İtalya Futbol Federasyonundan Juventus'a 15 puan silme cezası

İtalya Futbol Federasyonu (FIGC) Spor Hakimliği, adı mali yolsuzluk soruşturmasına karışan İtalya Birinci Futbol Ligi (Serie A) takımlarından Juventus'a 15 puan silme cezası verdi.

Kulübün gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'ne katılma şansı büyük risk altında (Reuters)
Kulübün gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'ne katılma şansı büyük risk altında (Reuters)
TT

İtalya Futbol Federasyonundan Juventus'a 15 puan silme cezası

Kulübün gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'ne katılma şansı büyük risk altında (Reuters)
Kulübün gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'ne katılma şansı büyük risk altında (Reuters)

FIGC'in internet sitesinde yapılan açıklamada, federasyon spor hakimliğinin, adı haksız sermaye kazancı ve futbolcu transfer değerlerini olduğundan farklı göstermek gibi mali yolsuzlukların incelendiği adli soruşturmaya karışan Juventus'a mevcut futbol sezonundan geçerli olmak üzere 15 puan silme cezası verdiği belirtildi.
Verilen puan silme cezasına ek olarak, kulübün eski yöneticilerine de farklı sürelerde hak mahrumiyeti cezası uygulandı.
Buna göre, Eski Juventus Sportif Direktörü Fabio Paratici 30 ay, Eski Juventus Başkanı Andrea Agnelli 24 ay, Eski CEO Maurizio Arrivabene 24 ay, Eski Başkan Yardımcısı Pavel Nedved 8 ay hak mahrumiyeti aldı.
FIGC Spor Savcılığı, gün içinde Juventus için 9 puan silme cezası istemişti.
2022-2023 sezonunda 18 haftası geride kalan Serie A'da 37 puanla 3. sırada bulunan Juventus'un 15 puan silme cezasının ardından 22 puanla 11. sıraya gerilemesi bekleniyor.
Bu arada açıklamada, Juventus ile beraber benzer suçlamalardan yargılanan diğer 8 kulübe ise herhangi bir ceza verilmediği ve adı geçen diğer kulüp yöneticilerinin de beraat ettiği kaydedildi.
İtalyan basını, FIGC'in ceza açıklamasını "Son dakika" gelişmesi olarak duyururken, Juventus'a spor savcısının da istediğinin üstünde ağır bir ceza verildiği yazıldı.
Basında çıkan haberlerde, siyah-beyazlı kulübün bu cezayı temyize götürerek itiraz edeceği ifade edildi.

"Prisma" soruşturması
Torino Cumhuriyet Başsavcılığı'nın mayıs 2021'de başlattığı ve Juventus'un 2019-2020 ve 2020-2021 dönemi mali hesaplarının incelendiği "Prisma" isimli soruşturma çerçevesinde, kasım 2021'de ve mart 2022'de kulübün Torino, Milano ve Roma kentlerindeki ofislerinde aramalar da yapılmıştı.
Siyah-beyazlı kulüpte söz konusu dönemde yer alan yöneticiler ile futbolcular Paulo Dybala, Alex Sandro ve Federico Bernardeschi de savcılık tarafından soruşturma çerçevesinde bilgilerine başvurulmak üzere ifadeye çağrılmıştı.
Soruşturmayı yürüten savcıların, kulübün 2019-2021 dönemi mali hesaplarında özellikle futbolcu transferleri ve maaşlarında, haksız kazanç, eksik ya da yanlış beyan gibi mali usulsüzlükler tespit ettiği belirtilmişti.
Başsavcılığın soruşturmasını geçen ekim ayında tamamlamasına ek olarak, bu sürece dair tespit edilen eksikliklerin, kulüp yönetimini istifaya götürdüğü, Agnelli ve yönetiminin kulübün çıkarlarını korumak için istifa kararı aldığı basına yansımıştı.
Juventus Başkan Agnelli, Başkan Yardımcısı Pavel Nedved, İcra Kurulu Başkanı Maurizio Arrivabene başta olmak üzere bütün yönetim kurulu 28 Kasım'da istifa etmişti.
Exor Holding, Agnelli'den boşalan kulüp başkanlığına muhasebeci Gianluca Ferrero'yu getirmişti.
UEFA da 1 Aralık'ta olası finansal fair-play ve kulüp lisans kurallarının ihlali gerekçeleriyle İtalya ekibi Juventus hakkında soruşturma başlatmıştı.
Torino Cumhuriyet Savcılığı'nın soruşturmasının derinleşmesi sebebiyle İtalya Futbol Federasyonu (FIGC) da sportif açıdan daha önce kapattığı haksız sermaye kazancı ve transfer değerlerini farklı göstermeye yönelik soruşturmasını, Juventus ve 8 kulüp için 22 Aralık'ta yeniden başlatmıştı.



Formula 1 Türkiye'ye geri mi dönüyor?

Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)
Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)
TT

Formula 1 Türkiye'ye geri mi dönüyor?

Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)
Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)

Adrenalin'den herkese merhaba, bu hafta Formula 1'in ülkemize dönüş ihtimalini inceliyoruz. 

Dünyanın en prestijli motor sporları etkinliklerinden Formula 1, ülkemizde ilk kez 2005'te düzenlendi. 21 Ağustos 2005'te sezonun 14. ayağı olarak İstanbul Park'ta gerçekleştirilen yarışı McLaren Mercedes'in Fin pilotu Kimi Raikonen kazandı. 

58 tur üzerinden gerçekleştirilen F1 Türkiye Grand Prix'sini 2006'da kazanan, Formula 1'deki ilk galibiyetini elde eden Ferrari pilotu Felipe Massa'ydı. Brezilyalı pilot, 2007 ve 2008'deki yarışlarda da zafere ulaşıp üst üste üç galibiyet etti. 

2009'da sezonun 7. ayağı olarak düzenlenen Türkiye GP'de damalı bayrağı ilk gören isim, seneye muazzam bir başlangıç yaparak herkesi şaşırtan Brawn'ın Britanyalı pilotu Jenson Button'dı. 
 

gbhyju
2009 Türkiye GP'sinde podyumu Red Bull pilotları Mark Webber ve Sebastian Vettel tamamlamıştı (Reuters)

2010'daki yarışı McLaren ve Mercedes'le toplamda 7 şampiyonluk kazanarak adını efsaneler arasına yazdıran Lewis Hamilton kazandı. 8 Mayıs 2011'de düzenlenen 7. Türkiye GP'sinde zafere ulaşan, 2010-2013'te üst üste 4 kez şampiyonluğa ulaşan Red Bull pilotu Sebastian Vettel'di. 

Temmuz 2011'de Formula 1 Takımlar Birliği Genel Sekreteri Simone Perillo, Türkiye'nin 2012 yarış takviminden çıkarıldığını duyurdu. Dönemin Otomobil Sporları Federasyonu Başkanı Mümtaz Tahincioğlu, ''Bize resmi bir açıklama yapılmadı" demiş ve şunları söylemişti: 

'Türkiye takvimden çıkarılırsa tekrar Formula 1'e dönmesi çok zor. Bunu 1,5 senedir söylüyorum. Çünkü şu anda Formula 1 dünyasında takvime katılan ülkelerin sayısı bizim o gün girdiğimizden çok fazla. Rekabet arttı, rakamlar yükseldi.  Senelik ödemeler 40 milyon dolarlara vardı. Bizden istenen rakam 25 milyon dolar civarında. Biz 25 milyon doları veremedik. Son yapılan anlaşma Rusya'yla 40 milyon dolar. Biz 13,5 milyon dolar ödüyorduk.  Olayın ödenen paradan çok Türkiye için getirisini hesaplamak gerekir. Türkiye'nin tanıtımı için harcanan paranın ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunlar çok komik rakamlar. Sadece tanıtım değil, insanlar getirerek turizme de katkıda bulunuluyor.'

Formula 1, ülkemize Kovid-19 pandemisinin yaşandığı 2020'de geri döndü. Yarışı 6. sıradan başlayan Mercedes pilotu Lewis Hamilton kazandı ve son şampiyonluğunu Türkiye GP'sinde ilan etmiş oldu. 

Türkiye'de son yarış 2021'de gerçekleştirildi. Sezonun 16. ayağı olarak düzenlenen yarışı kazanan yine Mercedes'ten Valtteri Bottas'tı. 
 

gthyjukı
2021 Türkiye GP'sini sezon sonunda şampiyon olacak Max Verstappen ikinci sırada tamamladı (Reuters)

Formula 1, 2026 takvimini geçen ay onaylasa da yetkililer, herhangi bir yarışın iptal edilmesi durumunda gelecek yıl bir F1 yarışına ev sahipliği yapmaya hazır.

İstanbul Park, yakın zamanda Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu TOSFED'e devredildi ve federasyon başkanı Eren Üçlertoprağı, F1'in Türkiye'de kısa vadeli bir anlaşma yerine kalıcı olarak geri dönmesini istediğinden emin.

Üçlertoprağı, Motorsport.com'a şöyle konuştu: 

F1 ve FIA yönetimiyle yoğun görüşmeler yürüttük. Bilindiği üzere 2026 takvimi zaten açıklandı. Ancak çeşitli nedenlerle bir yarışın yapılamaması durumunda Türkiye Grand Prix'sine ev sahipliği yapabiliriz.

Formula 1'e ev sahipliği yapmak isteyen başka ülkeler de var. Asya'da Tayland ve Güney Kore, gelecekte bu prestijli organizasyonu düzenlemek için gerekli yatırımları yapan ülkeler arasında. 

Öte yandan Formula 1'i Afrika'ya geri getirmek için de büyük bir rekabet söz konusu. Ruanda, Güney Afrika, Nijerya ve Fas, Formula 1 yönetimiyle görüşmelerini sürdürüyor. 

Almanya ve Arjantin de F1'e yeniden ev sahipliği yapmak isteyen diğer ülkeler. 

Formula 1'e ev sahipliği yapmak, uluslararası arenada ülkelere prestij kazandırmasının yanı sıra turizm markalarını da güçlendiriyor. 180'den fazla ülkede yayımlanan F1, yılda 1,5 milyar seyirciye ulaşıyor. 

Yarış haftasonu boyunca ülkeye yüzbinlerce turist gelmesi, konaklama ve eğlence sektörleri aracılığıyla muazzam bir gelir yaratıyor. Formula 1 yarışı düzenlemek aynı zamanda ülkede geçici ve kalıcı istihdam da sağlıyor.

Fakat lisans ücretleriyle pist maliyetleri yüzlerce milyon doları bulabiliyor ve bu da ülkenin ekonomisi üzerinde büyük bir yük oluşması anlamına geliyor. Hindistan ve Kore yarışları gibi halk desteğini arkasına alamayan organizasyonlar, birkaç yıl içinde yarışlardan çekilip zarar edebiliyor. 

Yararlanılan kaynaklar: Motorsport, ESPN, Red Bull