Zincir marketler "indirim" ve "fiyat sabitleme" yarışına girdi

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati başta olmak üzere kabine üyelerinden gelen açıklamalar, Türkiye'nin önde gelen zincir marketlerinde karşılık buldu.

AA
AA
TT

Zincir marketler "indirim" ve "fiyat sabitleme" yarışına girdi

AA
AA

AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, perakende sektörü, kabine üyelerinden gelen çağrılara yanıt verdi. Bakan Nebati, katıldığı bir televizyon programında, gıda perakendecileriyle görüştüğünü ifade ederek, fiyat artışlarının artık makul kabul edilemeyeceğini belirtti. Nebati, "Buradan da gerek ulusal gerekse yerel marketlere fiyatların belli bir süre artırılmaması veya sabitlenmesi noktasında çağrıda bulunuyorum. Biz her türlü katkıyı sağlamaya hazırız. Bu çağrıya karşılık verenler de oldu." ifadelerini kullanmıştı.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş da en fazla şubeye sahip 4 ulusal zincir marketin genel müdürleriyle bir araya gelirken marketlere, asgari ücret zammı sonrası etiket fiyatlarıyla ilgili uyarılarda bulunmuştu. Muş, "Piyasa düzenini ve işleyişini bozmaya dönük haksız fiyat artışlarına asla müsaade etmeyeceğiz." mesajını vermişti.

Şok Marketler ocakta fiyat sabitledi
Bu çağrıların ardından yeni yılın ilk gününde ilk açıklama Şok Marketlerden geldi. Şok Marketler, ocak ayı boyunca 1000 üründe fiyatlarını sabitlediğini duyurdu. Buna göre, markette pirinçten makarnaya, bakliyattan una, çay-kahveden şekere, sıvı yağdan margarine, patatesten soğana bir evin temel ihtiyaçları arasından belirlenen 1000 üründe fiyatlar, ocak ayı sonuna kadar sabit kalacak. Şok Marketler Üst Yöneticisi (CEO) Uğur Demirel, firma olarak ülke ekonomisine ve müşterilerin bütçesine katkı vermek üzere fiyat sabitleme kararı aldıklarını belirterek, "Şimdiye kadar 'Birlikten Berekete' yaklaşımıyla her zaman ülkemizin, üreticilerimizin ve müşterilerimizin yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz. Bu kampanya da bunun en güzel örneğidir. Bundan sonra da bundan önce olduğu gibi piyasa fiyatlarının altında, her gün düşük fiyat politikamızla müşterilerimize hizmet vermeye devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulunmuştu.

Migros'tan fiyat sabitleme ve indirim kampanyası
Migros da ocak ayı boyunca en temel ihtiyaç ürünlerini içeren Migros markalı 419 üründe fiyatları sabitlerken 3 binden fazla markalı üründe sürekli indirim yaptı. Migros'tan yapılan açıklamaya göre, şirketin, enflasyonla mücadele kararlılığıyla yüzlerce temel üründe hem fiyatları sabitlediği hem de çok güçlü indirim kampanyaları başlattığı bildirilirken, ocak ayı boyunca un, yağ, çay, şeker, bakliyat, deterjan, çocuk bezi gibi en temel ihtiyaç ürünlerini içeren Migros markalı 419 üründe fiyat sabitlemesine gidildi. Aynı zamanda 3 binden fazla markalı üründe ise sürekli indirim yapılırken 23 farklı gruptaki tüm ürünleri kapsayacak şekilde 20 bine yakın üründe özel olarak yüzde 25'ten yüzde 50'ye varan indirimler sunuluyor.

CarrefourSA'dan yüzde 40'a varan indirim
CarrefourSA da ocak ayında gıda ve gıda dışı ürün kategorilerinde 20 bin üründe yüzde 20'den yüzde 40'a varan indirimler uygulama kararı aldı. Şirketten yapılan açıklamada, "CarrefourSA olarak 85 milyon için 'Doğrusu CarrefourSA'da' diyerek sadece 1 ay değil, yıl boyunca farklı kampanyalarla müşterilerimize doğru ürünü, doğru fiyatlarla sunmaya devam edeceğiz. Tüm mağazalarımızda istisnasız uyguladığımız 3 adımdan oluşan doğru fiyat politikamızda, 'reyon fiyatı=kasa' fiyatıyla müşterimiz reyon ve kasada farklı fiyatla karşılaşırsa müşteri için avantajlı olan fiyatı uyguluyoruz. Avantajlı fiyat garantisinde ise maliyet fiyatları yükselmeden reyon fiyatlarını değiştirmiyor, tedarikçilerden gelen indirimleri müşterilerimizin lehine fiyatlara yansıtıyoruz. Temel gıda, et, taze sebze-meyve gibi müşterilerimizin öncelikli ihtiyaçları olan ürün kategorilerinde bu ve benzeri kampanyaları sürdürerek tüketici dostu indirimleri hayata geçiriyoruz." ifadelerine yer verildi.

Happy Center da katıldı
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Perakende Komitesi Başkanı ve Happy Center Üst Yöneticisi (CEO) Yavuz Altun, zincir marketler olarak fiyatlarda indirime gittiklerini bildirmişti. Altun, komite başkanı olarak zincir marketlerle görüştüğünü belirttiği açıklamasında şunları kaydetti:
"Hepsi fiyatlarda indirime gideceğini teyit etti. Sektör olarak halkımıza verebileceğimiz tüm desteği sunacağız. Happy Center marketleri olarak da gıda ve gıda dışı ürünlerde indirime gittik ve indirimler her geçen gün devam edecek. Yeni yılla birlikte gıda ve gıda dışı ürünlerde etiket fiyatlarını yüzde 10 ila 20 arasında düşürdük. Et ve süt ürünlerinde ise arza bağlı olarak ilerleyen süreçte indirim yapabiliriz. Enflasyonist etki azaldıkça başta gıda olmak üzere bütün ürünlere bu indirimleri yansıtmak istiyoruz ancak 'Şu kadar üründe, şu kadar indirim yapacağız' gibi popülist söylemlerden uzak durup, gerçek indirimi halkımıza yansıtma kararlılığındayız."



Fas ve Cezayir, Nijerya'nın Avrupa'ya uzanan doğalgaz boru hattı için birbiriyle yarışıyor

Nijerya'dan Fas'a kadarki kısmı 6 bin kilometre olacak boru hattının 30 milyar dolara mal olacağı tahmin ediliyor (Fas Haber Ajansı)
Nijerya'dan Fas'a kadarki kısmı 6 bin kilometre olacak boru hattının 30 milyar dolara mal olacağı tahmin ediliyor (Fas Haber Ajansı)
TT

Fas ve Cezayir, Nijerya'nın Avrupa'ya uzanan doğalgaz boru hattı için birbiriyle yarışıyor

Nijerya'dan Fas'a kadarki kısmı 6 bin kilometre olacak boru hattının 30 milyar dolara mal olacağı tahmin ediliyor (Fas Haber Ajansı)
Nijerya'dan Fas'a kadarki kısmı 6 bin kilometre olacak boru hattının 30 milyar dolara mal olacağı tahmin ediliyor (Fas Haber Ajansı)

İntisar Antar

Doğalgaz, Nijerya'nın bütçe gelirlerinin yaklaşık yüzde 75'ini ve ülkenin ihracat gelirlerinin yüzde 95'ini oluşturan en önemli kaynak. Bu durum rekabete yol açarken, Nijerya’dan Avrupa'ya doğalgaz ihraç etme yöntemleri kritik jeostratejik konular haline geldi.

Cezayir ve Fas birkaç yıldır bu konudaki mega projeler için birbiriyle rekabet ediyor. Nijerya hükümetinin üst düzey yetkilileri, yıllık 30 milyar metreküp kapasiteye sahip olması beklenen ünlü doğalgaz boru hattına ilişkin çelişkili açıklamalar yapıyor.

Nijerya hem Cezayir hem de Fas ile mutabakatlar imzalayarak güçlü iş birlikleri kurma isteğinin sinyallerini verdi.

Nijerya'dan başlayıp Avrupa'ya uzanan iki proje söz konusu. Bunlardan ilki, Batı Afrika kıyısı boyunca uzanan Fas-Nijerya Doğal Gaz Boru Hattı (NMGP). İkincisi ise Nijerya, Nijer ve Cezayir'i birbirine bağlayan ve ‘Trans-Sahra’ olarak da bilinen NIGAL Doğal Gaz boru hattı. Fas ile olan gaz boru hattının su altından, Cezayir ile olan gaz boru hattının ise toprak altından geçmesi planlanıyor.

Bu iki rakip proje, özellikle doğalgaz piyasasında ve Rabat ile Cezayir arasındaki rekabet çerçevesinde enerji piyasasının yeniden düzenlenmesi bağlamında stratejik ekonomik öneme sahip. Bu projeler, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle ortaya çıkan enerji krizinden faydalanmayı başardı. Fas, Cezayir ve Nijerya, Avrupa kıtasının ana tedarikçisi Rusya'dan kopması nedeniyle Avrupa'ya doğalgaz tedariki için en iyi alternatifler olarak öne çıkmakta gecikmediler.

Tedarik kaynaklarının çeşitlendirilmesi

İddialı bir şekilde doğan her iki proje de ilgili ülkelerin ekonomik umutlarını ve isteklerini taşıyor. Büyük doğal gaz rezervlerine sahip her iki ülke de Avrupa'ya ve diğer küresel pazarlara gaz tedariki için altyapıyı geliştirerek konumlarını güçlendirmeye çalışıyor.

Her ikisi de bölgesel ekonomik hakimiyetlerinin yanı sıra jeopolitik nüfuzlarını güçlendirmeye ve stratejik ittifaklarını pekiştirmeye çabalıyor. Bunun yanında gaz boru hatlarının geliştirilmesi, artan enerji talebinin karşılanması ve arz kaynaklarının çeşitlendirilmesi gerekiyor. Bunlar arasında Avrupa ve Afrika enerji pazarlarına erişim için rekabetin yanı sıra her iki ülkenin ekonomik ve jeostratejik konumlarını güçlendirme arzuları da yer alıyor.

Jeo-ekonomik düzeyde, gaz boru hatları, projenin kesiştiği ülkelerin ekonomisini canlandırabilecek ve yeni iş fırsatları yaratabilecek büyük yatırımlar anlamına geliyor.

Ancak bu projeler aynı zamanda egemenlik, güvenlik ve çevresel sürdürülebilirlik konularını da gündeme getirirken, dikkatli ve şeffaf bir yönetim gerektiriyor.

Bu projeler Fas ve Cezayir'in yanı sıra, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu’na (ECOWAS), Nijerya’ya ve Avrupalı iş ortaklarına da fayda sağlıyor. Gaz boru hattı projelerinde yer alan ulusal şirketlerin yanı sıra Sahel bölgesi, gaz boru hatlarının geçtiği ülkelerdeki diğer oyuncuları, uluslararası yatırımcıları ve çevre örgütlerini de unutmamak gerekiyor.

Cezayir'den geçen gaz boru hattının bin 37 kilometresi Nijerya topraklarında, 841 kilometresi Nijer topraklarında ve 2 bin 310 kilometresi Cezayir topraklarında olmak üzere 4 bin 128 kilometre uzunluğunda olması bekleniyor.

Merkezi Paris'te bulunan Fransa Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (IFRI) tarafından yapılan bir araştırmaya göre 3 Temmuz 2009 tarihinde imzalanan mutabakat zaptı sırasında maliyetin 10 ila 11 milyar dolar arasında olacağı tahmin edilirken, 2024 yılında bu rakamın 19 ila 20 milyar dolar arasında olacağı tahmin ediliyor.

Nijerya'nın Warri şehrinden başlayıp, Nijer üzerinden Cezayir'in Hassi R'Mel şehrinde sona erecek olan mevcut en büyük gaz boru hattı Trans-Akdeniz Boru Hattı’na (TransMed) bağlanabilecek gaz boru hattının Cezayir üzerinden geçmesinin maliyeti yaklaşık 10 milyar dolar.

Gaz kapasitesinde yıllık 7 milyar metreküplük bir artışa olanak tanıyan bu proje, yıllık 26,5 milyar metreküplük kapasiteye eklendiğinde bu rakamın yıllık 33,5 milyar metreküpe ulaşılmasını sağlayacak. TransMed'in 550 kilometrelik bir bölümü, Cezayir toprakları üzerinden ve 370 kilometrelik bölümü ise Tunus toprakları üzerinden geçerek İtalya'ya uzanıyor.

Proje, 2023 yılında Avrupa'ya toplam tedarikin yüzde 19'unu sağlayan ve bunu yüzde 20 ila 25'e çıkarmayı hedefleyen Cezayir için stratejik bir önem taşıyor.

Enerji Bakanlığı'nın çeşitli raporlarına göre bu gaz hattı ihracat kapasitesini artıracak. Cezayir'in konvansiyonel gaz rezervlerinin 2 bin 400 milyar metreküp olduğu tahmin ediliyor. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı analize göre genelleştirilmiş sübvansiyon politikası nedeniyle yüksek iç tüketim mevcut ihracata yakın seyrediyor. Yenilenebilir enerjilerin geliştirilmesi 2023 yılında iç tüketimin yüzde ikisinden daha azını oluştururken, 2030-2035 yıllarında bu oranın yüzde 40'a çıkarılması hedefleniyor.

Maliyetinin 25-30 milyar dolar arasında olacağı ve tamamlanmasının sekiz ila 10 yıl süreceği tahmin edilen Fas-Nijerya gaz boru hattı, yaklaşık 6 bin kilometre uzunluğunda ve büyük bir kısmı denizden geçiyor.

Afrika'nın batı kıyısı boyunca Nijerya'dan Benin, Togo, Gana, Fildişi Sahili, Liberya, Sierra Leone, Gine, Gine-Bissau, Gambiya, Senegal, Moritanya, Togo ve Batı Sahra üzerinden Fas'a uzanması planlanan boru hattı, Fas'ı Avrupa'ya bağlayacak. Aynı zamanda Nijer, Burkina Faso ve Mali gibi denize kıyısı olmayan ülkeleri besleyecek ve uzun vadede Fas-Avrupa gaz boru hattına ve Avrupa gaz şebekesine bağlanmalarını sağlayacak.

Mutabakat zaptı ECOWAS üyelerinin ve gaz hattının geçtiği tüm ülkelerin fizibilite ve teknik çalışmalara, kaynak seferberliğine ve uygulamaya katkıda bulunma taahhüdünde bulunduklarını vurguluyor. Söz konusu ülkeler mevcut aşamada hattın inşasıyla ilgili anlaşmaları imzalamanın yanı sıra Avrupa'ya ulaşabilecek gaz miktarını teyit etme ve 2018 yılının aralık ayında Senegal ile Moritanya'nın ortaklaşa yürüttüğü ‘Greater Tortue Ahmeyim LNG’ isimli sıvılaştırılmış doğal gaz projesinin geliştiricileriyle görüşmelere başlama niyetlerini ifade ettiler.

Bu projeyle Nijerya'nın gaz kaynaklarının çeşitli Afrika ülkelerine bağlanması hedefleniyor. Kuzey Batı Afrika bölgesinde Nijerya'yı Benin ve Togo üzerinden Gana'ya bağlayan Batı Afrika Gaz Boru Hattı (WAGP) ve ‘Pere Duran Farrell’ olarak da adlandırılan Mağrip-Avrupa Gaz Boru Hattı (MEG) olmak üzere halihazırda iki gaz boru hattı bulunuyor.

Maliyet hesapları ve bölgesel bloklar arasındaki tartışmalar

Cezayirli yetkililer pazarlama stratejilerini, başlangıçta 2027 yılında teslim edilmesi planlanan boru hattının tamamlanma tarihine odaklarken, Fas'ın teslim tarihi ise 2046 olarak planlanıyor.

Cezayir ayrıca boru hattındaki enerji kaynaklarının hibridizasyonunu planlayarak projesi için çevresel bir argüman da ortaya koyuyor. Güneş enerjisi ve doğalgazın bir arada olduğu hibrid enerji santralleri kurmayı planlayan Cezayir, bölgesindeki metrekare başına 2 bin kilowatt saate denk gelen yılda 3 bin 500 saat güneş ışığından elde edilecek olağanüstü enerji kaynağına dikkati çekiyor. Cezayir kendi projesinin 13 milyar dolar olarak tahmin ettiği maliyetinin şu an 19 milyar dolara yükselmiş olsa da Fas'ın projesinin ise 25 milyar dolar olduğunu belirtiyor. Ayrıca kendi projelerinin sadece üç ülkeden geçtiği için teknik ve diplomatik açıdan daha uygulanabilir olduğunu savunuyor.

Fas ise projenin jeo-ekonomik potansiyeline, Atlantik kıyısında yer alan ve ekonomik faydalarından yararlanacak 13 ülkeyi kapsadığı için ekonomik açıdan daha etkili olduğunu vurgulayarak, Cezayir’in argümanlarına karşılık veriyor. Rabat, ECOWAS yetkililerinin 2022 yılının aralık ayında projenin önce bölgenin ardından ECOWAS'ın enerji ve ekonomik uyumunu sağlayacağını vurgulayarak verdikleri desteğe güveniyor. Buna karşın Cezayir, projesinin boru hattı projesinde yer alan 13 ülkeden dokuzu tarafından imzalandığını da ekliyor.

Cezayir ile petrol devi Total Energies ve Fas ile dev enerji şirketi Shell Energy arasında imzalanan bazı prensip anlaşmaları, boru hattıyla ilgili rekabetin Avrupa ve Sahra altı ülkelerini de kapsayacak şekilde genişleyebileceği riski oluşturuyor.