Ukrayna saflarında savaşan Çeçen Dudayev Taburu: Özgür bir gelecek için mücadele veriyoruz

Savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (AP)
Savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (AP)
TT

Ukrayna saflarında savaşan Çeçen Dudayev Taburu: Özgür bir gelecek için mücadele veriyoruz

Savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (AP)
Savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (AP)

Ukrayna saflarında savaşan Çeçen Cevher Dudayev Taburu, Birleşik Krallık'ın önde gelene gazetelerinden Guardian'a konuştu.
Kendisini Tor diye tanıtan Çeçen savaşçı, Rus ordusuna karşı Kiev güçleri yanında savaşarak "Özgür bir gelecek için mücadele veriyoruz" dedi.
38 yaşındaki asker, Çeçen karşıtı propaganda nedeniyle Ukrayna'da kendilerine yönelik olumsuz bir yaklaşım sergilendiğini söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:
"Ukraynalıların bizim hakkımızda ne düşündüğü umurumuzda değil, Amerikalıların, Rusların ya da Britanyalıların düşündüklerini de umursamıyoruz. Hatta Çeçenlerin bizim hakkımızda ne düşündüğü de umurumuzda değil. Evet. Yapmamız gereken neyse onu yapmak zorundayız."
Guardian, taburdaki savaşçıların çoğunun, Rusya'ya bağlı Çeçenistan Özerk Yönetimi lideri Ramazan Kadirov'un baskıcı yönetiminden kaçan kişilerden oluştuğunu aktardı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e yakınlığıyla bilinen Kadirov, Ukrayna savaşına verdiği destek nedeniyle ABD ve Avrupa Birliği tarafından yaptırım listesine alınmıştı.
Tor, Ukrayna'da Çeçenlere yönelik olumsuz tutumun Kadirov'un politikalarından kaynaklandığına da dikkat çekti.
Savaşçı, buna rağmen "Rus boyunduruğu altındaki ulusların özgürleştirilmesini temsil ettiği için" Kiev güçleriyle birlikte savaştıklarını ifade etti. Tor'a göre bu ulusların başında Çeçenistan geliyor.
Haberde, taburun Ukrayna ordusuna bağlı faaliyet gösterdiği ama ülkenin savunma bütçesinden faydalanmadığı bilgisi de paylaşıldı.
Putin'in 24 Şubat'ta verdiği askeri operasyon emriyle başlayan savaşta tabur, martta Kiev'in kuzeyinde Ruslara karşı sabotaj saldırıları düzenlemiş ve İzyum'daki çatışmalarda yer almıştı.
Tabur, son iki haftadır Donetsk'teki stratejik Bahmut şehrinde Kremlin güçleriyle savaşıyor.
Kendisini Maga olarak tanıtan bir savaşçı, Rusların her şeyi yok ettiğini belirterek, şunları söyledi:
"Rusların çok sayıda havanı var, Ukrayna ordusununsa tüm cepheleri savunacak kadar havanı yok. Bunlar Rusları geride tutmaya yetmiyor. Rusların taktiği her şeyi yok etmek. Geri sadece yıkıntılar kalıyor, sonra da piyadeleri gönderiyorlar. Çeçenistan'da da bu taktiği kullanmışlardı."
Batı'nın tank yardımlarının önemli olduğunu ama geç kaldığını savunan Tor ise "Biz gelecek adına savaşıyoruz. Kendimiz, Ukrayna ve genç nesil için özgür bir gelecek kazanmak amacıyla savaşıyoruz" dedi.
Independent Türkçe, Guardian, RFERL



Fraksiyonel plan Irak'ı yeniden ABD-İran çatışmasının merkezine yerleştiriyor

Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)
Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)
TT

Fraksiyonel plan Irak'ı yeniden ABD-İran çatışmasının merkezine yerleştiriyor

Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)
Irak güvenlik güçlerine ait zırhlı araçlar Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği önünde konuşlanıyor (Reuters)

Washington ile Tahran arasındaki gerginlik Irak'ın başkenti Bağdat'a da sıçradı. ABD'nin “güvenlik riski” nedeniyle bu ülkeye seyahat etmeme uyarısının ardından, istihbarat kaynaklarından milis grupların ABD çıkarlarını hedef alacağına dair bilgiler gelmesi üzerine, ABD diplomatları askeri uçaklarla tahliye edildi.

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es- Sudani bugün (Perşembe) yaptığı açıklamada, bölgedeki gerginliğin çözüme hizmet etmediğini ve ülkesinin İran-ABD müzakerelerinde olumlu sonuçlara yol açacak “adil ve dengeli” bir yaklaşımın bulunmasını desteklediğini söyledi.

Sudani, basın açıklamasında, bölgedeki çatışmanın nedenlerinin Filistin meselesinin önemi ve Gazze'ye yönelik saldırıların gerginliği tırmandırması, istikrarı bozması ve bölgeyi şiddete sürükleme çabalarıyla bağlantılı olduğunu belirtti.

Sudani, uluslararası toplumun görevlerini yerine getirmesi ve Gazze'deki savaşı durdurması gerektiğini vurgulayarak, ateşkesi ihlallerin devam etmesi ve İsrail'in Lübnan'a saldırılarının tekrarlanmasına da dikkat çekti.

İran Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami, İran ile ABD arasındaki nükleer müzakerelerin sonucunu beklerken, ülkesinin her senaryoya hazır olduğunu ve “askeri stratejisi” olduğunu söylemişti.

ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği, İran ile nükleer müzakerelerin akıbeti belirsizliğini korurken, vatandaşlarına Irak'a hiçbir nedenle seyahat etmemelerini istedi.

cvfgbh
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es- Sudani (Reuters)

Büyükelçilik, Irak'ın başkentindeki ABD personelinin güvenlik endişeleri nedeniyle Bağdat Havalimanı'nı kullanmasının yasaklandığını belirterek, Irak'ta terör saldırıları ve diğer faaliyetler dahil olmak üzere şiddet olayları yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Amerikalıların tahliyesi

Kürt haber ağı Rudaw, ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği sözcüsünün, zorunlu olmayan personelin ülkeyi terk etme emrinin Büyükelçilik ve Irak'ın kuzeyindeki Kürdistan bölgesinin başkenti Erbil'deki Başkonsolosluğu'nu da kapsadığını söylediğini aktardı.

ABD Başkanı Donald Trump, Washington'un Ortadoğu'daki bir grup zorunlu olmayan personelini tahliye ettiğini doğrularken, Washington Post gazetesi, ABD'nin olası bir İsrail saldırısına karşı İran'a karşı yüksek alarmda olduğunu yazdı.

Büyükelçilik, ABD karşıtı milislerin ABD vatandaşlarını ve uluslararası şirketleri tehdit ettiğini belirtti. Büyükelçilik, Irak'taki ABD vatandaşlarının şiddet ve kaçırılma dahil olmak üzere büyük risklerle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Iraklı siyasetçi Meş'an el-Ceburi, büyükelçiliğin silahlı gruplar tarafından öldürülme ve kaçırılma tehlikesine işaret etmesinin spontane bir hareket olmadığını ve çoğunlukla belirli Iraklı gruplara yönelik olası önleyici saldırıların habercisi olarak yorumlanabileceğini söyledi.

Daha sonra Iraklı güvenlik kaynakları, “şiddet olayları” konusunda yüksek uyarılar eşliğinde, ABD askeri uçaklarının Bağdat Uluslararası Havalimanı yakınlarındaki bir askeri üsse indiğini bildirdi.

Kaynaklar, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, ABD uçağının Bağdat'ın batısındaki “Victoria” üssüne indiğini ve ABD büyükelçiliğindeki diplomat ve çalışanları tahliye etmek için hazırlandığını belirtti.

Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı Sözcüsü Sabah al-Numan ise, ABD Büyükelçiliği'nin bazı personelini tahliye etme kararının, Irak topraklarında herhangi bir güvenlik tehdidi ile ilgisi olmayan, önleyici bir tedbir olduğunu belirtti. Numan, tüm diplomatik misyonların istikrarlı ve güvenli bir ortamda çalıştığını, Ülke genelinde istikrarın artması ve güvenlik planlarının etkin bir şekilde uygulanmasıyla birlikte, ABD'nin Bağdat'taki büyükelçiliğini tahliye etme kararının Irak'ta herhangi bir güvenlik tehdidi ile ilgisi olmadığını belirtti.

Irak'ın güneyindeki petrol sahalarında operasyonları denetleyen bir Iraklı yetkili de, yabancı enerji şirketlerinin ülkedeki faaliyetlerini normal şekilde sürdürdüğünü söyledi.

jukı
İki adet “Sikorski Black Hawk” helikopteri Bağdat semalarında uçuyor (Reuters)

Reuters, yetkilinin Irak Petrol Bakanlığı'nın sektörde faaliyet gösteren şirketlerden personel sayısında azalma konusunda herhangi bir bildirim almadığını aktardı.

Fraksiyonlar düzeyinde ise, Kataib Seyyid eş-Şüheda Tugayı'nın sekreteri Ebu Alaa el-Velayi Perşembe günü, İran'a karşı savaş çıkması halinde ABD'nin çıkarlarına saldırmak için onlarca intihar bombacısı gönderecekleri tehdidinde bulundu.

İstihbarat bilgileri

Bu bağlamda, Bağdat Üniversitesi'nde kamu politikası profesörü olan İhsan Şemri, “Washington ile Tahran arasındaki müzakerelerin tıkanması halinde, gerginliğin tırmanarak İsrail'in İran'daki nükleer ve füze tesislerine geniş çaplı bir saldırı düzenlemesine kadar varabileceğini” belirtti.

Ancak Şemri, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, gerilimin kapsamlı bir savaşa varamayacağını ve en olası senaryonun İsrail'in İran'a sınırlı bir saldırı düzenlemesi olduğunu belirtti.

Iraklı araştırmacı Akil Abbas ise ABD'nin İran'a yönelik bir saldırı hazırlığında olduğuna dair yeterli gösterge bulunmadığını, aksine Irak'taki silahlı grupların Irak ve Arap ülkelerinde Amerikalıları hedef alabileceğine dair istihbarat bilgileri olduğunu ve bu nedenle bazı önlemlerin alındığını belirtti.