Birleşik Krallık'ta resesyonun daha önce düşünülenden daha ağır olacağı tespit edildi

Uzmanlar, gerilemenin önceden tahmin edilenden daha uzun sürmeyebileceğini söylüyor

Reuters
Reuters
TT

Birleşik Krallık'ta resesyonun daha önce düşünülenden daha ağır olacağı tespit edildi

Reuters
Reuters

Ekonomistler, Birleşik Krallık'ı (BK) vurması beklenen resesyonun daha önce düşünülenden iki kat daha kötü olabileceği uyarısında bulunuyor.
Fırlayan ev faturaları, yavaş büyüme ve uzun süreli ekonomik gerileme tahminleri, son zamanların en kötüsü olduğu düşünülen zorlu ekonomik ortamla mücadele eden milyonlarca Britanyalıyı olumsuz etkiliyor.
Kötüleşen durum, daha az devlet desteği ve daha yüksek vergilerle karşı karşıya kalan Britanyalılar için geçen hafta beliren olası toparlanma işaretleri giderek daha uzak görünürken danışmanlık firması EY'nin ekonomistleri, gelecek üç yılın her birinin geçmiş beklentilerinden daha kötü geçebileceğini düşündüklerini söyledi.
Bu açıklamadan yalnızca üç ay önce EY Item Club, bu yıl gayri safi yurtiçi hasılada (GSYH) yüzde 0,3'lük bir daralmanın ardından gelecek yıl yüzde 2,4'lük bir büyüme ve 2025'te yüzde 2,3'lük bir artış öngörmüştü.
Ancak pazartesi günü yayımlanan güncellenmiş bir tahmine göre, bu yıl yüzde 0,7'lik sert bir düşüşün ardından gelecek iki yılda yüzde 1,9 ve yüzde 2,2'lik büyüme olması bekleniyor.
The Independent'ın haberine göre, EY'nin BK Başkanı Hywel Ball, "BK'nin ekonomik görünümü sonbaharda tahmin edilenden daha kasvetli bir hal alırken BK, hafızalardaki, en yaygın şekilde beklenen resesyonlardan birine girmiş olabilir" dedi.
Ancak EY, resesyonun daha önce tahmin edilenden daha acımasız olsa da daha uzun sürmeyebileceğini belirtti.
Ülkenin halihazırda resesyona girip girmediği hâlâ belirsiz. Resesyon, GSYH'nin iki çeyrek yıllık periyodda üst üste daralması olarak tanımlanıyor.
Ekonomi geçen yılın üçüncü çeyreğinde zaten küçülmüştü. Ama geçen hafta açıklanan GSYH rakamları ekonominin kasımda beklenmedik bir şekilde büyüdüğünü göstermesiyle, bazı ekonomistler 4. çeyreğin olumlu olabileceğini düşünüyor.
Ancak ne olursa olsun, BK'nin bu yıl resesyona girmesi ve yazın büyümeye devam etmeden önce ilk yarı boyunca küçülmesi bekleniyor.
EY, resesyonun ekonomiye muhtemelen 1980'ler, 1990'lar ve 2000'lerdekinden daha az zarar vereceğini de belirtiyor.
Ball, "Tek umut ışığı şu ki daha önce tahmin edilenden daha derin bir resesyon yaşanacak olsa da mutlaka daha uzun olacak diye bir şey yok" dedi.
Ekonominin 2023'ün ikinci yarısında büyümeye dönmesi beklenirken, son üç ayda enerji fiyatları, Kovid-19 veya jeopolitik kaynaklı kayda değer, yeni bir beklenmedik sarsıcı olay yaşanmadı.
Öte yandan enerji fiyatları düşerken, geçen yıl faaliyetlerin önündeki en büyük engel olan yüksek ve artan enflasyon da gerilemeye başlamış olabilir.
Ekonomistler, hükümetin enerji destek programının nisan başından itibaren 500 sterlin (yaklaşık 11 bin 615 TL) daha az destek sunmasıyla yaşanacak büyük sıçramayı da hesaba katarak, enflasyonun bu yıl ortalama yüzde 7,2'ye ulaşacağını tahmin ediyor.



Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
TT

Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)

Kripto para piyasası haftaya kayda değer bir yükselişle başladı. Bitcoinin fiyatı yüzde 2,1 oranında artarak 110 bin dolar seviyesini yeniden gördü. Bu seviye, yatırımcılar açısından psikolojik ve teknik açıdan önemli bir eşik olarak görülüyor. Söz konusu yükseliş, tahvil piyasalarında yaşanan artan dalgalanmalar ve hem ABD hem de Japonya’da kamu borçlarının sürdürülebilirliğine dair artan endişeler eşliğinde gerçekleşti.

ABD’de bütçe açığının artması ve devlet tahvili ihraçlarının hız kazanması, tahvil piyasası üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Diğer yandan uzun vadeli borçlanma araçlarının getirileri yükselmeye devam ediyor. Bu durum yatırımcıların enflasyon kaygılarını ve yabancı talepteki düşüşü yansıtıyor. Japonya’da ise tahvil getirileri, tarihsel olarak düşük seyreden bantlarını aşmaya başladı. Bu gelişme, onlarca yıldır sürdürülen genişleyici para politikasının sona erdirilebileceğine dair spekülasyonları beraberinde getirdi.

Kripto para analizi alanında önde gelen isimlerden Michael van de Poppe’nin sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşıma göre, Bitcoinin 110 bin dolar seviyesine geri dönmesi, güçlü bir yükseliş ivmesine işaret ediyor. Aynı zamanda alternatif kripto paralar da bu olumlu eğilime katılıyor.

Söz konusu hareket, birçok piyasa izleme platformunun bildirdiğine göre, 95 bin ila 100 bin dolar arasında dalgalanan birkaç haftalık yatay seyrin ardından geldi. Binance platformunun verilerine göre, BTC/USD paritesi 110 bin 125 dolar seviyesinde kaydedilirken, günlük işlem hacmi yaklaşık 38 milyar dolara ulaştı.

Bu bağlamda Bitcoin, hem yüksek performanslı bir dijital varlık hem de alternatif bir değer saklama aracı olarak yeniden gündeme geliyor. Analistler, küresel piyasalarda yaşanan dönüşümlerin dijital para birimlerinin cazibesini artırdığını belirtiyor. Özellikle Bitcoine bağlı borsa yatırım fonlarına kurumsal sermaye akışının devam etmesi dikkat çekiyor. Bu fonların yönettiği varlıkların toplam değeri kısa süre önce 104 milyar doları aştı.

Dikkat çekici olan, bu yükselişin kısa vadeli bir spekülasyon dalgasının sonucu gibi görünmemesi. Aksine bu yükseliş, yatırımcılar tarafından ‘güvenli liman’ kavramının yeniden kapsamlı biçimde değerlendirilmesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Zira artık geleneksel devlet borçlanma araçları -başta Amerikan hazine tahvilleri olmak üzere- aynı güven düzeyine sahip değil. Özellikle yüksek enflasyon ve kronik bütçe açıklarıyla karakterize edilen bir ortamda bu güven daha da zayıflamış durumda.

Hafta sonunda ise Bitcoinin fiyatı, 111 bin doların üzerindeki seviyelerden 108 bin 600 dolara kadar geriledi. Bu düşüş, ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa mallarına ve Amerika dışında üretilen iPhone cihazlarına ağır gümrük vergileri uygulama tehdidine doğrudan bir tepki olarak gerçekleşti.

Bu ani riskten kaçınma eğilimine yönelik genel ruh halindeki dönüşüm, kripto para piyasasında 500 milyon dolardan fazla alım pozisyonunun silinmesine yol açtı. Bitcoin, Ether, Cardano, Solana ve Dogecoin’e bağlı vadeli işlem sözleşmeleri ciddi kayıplar yaşadı.

Ancak bu sabah atmosfer değişti. BTSE platformunun operasyonlardan sorumlu yöneticisi Jeff Mei, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bir yandan, hafta sonu yaşanan düşüşler bize kripto para piyasasının jeopolitik ve ekonomik şoklara ne kadar hızlı tepki verdiğini gösterdi. Diğer yandan, gümrük muafiyet sürelerinin uzatılması yönünde atılan adımlar, en kötü dönemin geride kaldığına dair inancı güçlendiriyor. Bu da yatırımcıların temkinli bir şekilde yeniden birikim yapmaya başlamasına yol açtı.”