Fransızlar, emeklilik yaşının 64’e yükseltilmesi nedeniyle eylem kararı aldı

Göstericiler, Fransa'nın güneybatısındaki Toulouse'da  Fransız sendikaları tarafından çağrılan bir yürüyüş sırasında bir pankart taşıyorlar. (AFP)
Göstericiler, Fransa'nın güneybatısındaki Toulouse'da Fransız sendikaları tarafından çağrılan bir yürüyüş sırasında bir pankart taşıyorlar. (AFP)
TT

Fransızlar, emeklilik yaşının 64’e yükseltilmesi nedeniyle eylem kararı aldı

Göstericiler, Fransa'nın güneybatısındaki Toulouse'da  Fransız sendikaları tarafından çağrılan bir yürüyüş sırasında bir pankart taşıyorlar. (AFP)
Göstericiler, Fransa'nın güneybatısındaki Toulouse'da Fransız sendikaları tarafından çağrılan bir yürüyüş sırasında bir pankart taşıyorlar. (AFP)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, emeklilik yaşının 62'den 64'e yükseltilmesini öngören yasa tasarısına karşı bugün ülke genelinde yapılacak grev nedeniyle toplu taşıma sistemleri ve şehirler arası trenler büyük ölçüde duracak ve birçok okul kapanacak.
Ülkenin demiryolu işletmecisi SNCF, yüksek hızlı TGV hatlarının yalnızca üçte birinin çalışacağını ve neredeyse hiçbir banliyö veya şehirler arası trenin çalışmayacağını açıkladı.
Sendikalar her 10 ilkokul öğretmeninden yedisinin greve gideceğini açıkladı. Elektrik dağıtım şirketi EDF, grev nedeniyle sekiz nükleer reaktör ve bazı hidroelektrik santrallerinde elektrik üretilemediğini açıkladı.
Ülke çapındaki grevler ve protestolar, Macron için ciddi bir sınav niteliğinde.
Fransa hükümeti 10 Ocak'ta duyurduğu reformun parlamento tarafından onaylanması halinde Fransızların 64 yaşına kadar, yani hâlihazırdaki yasaların gerektirdiğinden iki yıl daha fazla çalışmalarına yol açacağını açıklamıştı.
Hükümetin planı kapsamında emeklilik yaşı eylül itibaren her yıl üç ay yükseltilerek 2030 yılında 64'e ulaşacağı belirtilmişti.
Açıklamanın ardından sendikalar ile muhalefet partileri emekliliklerini geciktirecek reforma karşı şiddetle mücadele edeceklerini açıklamışlardı. 



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.