Almanya: Terörle bağlantısı olduğundan şüphelenilen bir İranlının serbest bırakılma kararına itiraz

İki kardeş Dortmund’un kuzeybatısında siyanür ve risin elde etmeye çalıştıkları iddiasıyla gözaltına alındı (Reuters)
İki kardeş Dortmund’un kuzeybatısında siyanür ve risin elde etmeye çalıştıkları iddiasıyla gözaltına alındı (Reuters)
TT

Almanya: Terörle bağlantısı olduğundan şüphelenilen bir İranlının serbest bırakılma kararına itiraz

İki kardeş Dortmund’un kuzeybatısında siyanür ve risin elde etmeye çalıştıkları iddiasıyla gözaltına alındı (Reuters)
İki kardeş Dortmund’un kuzeybatısında siyanür ve risin elde etmeye çalıştıkları iddiasıyla gözaltına alındı (Reuters)

Almanya’da savcılar, İranlı bir terör zanlısının serbest bırakılmasıyla ilgili mahkeme kararına itiraz etti.
DPA’nın haberine göre, Dortmund Bölge Mahkemesi, üç hafta öne yakalanan 32 yaşındaki İranlı hakkında bir şüphe görülmediği gerekçesiyle gözaltı kararını dün kaldırarak, serbest bırakılmasına karar verdi.
Savcı Holger Hemming bugün yaptığı açıklamada, “Farklı bir görüşe sahibiz” diyerek, söz konusu İranlı gözaltında olsun ya da olmasın, hakkındaki soruşturmaların devam edeceğini bildirdi.
Savcılar, 32 yaşındaki zanlıyı ve 25 yaşındaki erkek kardeşini dini saiklerle saldırı hazırlamakla suçluyor.
Savcılara göre iki kardeş, 8 Ocak gecesi Dortmund’un kuzeybatısındaki Castrop-Rauxel kasabasında, çok sayıda insanı öldürmek amacıyla siyanür ve risin elde etmeye çalıştıkları gerekçesiyle gözaltına alındı.
Evlerinde yapılan aramada bu iki zehirli madde bulunamadı. Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanı Herbert Reul, az miktarda diğer kimyasal ve biyolojik madde bulunduğu bilgisini verdi.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.