Takviye vitamin almadan önce bilmeniz gereken 5 şey

Takviye vitamin almadan önce bilmeniz gereken 5 şey
TT

Takviye vitamin almadan önce bilmeniz gereken 5 şey

Takviye vitamin almadan önce bilmeniz gereken 5 şey

Takviyeler, amacının kilo vermek mi yoksa kas kütlesi kazanmak mı olduğuna bakılmaksızın her zaman herkesin alması gereken bir şey olarak bilinir. Takviyeler arasında protein tozları, diğer gerekli vitaminler, mineraller ve omega bulunur. İnsanlar besin takviyeleri almaya başladıklarında, günlük ihtiyaçlarını karşılamak için bunlara güvenir ve doğal gıdaları yemeyi bırakır. Ancak unutmamak gerekir ki, herhangi bir ilaç veya protein tozu, uzun süre alınırsa karaciğere ve böbreklere zarar verebilir. Bu nedenle, takviyelerle ilgileniyorsanız, Şarku’l Avsat’ın Onlymyhealth sağlık portalından aktardığı habere göre bilmeniz gereken 5 şey var.

Tam kan testi yaptırın
Herhangi bir dönüşümün temeli diyet değişiklikleri veya egzersiz değil, iç sağlığa odaklanmaktır. Tükettiğiniz veya yediğiniz her şey karaciğerden geçer, bu nedenle karaciğerin iyi çalışır durumda olması gerekir. Kolesterol ve glikoz seviyeleriniz normalse, ancak o zaman takviye almayı düşünmelisiniz.

Ucuz takviyeler almayın
Takviye, sağlığınızı ve genel vücut performansınızı iyileştirmek için aldığınız bir şeydir. Piyasada, kısa vadede fayda sağlayan ancak uzun vadede sağlığınıza zarar veren birçok düşük maliyetli besin takviyeleri bulunur. Takviyelerin vücudunuza günlük olarak alacağınız bir şey olduğunu unutmayın. Bu nedenle ucuz takviyeler kullanmak sağlığınızdan ödün vermek anlamına gelir.

Takviyeler sihirli değildir
Takviyeler yalnızca diyetiniz ve egzersiz rutininiz iyi olduğunda ve de stressiz bir yaşam tarzı yaşadığınızda etkilidir. Sadece takviye tüketmek ve doğal gıdaları görmezden gelmek, karaciğer üzerinde adaptasyona ve artan strese yol açarak organlarınızın sağlığına zarar verebilir. Dahası, takviyeleri iyi bir bütçeniz varsa almalısınız, çünkü bunları bir kez satın almak işe yaramaz ve herhangi bir ilerlemeye neden olmaz. Ayrıca besin takviyeleri alırken kaynağınızın güvenilir olduğundan emin olun.

3 aydan fazla kullanmayın
Dinlenmek için hafta sonları izin alırsınız, böylece daha fazla enerjiyle hafta başı işe geri dönersiniz. Aynı şekilde ara vermek, egzersiz ve takviyeler içinde önemlidir. Takviyeler 3 aydan fazla alınmamalıdır. 3 ay boyunca kullandıktan sonra vücudunuzun toksinlerden kurtulmasına izin vermek için 1 ay ara vermeniz gerekir. Dinlenmek sadece toksinlerden kurtulmaya değil, aynı zamanda kullanmaya devam ettiğinizde kazanımları en üst düzeye çıkarmaya da yardımcı olur.

Bir uzmana danışın
Gereksiz yere takviye almak para ve zaman kaybıdır. Adından da anlaşılacağı gibi takviye, gıdalardan yeterli vitamin ve diğer besinleri alamadığınızda kullanılması gereken bir alternatiftir. İhtiyacınız olup olmadığını belirlemek için yaşam tarzınızı, diyetinizi ve yıllarca süren eğitiminizi değerlendirecek bir uzmana danışarak ihtiyacınız olup olmadığını anlarsınız. Ayrıca, piyasada herkesin aldığı bazı temel takviyeler olsa da, bir doktora danışmak, hangi takviyenin sizin için en iyi olduğuna ve ne kadar kullanmanız gerektiğine karar vermenize yardımcı olur.



Golf sahası yakınında yaşamak, Parkinson riskini artırıyor

Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)
Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)
TT

Golf sahası yakınında yaşamak, Parkinson riskini artırıyor

Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)
Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)

Golf sahasına yakın yaşamakla Parkinson riski arasında bir korelasyon saptandı.

Parkinson hastalığı vücudun bazı bölümlerinde titreme, hareketlerde yavaşlama ve kaslarda sertleşmeyle kendini gösteren nörodejeneratif bir bozukluk. Uzmanlara göre hastalığın gelişiminde hem genetik hem de çevresel faktörler etkili. 

Daha önce yapılan araştırmalarda pestisitlere maruz kalmanın Parkinson riskini artırabileceğine dair sonuçlar elde edilmişti. 

Bilim insanları ABD'deki golf sahalarında yüksek seviyede pestisit kullanılmasından ve bu maddelerin suları kirletme ihtimalinden dolayı sahalara yakın yaşamanın Parkinson riskiyle bağlantısını araştırdı. 

Bulguları hakemli dergi JAMA Network Open'da 8 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada ABD'nin 27 ilçesinde Parkinson tanısı alan 419 ve kontrol grubu görevi gören 5 bin 113 kişinin sağlık verileri incelendi. 

Araştırmacılar uydu görüntüleri ve katılımcıların adres bilgilerinden yararlanarak golf sahasına uzaklıklarını belirledi. 

Ekip ayrıca bölgedeki su hizmetlerinin etrafında golf sahası olup olmadığını da hesaba kattı. 

Bulgular, golf sahasına yaklaşık 1,6 kilometre mesafede yaşayanların, Parkinson'a yakalanma riskinin 10 kilometre veya daha uzakta yaşayanlara kıyasla yüzde 126 daha yüksek olduğunu gösteriyor. 

Golf sahasından 18 mile (yaklaşık 25 kilometre) kadar her 1 millik (yaklaşık 1,6 kilometre) mesafe artışında riskin yüzde 9 azaldığı kaydedildi. 

Araştırmacılar Parkinson'a yakalanma riskinin su kaynaklarının golf sahalarına yakınlığından da etkilendiğini buldu. İçme suyu kaynağı golf sahasına yakın olan kişilerin Parkinson'a yakalanma riski yüzde 92 daha fazla. 

Bulgular golf sahası yakınında yaşamakla Parkinson riskinin artması arasında bir neden-sonuç ilişkisi kurmuyor. Uzmanlar ayrıca Parkinson'a yol açan bütün risk faktörlerinin de hesaba katılmadığını ifade ediyor.

Ancak bilim insanları çalışmada bulunan güçlü bağlantı nedeniyle pestisit kullanımına dikkat çekiyor. Araştırmacılar, golf sahalarındaki pestisit kullanımının yanı sıra bölgedeki yeraltı sularının takip edilmesinin öneminin altını çiziyor.

ABD merkezli Parkinson Vakfı'ndan Dr. Michael Okun, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında şöyle diyor:

Bu golfle ilgili değil; pestisitler, çevre kaynaklı etkiler ve çoğu zaman fark edilmeyen önlenebilir risklerle ilgili. Eğer reaktif tedaviden proaktif önlemeye geçmezsek, bu yük yönetilemez hale gelecek.

Independent Türkçe, MedicalXpress, Newsweek, News Medical, JAMA Network Open