Lübnan’da cumhurbaşkanı seçimi için bir diyalog başlatılmasını desteklemeyen Patrik Rai: Seçim sandıkta olur

Riyaşi, Caca tarafından yetkilendirilen Patrik Rai ile görüşmesinde görüş birliğine vurgu yaptı.

Patrik Rai dün Riyaşi’yi kabul etti (Al Markazia)
Patrik Rai dün Riyaşi’yi kabul etti (Al Markazia)
TT

Lübnan’da cumhurbaşkanı seçimi için bir diyalog başlatılmasını desteklemeyen Patrik Rai: Seçim sandıkta olur

Patrik Rai dün Riyaşi’yi kabul etti (Al Markazia)
Patrik Rai dün Riyaşi’yi kabul etti (Al Markazia)

Lübnan Maruni Patriği Mar Beşara Butrus er-Rai, “Siyasi güçler, cumhurbaşkanı seçimi konusunda birbiriyle tartışıyor, diktaları reddeden ve ülkenin mahremiyetini koruyan bir cumhurbaşkanı seçmekten kaçınıyorlar” diyerek meclis tarafından cumhurbaşkanı seçmek üzere düzenlenen oturumları ‘maskaralık’ olarak nitelendirdikten bir gün sonra (Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri Partisi (LK) Milletvekili Melhem (Riachy) er-Riyaşi ile başkent Beyrut'un kuzeyindeki Bkerke Kilisesi'nde cumhurbaşkanı seçimi için bir araya geldiler.
Riyaşi, Patrik Rai ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, özellikle yeni bir cumhurbaşkanının seçilmesi konusu olmak üzere genel siyasi durumla ilgili olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili olarak Patrik Rai ile aynı görüşte olduklarını açıklayan Riyaşi, LK ile Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği arasındaki ilişkinin ‘iyiden de öte, hatta mükemmel’ olduğunu vurguladı.
Şarku’l Avsat’a konuşan Riyaşi, Bkerke Kilisesi’ne yaptığı ziyaretin özel bir nedeni olup olmadığı sorusuna yanıt olarak LK ile Katolik Doğu Kilisesi Maruni Patriği arasındaki ilişkinin sağlamlığını vurgulamakla yetindi. Yaklaşan cumhurbaşkanı seçimine dair iki taraf arasında tam bir uyumun olduğunu söyleyen LK Milletvekili, Patrik Rai’nin, patrik seçimlerine benzer şekilde, seçim oturumlarının cumhurbaşkanı seçilene kadar açık olmasının önemini bir kez daha vurguladığını söyledi.
Görüşmede Patrik Rai'nin cumhurbaşkanı seçimi konusunda inisiyatif alma ihtimaline değinilmediğini belirten Riyaşi, Patrik Rai’nin cumhurbaşkanı seçimi için diyaloga gerek olmadığını çünkü seçimlerin sandıkta yapılması ve sonuçların önceden bilinmemesi gerektiğini söylediğini aktardı. Riyaşi, Patrik Rai’ye göre diyalogun peş peşe yapılacak olan ve kazananın yönetmesi ve kaybedenin karşı çıkması gereken oturumlar arasında gerçekleşebilir.
Patrik Rai söz konusu açıklamaları yaparken, Meclis Başkanı Nebih Berri ve müttefiki Hizbullah, karşı tarafın öncelik cumhurbaşkanının seçilmesi olmaya devam ettiğinden reddettiği milletvekili seçimlerine hazırlanırken diyalog başlatılması gerektiğinde ısrar ediyorlar.
Hizbullah milletvekili Hüseyin el-Hac Hasan, dün yaptığı açıklamada, diyalogu reddeden kişinin cumhurbaşkanı seçilememesinden sorumlu olduğunu söyledi. İç krizle mücadele için Lübnanlılar arasında diyaloga ve uzlaşıya ihtiyaç olduğunu vurgulayan Hasan, “İçeride yaşanan ikilem, Meclis’te cumhurbaşkanını seçmek için yeter sayıyı sağlayacak çoğunluğu engelleyen bir oluşumunun olmasından kaynaklanıyor. Söz konusu oluşum, yapılan iki oturumda da bu sayının sağlanmasını engelledi” ifadelerini kullandı.
(Şii) Emel Hareketi de daha önce iki kez çağrıda bulunduğu diyalogun önemini bir kez daha vurguladı. Emel Hareketi Siyasi Bürosu tarafından dün yapılan açıklamada, “Cumhurbaşkanı seçiminin çıkmaza girmesinin ardından bazı aktif ve etkin güçlerin Lübnan’daki, bölgedeki ve uluslararası düzeydeki siyasi gelişmelere dayanarak bir yanılsama ve hayalden ibaret olan kendi tercihlerini dayattıkları seçim sürecinin önüne koydukları kısır döngü kırılmalı. Seçim süreci, artık ulusal bir felaket boyutuna ulaşan ve işe yaramayan popülizme yönelik bir gösteri olarak değil, diyalog ve anlayışla yürütülmeli” denildi.



Libya, siyasi ve askeri bölünmüşlüğü sona erdirmek için ‘barışçıl bir çözümden’ bahseden Trump'ın kronik siyasi krizi çözecek ‘planını’ bekliyor

Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, ABD Afrika Komutanlığı'ndan (AFRICOM) bir heyetle yaptığı toplantıda (UBH Başbakanlık Ofisi)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, ABD Afrika Komutanlığı'ndan (AFRICOM) bir heyetle yaptığı toplantıda (UBH Başbakanlık Ofisi)
TT

Libya, siyasi ve askeri bölünmüşlüğü sona erdirmek için ‘barışçıl bir çözümden’ bahseden Trump'ın kronik siyasi krizi çözecek ‘planını’ bekliyor

Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, ABD Afrika Komutanlığı'ndan (AFRICOM) bir heyetle yaptığı toplantıda (UBH Başbakanlık Ofisi)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, ABD Afrika Komutanlığı'ndan (AFRICOM) bir heyetle yaptığı toplantıda (UBH Başbakanlık Ofisi)

Libya siyaset sahnesine, on yılı aşkın bir süredir kronik siyasi ve askeri bölünmüşlükten mustarip olan ülkede ‘barışçıl çözüme’ yol açacak bir ABD planının yaklaşmakta olduğuna dair bir beklenti atmosferi hâkim.

ABD Başkanı Donald Trump'ın detaylarına değinmeden bu planı açıklaması, özellikle de Afrika işlerinden sorumlu danışmanı Massad Boulos'un kısa süre önce ‘herkes için adil, eşitlikçi, şeffaf ve tatmin edici başkanlık seçimleri yapılması’ gerektiğinden bahsetmesinin ardından, Libyalı siyasetçi ve analistlerin beklentilerine geniş bir kapı açtı.

Radikal değişim

Bazı Libyalı siyasetçilerin gözünde ABD'nin krize çözüm yolu ‘radikal değişim’ seçeneğinden geçebilir. Bu bağlamda Libya-ABD Koalisyonu Başkanı Faysal el-Fituri, Trump yönetiminin ‘Libya'ya geniş yetkilere sahip özel bir başkanlık temsilcisi atayarak siyasi sahneyi tamamen yeniden şekillendirmek için Birleşmiş Milletler (BM) sürecine paralel çalışacağını’ öne sürdü.

El-Fituri bu senaryoya ilişkin vizyonunu açıklarken ‘çözümün önünde engel teşkil eden mevcut organların feshedilmesi ya da dondurulması ve daha önce herhangi bir yönetim organında yer almayan tüm Libyalı bileşenleri temsil eden bağımsız bir ulusal komite oluşturulması’ temeline dayandığını söyledi.

tyu7ı8
ABD Başkanı Donald Trump’ın Arap dünyası ve Ortadoğu işlerinden sorumlu kıdemli danışmanı Massad Boulos geçtiğimiz nisan ayında Libya Ulusal Petrol Şirketi (NOC) Başkanı ile bir görüşme gerçekleştirdi. (UBH)

Libya’da iktidardaki siyasi organlar, Temsilciler Meclisi (TM), Devlet Yüksek Konseyi (DYK), batı ve doğu Libya hükümetleridir.

Daha önce Libyalı uzmanlar BM gözetiminde bir siyasi çözüm planı ortaya koymuş ve bu plan seçim yasaları, yürütme yetkisi ve kalıcı anayasa konularında çözüme ulaşmak üzere bir siyasi diyalog komitesinin oluşturulmasıyla sonuçlanmıştı.

Libya-ABD Koalisyonu Başkanı Faysal el-Fituri Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, ‘Lübnan iç savaşını yatıştıran 1989 tarihli Taif Konferansı benzeri bir uluslararası konferans düzenlenmesi’ olasılığını değerlendirdi.

Ancak istikrarı engelleyenlerin yargılanması için Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) ve geçtiğimiz ekim ayında ABD Senatosu tarafından kabul edilen İstikrar Yasası'nın harekete geçirilmesini öneren el-Fituri'ye göre bu yol ‘havuç ve sopa’ yaklaşımından bağımsız olmayacaktır. El-Fituri, bunun karşılığında da ‘sıkı uluslararası şeffaflık koşulları altında yeni hükümeti desteklemek üzere dondurulmuş Libya fonlarının kademeli olarak serbest bırakılmasını’ önerdi.

ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff daha önce Libya'da diplomatik başarı elde edileceğine dair güvenini ve iyimserliğini dile getirmiş, mayıs ayında The Atlantic'e verdiği röportajda Washington'un ‘Libya'da başarı elde edeceğini ve bunun yakında duyulacağını’ söylemişti.

Libyalı siyasi analist Eyyub el-Evceli, Amerikan çözümünün ‘tüm siyasi tarafların diyalog masasına oturması’ yoluyla geleceği ihtimalini zayıf görüyor. Şarku’l Avsat'a konuşan el-Evceli, ‘Trump yönetiminin Libya'daki krizin taraflarından birini ortadan kaldırırken, bir tarafı güçlendireceği ve en fazla bir yıl içinde başkanlık veya parlamento seçimlerine gitmek için çözümün anahtarlarını ona vereceği’ beklentisindeydi.

“Washington, Libya'yı güvenlik ve istikrarı bozacak ya da çatışmanın tarafları arasında bir savaşı ateşleyecek her türlü girişimden uzak tutmak istiyor” diyen el-Evceli, ABD'nin ‘krizin tarafları arasındaki farklılıkların derin olduğuna’ inandığına dikkat çekti.

Mevcut organların devrilmesini dışlamak

Buna karşılık TM Milletvekili Rebia Buras mevcut siyasi organların devrilmesi senaryosuna sıcak bakmıyor. “Trump yönetimi siyasi sürecin ayrıntılarından çok dengeleri yönetmeye ve ABD'nin Libya'daki çıkarlarını sağlamaya büyük önem verecektir” diyen Buras, Beyaz Saray'ın planının ‘pragmatik olacağını, demokrasi ve insan hakları konularından çok ekonomik anlaşmalara odaklanacağını’ düşünüyor.

Şarku’l Avsat'a açıklamalarda bulunan Buras, herhangi bir planın başarısı ve sürdürülebilirliği için temel bir koşula işaret etti: ‘Libya halkının, dışarıdan dayatılan ve Libyalıların hak ve çıkarlarını dikkate almayan her türlü dikte ya da çözümden uzak, birleşik ve egemen bir devlet kurma arzusunu yansıtması.’

Bu arada gözlemciler, Libya'nın uluslararası nüfuz ve çıkar mücadelesinin bir parçası olması nedeniyle ABD'nin olası bir çözümünün Libya dosyasındaki bölgesel ve uluslararası aktörlerden soyutlanamayacağına inanıyor.

rfty6
Libya Temsilciler Meclisi'nin (TM) Bingazi'deki bir oturumundan (TM resmi sayfası)

Trablus Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler profesörü olan Dr. Ahmed el-Atraş, ‘ABD'nin çözüm yolunun başarı şansının, uluslararası ve bölgesel güçlerin Libya'daki çıkarlarını ve nüfuzlarını paylaşmalarına yönelik düzenlemelerle birlikte bölge için yeni bir siyasi haritanın yeniden çizilmesi konusunda uzlaşmaya bağlı olduğuna’ inanıyor.

El-Atraş, ‘uluslararası sistemde aktif olan ve BM Güvenlik Konseyi'nin daimî üyesi olan ülkeler arasında ABD dış politikasına taktiksel olarak karşı çıkan bir akımdan’ söz etti.

El-Atraş, ‘bazı ülkelerin Libya'nın içişlerine müdahalesinin derinliğini, bölgedeki yabancı çıkarlar üzerinde ciddi yansımaları olabilecek güvenlik durumunun kırılganlığını ve fiili otoritelerin yabancı baskılara boyun eğme ve iktidara tutunma tehdidini’ örnek gösterdi.

Libyalıların görüşlerinin aksine, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi eski üyesi Ben Fishman Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, ABD'nin Libya politikasında bir değişiklik olduğuna dair hiçbir kanıt görmediğini söyledi.

Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü'nde kıdemli araştırmacı olan Fishman, Massad Boulos'un 20 Haziran'da Berlin'de düzenlenen Libya konulu uluslararası toplantıya katılmamasına dayanarak Trump'ın Libya siyasi çözüm planıyla ilgili açıklamasının ‘geçici’ olduğunu düşünüyor.

Geçtiğimiz hafta Trump, Libya'nın da aralarında bulunduğu birçok ülkeye yüzde 30 gümrük vergisi getirmiş ve bunun Libyalılar üzerinde olumsuz yansımaları olmayacağını savunmuştu.

Libyalı ekonomist Ömer Zermuh, “Libya'nın ABD'ye ham petrol ve küçük bir oranda petrol türevleri dışında hiçbir emtia ihracatı yok. Trump'ın açıklamalarına göre petrol bu kapsamda değil” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat'a konuşan Zermuh, “Petrole gümrük vergisi getirilse bile Libya'nın yüksek kaliteli ham petrolü için alternatif pazarlar bulması zor değil” dedi.

Öte yandan Fishman'a göre bu karar, Libyalıların ABD'ye giriş vizelerini kısıtlayan önceki karar da göz önünde bulundurulduğunda, Boulos'un Libya'da ekonomik fırsatlar arama çabalarının önüne engeller koyuyor.