Husiler Taiz bölgesine saldırılarına hız verdi

Grundberg ‘otokontrol’ çağrısı yaptı.

Birleşmiş Milletler Özel Temsilcisi Hans Grundberg, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile bir araya geldi. (Twitter)
Birleşmiş Milletler Özel Temsilcisi Hans Grundberg, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile bir araya geldi. (Twitter)
TT

Husiler Taiz bölgesine saldırılarına hız verdi

Birleşmiş Milletler Özel Temsilcisi Hans Grundberg, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile bir araya geldi. (Twitter)
Birleşmiş Milletler Özel Temsilcisi Hans Grundberg, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile bir araya geldi. (Twitter)

Yemenli tarafları otokontrol sağlamaya çağıran Birleşmiş Milletler (BM) Özel Temsilcisi Hans Grundberg, barışı tesis etme yönünde koordineli uluslararası desteğe ihtiyaç olduğunu vurguladı. Temas hatlarındaki sakinliğin bozulacağından korkulurken Husi milisler ise Taiz bölgesine yönelik saldırılarına hız verdi.  
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock veAlman yetkililerle bir araya gelerek Yemen'deki durum hakkında görüş alışverişinde bulunan Grundberg, uluslararası desteğe sahip sürdürülebilir ve kapsayıcı bir barışa doğru ilerlemenin yollarını ele aldı.
Almanya'nın arabuluculuk çabalarına verdiği sarsılmaz desteği ve BM’nin Yemen'de barış, kalkınma ve insani yardım alanlarındaki çabalarını takdir ettiğini söyleyen Grundberg, Yemen'de barışa giden yolda eşlik edecek koordineli uluslararası desteğe duyulan ihtiyacı vurguladığı açıklamasında şunları söyledi:
“Uluslararası toplum bu yönde güvenceler verebilir, tarafları azami itidal göstermeye çağırabilir, tüm Yemenlilerin çıkarlarına öncelik vermeye teşvik edebilir ve süreç boyunca Yemen toplumunun mümkün olan en kapsamlı katılımını sağlamak için çalışabilir.”
Yapılan açıklamlaar Nisan 2022'deki ateşkes sayesinde açılan Sana Havalimanı’ndan 100 ticari uçuşun gerçekleştirildiği yönünde. Yaklaşık altı yıldır çalışmayan havaalanından son dönemde 50 bin yolcu faydalandı.
Ateşkesin geçtiğimiz ekim ayında sona ermesinin ardından 49’uncu uçuşun yapıldığına dikkat çeken Grundberg, bu gelişme ile taviz vermenin öneminin ve bu durumun sivillerin yaşamları üzerindeki olumlu etkilerinin aldtını çizdiği açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Taraflar, çatışmanın Yemenliler üzerindeki etkisini hafifletmek için daha fazla önlem almak ve ilerleme kaydetmek amacıyla ülkenin tüm bölgelerinde çatışmayı sona erdirme yönünde ateşkese ve kapsayıcı bir siyasi sürece doğru ilerlemeli.”
Ateşkesin müzakereler için bir fırsat teşkil ettiğini, Husilerle anlaşmanın memnuniyetle karşılanacağını belirten Grundberg de ancak herhangi bir kalıcı çözüm sağlanması için çatışan tüm taraflarla BM himayesinde müzakerelerin düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
Almanya Dışişleri Bakanlığı da Twitter hesabından yaptığı açıklamada, şu an büyük çaplı bir çatışma yaşanmamasına rağmen Yemen'deki insani durumu ‘korkunç’ olarak nitelendirdi.
Almanya Dışişleri Bakanlığı ayrıca Grundberg’in Yemenli taraflar arasındaki müzakerelerin gündemini belirleme, arabuluculuk çalışmalarında kadın grupları ve sivil topluma yer verme çabalarına övgüde bulundu. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Almanya, Yemenlilerin ihtiyaç duyduğu yardımı almalarını sağlamak amacıyla Yemen'de çatışmalardan muzdarip milyonlarca kişiye sağlık hizmeti, su, yiyecek ve barınak sağlıyor. İnsani  yardım çalışanlarının işlerini özgürce yapabilmesi gerektiğini vurguluyoruz.”

Çatışmalar sürüyor
Yemen ordu medyasının aktardığına göre ordu güçleri perşembe günü Taiz’in batısındaki el-Kadha eteklerinde terörist Husi milislerin sızma girişimini engelledi.
Ordu merkezi, ordu güçleri ve halk direnişinin Kadha’nın dış mahallelerine sızma girişimini engellediğini, Husi milislerin şehrin doğu cephesinde yeni cephe oluşturma girişimlerinin engellendiğini bildirdi. Açıklamaya göre  kentin batısında eski havaalanı, Cebel Han, Hazran ve Ahtub, doğusunda Vadi Sala ve kuzeybatıda aralıklı çatışmalar yaşandı.
Taiz'deki Yemen ordu güçleri tarafından çarşamba günü yapılan açıklamada, terörist Husi milislerin şehrin çevresinde gerçekleştirdiği saldırı girişimlerinin ve sızıntıların püskürtüldüğü belirtildi.
Yemen Silahlı Kuvvetleri Medya Merkezi’nin bildirdiğine göre bir ordu kaynağı, güçlerinin Husi milislerin Taiz’in kuzeybatısındaki hava savunma bölgesindeki askeri noktalara yönelik saldırılarını püskürttüğünü aktardı. Ayrıca Husilerin şehrin doğusundaki et-Teşrifat Kampı ve Cumhuriyet Sarayı'na yönelik sızıntı girişimlerinin de engellendiğini kaydetti.
Kaynak bunun yanı sıra, ordu güçlerinin Asifra cephesi, eski havalimanı ve Han Dağı eteklerinde ateş açan Husilere hafif ve orta silahlarla karşılık verdiği bilgisini paylaştı.  
Yemen’de ateşkes yaklaşık dört ay önce sona erdi. Husi milisler ise Grundberg’in sunduğu öneriler gereğince ateşkesi yenilemeyi ve kapsamlı hale getirmeyi reddediyor. Milisleri barış yolunu seçmeye ikna etme yönünde bölgesel ve uluslararası çabalar ise sürüyor.
Arap Parlamentosu tarafından daha önce yapılan açıklamada, kalıcı bir ateşkese varılması ve siyasi çözüm çabalarının yürütülmesi amacıyla Yemen krizinin üç otoriteye uygun olarak sonlandırılması için üm uluslararası çabalara verilen destek vurgulandı.
Husi milislerin kesintisiz biçimde sürdürdüğü insan hakları ihlallerinin göz ardı edilmemesi, kötüleşen insani duruma kayıtsız kalınmaması gerektiğinin altını çizen Arap Parlamentosu, insani acılarının sona erdirilmesi ve Husileirn Yemen halkının çıkarları için barış ve müzakereye zorlanması için her türlü baskının sürdürülmesi gerektiğini bildirdi.



Gazze ateşkesi: Anlaşmanın imzalanacağına dair sinyaller artıyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir mülteci kampına düzenlenen saldırıda yaralanan ve tedavisi altına alınan küçük bir kız çocuğu (AFP)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir mülteci kampına düzenlenen saldırıda yaralanan ve tedavisi altına alınan küçük bir kız çocuğu (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: Anlaşmanın imzalanacağına dair sinyaller artıyor

Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir mülteci kampına düzenlenen saldırıda yaralanan ve tedavisi altına alınan küçük bir kız çocuğu (AFP)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir mülteci kampına düzenlenen saldırıda yaralanan ve tedavisi altına alınan küçük bir kız çocuğu (AFP)

Gazze Şeridi'ndeki ateşkes müzakereleri, arabulucu ABD'nin Gazze Şeridi'nde 60 günlük ateşkes için sunduğu yeni öneriyle yeni bir aşamaya girdi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın yaptığı açıklamada, ilk kez Hamas'ın talep ettiği savaşın sona erdirilmesi konusunun tartışılacağı vurgulanırken Hamas’ın öneriyi kabul etmesi gerektiği, aksi takdirde durumun daha da kötüye gideceği belirtildi. Şarku’l Avsat’a konuşan Hamas liderlerinden biri, bu sözlerin müzakerelere ivme kazandırdığını ve ABD tarafından İsrail üzerinde gerçek bir baskısı oluşturulması durumunda bir ateşkes anlaşması imzalanabileceğine dair yeni bir işaret taşıdığını söyledi.

Hamas Hareketi tarafından dün yazılı olarak yapılan basın açıklamasında, arabulucu kardeş ülkelerin, savaşan taraflar arasındaki uçurumun kapatılması, bir çerçeve anlaşmaya varılması ve ciddi müzakerelerin başlatılması için yoğun çaba sarf ettikleri belirtildi. Açıklamada Hamas’ın yüksek sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini ve arabulucuların önerilerini tartışmak üzere ulusal istişareler yürüttüğünü, saldırıların sona erdirilmesi, geri çekilmenin sağlanması ve Gazze Şeridi'ndeki halkımızın acil olarak yardım alması için bir anlaşmaya varılması için çalıştığını vurguladı.

gthy
Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir mülteci kampına düzenlenen saldırıda ölen Filistinlilerin cenaze töreninde yakınlarını kaybedenlerin gözyaşları ve feryatları (AFP)

Hamas'tan üst düzey bir yetkili dün Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, müzakere masasında, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un daha önce önerdiği çerçeve anlaşmasını içeren ve Katar'ın arabuluculuğunda üzerinde değişiklikler yapılan bir öneri olduğunu ve bu önerinin 60 günlük bir ateşkes ve bu süre içinde savaşı tamamen sona erdirecek bir anlaşma sağlanmasını öngördüğünü söyledi.

Hamas’ın İsrail'in Filistinlilere yönelik soykırımını sona erdirecek tüm önerilere açık olduğunu vurgulayan kaynak, Kahire'de bir Hamas heyetinin bulunduğunu belirterek, savaşın tamamen durdurulması, yardımların ulaştırılması ve İsrail'in Gazze'den çekilmesi olmak üzere üç temel talebin yerine getirilmesinin önemine dikkati çekti.

Hamas'ın şu anki tutumunu, Trump'ın Washington'da ABD’li ve İsrailli yetkililerle yaptığı toplantının ardından sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı, “İsrail, 60 günlük ateşkesin tamamlanması için gerekli şartları kabul etti ve bu süre zarfında savaşı sona erdirmek için tüm taraflarla birlikte çalışacağız” şeklindeki açıklamasından sonra sergilemeye başladı.

frgty
İsrail'in Han Yunus'un kuzeyindeki mülteci kampına düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Barışı sağlamak için yoğun çaba sarf eden arabulucular Katar ve Mısır’ın bu nihai öneriyi sunacaklarını söyleyen Trump, “Ortadoğu'nun iyiliği için Hamas'ın bu anlaşmayı kabul etmesini umuyorum. Aksi takdirde durum düzelmeyecek, hatta daha da kötüye gidecek” ifadelerini kullandı.

Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Witkoff, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Başkan Yardımcısı JD Vance ve İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ile bir araya geldi.

İsrail gazetesi Haaretz, İsrailli bir kaynağın Dermer'in yeni öneriye insani yardım ve ateşkes süresince İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden kademeli olarak çekilmesini öngören maddeyi kabul ettiğini söylediğini bildirdi. Bunu ‘İsrail'in verdiği bir taviz’ olarak değerlendiren kaynak, buna karşın önerinin savaşı sona erdirmek için açık ve net bir taahhüt içermediğinin altını çizdi.

ABD Başkanı Trump salı günü gazetecilere yaptığı açıklamada, önümüzdeki hafta rehinelerin serbest bırakılması karşılığında ateşkes anlaşması sağlanmasını umduğunu söyledi. ABD merkezli haber sitesi Axios'a göre Trump, pazartesi günü Beyaz Saray'da Netanyahu ile görüşecek.

“Temel sorun”

Filistinli siyasi analist ve Hamas uzmanı İbrahim el-Medhun, mevcut bilgilere göre önerinin Hamas liderlerinin sınır dışı edilmesi veya silahlarının toplatılmasına ilişkin açık bir madde içermediğini söyledi. Medhun, “Öneri, ateşkesin sağlanmasına ve aşamalı bir takas anlaşmasının uygulanmasına odaklanıyor. Anlaşma, ilk günlerde sekiz rehinenin serbest bırakılmasıyla başlayacak ve 60’ıncı güne kadar aşamalı olarak devam edecek” dedi.

Ancak Medhun, Hamas’a göre önerinin savaşın kalıcı ve kapsamlı bir şekilde durdurulması için gerçek garantiler sunmaması ve özellikle Gazze Şeridi'ndeki felaketi ele almak için etkili bir insani protokolün uygulanmasını garanti etmemesi temel bir sorun teşkil ediyor.

cdfrgth
Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde yer alan ve yerinden edilmiş kişilerin sığındığı UNRWA'ya ait bir okuldaki yıkımı inceleyen Filistinliler (AFP)

Hamas'ın bu konudaki tutumuna değinen Medhun, Hamas’ın devam eden girişimlere büyük bir ciddiyet ve açıklıkla yaklaşacağını ve anlaşmanın sağlanacağına dair işaretlerin artmasıyla birlikte şartlı bir esneklik sergilediğini düşünüyor. Medhun’a göre bu tutum, iki önceliğe dayanıyor. Bunlardan biri saldırıların tamamen durdurulması, ikincisi ise herhangi bir bahaneyle soykırım ve açlık politikasına geri dönülmeyeceğine dair gerçek garantiler verilmesi ve bunun süre dolduğunda kapsamlı bir anlaşmaya varılamaması durumunda da geçerli olması.

Medhun'a göre Hamas, aşamalı çözümleri kabul etmeye karşı değil, ancak bunun için ‘önce savaşın durdurulması, ardından saldırı sonrası düzenlemelere geçilmesi, şantaj veya askeri baskı yapılmaması’ gibi açık ve kesin şartlar konulması gerektiğini savunuyor.

Washington'ın müzakerelere başlamadan önce savaşın durdurulmasını şart koşarak İran meselesini ele aldığı önceki deneyiminin, bu konuda örnek alınabilecek bir model olduğunu vurgulayan Filistinli siyasi analist, “Bombardıman altında müzakere yapılamaz ve katliamlar devam ederken güven inşa edilemez” dedi.

Trump'ın savaşı sona erdireceğine dair sözleri müzakerelere ivme kazandırsa da bu sözlerin ötesine geçip somut adımlar atılması gerekiyor.

“Fırsat kaçırılmamalı”

İsrail'in tutumu da bu gelişmelerden uzak değildi. ABD Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar dün sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı bir paylaşımda, Gazze Şeridi'nde tutulan rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla bir anlaşmaya varılması için ‘bu fırsatın kaçırılmaması’ gerektiğini söyledi. İsrailli Bakan paylaşımında “Halkın ve hükümetin büyük çoğunluğu rehinelerin serbest bırakılmasına yol açacak bir anlaşmayı destekliyor. Böyle bir fırsat kaçırılmamalı” diye yazdı.

Eski muhalefet lideri Yair Lapid, dün X platformundaki hesabından Netanyahu'ya tüm rehineleri geri getirmesini tavsiye ederek, “(Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar) Ben-Gvir ve (Maliye Bakanı Bezalel) Smotrich'in 13 milletvekiline karşı durmak için, rehine anlaşması için 23 milletvekilini güvenlik ağı olarak kullanabilirsiniz. Hepsini şimdi evlerine geri getirmeliyiz” diye seslendi.

İsrail televizyonu Kanal 12’nin aktardığına göre Lapid, Ben-Gvir ve Smotrich'in, Gazze Şeridi'nde ateşkes ve esir takası anlaşmasının imzalanmasını engellemek için hükümet koalisyonu içinde ortak hareket etme niyetinde olduklarını belirtti.

İsrail'de hem iktidar hem de muhalefet tarafından ateşkesin önemi hakkında konuşulurken, medya da bu konuya büyük ilgi gösteriyor. İsrail Yayın Kurumu (IBA), İsrail'e sunulan yeni öneriye göre 60 günlük bir ateşkesin ilan edileceğini, ilk gün sekiz rehinenin serbest bırakılacağını ve 50’nci günde iki rehinenin daha serbest kalacağını aktardı.

Haaretz gazetesi ise, yeni esir takası anlaşması taslağında, 60 günlük ateşkes süresi içinde bir anlaşmaya varılamaması halinde, arabulucuların İsrail ile Hamas arasındaki müzakereleri nihai bir anlaşmaya varılana kadar sürdürmekle yükümlü olacağını belirten bir maddenin yer aldığını doğruladı.

Bu değişiklikler çerçevesinde Medhun, yakında bir anlaşmaya varılması olasılığını dışlamazken, aksine ABD'nin uluslararası bir irade ortaya koyması ve İsrail’e saldırılarını açıkça ve kesin olarak durdurması için baskı yapması halinde, ateşkes anlaşmasına varılmasının her zamankinden daha mümkün olduğunu düşünüyor.

O, topun artık arabulucuların, özellikle de ABD'nin sahasında olduğunu ve onların girişimlerinin sadece bir kriz yönetimi değil, savaşın sona ermesi ve yeni bir dönemin başlaması için bir kapı olduğunu kanıtlamaları gerektiğini düşünüyor.

Topun artık arabulucuların, özellikle de ABD'nin sahasında olduğunu söyleyen Medhun, arabulucuların girişimlerinin sadece bir kriz yönetimi değil, savaşın sona ermesi ve yeni bir dönemin başlaması için aralanacak bir kapı olduğunu kanıtlamaları gerektiğini vurguladı.