Çin, patent başvurularında lider ama katma değerde ABD ve Avrupa'nın gerisinde

Çin, 2021'de sınai ve fikri mülkiyet alanında en fazla patent başvurusunun yapıldığı ülke olurken patentlerle korunan özgün buluşların ekonomiye sağladığı katma değer bakımından ABD ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin gerisinde kaldı.

AA
AA
TT

Çin, patent başvurularında lider ama katma değerde ABD ve Avrupa'nın gerisinde

AA
AA

Uluslararası Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) verilerine göre, Çin, 2021'de 1,5 milyonu aşan patent başvurusuyla dünyada ilk sırada yer aldı. Başvuru sayısı en yakın rakibi ABD'nin üç katına yaklaştı.
Ancak başvuru sayısındaki farkın henüz gerçek ekonomik değere dönüşmediği gözleniyor. Patentyoğun endüstri kollarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) ve istihdamdaki payı göz önüne alındığında Çin'in, hala ABD'nin ve AB ülkelerinin gerisinde olduğu görülüyor.
Çin Ulusal Fikri Mülkiyet İdaresi (CNIPA) yetkilisi Gı Şu'nun paylaştığı verilere göre Çin'de bilgisayar, elektronik, makine, enerji sistemleri, dijital iletişim, görsel-işitsel araçlar, tıp teknolojileri, ulaştırma ve havacılık gibi patent yoğun endüstri kollarının büyüklüğü 2021'de önceki yıla göre yüzde 17,9 artışla 14,3 trilyon yuana (2,1 trilyon dolar) ulaştı.
Çin'de patent yoğun endüstrilerin yarattığı katma değer GSYH'nin yüzde 12,4'ünü oluştururken bu oran ABD'de yüzde 24, AB'de yüzde 17,4 oldu.
Patent yoğun endüstriler Çin'de toplam istihdamınyüzde 6,5'ini sağlarken bu oran ABD'de yüzde 13, AB'de ise yüzde 11 oldu.
Gı, Çin'in patentlerin sağladığı katma değerin payını 2025'e kadar ABD'nin 2021 seviyesi olan yüzde 13'e çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti.
Çinli şirket Huawei, 2021'de 6 bin 952 ile dünyada en fazla patent başvurusu yapan şirket oldu. Onu 3 bin 931 başvuruyla ABD'li çip üreticisi Qualcomm ve 3 bin 41 başvuruyla Güney Koreli elektronik şirketi Samsung izledi.
Uzmanlar, Çin'in teknolojik yenilik alanında nicelik ve nitelik seviyesinde önemli ilerlemeler kaydetmekle birlikte patentlerin büyük bölümünün henüz başvuru seviyesinde yenilikler olduğu, araştırma düzeyinden ileri teknolojilere dönüşme potansiyeline sahip özgün buluşların az olduğunun altını çiziyor.
Çin'in özellikle yapay zeka ve çip üretimi gibi çekirdek teknolojilerde henüz rakiplerine göre geride olduğu ancak nicel üstünlüğün gelecek açısından potansiyel içerdiğine dikkat çekiliyor.



ABD Hazine Bakanı Yellen'dan borç limitine yönelik önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği uyarısı

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
TT

ABD Hazine Bakanı Yellen'dan borç limitine yönelik önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği uyarısı

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, borç limitine yönelik alınan önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği ve ülkenin bu tarihten sonra nakit sıkıntısı çekebileceği uyarısında bulundu.
Yellen, borç limitine ilişkin ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy'ye yönelik yeni bir mektup kaleme aldı.
Hazine Bakanlığının federal hükümetin faaliyetlerini finanse etmeye devam etme kabiliyetine ilişkin McCarthy'yi haberdar etmek için kendisine yazdığını belirten Yellen, 13 Ocak'taki mektubunda, nakdin ve olağanüstü tedbirlerin haziran başından önce tükenmesinin olası olmadığını belirttiğini anımsattı.
Yellen, "Son federal vergi tahsilatlarını inceledikten sonra, en iyi tahminimiz, Kongre'nin borç limitini artırmaması veya askıya almaması durumunda, hükümetin tüm yükümlülüklerini haziran başına kadar ve potansiyel olarak 1 Haziran itibarıyla getiremeyeceğidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Kongre'nin en kısa sürede harekete geçmesi zorunlu"
Bu tahminin mevcut verilere dayandığına dikkati çeken Yellen, federal gelirler ve harcamalar doğası gereği değişken olduğu için Hazine'nin olağanüstü önlemlerinin tükeneceği fiili tarihin bu tahminlerden birkaç hafta sonra olabileceğini kaydetti.
Yellen, Hazine'nin devlet borçlarını ne zaman ödeyemeyeceğini kesin olarak kestirmenin mümkün olmadığını vurgulayarak, daha fazla bilgi geldikçe Kongre'yi bilgilendirmeye devam edeceğini aktardı.
Janet Yellen, "Mevcut tahminler göz önüne alındığında, Kongre'nin borç limitini hükümetin ödemelerini yapmaya devam edeceğine dair daha uzun vadeli kesinlik sağlayacak şekilde artırmak veya askıya almak için mümkün olan en kısa sürede harekete geçmesi zorunlu." ifadelerini kullandı.

Eyalet ve yerel yönetim tahvillerinin ihracını askıya alma kararı
Ayrıca Hazine Bakanlığının Eyalet ve Yerel Yönetim Serisi (SLGS) hazine tahvillerinin ihracını da askıya aldığına dikkati çeken Yellen, bunların eyaletlere ve belediyelere verilen özel amaçlı hazine tahvilleri olduğunu, ihraçlarının borç limitine dahil edildiğini, borç limiti ile ilgili riskleri yönetmek için bu adımın atılacağını, ancak eyalet ve yerel yönetimler mali durumlarını yönetmek için önemli bir araçtan mahrum bırakılacağı için maliyetinin de olabileceğini ifade etti.
Yellen, "Borç limitinin askıya alınması veya artırılması için son dakikaya kadar beklemenin işletmelere ve tüketici güvenine ciddi zararlar verebileceğini, vergi mükellefleri için kısa vadeli borçlanma maliyetlerini artırabileceğini ve ABD'nin kredi notunu olumsuz etkileyebileceğini geçmiş borç limiti çıkmazlarından öğrendik." değerlendirmesinde bulundu.
Kongre'nin borç limitini yükseltmemesi halinde bu durumun Amerikan aileleri için ciddi zorluklara neden olacağına dikkati çeken Yellen, ABD'nin küresel liderliğine zarar vereceğini ve ulusal güvenlik çıkarlarını savunma kabiliyeti hakkında soru işaretleri doğuracağını vurguladı.
Yellen, Kongre'ye, mümkün olan en kısa sürede harekete geçerek ABD'nin itibarını koruma çağrısında bulundu.

Borç limiti açmazı
ABD'de federal hükümet, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.
Borç limiti ya da borç tavanı, "ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği para miktarının üst sınırı" anlamına geliyor.
Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu elinde bulunduran Cumhuriyetçiler, borç limiti müzakerelerinde önemli harcama kesintilerinden yana bir tavır sergiliyor. Demokratlar ise borç limitinin artırılmasında ısrarcı oluyor ve Cumhuriyetçilerin belirli harcamaları kısma önerilerini geri çeviriyor.
Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında bir açmaz haline gelen borç limiti konusunun piyasaları sarsmasından endişe duyuluyor. ABD'de resesyon beklentileri artarken, iki partinin borç limiti üzerindeki hesaplaşması her zamankinden daha fazla risk taşıyor.