Abbas, Mısır ve Ürdün istihbarat direktörleriyle görüştükten sonra Blinken ile bir araya geldi

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AFP)
TT

Abbas, Mısır ve Ürdün istihbarat direktörleriyle görüştükten sonra Blinken ile bir araya geldi

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (AFP)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Mısır İstihbarat Başkanı Abbas Kamil ve Ürdün İstihbarat Başkanı Ahmed Hüsnü ile üçlü görüşmesinin ardından Ramallah’ta ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ile görüştü.
Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Batı Şeria’da sükuneti empoze etmek amacıyla ABD, Ürdün ve Mısır’ın uyumlu bir şekilde hareket ettiğini ve güvenlik koordinasyonunun tam olarak yeniden sağlanması da dahil, gerilim seviyesini mümkün olan her şekilde azaltmak için İsrailli ve Filistinlilerle yapılan görüşmelere odaklanıldığını bildirdi.
Kaynaklara göre Abbas, iki gün önce Ramallah’ta görüştüğü CIA Direktörü William Burns de dahil tüm muhataplarına, güvenlik koordinasyonunu yeniden başlatmaya ve hatta derhal barış müzakerelerine gitmeye hazır olduğunu, ancak bölgede kıvılcımı ateşleyen şeyin, sağcı İsrail hükümeti ve onun aşırılık yanlısı politikaları olduğunu ifade etti.
Abbas, Filistin Yönetimi’ne yönelik yaptırımların kaldırılması, vergi kesintilerinin durdurulması, Filistin bölgelerine yönelik saldırılara son verilmesi, Batı Şeria’daki yerleşim inşa planlarının bırakılması, Kudüs ile Batı Şeria’daki yerleşimcilerin frenlenmesi ve Mescid-i Aksa’daki statükonun herhangi bir değişiklik ve provokasyon olmaksızın sürdürülmesi de dahil olmak üzere İsrail’in tek taraflı eylemlerinin durdurulmasını talep etti.
Israel Today’e konuşan Filistinli bir yetkili, “Devlet Başkanı Abbas, bu talepleri yerine getirmek için gerçek adımların atıldığı izlenimine kapılırsa, güvenliği İsrail ile yeniden koordine etmeyi düşünecektir” dedi.
Pazar günü Abbas’la görüşen Burns, güvenlik koordinasyonunun yeniden sağlanması için baskı yaptı.
Abbas ise, geçen hafta İsrail ordusunun Cenin’de 10 Filistinlinin hayatını kaybettiği ölümcül saldırısının ardından güvenlik işbirliğinin tamamen dondurulduğu duyurulmasına rağmen, İsrail ile güvenlik koordinasyon sisteminin bazı bölümlerinin devam ettiğini söyledi.
İsrail merkezli Channel 12 kanalına konuşan bir yetkiliye göre Abbas, Burns’e “Hassas güvenlik ilişkilerinin önemli bir bileşeni olan istihbarat bilgilerinin İsrail ile paylaşılması devam ediyor” dedi.
İsminin gizli kalmasını isteyen yetkili, “Abbas, Burns’e Filistinli güvenlik güçlerinin şüphelileri yakalamaya devam edeceğine ve sükunet yeniden sağlandığında güvenlik koordinasyonunun tamamen sağlanacağına dair güvence verdi” ifadelerini kullandı.
Abbas, Burns’ün Cuma günü Kudüs’te İsraillilerin ölümüne yol açan saldırıyı kınama talebini, bunun ‘siyasi intihar’ anlamına geleceğini söyleyerek reddetti.
Abbas ayrıca, “Ramallah, güvenlik koordinasyonunun kesilmesine ilişkin duyurusunun, İsrail hükümetini Filistin Yönetimi’nin çökmesini önlemek için daha dengeli bir yaklaşım benimsemeye sevk edeceğini umuyor” diye konuştu.



Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.


İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.