İran, AB ve İngiltere'nin yaptırımlarına karşılık vereceğini duyurdu

İran'daki gösterilerden (Reuters)
İran'daki gösterilerden (Reuters)
TT

İran, AB ve İngiltere'nin yaptırımlarına karşılık vereceğini duyurdu

İran'daki gösterilerden (Reuters)
İran'daki gösterilerden (Reuters)

İran, Avrupa Birliği (AB) ve İngiltere tarafından İranlı bazı kişi ve kurumlara getirilen yaptırımlara karşılık vereceğini açıkladı.
İran resmi haber ajansı IRNA'ya göre, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, AB ve İngiltere'nin Tahran'a yönelik son yaptırımlarına ilişkin açıklama yaptı.
AB ve İngiltere'nin yaptırımlarını kınadıklarını belirten Kenani, "Avrupa Birliği ve İngiliz rejiminin bu eylemi, İran gerçeklerini tam olarak anlama konusundaki zihinsel yetersizliklerinin yanı sıra İran'ın otoritesine ilişkin kafa karışıklıklarının bir işaretidir." dedi.
Kenani, "İran, bu tür başarısız politikalara karşılık verme hakkını saklı tutmakta ve yakında Avrupa Birliği ve İngiltere'deki insan hakları ihlalcilerine ve terör destekçilerine karşı yeni bir yaptırım listesini duyuracak." ifadelerini kullandı.
AB ülkeleri, İran'da Mahsa Emini'nin ölümü sonrası başlayan gösterilere yönelik müdahalelerdeki rolleri nedeniyle dün İranlı 18 kişi ve 19 kuruluşa yaptırım uygulama kararı almıştı.
İngiltere de "gösterilerin bastırılmasındaki insan hakları ihlalleri" ve casuslukla suçlanan İran-İngiltere çifte vatandaşı Ali Rıza Ekberi'nin idam edilmesi nedeniyle bazı İranlı yetkilileri ve kuruluşları yaptırım listesine aldığını duyurmuştu.



Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
TT

Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, dün akşam yaptığı açıklamada, partinin gücünden vazgeçmeyeceğini ve İsrail'in silahlarını teslim almayacağını belirtti. Kasım, Amerika'nın istediği yeni anlaşmanın, İsrail'in Lübnan'ın güneyinden kısmi çekilme karşılığında silahların teslim edilmesini talep etmekle başladığını ifade etti.

Kasım televizyonda yaptığı konuşmada, “(Hizbullah) Litani Nehri'nin güneyinde ateşkes anlaşmasını tamamen uyguladı ve Lübnan devleti elinden geldiğince orduyu konuşlandırdı” dedi ve “Bütün dünya İsrail'in 3 bin 800 ihlalde bulunduğunu söylüyor ve 8 aydır Siyonist saldırılar devam ediyor” diye vurguladı.

Kasım şöyle devam etti: “Biz, Lübnan devleti, (Hizbullah) ve tüm direnişçiler, anlaşmada üzerimize düşen her şeyi yerine getirdik, İsrail ise hiçbir şeyi yerine getirmedi.”

Ve şöyle sürdürdü: “İsrail'in saldırılarını durdurmayı başaramadık, ancak Lübnan devletinin bu varlıkla imzaladığı anlaşma sayesinde onu bir sınırda durdurmayı başardık. İsrail'in geri çekilmesi ve saldırılarını durdurması zorunlu hale geldi. Bu anlaşma devletin sorumluluğu ve yükümlülüğündedir.”

Ve ekledi: “Bugün Amerika yeni bir anlaşma ortaya koyuyor, yani 8 ay boyunca yaşanan tüm ihlaller yokmuş gibi, İsrail'i önceki tüm saldırılarından aklıyor. Bu saldırının tek gerekçesi (Hizbullah'ın) silahsızlandırılması, çünkü İsrail'i güvence altına almak istiyorlar.”

Kasım, ABD'nin yeni önerisinin “kısmi çekilme karşılığında silahsızlanma talebini” içerdiğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın basında çıkan haberlerden aktardığına göre ABD, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'da işgal ettikleri mevzilerden çekilmesi ve geçen yıl İsrail tarafından tahrip edilen bölgelerin yeniden inşası için ayrılan fonların serbest bırakılması karşılığında, Hizbullah'ın silahlarını bırakmasını talep ediyor.

Biz, Hizbullah ve Emel Hareketi olarak, direnişe, çevresine ve tüm mezhepleriyle Lübnan'a yönelik varoluşsal bir tehditle karşı karşıya olduğumuzu hissediyoruz.

“Lübnan gerçek tehlikelerle karşı karşıya; güneyde İsrail, doğu sınırında (DEAŞ) araçları ve Lübnan'ı kontrol eden Amerikan zulmü” diyen Kasım “İsrail'in tehlikesi ve tehdidi ortadan kaldırıldıktan sonra savunma stratejisini tartışmaya hazırız, ancak bugün gücümüzden vazgeçmeyeceğiz ve savunma için tam hazırız” vurgusunda bulundu.