İngiltere Büyükelçisi Shercliff İran'a döndü

Büyükelçi Simon Shercliff, İran'da İngiltere adına casuslukla suçlanan eski Savunma Bakan Yardımcısı Ali Rıza Ekberi'nin idamının ardından ülkesine çağrılmıştı

AA
AA
TT

İngiltere Büyükelçisi Shercliff İran'a döndü

AA
AA

İran'da İngiltere adına casuslukla suçlanan eski Savunma Bakan Yardımcısı Ali Rıza Ekberi'nin idamı sonrası ülkesine çağrılan İngiltere'nin Tahran Büyükelçisi Simon Shercliff görev yerine döndü.
Shercliff, Twitter paylaşımında Tahran'a döndüğünü duyurdu. İngiliz Büyükelçi şu ifadeleri kullandı:
"İran'a yeni döndüm. Büyükelçilik duvarlarımızda görünmeye devam eden grafitilere rağmen deneyimlerim, İranlıların çoğunun yabancılara olduğu kadar birbirlerine karşı da nazik ve saygılı olduğu gerçeğini değiştirmiyor."
İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly, Ekberi'nin idamının ardından yaptığı açıklamada Shercliff'in bir süreliğine Londra'ya çağrıldığını duyurmuştu.
Aynı günlerde rejim yanlısı bazı kişiler, İngiltere büyükelçiliği binası duvarlarına Londra hükümeti aleyhine sloganların bulunduğu yazı ve grafitiler çizmişlerdi.

İran'da eski Savunma Bakan Yardımcısı Ekberi'nin idamı
İran Yargı Erkine bağlı Mizan Haber Ajansı, 11 Ocak'ta eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi döneminde Savunma Bakan Yardımcısı olarak görev yapan İran-İngiltere çifte vatandaşı Ekberi'nin bir süre önce İngiltere lehine casusluk yapmaktan tutuklanarak cezaevine konulduğunu duyurmuştu.
Bu süreçte aleyhinde dava açılarak "casusluk" suçlamasıyla yargılanan Ekberi'nin mahkeme tarafından ölüm cezasına çarptırıldığı bilgisi verilmişti.
Sanığın, karara itirazının ardından dosyanın Yargıtaya taşındığı ve Yargıtayın itirazı reddederek Ekberi hakkında verilen idam kararını onayladığı belirtilmişti.
İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly, aynı gün Twitter'dan paylaştığı mesajında, kararı "siyasi" olarak niteleyerek, Ekberi hakkındaki infazın durdurulması ve derhal serbest bırakılması çağrısında bulunmuştu.
Mizan Haber Ajansı, idama mahkum edilen Ekberi'nin cezasının 14 Ocak'ta infaz edildiğini bildirmişti.
İdamın ardından İngiltere'nin yanı sıra birçok Avrupa Birliği ülkesinden kınama açıklamaları gelmişti. İngiltere ayrıca Ekberi'nin idam edilmesi nedeniyle bazı İranlı yetkilileri ve kuruluşları yaptırım listesine almıştı.



Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
TT

Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)

İran destekli Husilerin, Kızıldeniz'deki iki ticari gemiyi batırmasının yankıları sürüyor. 

Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri, 7 Temmuz'da yaptığı açıklamada Magic Seas isimli gemiyi, iki insansız deniz aracının yanı sıra üç drone ve 5 balistik füzeyle vurduklarını duyurmuştu. 

Sözcü, 9 Temmuz’daki açıklamasında da Eternity C adlı geminin vurulduğunu söylemişti. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde, Liberya bandıralı iki geminin de Yunan şirketlerine ait olduğu belirtiliyor.

Haberde yardım çağrısı yapılmasına rağmen ABD ya da müttefiklerinin bölgedeki hiçbir gemisinin olaya müdahale etmediği aktarılıyor.

Pazar günü düzenlenen saldırıda Magic Seas mürettebatının gemiyi terk ettiği belirtiliyor. 

Ancak pazartesi gecesi düzenlenen ikinci saldırıda Eternity C mürettebatının Husilerle çatışmaya girdiği, bazı kişilerin Şii örgüt tarafından rehin alındığı aktarılıyor. En az üç kişinin gemide ölü bulunduğu, 15 kişinin kayıp olduğu, 10 kişininse kurtarıldığı yazılıyor. 

Britanyalı denizcilik teknolojisi firması VanguardTech’ten Ellie Shafik, "Bu, Husilerin 48 saat içinde yarattığı en ciddi hasar" diyor. 

Eski Birleşik Krallık Donanması Subayı Christopher Long da Husi militanlarının kontrolündeki bölgelerde askeri varlığın çok zayıf olduğunu, bunun da ticari gemileri savunmasız bıraktığını söylüyor. Long, "Oradaysanız, tamamen yalnızsınız" ifadelerini kullanıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla Husilere ait hedeflere 15 Mart’ta saldırı başlatılmıştı. 6 Mayıs’ta örgütle ateşkes yapıldığı ve operasyonun sonlandırıldığı duyurulmuştu. 

WSJ’nin aktardığına göre ABD, Husiler Amerikan gemilerine saldırmadıkça ateşkesi geçerli sayıyor. Pentagon’un bölgedeki askeri duruşunu değiştirmediği aktarılıyor. 

Diğer yandan Husilerin saldırıları, Gazze’de yeni bir ateşkes anlaşması için görüşmelerin yoğunlaştığı bir dönemde meydana geldi. 

Katar’ın başkenti Doha’da süren müzakerelerde Tel Aviv yönetimi ve Hamas arasındaki anlaşmazlıkların büyük ölçüde çözüldüğü fakat İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus kentlerini ayıran Morag Koridoru'nda işgali sürdürme ısrarının henüz aşılamadığı kaydedilmişti.

Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı operasyonuna destek olarak başlatmıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP