Filistinli Sally Azar, Evanjelik Lüteriyen Kilisesi'ne atanan ilk kadın papaz oldu

Filistinli Hristiyan Sally Azar'ın atanması, Doğu Kudüs'teki Evanjelik Lüteriyen Kilisesi'nde yüzlerce kişinin katıldığı törenle kutlandı

Arşiv-AA
Arşiv-AA
TT

Filistinli Sally Azar, Evanjelik Lüteriyen Kilisesi'ne atanan ilk kadın papaz oldu

Arşiv-AA
Arşiv-AA

Filistinli Sally Azar, Ürdün ve Kutsal Topraklar'daki Evanjelik Lüteriyen Kilisesi'ne papaz olarak atanan ilk kadın oldu.
Azar'ın papaz olarak atanması, Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesindeki Hristiyan mahallesinde bulunan Evanjelik Lüteriyen Kilisesi'nde düzenlenen törenle kutlandı.
Azar, yüzlerce kişinin katıldığı törendeki konuşmasında Kilisenin desteğiyle bu adımın atılmasının tarif edilemez bir duygu olduğunu ifade etti.
Daha fazla kadına ve kız çocuğuna örnek olmayı ve onların da benzer adımlar atmasının önünü açmayı umduğunu kaydeden Azar, bunun uzun zaman alacağını bildiğini ancak olursa Filistin'deki bu değişimin heyecan verici olabileceğini belirtti.
İsrail'deki gazetelerden Yedioth Ahronoth'un haberine göre, Filistinli Azar, Kudüs dahil Batı Şeria, İsrail ve Ürdün'de yaklaşık 3 bin kişilik cemaati olan Evanjelik Lüteriyen Kilisesi'nin başkanlığını üstlenecek.
Azar'ın başta gelen görevleri arasında Kitabı Mukaddes çalışmaları ile ayinlere başkanlık etmenin yer aldığı ifade ediliyor.
Azar'ın tayiniyle bölgede yüzyıllardır süren dini otorite üzerindeki erkek hakimiyetinin kırıldığı belirtiliyor.
Orta Doğu Kiliseler Konseyi'ne göre ise Azar, Suriye'de 1 ve Lübnan'daki 3 kadın papazdan sonra bu göreve atanan 5'inci kadın oldu.
Filistinli papaz Azar, 2014'te, Doğu Kudüs'teki uluslararası bir Alman okulu olan Schmidt's Girls College'den mezun oldu.
2018 yılında Lübnan'daki Yakın Doğu İlahiyat Okulu'ndan mezun olan Azar daha sonra Almanya'daki Göttingen Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptı.



Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
TT

Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, dün akşam yaptığı açıklamada, partinin gücünden vazgeçmeyeceğini ve İsrail'in silahlarını teslim almayacağını belirtti. Kasım, Amerika'nın istediği yeni anlaşmanın, İsrail'in Lübnan'ın güneyinden kısmi çekilme karşılığında silahların teslim edilmesini talep etmekle başladığını ifade etti.

Kasım televizyonda yaptığı konuşmada, “(Hizbullah) Litani Nehri'nin güneyinde ateşkes anlaşmasını tamamen uyguladı ve Lübnan devleti elinden geldiğince orduyu konuşlandırdı” dedi ve “Bütün dünya İsrail'in 3 bin 800 ihlalde bulunduğunu söylüyor ve 8 aydır Siyonist saldırılar devam ediyor” diye vurguladı.

Kasım şöyle devam etti: “Biz, Lübnan devleti, (Hizbullah) ve tüm direnişçiler, anlaşmada üzerimize düşen her şeyi yerine getirdik, İsrail ise hiçbir şeyi yerine getirmedi.”

Ve şöyle sürdürdü: “İsrail'in saldırılarını durdurmayı başaramadık, ancak Lübnan devletinin bu varlıkla imzaladığı anlaşma sayesinde onu bir sınırda durdurmayı başardık. İsrail'in geri çekilmesi ve saldırılarını durdurması zorunlu hale geldi. Bu anlaşma devletin sorumluluğu ve yükümlülüğündedir.”

Ve ekledi: “Bugün Amerika yeni bir anlaşma ortaya koyuyor, yani 8 ay boyunca yaşanan tüm ihlaller yokmuş gibi, İsrail'i önceki tüm saldırılarından aklıyor. Bu saldırının tek gerekçesi (Hizbullah'ın) silahsızlandırılması, çünkü İsrail'i güvence altına almak istiyorlar.”

Kasım, ABD'nin yeni önerisinin “kısmi çekilme karşılığında silahsızlanma talebini” içerdiğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın basında çıkan haberlerden aktardığına göre ABD, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'da işgal ettikleri mevzilerden çekilmesi ve geçen yıl İsrail tarafından tahrip edilen bölgelerin yeniden inşası için ayrılan fonların serbest bırakılması karşılığında, Hizbullah'ın silahlarını bırakmasını talep ediyor.

Biz, Hizbullah ve Emel Hareketi olarak, direnişe, çevresine ve tüm mezhepleriyle Lübnan'a yönelik varoluşsal bir tehditle karşı karşıya olduğumuzu hissediyoruz.

“Lübnan gerçek tehlikelerle karşı karşıya; güneyde İsrail, doğu sınırında (DEAŞ) araçları ve Lübnan'ı kontrol eden Amerikan zulmü” diyen Kasım “İsrail'in tehlikesi ve tehdidi ortadan kaldırıldıktan sonra savunma stratejisini tartışmaya hazırız, ancak bugün gücümüzden vazgeçmeyeceğiz ve savunma için tam hazırız” vurgusunda bulundu.