Libya’daki Arap dışişleri bakanları toplantısı, ‘Birlik’ ve ‘İstikrar’ hükümetleri arasındaki anlaşmazlıkları körüklüyor

Mişri, siyasi krizi çözmek için Temsilciler Meclisi ile Devlet Yüksek Konseyi arasında uzlaşma çağrısında bulundu.

Dibeybe, Petrol ve Gaz İşçileri Sendikası heyetinden takdir belgesi aldı. (Birlik Hükümeti)
Dibeybe, Petrol ve Gaz İşçileri Sendikası heyetinden takdir belgesi aldı. (Birlik Hükümeti)
TT

Libya’daki Arap dışişleri bakanları toplantısı, ‘Birlik’ ve ‘İstikrar’ hükümetleri arasındaki anlaşmazlıkları körüklüyor

Dibeybe, Petrol ve Gaz İşçileri Sendikası heyetinden takdir belgesi aldı. (Birlik Hükümeti)
Dibeybe, Petrol ve Gaz İşçileri Sendikası heyetinden takdir belgesi aldı. (Birlik Hükümeti)

Arap dışişleri bakanlarının Libya’nın başkenti Trablus’ta düzenlenmesi planlanan toplantısı, iktidar mücadelesi veren iki hükümet arasındaki siyasi rekabeti bir kez daha gündeme taşıdı. Diğer yandan Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, ülkedeki siyasi krizin çözülmesi için Temsilciler Meclisi ile anlaşma çağrısını yineledi.
Geçici Ulusal Birlik Hükümeti’nin Başkanı Abdulhamid Dibeybe gelecek pazar günü ‘Arap Dışişleri Bakanları Hazırlık Konferansı’ münasebetiyle Trablus’taki kamu birimleri için sürpriz bir resmi tatil ilan etti.
Dibeybe, geçen perşembe günü yayınladığı karar metnine göre bu kararın, ‘insani faaliyetlerin ve güvenlik hizmetlerinin bulunduğu tesisler dikkate alınmak kaydıyla’, kalabalığın ve katılımcı heyetlerin hareketliliğinin engellenmesini önlemeyi hedeflediğine dikkat çekti.
Diğer yandan Trablus’taki Birlik Hükümeti İçişleri Bakanlığı yetkililerinin bir toplantısında, ‘Arap bakanlar toplantısını ve koruma planını güvence altına alma hazırlıkları’ görüşüldü. Hükümet tarafından yayınlanan bildiride, söz konusu önemli olayın başarısı için koordinasyon ve iletişim mekanizmalarını kolaylaştırmaya çalışan bir güvenlik odasının oluşturulduğu kaydedildi.  
Aynı şekilde Fethi Başağa liderliğindeki İstikrar Hükümeti, Arap dışişleri bakanlarının ‘meşru görev süresi sona eren’ Dibeybe hükümeti başkanlığında Trablus’ta bir toplantı düzenleme çağrısı yapması karşısında şaşkınlığını dile getirdi. Hükümet tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Toplantı, Arap Birliği’nin 158’inci oturumunda, genel sekreterliğinin oturuma başkanlık etme yetkileri hakkında yasal bir çalışma hazırlamakla görevlendirilmesini öngören bir iç kararla çelişiyor.”
Başağa hükümeti, Arap Birliği’ni ve Arap dışişleri bakanlarını ‘yasal görüşün nihai şeklini beklemeye, Başağa hükümetinin meşruiyetini ve dolayısıyla 158’inci oturumda Libya’yı temsil etme ve Arap Birliği’ne başkanlık etme hakkını dikkate almaya’ çağırdı.
Diğer yandan Dibeybe’ye geçen perşembe günü bir araya geldiği Libya Petrol ve Gaz İşçileri Genel Sendikası heyeti tarafından, ‘petrol sektörünü istikrara kavuşturma ve destekleme çabaları ve işçilere gösterdiği önem’ nedeniyle takdir belgesi verildiği bildirildi. Ofisi tarafından yayınlanan bildiride şu ifadelre yer verildi:
“Birlik Hükümeti, bu sektöre ve işçilerine sahip çıkan, üretimdeki artışı istikrara kavuşturmak ve sayıları 9 bin 200 işçiye ulaşan ve petrol sahalarında yedi yıldan fazla haklarını alamadan çalışan işçilerin maaşlarını ödemek amacıyla tüm şirketleri geliştirmek için iddialı bir plan ortaya koyan tek hükümettir.”
Dibeybe hükümeti Sözcüsü Muhammed Hammuda, “Libya ve Tunus halkının ilişkisi komşuluğun ötesine geçiyor ve karşılıklı evlilikler ve soy birliği ile ortak tarihe kadar uzanıyor” dedi. Hükümetinin yakın zamanda Tunus’a sağladığı yardıma atıfta bulunan Hammuda, bu tür durumlarda dayanışmanın ‘kardeşlik ilişkilerinde doğal bir durum’ olduğunu dile getirdi. Hükümet Sözcüsü ayrıca, “Konunun herhangi bir tarafça siyasi olarak kullanılması, iki halkın vicdanına hakarettir” ifadesini kullandı.
Trablus İleri Gelenleri Konseyi, 2011 yılında Albay Muammer Kaddafi rejimini deviren halk ayaklanmasının 12’nci yıl dönümü münasebetiyle kutlama düzenleneceğini belirtirken Birlik Hükümeti’ne de ‘17 Şubat kutlamalarında dans ve şarkı festivalleri düzenlemek için büyük miktarda para harcamaması’ çağrısında bulundu.
Konsey tarafından yapılan açıklamada, kutlamaların ‘kendiliğinden olması ve geçen yıl olduğu gibi bunun bir şarkı festivaline ve yolsuzluğa kapı haline dönüştürülmemesi çağrısı yapıldı. “Eğer bir fon varsa bu, vatandaşların acısını hafifletmek ve harap olmuş altyapıyı onarmak için belediyelere ödenmelidir” ifadelerine yer verilen Konsey açıklamasında ayrıca kutlamalara harcanan paranın halkın olduğu ve din ile çelişmeyecek şekilde harcanması gerektiği vurgulandı.
Diğer yandan Devlet Yüksek Konseyi Halid el-Mişri geçen perşembe günü Trablus’ta Avukatlar Sendikası’ndan bir heyetle yaptığı görüşmede, ülkede kalıcı istikrarın sağlanması için Temsilciler Meclisi ve Yüksek Konsey arasında daha fazla uzlaşıya uzanan her türlü çabaya destek verdiğini söyledi. Mişri açıklamasında “Toplantıda görüşler arasında köprü kurmanın, siyasi krizi çözmek için iki konsey arasındaki uzlaşmayı artırmanın ve mümkün olan en kısa sürede seçimleri yapmanın yolları ele alındı” dedi.
ABD Libya Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Leslie Ordman ise Bingazi şehrinde bazı gençlerle bir araya geldi. Ordman, görüşme sonrasında ABD tarafından finanse edilen hibeleri alanların ve kültürel değişim programları mezunlarının ‘aktif katkılarına’ hayranlığını dile getirirken, bunların ‘toplumlarında ve ulusal düzeyde her gün fark yaratan kişiler’ olduğunu vurguladı. Twitter üzerinden yaptığı açıklamada ‘toplantının, kendisine Libya’nın geleceğine dair büyük bir güven’ verdiğini belirten Ordman, ortak ve faydalı hedeflere ulaşmak için herkes birlikte çalıştığında olumlu sonuçlar elde edilebileceğine dikkat çekti.



Fidan: Suriye'de YPG'nin tasfiyesi yakın

TT

Fidan: Suriye'de YPG'nin tasfiyesi yakın

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan bugün yaptığı açıklamada, Suriye'deki terör örgütü YPG'nin varlığının ortadan kaldırılmasının an meselesi olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Fidan, Ankara'nın YPG'nin Suriye'deki varlığını sürdürmesine izin verecek herhangi bir politikayı kabul etmeyeceğini belirtti.

Ürdünlü mevkidaşı Eymen es-Safadi ile ortak bir basın toplantısı düzenleyen Fidan, “Bölgedeki her türlü oyunu görecek durumdayız. Sadece görecek durumda değil, aynı zamanda bozacak durumdayız.” dedi.

Suriye'nin kuzeyinde Türkiye destekli gruplar ile Ankara'nın terör örgütü PKK’nın uzantısı olarak gördüğü YPG'nin ana omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında çatışmalar yaşanıyor.

Ancak Washington, 2019'da Suriye'de DEAŞ'la savaşan bu güçleri, DEAŞ’ın bölgede yeniden ortaya çıkmasını önlemek için ‘elzem’ olarak görüyor. Batı'nın Suriye'deki SDG savaşçılarına vereceği desteğe karşı uyarıda bulunan Fidan, “Bölgede emelleriniz farklıysa, DEAŞ'ı bahane ederek, PKK'yı güçlendirerek başka bir politikaya hizmet edilmek isteniyorsa, ona da geçit yok” ifadelerini kullandı.

Fidan sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye'de ve bölgede DEAŞ tehdidine karşı birlikte neler yapabileceğimizi görüştük. DEAŞ, Müslüman toplumlar için bir zehirdir. Dinimizi kullanarak sınırsız şiddet uygulayarak, vahşice insanların öldürülmesi, terör yoluna gidilmesi, toplumların ve devletlerin bu yolla ifsat edilmesi, istikrarsızlığın ve kaosun oluşturulması bizim sessiz kalacağımız bir durum değildir.”

Ckdjdjd
Halep vilayetinin kuzeydoğusundaki Münbiç’te devriye gezen Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu'na (SMO) bağlı savaşçılar, 4 Ocak 2025. (AFP)

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) bugün Halep'in doğusundaki Münbiç kırsalında yer alan Tişrin Barajı ve Karakozak Köprüsü ekseninde Türkiye yanlısı Suriye Milli Ordusu (SMO) birlikleri ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) arasında, Türk insansız hava araçları (İHA) tarafından desteklenen yeni çatışmalar ve topçu atışları yaşandığını bildirdi.

SDG'ye ait bir İHA’nın Karakozak Köprüsü yakınlarındaki mevzilerini hedef alması sonucu 4 SMO mensubu hayatını kaybederken, aynı eksende bir SDG üyesi de  topçu ateşi sonucu öldü.

Öte yandan, bir Türk İHA’sının SDG'ye ait bir askeri aracı hedef alması sonucu araç sürücüsü ağır yaralanarak tedavi için hastaneye kaldırıldı.

Bombardımanın Münbiç kırsalındaki cephelerde temkinli bir sükunetin hâkim olmasından saatler sonra yeniden başlaması dikkat çekti.

Nxjddjj
Türkiye destekli gruplar ile SDG liderliğindeki güçler arasında Tişrin Barajı yakınlarında devam eden çatışmaların ortasında 4 Ocak 2025 tarihinde Halep vilayetinin kuzeydoğusundaki Münbiç bölgesinde Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu'na (SMO) bağlı savaşçılar (AFP)

SOHR, çatışmaların başlamasından bu yana her iki taraftan 285 kişinin öldürüldüğünü belgeledi.

SDG'nin daha önce ABD arabuluculuğunda bir ateşkes ilan ettiğini, ancak karşılıklı ihlallerin ve yoğun bombardımanın devam etmesi nedeniyle anlaşmanın başarısız olduğunu, bunun da ölü ve yaralı sayısının artmasına ve her iki tarafın ateşi arasında kalan sivillerin trajedisinin derinleşmesine yol açtığını belirtmek gerekiyor.