Kudüs'te ikinci saldırı şoku: 'Başkent terör içinde'

İsrailli askerler Kudüs'ün Eski Şehri yakınlarında  (EPA)
İsrailli askerler Kudüs'ün Eski Şehri yakınlarında (EPA)
TT

Kudüs'te ikinci saldırı şoku: 'Başkent terör içinde'

İsrailli askerler Kudüs'ün Eski Şehri yakınlarında  (EPA)
İsrailli askerler Kudüs'ün Eski Şehri yakınlarında (EPA)

İsrail Ambulans Servisi, Cumartesi günü işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir yakınlarında açılan ateş sonucu iki kişinin yaralandığını duyurdu.
Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre, Silvan Mahallesi'nde meydana gelen saldırıyla ilgili olarak Ambulans Servisi, "Saat 10:42'de, silahlı bir terör saldırısı hakkında bir telefon geldi... Olay yerinde iki yaralı bildirildi" açıklamasında bulundu.
Olay, İsrail ordusunun işgal altındaki Batı Şeria'da düzenlediği kanlı operasyonun ardından Cuma akşamı Doğu Kudüs’te bulunan bir Yahudi yerleşim birimindeki bir sinagogun önünde yaşanan saldırıda 7 kişinin hayatını kaybetmesinden sonra gerçekleşti.
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Batı Şeria'daki askeri güçlere takviye emri verirken, İsrail Polis Şefi Kobi Shabtai, Kudüs'teki güvenlik durumunu en yüksek seviyeye çıkarmaya karar verdiklerini açıkladı.
Halevi ayrıca, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun da katıldığı bir güvenlik değerlendirmesi toplantısının ardından, Kudüs'ün doğusundaki Al-Tur'dan Hayri Alkam (21 yaşındaki) tarafından gerçekleştirilen saldırının ardından bölgedeki olası çatışma senaryolarına hazırlanma talimatı da verdi.
Ancak tüm bu hazırlıklar, sosyal ağlar üzerinden Araplara saldıran kentteki yerleşimcilerin öfkesini ateşledi. Yahudi yerleşimciler sosyal ağlar üzerinden, “Evlerini yıkın”, “Yerlerinden edin” yazdı. Başbakan Binyamin Netanyahu’ya da seslenen Yahudi yerleşimciler, “ Ya merhamet etme, ya istifa et” şeklinde açıklamalarda bulundu. Yedioth Ahronoth gazetesinin Kudüs'teki muhabiri, "Başkent terör içinde" derken, İsrail Kamu Yayın Kuruluşu (KAN) muhabiri, "Yahudiler, Kudüs'te güvenlik olmadığından şikayet ediyorlar... Saldırı, her yerde polis konuşlandırılmış olmasına rağmen gerçekleştirildi" dedi.

Öfkeli yerleşimciler, Cumartesi sabahı saldırının gerçekleştiği yerde incelemelerde bulunan Netanyahu ve aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir'e tepki gösterdi.
İsrail güvenlik servisleri, iki saldırıyla ilgili geniş bir soruşturma süreci başlattı. 
İsrail medyasının '2011'den bu yana en kanlı saldırı' (dini bir okulda 8 İsrailli'nin öldürüldüğü saldırı) olarak nitelendirdiği dün geceki saldırı, Doğu Kudüs'teki bir Yahudi sinagogunun önünde gerçekleşti.
Shabtai, failin tek başına hareket ettiğini ve operasyonu tabancayla gerçekleştirdiğini söyledi.
İsrail polisi, ebeveynleri de dahil olmak üzere saldırıyı gerçekleştiren Filistinli Hayri Alkam ailesinden 15'ten fazla gencin de aralarında bulunduğu 42 Filistinliyi gözaltına aldı.
Sabah saatlerinde gerçekleşen ikinci saldırı ise, İsrail işgali altındaki bölgelerde bir iç çatışma korkusunu körükledi.
Yedioth Ahronoth gazetesi, Cenin operasyonundan sonra Kudüs'te yaşanan bu tür olayların güvenlik teşkilatında endişe yarattığını bildirdi.
Kanal 13 ise yönetime tepki göstererek, saldırıların 'Şin Bet'in burnunun dibinde' gerçekleştirildiğini aktardı.



Washington Gazze'de diplomatik çözüm istiyor

ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)
ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)
TT

Washington Gazze'de diplomatik çözüm istiyor

ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)
ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, dün Hamas'ın elindeki İsrailli esirlerin ailelerine diplomatik çözümlerle sonuca ulaşmayı istediğine dair güvence verirken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı sürdürme ve Hamas’ı ortadan kaldırma kararlılığını ilan ederek süreci sekteye uğratmaya çalıştı.

İsrailli rehinelerin aileleri, Witkoff'un dün Tel Aviv'de ABD’nin Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler’in de katılımıyla kendileriyle yaptığı görüşmeyi aktararak “Hepimiz diplomatik bir çözüm görmek istiyoruz. Gerçek şu ki hayatta kalanların çoğu diplomatik çözümlerle (Gazze’den) ayrıldı” dediler. Witkoff, dün İsrailli temsilcilerin de katılımıyla yeni bir müzakere turunun başladığı Katar’ın başkenti Doha'ya hareket etmeden önce yaptığı açıklamada, “Adam (Boehler) ve ben müzakerelerde ilerleme şansı olduğunu düşünmeseydik Doha'ya gitmezdik” dedi.

Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Tüm esirlerin serbest bırakılması ve Hamas'ın ortadan kaldırılması ortak iki hedeftir” dedi.

Netanyahu sözlerine şöyle devam etti:

Biz (yani İsrail ordusu) önümüzdeki günlerde görevi tamamlamak ve Hamas'ı yenilgiye uğratmak için tüm gücümüzle (Gazze Şeridi’ne karşı) harekete geçeceğiz. Hamas ‘Durun! 10 esiri daha serbest bırakmak istiyoruz’ diyebilir. Tamam, öyle olsun, onları alacağız ve sonra göreve devam edeceğiz, ancak savaşı durdurmayacağız. Geçici ve sınırlı bir ateşkes yapılabilir, ancak sonuna kadar gideceğiz.

Netanyahu'nun açıklamalarından önce Hamas, Idan Alexander’ın serbest bırakılmasının İsrail'in askeri baskısı sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan temaslar sonucu gerçekleştiğini belirten bir açıklama yayınlamıştı.