil etmeyi planlıyor
TT

İngiltere, Devrim Muhafızlarını terör örgütleri listesine dahil etmeyi planlıyor

İngiltere, Devrim Muhafızlarını terör örgütleri listesine dahil etmeyi planlıyor

İngiliz medyası, Rishi Sunak hükümetinin İran Devrim Muhafızları Ordusu’nu (DMO) terör örgütleri listesine dahil etmeyi planladığını iddia etti.
BBC, Birleşik Krallık’ın DMO’nun terör örgütleri listesine resmen dahil etmeye hazırlandığını ileri sürdü. Raporda, haftalar içinde duyurulacak bu adıma Güvenlik Bakanı Tom Tugendhat ve İçişleri Bakanı Suella Braverman'ın da destek verdiği belirtildi.
DMO’yu terör örgütü olarak adlandırmak, ona katılmanın, toplantılarına gitmenin ve halka açık yerlerde amblemini asmanın suç kapsamına alınması anlamına geliyor.
BBC Farsça Servisi'ne göre, İngiltere Başbakanı'nın ofisindeki kaynaklar Diplomasi Muhabiri James Landall'a şunları söyledi: “Devrim Muhafızları’nın terör örgütleri listesine dahil edilmesinin ilanı yakında olmayacak, birçok ayrıntının dikkate alınması gerekiyor.”
DMO, geçen hafta Mahsa Amini'nin öldürülmesinin ardından ülkeyi sarsan hükümet karşıtı protestolar paralelinde İngiltere ile bağlantılı 7 kişiyi tutukladı.
İran'ı çift uyrukluları gözaltına alma uygulamasına son vermeye çağıran İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, bu durumun diplomatik avantaj elde etmek için kullanılmaması gerektiğini söyledi.
Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre DMO geçen hafta istihbarat servisinin "İngiltere için çalışan ve İran’daki son isyanları kışkırtma suçuna bulaşan bir terör şebekesinin üyelerini" tutukladığını bildirdi.
Birleşik Krallık, ABD ve Avrupa Birliği, İran İHA'larının Rusya'ya tedarikinde görev alan İran askeri figürlerine ve savunma sanayii şirketlerine yaptırım uyguladı. İngiltere, geçen Kasım ayında İran'ı Birleşik Krallık'ta ikamet eden gazetecilerin hayatlarını tehdit etmekle suçlamıştı.
Dışişleri Bakanı James Cleverly, Tahran’ın "Iran International" kanalında çalışan gazetecileri tehdit etmesi üzerine İran maslahatgüzarını ülkeye çağırdı.
Iran International'ı yöneten Londra merkezli Volant Media TV kanalı şunları aktardı: “İngiltere ve İran vatandaşlığına sahip iki gazeteci Devrim Muhafızları tarafından ölüm tehditleri aldı. İki gazeteci Birleşik Krallık'ta rejim karşıtı protestoları takip eden Farsça yayın yapan bağımsız bir kanal için çalıştıklarını belirtti.”
Birleşik Krallık iç istihbarat servisi MI5'in Başkanı Ken McCallum, teşkilatın genel merkezinde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “İran istihbarat servisleri, Tahran'ın tehdit olarak gördüğü İngiliz vatandaşlarını veya Birleşik Krallık'ta ikamet eden kişileri kaçırmak ve hatta öldürmek için en az 10 kez girişimde bulundu. İran rejiminin, düşman olarak gördüğü ülkesindeki İngiltere vatandaşlarını veya Birleşik Krallık'ta ikamet eden kişileri kaçırma ve hatta öldürme girişimleri de buna dahildir. Yalnızca Ocak'tan bu yana en az 10 potansiyel tehdit tespit ettik.”
İran geçen Ekim ayının sonunda, Almanya ve Avrupa Birliği'ni DMO’yu terör listesine dahil etme önerisine karşı uyardı. Almanya Dışişleri Bakanı Analina Baerbock o sırada bir televizyon röportajında şunları söylemişti: “İran'daki protesto hareketine sert müdahalesi nedeniyle "Devrim Muhafızları"nı terör örgütleri listesine dahil etmek mümkün.”
Amerika Birleşik Devletleri, İran'ı balistik füze programı ve nükleer politikası üzerinde müzakere etmeye zorlamak için azami baskı uygulama kampanyasının bir parçası olarak Mayıs 2019'da DMO’yu yabancı terör örgütü olarak tanımlıyor.



Oxfam: Güney Sudan vatandaşlarının yarısı şiddetli açlık çekiyor

Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
TT

Oxfam: Güney Sudan vatandaşlarının yarısı şiddetli açlık çekiyor

Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)
Güney Sudan'ın Bor kentindeki bir hastanenin yetersiz beslenme tedavi koğuşunda çocuklarıyla birlikte oturan anneler, (Arşiv_AP)

Oxfam bugün yaptığı açıklamada, Güney Sudan nüfusunun neredeyse yarısının akut açlıkla karşı karşıya olduğunu, şimdiye kadarki en düşük seviyede ve yetersiz yardım aldığını belirtti.

İngiltere merkezli kuruluş, Batılı ülkelerin yardım bütçelerini kısmasının ardından Güney Sudan'a 2025 yılı için ayrılan 1,6 milyar dolarlık insani yardım planının yalnızca yüzde 40'ının ulaştığını ifade etti.

Oxfam, yaklaşık altı milyon Güney Sudanlının şiddetli açlık çektiğini, temiz su ve sanitasyon hizmetlerine yeterli erişimden yoksun olduğunu ve bu sayının nisan ayına kadar 7,5 milyona ulaşmasının beklendiğini açıkladı.

Birleşmiş Milletler tarafından belgelendiği üzere, Güney Sudan'ın petrol zenginliğini çalan elitlerin yolsuzluğu, ülkeyi neredeyse her türlü temel hizmetten mahrum bıraktı.

Oxfam'ın Güney Sudan Ülke Direktörü Şebnem Baloch yaptığı açıklamada, "Dünya, tam da hayatları tehlikedeyken, yardıma en çok ihtiyaç duyanları terk ediyormuş gibi hissediyorum" ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Güney Sudan, 2011 yılında bağımsızlığını kazandı, ancak kısa süre sonra iki milyondan fazla insanı yerinden eden yıkıcı bir beş yıllık iç savaş yaşadı. Barış anlaşmasının çökmesiyle birlikte çatışmanın bu yıl yeniden alevlenebileceğinden endişe ediliyor.

Ayrıca savaştan kaçan yüz binlerce Sudanlıya da ev sahipliği yapıyor.

Sınır kasabası Renk'teki transit merkezlerine her gün yaklaşık bin kişi geliyor. Ancak Oxfam önümüzdeki ay buradaki operasyonlarını yüzde 70 oranında azaltmak zorunda kaldı ve şubat ayına kadar yeni fon sağlamazsa operasyonlarını tamamen durduracağını açıkladı.


Rapor: ABD barış planının son hali Kiev için çok daha iyi

Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
TT

Rapor: ABD barış planının son hali Kiev için çok daha iyi

Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)
Rus insansız hava aracı saldırısının ardından Kiev'de hasar gören bir bina (DPA)

AFP'ye konuşan konuya yakın bir kaynak, ABD'nin Ukrayna'daki çatışmayı çözmeye yönelik son taslak planının Kiev için "çok daha iyi" hükümler içerdiğini söyledi.

Kaynak, "Ukrayna, ABD ve Avrupalılar, Amerikan önerisini uygulanabilir hale getirdi ve şimdi Kiev için çok daha iyi" ifadelerini kullandı.

Kaynak, bu versiyonun Ukrayna'nın planın ilk versiyonundaki 600 bin askerlik orduya kıyasla 800 bin kişilik bir ordu bulundurmasına olanak sağladığını ifade etti.

 


ABD-Rusya, güncellenmiş Ukrayna barış planı hakkında görüşüyor

Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
TT

ABD-Rusya, güncellenmiş Ukrayna barış planı hakkında görüşüyor

Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)
Trump ve Zelenskiy Beyaz Saray'da, (AFP)

ABD ve Rusya, ABD Başkanı Donald Trump tarafından önerilen orijinal planda yapılan güncellemelerin ardından, Ukrayna'da barış için 19 maddelik bir plan üzerinde görüşmeler yürütüyor. Haberlere göre iki taraf pazartesi günü Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de ilk tur görüşmelerini, dün ise ikinci tur görüşmelerini gerçekleştirdi. Ukrayna askeri istihbarat başkanı Kirill Budanov da şu anda Abu Dabi'de bulunuyor.

Ukraynalı üst düzey bir yetkili dün, Washington ile Kiev'in, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme planının temel noktaları konusunda anlaşmaya vardığını bildirdi.

Moskova, Başkan Trump'ın planına yönelik Ukrayna ve Avrupa itirazlarını aşabilme yeteneğine güveniyor. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Dmitriy Peskov, Rus tarafının daha önce incelediği planın değiştirildiğini söyledi. Ancak sözcü, görüşmelerin içeriğini açıklamakta aceleci davranmayarak, "Planın içeriğindeki değişikliklerle ilgili medya haberleri hakkında yorum yapmak imkansız; medya son derece çelişkili bilgiler yayınlıyor" ifadelerini kullandı.