Cemal Abdunnasır’ın kara kutusu Sami Şeref vefat etti

Mısır’da Nasırcı dönemin 'sır koruyucu'su olarak bilinen Sami Şeref hayatını kaybetti

Sami Şeref ve Cemal Abdunnasır
Sami Şeref ve Cemal Abdunnasır
TT

Cemal Abdunnasır’ın kara kutusu Sami Şeref vefat etti

Sami Şeref ve Cemal Abdunnasır
Sami Şeref ve Cemal Abdunnasır

Eski Mısır Cumhurbaşkanı Cemal Abdunnasır’ın 105. Doğum gününden günler sonra, cumhurbaşkanlığı işlerinden sorumlu eski Devlet Bakanı (sır koruyucu) Sami Şeref dün akşam hayatını kaybetti. Abdunnasır döneminde Enformasyon Bakanı olarak görev yapan Şeref geçirdiği hastalığından ardından dün akşam (23 Ocak) 93 yaşında vefat etti. Şerif’in cenazesi bugün öğle namazına müteakip başkent Kahire’nin doğusunda yer alan Nasr şehrindeki bir camiden kaldırılacak.
1929 yılında Kahire’de dünyaya gelen Şeref, orta gelirli Mısırlı bir ailenin 6 evladından biri. 1946 yılında Harp Okulu’na giren Şeref, 1 Şubat 1949’da mezun oldu. Teğmen rütbesiyle Topçu Kolordusu'na atanan Sami Şeref, 23 Temmuz 1952 devriminden birkaç gün sonra Askeri İstihbarat'a katıldı.
Mısırlı yazarlara göre Şeref askeri İstihbarata katılarak kendisine verilen görevlerde "parlaklık ve başarı" gösterdi. Bu durum, Cumhurbaşkanı Sekreterliği kurulmak üzere seçilene kadar kendisine özel görevler veren merhum Abdunnasır’a yaklaşmasını sağladı. Daha sonra Abdunnasır’ın sekreterliğine atanan Şeref, Nisan 1970’ de devlet bakanı ardından cumhurbaşkanlığı işleri olarak atandı.

“Güç merkezlerinin tutuklanması" olarak bilinen 13 Mayıs 1971 olaylarında tutuklanan Şeref, Cumhurbaşkanı Abdunnasır yönetiminin sembolleri arasında yer aldı. Şeref, kendisinin ve meslektaşlarının tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına karar verilinceye dek 10 yıl cezaevinde kaldı.
‘Abdunnasır’la beraber geçen günler ve yıllar’ isimli kitabında kendisinin ve arkadaşlarının serbest bırakılışını anlatan Şeref, “Cezaevi kapısını açık bulduk, subaylar ve askerler ortadan kaybolmuştu. Kendi aramızda istişare etmekten mutlu olduk ve sonunda dışarı çıkmaya karar verdik. İki olasılık vardı, ya suikasta kurban giderdik ya da eve giderdik. İkinci olasılık doğruydu, biz de eve gittik” ifadelerini kullandı.
Merhum Cumhurbaşkanı Abdunnasır’ın sır koruyucu olarak bilinen Şeref’in bu lakabı kendisini bilgi toplamak için kullanmaya çalışan taraflar için bir hedef haline getirdi. Şeref bir televizyon kanalı röportajında, “Hapisten çıktıktan sonra tekrar eğitime yönelmeye karar verdim ve Kahire'deki Amerikan Üniversitesi'ne kamu yönetimi alanında yüksek lisans yapmak istedim. Ancak üniversite hocalarından birinin ABD istihbarat ajanı olmasına şaşırdım. Cemal Abdülnasır hakkında bilgi almak için beni rahatsız ediyordu, benim Abdunnasır'a yakın olduğumu biliyordu, ben de üniversiteden ayrılmaya karar verdim” şeklinde konuştu.
Şeref’in ölüm haberini dostluğu bulunan Milletvekili Mustafa Bekri verdi. Bekri Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Sesi, hastalığa rağmen benimle iletişim kurmaya, olaylar hakkında yorum yapmaya yetiyordu. Onu Nil Vadisi hastanesinde ziyaret ettiğimde, yeni nesillere Abdunnasır'ın mirasının korunmasını tavsiye etti. Ve yeni nesillerin zorluklara göğüs geren ve vatan için kazanan bir liderin gerçek rolünü bilmesi gerekiyor” dediğini belirtti.
1966’dan 1970’e kadar Abdunnasır’ın ofis yönetici ve Ulusal Rehberlik Bakan olarak görev yapmış Muhammed Fayık, konuyla ilgili Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Şeref’in ölümün Nasırcı düşünce için büyük bir kayıp olduğunu belirterek, güçlü ve dürüst bir muhafızın kaybedildiğini aktardı.
Fayık açıklamasında, Şeref’in en önemli özelliğinin ülkesine ve Başkan Abdunnasır'a olan sadakati ve tam bağlılığı olduğuna değindi. Ayrıca, Şeref’in Abdunnasır’ın uykuya daldığından emin olduğu zamanlar dışında ofisten ayrılmadığına değinerek, şimdiye dek onun kadar sadık birini görmediğini vurguladı.
Fayık, Şeref’in devrim ve Abdunnasır çalışma döneminin belgeleri olarak kabul edilen 7 kitapta bu konulardan bahsettiğini ve çok sayıda bilgiye sahip olduğunu söyledi.



HDK: El-Faşir'de ateşkes için herhangi bir çağrı almadık ve buna uymayacağız

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)
TT

HDK: El-Faşir'de ateşkes için herhangi bir çağrı almadık ve buna uymayacağız

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de mahsur kalan ve açlık tehdidi altında olan binlerce sivile yardım ulaştırmak üzere çeşitli uluslararası taraflarca talep edilen insani ateşkes talebiyle ilgili olarak bilgilendirilmediğini açıkladı.

Bu yanıt, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan'ın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in talebi üzerine kentte bir hafta süreyle insani ateşkesi kabul etmesinden bir gün sonra geldi.

HDK'nin hukuk danışmanı Muhammed el-Muhtar en-Nur, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, güçlerinin el-Faşir veya diğer bölgelerde kısmi veya başka türlü herhangi bir ateşkesi kabul etmeyeceğini söyledi. En-Nur, HDK'nin ilan edilen ateşkes planıyla ilgili olarak söylendiği gibi BM ya da ABD'den herhangi bir resmi bildirim almadığını belirtti. Binlerce sivilin Tavile, Karma ve Cebel Merra bölgelerine gitmesinin ardından el-Faşir şehrinin boşaldığını ve el-Faşir'de bulunanların Sudan ordusuna ve onunla ittifak halindeki silahlı hareketlerin ortak güçlerine mensup savaşçılar olduğunu kaydetti.

fergty
HDK'nin hukuk danışmanı Muhammed el-Muhtar en-Nur (Şarku'l Avsat)

En-Nur, “HDK sadece savaşı durduracak ve Sudan'daki krizi kökten çözecek siyasi bir süreçle bağlantılı kapsamlı bir ateşkesi kabul edecektir” dedi.

Guterres'in çağrısı

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres cuma günü yaptığı açıklamada, el-Faşir kentindeki trajik durumu ele almak üzere insani bir ateşkese varmak için Sudan'daki savaşan taraflarla temas halinde olduğunu söyledi. “Orgeneral Abdulfettah el-Burhan'dan olumlu bir yanıt aldım. Umarım her iki taraf da el-Faşir'de tanık olduğumuz felaketi önlemenin ne kadar önemli olduğunun farkına varır” ifadelerini kullanan Guterres, el-Faşir bölgesinde ‘kitlesel bir yardım dağıtımına hazırlanmak’ amacıyla yardım dağıtımı için önceden üzerinde mutabık kalınması gereken bir ateşkes sağlanması gerektiğini vurguladı.

cdfgthy
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'de insani ateşkes çağrısında bulundu. (AFP)

Son verilere göre el-Faşir yaklaşık yarım milyon vatandaşa ev sahipliği yapıyor. Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışmaların patlak vermesinden bu yana on binlerce insan buradan kaçarak Ebu Şuk, Zemzem ve es-Selam kamplarında kaldı. Şehir ve çevresindeki yerinden edilme kampları, çok sayıda vatandaşın bölgenin kuzeyindeki bölgelere göç etmesine yol açan büyük bir gıda, içme suyu ve sağlık hizmeti sıkıntısı çekiyor. Bölgede faaliyet gösteren yardım kuruluşları, el-Faşir nüfusunun yüzde 70'inden fazlasının insani yardıma ihtiyaç duyduğunu bildirerek, son üç ayda açlık, susuzluk ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği nedeniyle ölümlerin kaydedildiğini belirtti.

ABD'den uyarı

Buna karşılık yerel bir grup olan el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, birçok uluslararası ve yerel tarafın ilan edilen ateşkesi memnuniyetle karşıladığı bir dönemde HDK'nin saldırılarını arttırdığını, yerleşim bölgelerini ve sivil barınakları hedef aldığını ifade etti. Facebook üzerinden yapılan açıklamada, “Binlerce yerinden edilmiş insanın barındığı yoğun nüfuslu mahalleler ağır topçu bombardımanı altında kaldı. Sivillerin acılarını hafifletmek için yapılan ateşkes çağrılarına açıkça meydan okuyarak dün erken saatlerden bu yana devam eden bombardıman, HDK'nin askeri bir gerçekliği zorla kabul ettirmek için hiçbir uluslararası anlaşmaya uymayacağını göstermektedir” denildi.

ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea, cuma günü yapılan BM Güvenlik Konseyi toplantısında Sudan'daki çatışmanın taraflarına insani yardımların ulaştırılması ve malzemelerin ulaşmasını geciktiren bürokratik engellerin kaldırılması için 72 saatlik bir süre verildiğini söyledi. Shea, “Taraflar, Güney Sudan sınırı ve Darfur bölgesi de dahil olmak üzere Sudan içindeki tüm sınır kapılarını açmalıdır” dedi.

dfgthyu
ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea (Reuters)

Shea, insani yardım kuruluşlarına taleplerinden itibaren bir hafta içinde vize verilmesini istedi. Ayrıca insani yardımın ulaştırılmasını engelleyenlerin sorumlu tutulması gerektiğini vurguladı. Shea, Sudan'da gerekli incelemeleri sürdürmek üzere uzmanlardan oluşan bir ekibin süratle oluşturulması çağrısında bulundu.

BM Güvenlik Konseyi haziran ayında, bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatma altında tutulan el-Faşir'deki kuşatmanın kaldırılması yönünde bir karar aldı. Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki HDK ülkenin batı bölgesindeki dört eyaleti kontrol ederken, el-Faşir Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son kale konumunda.