Sudan’da mart ayı bitmeden önce hükümet ilan edilmesi bekleniyor

Dünya Bankası, borç yardım programlarını iptal etmeden önce Hartum'a üç ay süre verdi.

Burhan, 5 Aralık’ta sivillerle yapılan çerçeve anlaşmanın imza törenine katıldı. (AFP)
Burhan, 5 Aralık’ta sivillerle yapılan çerçeve anlaşmanın imza törenine katıldı. (AFP)
TT

Sudan’da mart ayı bitmeden önce hükümet ilan edilmesi bekleniyor

Burhan, 5 Aralık’ta sivillerle yapılan çerçeve anlaşmanın imza törenine katıldı. (AFP)
Burhan, 5 Aralık’ta sivillerle yapılan çerçeve anlaşmanın imza törenine katıldı. (AFP)

Sudan siyasetinde, Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'a Dünya Bankası'ndan ‘Sudan'ın borç hafifletme programlarının uygulanmasının iptalinin üç ay ertelenmesi ve tarafların geçiş yolunun restorasyonu ve sivil, demokratik bir hükümetin kurulması için verilen sürenin dolmasına kadar dondurulmasının kaldırılması için tanınan sürenin sonunda yeni gelişmelere tanık olunuyor. Sudanlı kaynaklara göre siviller ve ordu arasında nihai anlaşmanın önümüzdeki şubat ayı bitmeden imzalanıp mart ayı bitmeden sivil bir hükümetin kurulacağı bildirildi.
Üst düzey bir kaynak dün Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Egemenlik Konseyi Başkanı, Sudan'ın 31 Aralık'ta çıkması planlanan borç muafiyetinin iptali kararı için Dünya Bankası ve uluslararası finans fonlarından 3 aylık süre istedi. Sivillerle, bu sürenin sonuna kadar geçiş sürecini ve sivil bir hükümetin kurulmasını sağlayacak bir anlaşmaya varılması hedefleniyor.”
Sudan Mayıs 2021’deDünya Bankası ve Paris Kulübü'nün yanı sıra Sudan'ın Dostları çatısı altındaki bazı ülkelerle, Sudan'ın 50 milyar doları bulan borçlarını affetmek ve sivil demokrasiye geçişi desteklemek için büyük ekonomik yardım sağlamak ve Ağır Borçlu Yoksul Ülkeler Girişimi'nden (HIPC) faydalanmak üzere anlaşmalar imzaladı. Ancak bu kararlar, ordu komutanı Abdulfettah el-Burhan'ın 25 Ekim 2021'deki darbesinin ardından askıya alındı. Uluslararası taraflar, yardım sağlanmasını için koşulların iyileştirilmesini ve sivil demokratik geçişin yeniden başlatılmasını şart koştu. 5 Aralık'ta Muhalefet koalisyonu Özgürlük ve Değişim ile bir yanda siyasi ve sivil partiler, diğer yanda askeri liderlerle ordunun siyasi süreçten çekilmesini ve iki yıllık bir geçiş dönemini yönetecek tam yetkilere sahip bir sivil hükümetin kurulmasını öngören bir çerçeve anlaşma imzaladı. Nihai anlaşmanın imzalanması öncelikli olarak beş hassas konunun daha fazla tartışılması için ertelendi.
Çerçeve anlaşmaya dahil edilmeyerek ertelenen konular, 30 Haziran rejimi tasfiyesi komitesinin toparlanıp yenilenmesi, adalet ve geçiş dönemi adaleti sorunu, barış meselesi, Doğu Sudan meselesi, güvenlik ve askeri reformdu. Bu başlıklar üzerinde olabildiğince büyük fikir birliğine varmak için bunları tartışmak üzere çalıştaylar ve konferanslar düzenlenmesine karar verildi.
Kaynak, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, tartışmalı konularda olumlu anlaşmaların varlığı ve geçiş döneminde dahi bu konudaki tartışmaların devam edeceğini vurguladı.
Çerçeve anlaşmasına imza atan taraflar geçtiğimiz hafta bir çalıştay düzenleyerek 30 Haziran rejimini tasfiye sürecini ve yeni tasfiye komitesini yenileme sürecini ele aldılar. Bu tartışılan beş konudan ilki oldu. Taslak komitelerin çalışmalarını bir hafta içinde tamamlaması, ardından bu tavsiyeler nihai anlaşmaya eklenmek üzere kanun haline getirilmesi bekleniyor.
Siyasi Süreç Sözcüsü Halid Ömer Yusuf, Şarku'l Avsat’a dün yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Kalan dört konunun tartışılmasına yönelik konferanslar ve çalıştaylar, ‘barış’ konuları çalıştayı ile ocak ayının sona ermeden önce yeniden başlayacak. Güvenlik ve askeri reform çalıştayı, geçiş dönemi adaleti çalıştayı ile son bulacak.”
Görüşmeleri yakından takip eden bir kaynak da şunları aktardı:
“Tartışmaların, konferansların ve çalıştayların amacı, geçiş döneminde uzlaşmaya dayalı çözümlerin uygulanması şartıyla, diyalogun genel ilkeleri üzerinde fikir birliğine varmaktır. Beklenen geçiş hükümetinin görevleri, vatandaşların yaşadığı zorlu ekonomik ve yaşam koşullarının ele alınması, kalıcı anayasanın ve Seçim Komisyonu’nun geliştirilmesi ve hazırlanmasına yönelik mekanizmaların belirlenmesi ve hazırlanması, ayrıca beş konunun uygulanmasının izlenmesi ile sınırlı.”
Eski Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk liderliğindeki sivil geçiş hükümeti, ülkenin 1990'lardan bu yana yaşadığı siyasi, diplomatik ve ekonomik izolasyona son verdi. Bu, 2019 yılının nisan ayında ülkenin devrik Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir liderliğindeki Müslüman Kardeşler (İhvan-ı Müslimin) yönetimini deviren halk devriminden sonra meydana geldi.
Daha sonra Sudan'ın adı, El Kaide'nin lideri Usame bin Ladin ve küresel terörist Carlos olanla ilişkilendirilen terör gruplarına ev sahipliği yapan İslami hükümetin devrilmesinin ardından, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın terörü destekleyen devletler listesinden çıkarıldı. ABD, Sudan’ı özellikle de Kenya ve Tanzanya'daki ABD büyükelçiliklerinin bombalanması gibi terör operasyonlarına karışmakla suçlamıştı.
Geçiş dönemi sivil hükümeti geniş uluslararası ve siyasi destek bularak milyarlarca dolarlık ekonomik yardım vaatleri alırken, ülkenin 50 milyar doları aşan borcunu Ağır Borçlu Yoksul Ülkeler'den (HIPC) girişiminden yararlanarak muaf tuttu. Ancak bu yardım ve borç affı, genelkurmay başkanının sivil hükümeti devirmesine yönelik önlemlerin ardından donduruldu.



Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.


Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
TT

Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)

Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Tom Barrack'ın Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesi çağrısıyla ilgili zaman zaman yaptığı tehditleri kabul edilemez bir hata olarak nitelendirerek reddetti. Berri, "Hiç kimse Lübnanlıları tehdit edemez. Özellikle diplomatlar ve hele ki Büyükelçi Tom Barrack gibi bir isim tarafından Lübnanlılara bu şekilde hitap etmek, akıl almaz bir durumdur. Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesiyle ilgili söyledikleri ciddi ve kesinlikle kabul edilemez bir hatadır." dedi.

Öte yandan Berri, Basın Sendikası'ndan bir heyete, ilgili yasa konusunda yaşanan görüş ayrılıklarına rağmen, gelecek mayıs ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerinin iptal edilmeyeceğini ya da ertelenmeyeceğini vurguladı.

Parlamento başkanlığından yapılan açıklamaya göre Berri'nin ABD'nin Beyrut Büyükelçisi Michel Issa'yı 24 saat içinde ikinci kez kabul etmesi dikkat çekiciydi; zira görüşmede "iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin yanı sıra genel durumdaki gelişmeler ve güncel olaylar" ele alındı.


İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
TT

İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)

Aralarında Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi’nden sekiz ismin de bulunduğu 11 İsrailli bakan, dün Savunma Bakanı Yisrael Katz’dan Hanuka Bayramı sırasında Gazze Şeridi’nde bayrak töreni düzenlenmesine izin verilmesini talep etti.

Aşırı sağcı ve yerleşim yanlısı Nahala Hareketi tarafından başlatılan girişim kapsamında yayımlanan mesajda, “Gazze’nin İsrail topraklarının bir parçası olduğunu gururla teyit etmenin zamanı geldi. Bu bölge yalnızca Yahudi halkına aittir ve derhal İsrail devletinin bir parçası hâline gelmelidir” ifadeleri yer aldı.

Mesajda ayrıca, etkinliğin temel amacının ‘İsrail’in 2005’te bölgeden çekilirken boşalttığı, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki eski Nisanit yerleşiminin kalıntıları üzerinde İsrail bayrağını göndere çekmek’ olduğu belirtildi.

dfrtg
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (Reuters)

Mesajın imzacıları arasında, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile aralarında Ulaştırma Bakanı Miri Regev’in de bulunduğu sekiz Likud’lu bakan yer aldı.

Ayrıca, toplam 120 sandalyeli Knesset’ten 21 milletvekili de metne imza attı. İmzacı vekiller Ben-Gvir liderliğindeki Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi ile Likud’a mensup.

Nahala Hareketi, ‘Nisanit’te bayrak töreni’ olarak duyurduğu etkinliğin, Gazze Şeridi’nde hâlen İsrail ordusunun kontrolündeki bölgede yapılacağını açıkladı.

Etkinliğin 18 Aralık’ta, sekiz gün süren Hanuka’nın beşinci gecesinde düzenlenmesi planlanıyor. Bayram bu yıl pazar günü başlayacak.

İsrail Savunma Bakanlığı, konuya ilişkin AFP’nin yorum talebine henüz yanıt vermedi.

jbhj
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (DPA)

İsrail ordusu çarşamba akşamı yaptığı açıklamada, ‘İsrail topraklarından Gazze Şeridi’ne geçen birkaç İsrailli sivilin gözaltına alındığını’ duyurdu.

Yerleşimciler ve Filistinlilere yönelik saldırılarla suçlanan aşırılık yanlılarına hukuki destek veren Honenu örgütü ise yaptığı açıklamada, ‘Çarşamba günü onlarca sağcı aktivistin, Nisanit’in kalıntıları üzerinde bir yerleşim kurulmasını talep etmek üzere Gazze sınır çitini aştığını’ belirtti.

10 Ekim’de İsrail ile Hamas arasında yürürlüğe giren kırılgan ateşkes kapsamında, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin yarısından fazlasında kontrol sağlamasına imkân veren bir hatta çekilmişti. Savaşın büyük yıkıma uğrattığı bölgede bu hat fiili kontrol sınırı olarak işliyor.

Geçtiğimiz kasım ayında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından da desteklenen ABD’nin Gazze barış planı ise İsrail güçlerinin bölgeden kademeli olarak çekilmesini öngörüyor.