Bazı insanların beyni neden daha kıvrımlı?

Bazı insanların beyni neden daha kıvrımlı?

Beynin kıvrımlı tabakası hafıza, düşünme, öğrenme ve muhakeme gibi süreçlerden sorumlu (Independent Türkçe / Midjourney)
Beynin kıvrımlı tabakası hafıza, düşünme, öğrenme ve muhakeme gibi süreçlerden sorumlu (Independent Türkçe / Midjourney)
TT

Bazı insanların beyni neden daha kıvrımlı?

Beynin kıvrımlı tabakası hafıza, düşünme, öğrenme ve muhakeme gibi süreçlerden sorumlu (Independent Türkçe / Midjourney)
Beynin kıvrımlı tabakası hafıza, düşünme, öğrenme ve muhakeme gibi süreçlerden sorumlu (Independent Türkçe / Midjourney)

ABD'li araştırmacılar, bazı insanların beyinlerinin neden daha kıvrımlı olduğunu sonunda ortaya çıkardı.
Kaliforniya Üniversitesi, San Diego'da yapılan araştırmada, işlevi önceden bilinmeyen bir proteinin bu kıvrımların oluşumunda rol oynadığını tespit etti.
Bulgular nörolojik hastalıkların tedavisine ve beyinle ilgili diğer araştırmalara katkı sağlayabilir.

İnsan beyni kıvrımlıdır
İnsan beyninin dış tabakasına serebral korteks adı veriliyor. Bu tabaka, girus ve sulkus adı verilen sırtlar ve oluklarla bezeli. Bunlar hep birlikte insan beyninin kıvrımlarını oluşturuyor.
Bilinçli bir zihinden duygularını kontrol etmeye kadar, çeşitli nörolojik işlevlerden bu tabaka sorumlu.
Serebral korteks, 10 milyardan fazla hücreden, 100 trilyondan fazla bağlantıdan ve sadece 5 milimetre kalınlığında bir gri madde tabakasından oluşuyor.
Büyük beyne sahip çoğu hayvanın kafatası içinde çok geniş bir serebral korteks barındırması nedeniyle ortaya çıkan bu kıvrımlara kortikal katlanma adı veriliyor.
Diğer bir deyişle, beyin büyüdükçe kafatasının içine daha fazla doku sığdırabilmek için katlanıyor.
Kortikal katlanma ne kadar fazlaysa türün bilişsel işlevleri o kadar gelişmiş ve karmaşık kabul ediliyor.
Örneğin fareler ve sıçanlar gibi türlerin beyinleri daha küçük ve pürüzsüz yüzeyli. İnsanlar ve daha zeki olduğu bilinen diğer hayvanlarda ise beyin kıvrılıyor.
Öte yandan insan türünün kendi içinde durum değişiyor. İnsanda serebral korteksin aşırı katlanması, daha büyük bilişsel yetenekler sağlamıyor.
Hatta tam aksine beyin gelişiminde gecikme, zihinsel yetersizlik ve epilepsi nöbetleriyle ilişkilendiriliyor.

Sorunun kaynağı
İnsan beynindeki farklı seviyelerde katlanmayı hangi genlerin kontrol ettiği tam olarak bilinmiyor.
Öte yandan hakemli bilimsel dergi PNAS'ta yayımlanan yeni araştırmada bu süreçte rol oynayan bir protein keşfedildi.
Araştırmada, çocukluk çağında ortaya çıkan beyin hastalıklarından mustarip 10 bin kişi 10 yıl boyunca incelendi ve takip edildi.
Bu kişiler arasında "polimikroji" adı verilen bir duruma sahip 4 aile belirlendi. Bu ailelerin beyin dokusu çok fazla çıkıntıya sahipti.
Araştırmanın ortak yazarı Joseph Gleeson, "Bu durumdaki hastaların tedavi edildiği çoğu hastane, yakın zamana kadar hastalığın ardındaki genetik nedenleri bulmaya çalışmıyordu. Ancak biz bu 4 aileyi birlikte analiz edebildik ve bu durumun bir nedenini bulabildik." diye konuştu.
4 ailenin bireylerinin tümünde, Transmembran Protein 161B (TMEM161B) adlı bir gende mutasyonlar tespit edildi. Bu mutasyonlar, hücre yüzeylerinde işlevi önceden bilinmeyen bir protein üretilmesine neden oluyordu.
Çalışmanın bir diğer yazarı Lu Wang, "TMEM161B'nin aradığımız neden olduğunu anladık ve daha sonra bunun arkasındaki mekanizmanın peşinden gittik. Proteinin hücresel iskeleti ve polariteyi kontrol ettiğini; bunların da katlanmayı belirlediğini keşfettik." dedi.
Independent Türkçe, Science Alert, Kaliforniya Üniversitesi, San Diego



"Kılıçlı büyükanne" 82 yaşında Kalaripayat dersi veriyor

Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)
Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)
TT

"Kılıçlı büyükanne" 82 yaşında Kalaripayat dersi veriyor

Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)
Ona "Kılıçlı Büyükanne" diyenler de var (Meenakshi Raghavan)

Meenakshi Raghavan, geçmişi milattan önceye dayanan Kalaripayat'ı öğretmekten vazgeçmeyeceğini söylüyor.

Dünyada bu dövüş sporunu öğreten en yaşlı kadın olduğu tahmin edilen Hintli, "Muhtemelen ölene kadar Kalari yapacağım" diyor. 

Meenakshi Anne olarak da bilinen 82 yaşındaki Raghavan, Kerala'nın Vadakara bölgesinde yaşasa da başka kentlerde de gösteri yapıyor.

Eşinin 1950'de kurduğu dövüş okulunda sabah 5'ten öğlene kadar Kalaripayat dersleri vermeyi sürdürüyor:

Günde 50 civarında öğrenciyi eğitiyorum. 4 çocuğum da ben ve eşim tarafından yetiştirildi. 6 yaşından itibaren öğrenmeye başladılar.

Meenakshi Raghavan, 7 yaşındayken çok iyi dans ettiğini ve babasıyla konuşan VP Raghavan'ın onu Kalaripayat'a başlattığını söylüyor:

Tıpkı dans gibi, bu sanat formu da esnek olmanızı gerektiriyor.

Sonrasında okul kurup evlenen ikili, yüzlerce öğrenciyi para almadan yetiştirmiş.

2007'de eşini kaybettikten sonra resmen okulun başına geçen Raghavan, bir gün işleri 62 yaşına gelen en büyük oğlu Sanjeev'e bırakacağını söylüyor. 

dcfgthy
Eski öğrencileri, onu büyük bir ilham kaynağı olarak görüyor (Meenakshi Raghavan)

Kökleri en az 3 bin yıl önceye dayanan bu teknik, Hindistan'ın güneyindeki Kerala eyaletinde bulundu. Ülkenin en eski dövüş sanatı olarak kabul ediliyor. 

Dövüş ve savaş teknikleri öğretmekle kalmıyor, öz disiplini sağlamada ve fiziksel kuvvet kazanmada da etkili. 

Sabır gerektiren Kalaripayat, 4 aşamalı bir yöntemle öğretiliyor.

Meypattu adı verilen ilk safhada yağlı masajın ardından egzersiz yapılıyor. 

İki yılın ardından kolthari'ye (sopa dövüşü), angathari'ye (silahlı dövüş) ve verumkai'ye (silahsız dövüş) geçiliyor. Kalaripayat'ta uzmanlaşmak için ortalama 5 yıl gerekiyor. 

Kung fu'nun nefes alma ve vücuttaki enerji akışını sağlama yöntemlerini 6. yüzyılda Kalaripayat'tan aldığı tahmin ediliyor. 

Independent Türkçe, BBC, Guardian