ABD gazlı ocakları yasaklamaya hazırlanıyor

ABD'de mutfakların yaklaşık yüzde 40'ında gazlı ocak kullanılıyor (Reuters)
ABD'de mutfakların yaklaşık yüzde 40'ında gazlı ocak kullanılıyor (Reuters)
TT

ABD gazlı ocakları yasaklamaya hazırlanıyor

ABD'de mutfakların yaklaşık yüzde 40'ında gazlı ocak kullanılıyor (Reuters)
ABD'de mutfakların yaklaşık yüzde 40'ında gazlı ocak kullanılıyor (Reuters)

ABD Tüketici Ürün Güvenliği Kurumu, çocukluk çağı astımıyla ilişkili olduğu belirlenen gazlı ocakları yasaklamayı düşünüyor. Kurum üyesi Richard Trumpka Jr. dün Bloomberg'e yaptığı açıklamada "Her seçenek masada. Güvenli hale getirilemeyen ürünler yasaklanabilir" dedi.
International Journal of Environmental Research and Public Health adlı hakemli bilimsel dergide Aralık 2022'de yayımlanan araştırma evlerde gazlı ocak tehlikesini gözler önüne sermişti.
Bulgular, çocukluk döneminde görülen astım vakalarının yaklaşık yüzde 12'sinin kapalı alanda gazlı ocakta yemek pişirilmesiyle bağlantılı olduğunu ortaya koymuştu.
Araştırmanın başyazarı olan veri bilimci Talor Gruenwald, "ABD'de yaklaşık 650 bin çocuk gazlı ocaklara maruz kalmasaydı astım hastası olmayacaklardı" demişti.
Gruenwald, pasif içicilikten kaynaklanan astım riskinin de benzer olduğuna işaret ederek "Gazla çalışan bir ocağı kullanmak, evinizde sigara içen birinin yaşamasına çok benzer" ifadesini kullanmıştı. 
Ocak 2022'de yapılan bir çalışma da bu tür ocakların nitrojendioksit, karbonmonoksit ve ince partikül madde yaydığını göstermişti.
ABD'li bir grup senatör, Aralık 2022'de ABD Tüketici Ürün Güvenliği Kurumu Başkanı Alexander Hoehn-Saric'e gönderdikleri mektupta gazlı ocak tehlikesine dikkat çekmiş ve harekete geçilmesini istemişti.
ABD Enerji Bakanı Jennifer Granholm gibi çok sayıda ABD'li yetkili uzun süredir evlerde elektrikli ya da indüksiyonlu ocak kullanmasını istiyor.
"Bu gizli bir tehlike"
Kurum üyelerinden Trumka, gazlı ocakların tehlikelerine dair kamuoyundan görüş alınmasını ekimde tavsiye etmişti.
Trumka şimdiyse ocakların yol açtığı tehlikelere karşı ne tür adımlar atılabileceğini değerlendirdiklerini söyledi. "Bu gizli bir tehlike" diyen kurum üyesi, seçenekler arasında yasağın yanı sıra cihazlardaki emisyona ilişkin bazı kurallar getirilmesi olduğunu belirtti.
ABD Tüketici Ürün Güvenliği Kurumu da CNN International'a yaptığı açıklamada şu anda herhangi bir yasak uygulanmadığını, atılacak herhangi bir adımın "uzun bir süreç gerektirdiğini" kaydetti:
"Kurum çalışanları gazlı ocakların potansiyel tehlikeleri ve bunlarla ilgili önerilen çözümler hakkında halktan veri ve görüş toplamaya bu yıl başlamayı planlıyor."
ABD'de Berkeley, San Francisco ve New York gibi bazı kentler sera gazı emisyonunu azaltmak için yeni binalarda doğalgaz tesisatını yasakladı.
Independent Türkçe, Bloomberg, CNN International
 



Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
TT

Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)

Donald Trump'ın başkanlık seçimlerini kazanmasıyla ABD-Çin ilişkilerinin nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken Pekin, Washington'ın "arka bahçesi" Güney Amerika'daki yatırımlarına devam ediyor. Çin'in finansmanıyla Peru'da inşa edilen mega liman da Washington'ın radarında. 

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Peru Devlet Başkanı Dina Boluarte, Chancay Limanı'nın açılışını 14 Kasım'da gerçekleştirdi. 

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC'nin analizinde, Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında inşa edilen mega limanın "Kuzey Amerika'yı devre dışı bırakacak yeni ticaret rotaları oluşturabileceği" ifade ediliyor. 

Şi'nin açılışa katılmasının, Pekin'in bu limana ne kadar değer verdiğinin göstergesi olduğu yorumu da yapılıyor. Boluarte ve Şi, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamında bir araya gelmişti. Chancay Limanı'nın açılışı da zirveye damga vurdu. 

Şi, Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ekonomik bağları güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtirken, Boluarte de limanın açılışını "Peruluların gurur duyduğu tarihi bir an" diye niteledi.

BBC'nin analizinde, ABD'nin Güney Amerika'daki "komşularına ve onların ihtiyaçlarına kayıtsız kalmasının bedelini ödediği" değerlendirmesi paylaşılıyor. Washington merkezli düşünce kuruluşu Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nden Monica de Bolle, Pekin'in hamlesine ilişkin şu yorumu yapıyor: 

ABD, Latin Amerika'da uzun süredir etkin değil, Çin de çok hızlı adımlar attı, son 10 yılda bölgedeki durumu gerçekten yeniden şekillendirdi. Amerika'nın arka bahçesinde doğrudan Çin'le ilişki kuruluyor. Bu sorun yaratacak bir durum.

Çin devletine ait Cosco Shipping'in yürüttüğü 3,5 milyar dolarlık proje, Peru'nun Pasifik kıyısındaki balıkçı kasabası Chancay'ı devasa bir lojistik merkezine dönüştürdü. Peru'nun başkenti Lima'nın yaklaşık 70 kilometre kuzeyindeki mega liman, iki ülke arasındaki tek yönlü nakliye süresini 35 günden 23 güne indirdiği gibi, lojistik maliyetlerinde de yüzde 20'den fazla tasarruf sağlayacak. 

Ayrıca Peru'da her yıl 8 binden fazla kişinin doğrudan istihdama katılmasına ek olarak yıllık 4,5 milyar dolar gelir yaratması öngörülüyor. 

"Şanghay'dan Chancay'a" sloganıyla inşa edilen mega liman, 15 güvertesiyle Latin Amerika'nın en büyük derin deniz limanı olacak. Tüm aşamaları tamamlandığında bu mega liman sadece Peru'nun değil Şili, Ekvador, Kolombiya ve Brezilya'nın ürünlerinin de Asya'ya ulaşmasını sağlayacak.

ABD'li yetkililer, bu limanın askeri amaçlarla kullanılabileceğini de öne sürüyor. Britanya gazetesi Financial Times'ın (FT) görüştüğü ABD Güney Komutanlığı'ndan emekli General Laura Richardson, Çin donanmasının buraya gemi konuşlandırarak limanı "çift fonksiyonlu" şekilde kullanabileceğini savunuyor. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal, Çin'in Arjantin'den lityum, Venezuela'dan ham petrol ve Brezilya'dan demir cevheriyle soya satın aldığını hatırlatarak, Pekin'in Güney Amerika'daki projelerinin toplam değerinin 286 milyar doları bulduğuna işaret ediyor. 

ABD'nin Güney Amerika ülkelerini "ikinci plana atması" sebebiyle Pekin yönetiminden birçok diplomat ve bürokratın bölgede yoğun faaliyet gösterdiğine dikkat çekiliyor. WSJ'ye konuşan Washington'ın eski Panama Büyükelçisi John Feeley, ABD'nin bölgeye yönelik politikasını değiştirmesi gerektiğini belirterek şunları söylüyor: 

ABD, Latin Amerika'ya bir fırsat gözüyle değil bir sorun olarak bakıyor.

Independent Türkçe, BBC, Wall Street Journal, Financial Times, RT