Çin ekonomisi, 1976'dan bu yana en düşük ikinci yıllık büyüme oranını kaydetti

Çin ekonomisi 2022'de yüzde 3 ile 1976'dan bu yana en düşük ikinci yıllık büyüme oranını kaydetti.

Pekin'deki merkezi iş bölgesinin genel bir fotoğrafı (AFP)
Pekin'deki merkezi iş bölgesinin genel bir fotoğrafı (AFP)
TT

Çin ekonomisi, 1976'dan bu yana en düşük ikinci yıllık büyüme oranını kaydetti

Pekin'deki merkezi iş bölgesinin genel bir fotoğrafı (AFP)
Pekin'deki merkezi iş bölgesinin genel bir fotoğrafı (AFP)

Çin ekonomisi, 2022'de yıllık bazda yüzde 3 büyüme kaydetti.
Ulusal İstatistik Bürosu (UİB) verilerine göre, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH), Ocak-Aralık 2022 döneminde, önceki yıla göre yüzde 3 artarak 121 trilyon yuana (yaklaşık 18 trilyon dolar) ulaştı.
Bu, Kovid-19 salgınının ilk etkilerinin hissedildiği 2020'deki yüzde 2,2'lik büyümenin ardından Çin'de 1976'dan bu yana kaydedilen en düşük yıllık hasıla artışı oldu.
Büyüme oranı, Çin hükümetinin 2022 yılı için yüzde 5,5 civarında olmasını öngördüğü büyüme hedefinin gerisinde kaldı.
Çin ekonomisi, en son 1976 yılında kaydedilen daralmanın ardından geçen 46 yılın büyük bölümünde, 2020 yılı hariç, yüksek büyüme oranlarını sürdürmüştü.

Son çeyrekteki büyüme yüzde 2,9
Ulusal İstatistik Bürosu, yılın son üç ayındaki büyümenin yüzde 2,9 olduğunu bildirdi. Çin ekonomisi 2022'nin ilk çeyreğinde yüzde 4,8, ikinci çeyreğinde yüzde 0,4, üçüncü çeyreğinde ise yüzde 3,9 büyüme kaydetmişti.
UİB verilerine göre sanayi üretimi, aralıkta yüzde 1,3, 2022'nin genelinde ise yüzde 3,6 arttı. Tüketimin ve talebin ölçüsü kabul edilen perakende satışlar ise aralıkta yüzde 1,8, yıl boyunca ise yüzde 0,2 azaldı.
Altyapı, taşınmazlar, makine ve donanım harcamalarını içeren sabit sermaye yatırımları yılın 12 ayında önceki yıla göre yüzde 5,1 artış gösterdi. Altyapı yatırımları yıllık yüzde 9,4, imalat yatırımları yüzde 9,1 artarken emlak sektöründeki krizin etkisiyle gayrimenkul yatırımları yüzde 10 azaldı.

Genç işsizliği hala yüksek
Kentlerdeki işsizlik oranı kasım ayında yüzde 5,7 iken, aralıkta yüzde 5,5'e geriledi. 16-24 yaş grubundaki işsizlik oranı ise kasımda 17,1 iken aralıkta 16,7'ye düştü. Temmuz ayında yüzde 19,9'a çıkarak rekor düzeye ulaşan genç işsizliği, yıl boyunca yüksek seyretti.
Ülkede 2022'de yaklaşık 12 milyon yeni istihdam yaratıldığı bildirilirken işsizlik rakamlarının hala yüksek olması, ekonomik toparlanmadaki kırılganlığa işaret ediyor.

Kovid-19 salgını ve kısıtlamalar büyümeyi etkiledi
Büyüme oranındaki dalgalanmada Çin'de Omicron vakalarının tetiklediği Kovid-19 salgınları nedeniyle uygulanan kapanma tedbirleri ve karantina kısıtlamaları etkili oldu.
Çin'in bu dönemde uyguladığı, "sıfır vaka" adı verilen salgın önleme politikası nedeniyle kalabalık nüfusu barındıran, kilit sanayi ve iş kollarına ev sahipliği yapan çok sayıda şehirde tam veya kısmi kapanmaya gidilirken, karantina, seyahat kısıtlamaları, imalat, ticaret ve hizmetler sektöründeki işletmelerin faaliyetlerinin askıya alınmasını gerektiren katı ve geniş ölçekli tedbirler, büyük çaplı ekonomik kayıplara yol açmıştı.
Pekin yönetimi, yılın son ayında Kovid-19 politikasında ani yön değişikliğine giderek kontrol tedbirlerine son vermiş, sınırlarını yeniden dünyaya açmıştı.



Türkiye’nin nisan ayı ihracatı 19,3 milyar dolar oldu

AA
AA
TT

Türkiye’nin nisan ayı ihracatı 19,3 milyar dolar oldu

AA
AA

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, ihracatta nisan ayında yaşanan düşüşün kısa süreli ve geçici olduğunu belirterek, "Her şeye rağmen önümüzdeki 8 ayı en iyi şekilde değerlendirerek, 2023’ü ihracatta mümkün olan en iyi performansla tamamlayacağımıza inanıyorum." ifadesini kullandı.
Gültepe, ihracat rakamlarına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, nisan ayının küresel ve ulusal ölçekli gelişmelerin ihracata olumsuz yansımalarının hissedildiği bir ay olduğunu belirtti.
Genel Ticaret Sistemi (GTS) kayıtlarına göre, nisanı 19,3 milyar dolar ihracatla tamamladıklarını bildiren Gültepe, şunları kaydetti:
"Geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17,2 eksideyiz. Son 12 aylık ihracatımız yüzde 4,9 artışla 251,7 milyar dolara ulaşırken, ocak-nisan dönemini ise yüzde 3 kayıpla 80,9 milyar dolarla kapattık. Geçen ay ihracatımıza en yüksek katkıyı 2,7 milyar dolarla otomotiv sektörü verdi. İlk beşteki diğer sektörlerimiz 2,4 milyar dolarla kimya, 1,5 milyar dolarla hazır giyim, 1,2 milyar dolarla elektrik elektronik ve 1,1 milyar dolarla çelik şeklinde sıralandı.
Hububat, zeytin ve zeytinyağı, savunma ve havacılık, yaş meyve-sebze, tütün ve fındık ihracatımızda geçen ay artış kaydettik. 14 ilimiz ihracatını artırdı. En çok ihracat yapan ilk 5 ilimiz İstanbul, Kocaeli, Bursa, İzmir ve Ankara oldu. Geçen ay bin 449 firmamız ihracat ailesine katıldı. Birim ihracat değerimiz ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 18,3 artışla 1,56 dolara yükseldi."

"Parite aylar sonra ilk kez ihracata pozitif katkı verdi"
Mustafa Gültepe, nisan ayında 217 ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini belirterek, 81 ülkeye ihracatta artış kaydedildiğini aktardı.
Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkeleri Almanya, ABD, Irak, İtalya ve İngiltere şeklinde sıralayan Gültepe, Suudi Arabistan ve Kazakistan’a ihracatta dikkati çekici artışlar kaydedildiği belirtti.
Paritenin de uzun bir aradan sonra ihracata pozitif yansıdığını ifade eden Gültepe, "Nisan ayında parite etkisi 152 milyon dolarlık artı değer sağladı. Ancak yıl başından bu yana parite etkisi sebebiyle 972 milyon dolarlık bir kaybımız var." ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin ulusal ve uluslararası gelişmelerin ihracata olumsuz yansımalarını hissettiği bir dönemden geçtiğini kaydeden Gültepe, Avrupa ve ABD gibi küresel pazarlarda devam eden parasal sıkılaşma politikaları nedeniyle talepte durgunluğun devam ettiğini hatırlattı.
Maliyet artışlarının küresel pazarlardaki rekabetçiliği olumsuz etkilediğini vurgulayan Gültepe, şöyle devam etti:
"Maliyet artışları kurdaki artışın çok üzerine çıktı. Bu nedenle rekabetçiliğimizi kaybetmeye başladık. Müşterilerimiz hem bizim fiyat tutturamamamız hem de düşen lojistik fiyatlarının etkisiyle alımlarını rakip ülkelere kaydırmaya başladılar. Her zaman söylediğimiz gibi kurun en az enflasyon kadar artması gerekiyor ki Türk ihracatçısı rekabetçiliğini koruyabilsin. Yoksa pazar kaybetmeye devam ederiz. Kaybettiğimiz müşterileri tekrar kazanmak ise yıllarımızı alabilir."

"Elektrik ve doğalgaz fiyatlarında indirim ihracatçılarımızın elini rahatlattı"
TİM Başkanı Gültepe, elektrik ve doğalgaz fiyatlarında yıl başından bu yana yapılan indirimlerin, özellikle yüksek enerji kullanan sektörlerde maliyetlerin düşürülmesinde ihracatçının elini rahatlattığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Kahramanmaraş’ta 3 ay önce meydana gelen depremden etkilenen illerimizde de toparlanma büyük bir hızla devam ediyor. Biz de ihracat ailemizin çatı kuruluşu olarak firmalarımızı ticaret ve alım heyetlerinin yanı sıra fuarlar aracılığıyla en doğru alıcıyla buluşturmaya çalışıyoruz.
Dolayısıyla ihracatımızda nisan ayında yaşanan düşüşün kısa süreli ve geçici olduğunu düşünüyoruz. Her şeye rağmen önümüzdeki sekiz ayı en iyi şekilde değerlendirerek Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümünü kutlayacağımız 2023’ü ihracatta mümkün olan en iyi performansla tamamlayacağımıza inanıyorum."