Yunanistan ve Birleşik Krallık, Elgin Mermerleri'nin iadesinde anlaşamadı

Kaynaklar, iki tarafın tartışmalı eserlerin ne kadarının ve ne kadar süreyle Atina'ya dönmesi gerektiğiyle ilgili anlaşamadığını söylüyor

Ziyaretçiler, Partenon Mermerleri'ne bakıyor (AP)
Ziyaretçiler, Partenon Mermerleri'ne bakıyor (AP)
TT

Yunanistan ve Birleşik Krallık, Elgin Mermerleri'nin iadesinde anlaşamadı

Ziyaretçiler, Partenon Mermerleri'ne bakıyor (AP)
Ziyaretçiler, Partenon Mermerleri'ne bakıyor (AP)

Elgin Mermerleri'nin Yunanistan'a iadesine yönelik gizli görüşmelerin tam anlaşmaya varmak üzereyken sekteye uğradığı ortaya çıktı.
Yunan ve Britanyalı müzakereciler, bir zamanlar Atina'daki Partenon'u süsleyen koleksiyonun geleceğine ilişkin ayrıntılar üzerinde anlaşamadıklarını açıkça belirtti.
Önceki haftalarda British Museum, mermerlerin 200 yılın ardından Yunanistan'a olası iadesiyle ilgili "yapıcı görüşmeler" içinde olduğunu açıklamıştı.
Lord Elgin'in, Osmanlı İmparatorluğu'nda Britanya büyükelçiliği yaptığı dönemde antik çağın en büyük hazinelerinden olan 2 bin 500 yıllık heykelleri taşımasının ardından, 19. yüzyılın başlarında Britanya hükümeti bu eserleri satın almıştı.
Bu eserler arasında Yunan tanrılarının heykelleri ve savaşan sentorları tasvir eden oyma friz paneller bulunuyor.
The Independent'ın haberine göre, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'le şu anda British Museum'ın başkanı olan Britanyalı eski şansölye George Osborne arasındaki görüşmeler Kasım 2021'de başlamıştı
Geçen ay Yunanistan'ın Ta Nea gazetesi, "iyi konumdaki" kaynaklara dayanarak görüşmelerin "yüzde 90" tamamlandığını aktarmış, ayrıca bu ay tarafların bir anlaşmaya "varmak üzere" olduğu bildirilmişti.
Plana göre, geleceği onlarca yıldır sıkça tartışılan antik eserlerin bir kısmı, diğer antik hazineler karşılığında geçici olarak Atina'ya geri dönecekti.
Ancak şimdi her iki tarafın da yetkilileri anlaşmanın eli kulağında olduğu beklentisini dizginlerken, kaynaklar The New York Times'a anlaşmanın düşünülenden çok daha uzakta olduğunu söylüyor.
British Museum'da, bir zamanlar Partenon'un etrafını saran yaklaşık 76 metre uzunluğunda bir oyma taş bulunuyor. Görüşmelerde yer alan içeriden bir kaynak, Yunanistan'ın en azından 20 yıllığına eserlerin tamamını geri istediğini belirtiyor.
Kaynak, Miçotakis'in 20 yıl sonra anlaşmanın uzatılacağını ve Yunan tarafının da kalan heykellerin iadesini daha sonraki bir tarihte müzakere etmeyi umduğunu ifade ediyor.
Yunan müzeleri friz karşılığında Britanya'ya, bazıları Yunanistan'ı hiç terk etmemiş paha biçilmez eserlerden oluşan bir seçkiyi dönüşümlü olarak verecekti.
British Museum'ın frizin daha küçük bir bölümünün iadesinin yanı sıra tanrı ve sentor oymalarının da kısa süreli ödünç verilmesini içeren bir anlaşma istediği bildiriliyor.
İçerideki kaynak Yunanistan'ın bu eserleri Londra'ya iade etmesinin ardından, bunların yerine Atina'ya daha fazla eser gönderileceğini ve zaman içinde Yunanistan'a gönderilen eserlerin sayısının artarak iki taraf arasında güçlenen güveni yansıtacağını sözlerine ekledi.
Birleşik Krallık (BK) yasalarına göre müze, "muhafaza etmeye uygun olmadıkları" sürece koleksiyonundan eserleri çıkaramıyor.
Kaynak, bu yılın sonunda yapılacak Yunan parlamentosu seçimleri sonrasına kadar daha fazla ilerleme beklemediklerini söylüyor.
Britanya hükümeti geçen yıl yaptığı açıklamada, mermerlerin tam iadesini sağlayacak bir yasa değişikliği yapmayı planlamadığını belirtmişti.
Geçen hafta Britanya'nın Kültür Bakanı Michelle Donelan, Partenon Heykelleri'nin "BK'ye ait olduğunu" ve Yunanistan'a iade edilmemesi gerektiğini söylemişti.
Donelan eserlerin iadesinin "tam bir yılan hikayesine" döneceği uyarısında bulunmuştu.
Yunan muhalefetinden bir kültür sözcüsü de mermerlerin Yunanistan'ın yasal mülkiyeti altında olduğunu açıkça belirtmeyen herhangi bir anlaşmaya karşı çıkacağını söylüyor.



Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, yediklerimizin hayatımızın ilerleyen dönemlerinde yakalanacağımız kronik hastalıkların miktarını belirleyebileceği konusunda uyarıyor.

Araştırma sebze-meyve, balık ve doymamış yağlar bakımından zengin Akdeniz diyeti gibi sağlıklı bir beslenme düzeninin yaşlılarda demans da dahil olmak üzere kronik hastalıkların gelişimini yavaşlatabileceğini ortaya koydu. İşlenmiş et ve şeker açısından zengin, iltihabı artıran diyetlerse bu süreci hızlandırabilir.

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar, 4 diyetin yaşlılardaki kronik hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi.

İncelenen diyetlerden üçü sağlıklı ve sebze, meyve, tam tahıl, kuruyemiş, baklagiller ve doymamış yağların alımına; şekerli yiyecekler, kırmızı et, işlenmiş et ve tereyağı/margarin tüketimininse azaltılmasına odaklanıyor.

Diğer yandan dördüncü diyet iltihaplanmaya yol açıyor ve daha az sebze, çay ve kahve; daha çok kırmızı ve işlenmiş et, rafine tahıllar ve şekerli içecek tüketimini içeriyor.

Araştırmacılar İsveç'teki 60 yaş ve üstü 2400 yetişkinin beslenmelerini 15 yıl boyunca izleyip kronik hastalıklarını takip etti.

Alınan besinleri, gıda sıklığı anketleri ve şu 4 diyet örüntüsüne bağlılıkla ölçtü: Ampirik Diyet İnflamatuar İndeksi (EDII), AHEI, Alternatif Akdeniz Diyeti (AMED) ve MIND (Nörodejeneratif Gecikme için Akdeniz - Dash Müdahalesi).

Multimorbidite, kronik hastalıkların sayısıyla tanımlanıp organ sistemlerine göre (kas-iskelet, kardiyovasküler ve nöropsikiyatrik) gruplandırıldı.

Nature Aging adlı bilimsel dergide yayımlanan sonuçlar, sağlıklı diyetleri benimseyenlerde kronik hastalıkların daha yavaş geliştiğini ortaya koydu.

Örneğin, başta AMED, AHEI ve MIND olmak üzere sağlıklı beslenme örüntülerine uzun süreli bağlılık, yaşlılarda kronik hastalıkların daha yavaş gelişmesiyle bağlantılı çıktı.

Bu, kardiyovasküler hastalıklar ve demans için geçerli olsa da kas ve kemiklerle ilgili hastalıklarda böyle bir bağlantı görülmedi.

Ancak iltihaplanma oluşturan diyeti benimseyenlerde kronik hastalık riski arttı.

Karolinska Enstitüsü'ndeki Yaşlanma Araştırma Merkezi, Nörobiyoloji, Bakım Bilimleri ve Toplum Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan ortak birinci yazar Adrián Carballo-Casla, "Sonuçlarımız, yaşlanan popülasyonlarda multimorbiditenin gelişimini diyetin ne kadar önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor" diyor.

Diyetin koruyucu etkileri, yaşlanmaya bağlı hastalıklarda kilit önem taşıyan bir faktör olan iltihaplanmanın azalmasıyla açıklanabilir.

Araştırma makalesinin yazarları, uzun ömür üzerinde en büyük etkiye sahip olabilecek diyet önerilerini ve yaşlarına, cinsiyetlerine, psikososyal geçmişlerine ve kronik hastalıklarına göre bunlardan en fazla yararlanabilecek yaşlı gruplarını belirleyerek araştırmalarını ilerletmek istiyor.

Independent Türkçe