Japonya yakınlarında batan kargo gemisinin 8 mürettebatı hala kayıp

Batan kargo gemisindeki mürettebatı arayan Japonya Sahil Güvenliği’ne ait gemi (AFP)
Batan kargo gemisindeki mürettebatı arayan Japonya Sahil Güvenliği’ne ait gemi (AFP)
TT

Japonya yakınlarında batan kargo gemisinin 8 mürettebatı hala kayıp

Batan kargo gemisindeki mürettebatı arayan Japonya Sahil Güvenliği’ne ait gemi (AFP)
Batan kargo gemisindeki mürettebatı arayan Japonya Sahil Güvenliği’ne ait gemi (AFP)

Japonya ve Güney Kore Sahil Güvenlik güçleri, dün gece Doğu Çin Denizi'ndeki Japon takımadalarının güneybatı kıyılarında batan kargo gemisinin 22 mürettebatından 8’ini aramaya devam ediyor.
AFP’ye konuşan Japonya Sahil Güvenliği Sözcüsü, “Şu ana kadar toplam 14 kişi kurtarıldı. Durumlarını ve uyruklarını hala bilmiyoruz” dedi.
Nagasaki Limanı’na nakledilen kazazedelerden 6’sını bulan Güney Kore Sahil Güvenliği ise, 11 kişinin ‘bilincinin kapalı’ durumda olduğunu bildirdi.
Hong Kong bandıralı 6 bin 551 tonluk Jintan isimli kargo gemisi, dün akşam SOS çağrısında bulunarak Nagazaki açıklarında battı.
Japonya Sahil Güvenliği’ne göre, o sırada bölgede olan üç ticari gemi kazazedelerin birçoğunu kurtarmayı başardı.
Tokyo ve Seul’deki yetkililer, Japonya Sahil Güvenliği’ne ait uçak ve iki geminin sahada olduğunu, Japonya ve Güney Kore’den diğer gemilerin takviye olarak gelmesinin beklendiğini söyledi.
Jintan isimli kargo gemisi, Doğu Asya’yı vuran alışılmadık derecede şiddetli soğukların olduğu bir dönemde battı. Kaza mahalline en yakın adalardaki gündüz sıcaklıkları en fazla 3 dereceye ulaşıyor.
Japonya Sahil Güvenliği’ne göre, Jintan mürettebatında toplam 14 Çinli ve 8 Myanmarlı vardı.



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times