Mısır’ın yeni Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi oldu

Yeni Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi (Facebook)
Yeni Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi (Facebook)
TT

Mısır’ın yeni Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi oldu

Yeni Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi (Facebook)
Yeni Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehmi (Facebook)

Mısır’da yeni Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ahmed Fehim oldu. Fehim,  İtalya Büyükelçisi olarak görev yapacak Bessam Radi’nin yerine atandı.
Mısır Cumhurbaşkanlığı Resmi Sözcülük Ofisi’nde danışman olarak görev yapan Fehmi, daha önce başta Mısır'ın New York'taki Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği'ndeki Siyasi Danışmanlığı olmak üzere Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve ana komiteleri nezdinde bir dizi siyasi dosyanın da sorumluluğunu üstlenmişti. Uluslararasıarenada birçok görevde bulunan Fehmi, 2016 - 2020 yılları arasında BMGK üst düzey toplantılarında da üye sıfatıyla yer aldı.
Ayrıca Mısır'ın Londra ve Abidjan Başkonsolosluğu'nda ve Mısır Dışişleri Bakanlığı'nın Asya, Arap ve Afrika işlerinden sorumlu müsteşarlık dairelerinde üye olarak çalıştı. Afrika Birliği zirve toplantılarında Mısır heyetinde oturumlara da katılan Fehmi, Birleşik Krallık’ta siyaset bilimi alanında yüksek lisans ve doktora derecelerine sahip.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi geçtiğimiz mayıs ayında, Büyükelçi Radi’nin İtalya hükümeti nezdinde olağanüstü ve tam yetkili büyükelçi olarak atanmasını da içeren, Mısır Dışişleri Bakanlığı'nın yıllık diplomatik atamalarına ilişkin bir karar yayınlamıştı.



Esad’ın kuzeni Rami Mahluf: Suriye'nin kıyı bölgelerinde 150 bin kişiden oluşan özel silahlı gruplar kurduk

Şam'daki 4. Tümen karargahında devrik Devlet Başkanı Beşar Esad ve kardeşi Mahir'in portresinin yanında yeni Suriye güçlerinin bir üyesi (Reuters)
Şam'daki 4. Tümen karargahında devrik Devlet Başkanı Beşar Esad ve kardeşi Mahir'in portresinin yanında yeni Suriye güçlerinin bir üyesi (Reuters)
TT

Esad’ın kuzeni Rami Mahluf: Suriye'nin kıyı bölgelerinde 150 bin kişiden oluşan özel silahlı gruplar kurduk

Şam'daki 4. Tümen karargahında devrik Devlet Başkanı Beşar Esad ve kardeşi Mahir'in portresinin yanında yeni Suriye güçlerinin bir üyesi (Reuters)
Şam'daki 4. Tümen karargahında devrik Devlet Başkanı Beşar Esad ve kardeşi Mahir'in portresinin yanında yeni Suriye güçlerinin bir üyesi (Reuters)

Devrik Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın kuzeni ve işadamı Rami Mahluf, Rusya'ya yakınlığıyla bilinen eski rejim özel kuvvetler komutanı “Kaplan” lakaplı Süheyl el-Hasan ile işbirliği içinde  özel kuvvetler kurduklarını açıkladı.

Mahluf, bu güçlerin amacının intikam almak olmadığını, kıyı bölgelerinde yaşayan halkı korumayı hedeflediğini söyledi. Suriye hükümetinden “ülkeyi korumak için işbirliği yapmasını” isteyen Mahluf, "Kıyı şeridinde yaşayan halkı katliam, öldürme, kaçırma ve esaretten koruyamadılar" dedi.

Mahluf'a atfedilen ve hala kırmızı, beyaz ve siyah renklerden oluşan eski bayrağın yer aldığı Facebook hesabından yapılan açıklamada Mahluf, “kıyı bölgesinin” korunması için destek çağrısında bulundu.

Mahluf, 150 bin kişilik bir özel kuvvetler tümeninin yanı sıra aynı sayıda bir yedek kuvvetin ve yaklaşık bir milyon kişilik halk komitelerinin kurulduğunu açıkladı ve bu oluşumlar üzerinde Süheyl el Hassan ile işbirliği içinde çalıştığını söyledi.

Kıyı bölgesi halkı onurlu ve barış içinde yaşayamayacağı herhangi bir çözümü reddettiğini açıklayan Mahluf, "Rusya'daki dostlarımız” olarak tanımladığı uluslararası topluma “Suriye kıyı bölgesini” desteklemeleri çağrısında bulundu.

Tüm ekonomik, askeri ve halk potansiyelimizi uluslararası toplumun gözetimi altına koyduklarını ifade eden Mahluf, Putin'den ortak bir çalışma mekanizması için formüller bulmak üzere Şam hükümetiyle temasa geçmelerini istedi.

Mahluf rejimin çöküşü ile ilgili olarak şunları söyledi: “Eğer Esad kukla olsaydı Suriye düşmezdi.” Kaplan'ın önderliğinde kendisinin ve adamlarının askeri, ekonomik, sosyal ve idari destek sağladığını ve eski rejimin ordusunun “savaş boyunca çökmesini” engellediğini belirten Mahluf, Beşar Esad ve adamlarını ülkeyi adaletsizliğe ve yolsuzluğa sürükleyen “çocuklar” olarak tanımladı.

9 Mart'ta kıyıdaki olayları değerlendiren Rami Makhlouf, 4. Tümen Tuğgenerali Gıyas Dalla ve askeri güvenlik şefini yaşanan katliamların sorumlusu olmakla, halkının kanının ticaretini yapmakla, sivilleri töhmet altında bırakmakla ve onların para ihtiyacını sömürmekle suçladı.