Eski NATO komutanı Stavridis: İttifakın birliğine tek engel Türkiye

Yunan asıllı ABD'li komutan, diğer NATO ülkelerinin "sabrının tükendiğini" öne sürdü

Putin'in 24 Şubat'ta verdiği emirle başlayan savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (Reuters)
Putin'in 24 Şubat'ta verdiği emirle başlayan savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (Reuters)
TT

Eski NATO komutanı Stavridis: İttifakın birliğine tek engel Türkiye

Putin'in 24 Şubat'ta verdiği emirle başlayan savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (Reuters)
Putin'in 24 Şubat'ta verdiği emirle başlayan savaşın 342. gününde çatışmalar özellikle Donbas bölgesinde yoğunlaşmış durumda (Reuters)

Eski NATO Avrupa Müttefik Kuvvetleri Komutanı James Stavridis, Yunanistan'ın önde gelen gazetelerinden Kathimerini'ye söyleşisinde, NATO'nun birliğinin önündeki temel engelin Türkiye olduğunu savundu.
Son dönemde İsveç ve Finlandiya'nın üyelik sürecinde yaşanan gerginlikleri değerlendiren Stavridis, diğer NATO ülkelerinin "sabrının tükendiğini" söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:
"Umarım NATO'nun Türkiye ya da İsveç ve Finlandiya arasında seçim yapmak zorunda kalacağı bir noktaya gelmeyiz. Henüz böyle bir durum yok; Türkiye'deki siyasi dönemin bahardaki seçimlerle tamamlanmasını beklemeliyiz. Ancak 29 ülkenin sabrı sonsuz değil ve ittifakın geri kalanında İsveçlilerle Finlandiyalıları birliğe dahil etmek için muazzam bir destek var."
Mayısta NATO'ya resmi üyelik başvurusu yapan Finlandiya ve İsveç'in ittifaka katılması için yürütülen süreç henüz sonlanmadı.
67 yaşındaki Stavridis, 14 Mayıs'ta düzenlenmesi planlanan seçimlerden çıkacak sonuca göre hareket edilmesi gerektiğini belirterek, iki İskandinav ülkesinin de NATO'ya bu yıl katılacağından emin olduğunu ifade etti.
"Türkiye ayak sürüyor"
2009-2013'te görev yapan Yunan asıllı Stavridis, Ukrayna savaşında NATO'nun birlik olarak hareket ettiğini ve buna yalnızca Türkiye'nin engel oluşturduğunu savunarak, şu yorumları yaptı:
"Tüm ittifak, Ukraynalılara yardım kapasitesini ve seviyesini artırmak için aşağı yukarı birlikte hareket ediyor. Rusların savaş suçu işlediği barbarca saldırılarına uğrayan çaresiz Ukraynalılara insani yardım akışı da sorunsuz şekilde işliyor. Gördüğüm tek engel, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılımına izin vermekte ayak sürümeye devam eden Türkiye. Bunun dışında Batı'nın dayanışması ve birliği dikkat çekici."
Stavridis geçen hafta Almanya, ABD ve Birleşik Krallık gibi ülkelerin Kiev yönetimine tank gönderme kararını da doğru bulduğunu belirterek, "Bu etkili ve fark yaratabilecek bir zırhlı güç oluşturacak" dedi.
Eski NATO komutanı, Ukrayna ordusuna savaş jeti gönderilmesinin de değerlendirmeye alınması gerektiğini ifade etti. Kiev yönetimi jetler için Batı'ya baskı yaparken, ABD ve Almanya savaş uçağı göndermeyeceklerini söylemişti.
Stavridis, ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley'nin 20 Ocak'taki açıklamasında "Ukrayna'dan tüm Rus askerleri çıkarmak çok zor olacak" sözlerine katıldığını da belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Rusya'yı işgal ettiği tüm topraklardan tamamen çıkarmanın zor olacağı konusunda Milley'le hemfikirim. Ancak Rusya'nın savaş alanındaki kötü lojistik durumu devam ederse, bu tamamen imkansız olmayabilir. Öte yandan özellikle Kırım'da iyice yerleşmiş durumdalar ve geri çekilmeye niyetleri yok."
"Rusya için geri dönüş yolu olabilir"
Eski komutan, Kremlin'in uluslararası arenada gittikçe yalnızlaştığını ve bunun endişelendirici olduğunu da söyledi. Rusya'nın kendi durumunu izlediği politikalarla belirleyeceğini ifade eden Stavridis, şöyle konuştu:
"Vladimir Putin gerçekten taktiksel nükleer silah kullanmayı seçerse, uluslararası toplumda kalan desteği de kaybeder. Fakat iyi niyetli şekilde müzakerelere girerse, Rusya için hâlâ geri dönüş yolu olabilir."
Independent Türkçe, Kathimerini, CBS News, Politico



Erdoğan, Trump ile SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonunu görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
TT

Erdoğan, Trump ile SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonunu görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

Türk kaynaklar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) zirvesi kapsamında yaptıkları görüşmede, Suriye'deki gelişmeleri çeşitli boyutlarıyla ele aldıklarını açıkladı.

Kaynaklar, Erdoğan'ın Trump ile salıyı çarşambaya bağlayan gece gerçekleşen görüşmesinde, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) yeni Suriye ordusuna entegrasyonunu ele aldığını söyledi. Erdoğan, Suriye yönetiminin DEAŞ dahil tüm terör örgütleriyle mücadelede kararlı olduğunu ve Türkiye'nin de bu konuda Suriye yönetimine desteğini sürdürdüğünü vurguladı.

thyu
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara geçtiğimiz mart ayında SDG'nin Suriye ordusuna entegre edilmesi için SDG lideri Mazlum Abdi ile anlaşma imzaladı. (EPA)

Şarku’l Avsat’ın Türk hükümetine yakın medya kuruluşlarından aktardığına göre Erdoğan, SDG'ye ABD desteği konusuna da değindi. Erdoğan, “Mart ayında Şam ile imzalanan anlaşma uyarınca SDG'nin Suriye ordusuna entegre edilmesinin ardından bu desteğin sürdürülmesine gerek kalmayacak… Suriye yönetimi, Türkiye'nin de desteğiyle, DEAŞ üyelerinin ve ailelerinin tutulduğu hapishanelerin kontrolünü ele geçirecek” ifadelerini kullandı.

SDG'ye yönelik suçlamalar

Erdoğan daha önce SDG'yi, lideri Mazlum Abdi ile Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara arasında imzalanan anlaşmayı geciktirmekle suçlamış, ‘SDG’nin anlaşmanın uygulanmamasının sonuçlarına katlanacağını ve Türkiye'nin bu konuyu yakından takip ettiğini’ belirtmişti.

Türkiye, ABD'nin ‘DEAŞ'a karşı savaşta yakın müttefik’ olarak gördüğü SDG'nin en büyük bileşeni olan YPG’nin dağıtılmasını, yabancı savaşçılarının Suriye'yi terk etmesini ve kalan savaşçıların yeni Suriye ordusuna entegre edilmesini talep ediyor. Washington ise ‘önemli bir müttefik’ olarak SDG'nin yanında durmaya devam edeceğini vurguluyor.

Kaynaklar, Erdoğan'ın Trump'la ayrıca, ‘ABD'nin Suriye'ye yönelik yaptırımlarının kaldırılması kararının uygulanması için atılan adımları ve ABD'nin Suriye'deki güçlerinin durumunu, İsrail'in Suriye topraklarına yönelik saldırılarını, bunların durdurulması ihtiyacını ve Suriye'nin birliği ve egemenliğinin desteklenmesi için yapılacak çalışmaları’ da ele aldığını söyledi.

dfrgthy
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer dün Lahey'de düzenlenen NATO zirvesi çerçevesinde görüşmelerde bulundu. (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

Erdoğan dün NATO zirvesi çerçevesinde Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer ile yaptığı görüşmede, “Türkiye, Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini koruyarak istikrarını desteklemeye devam edecektir” dedi.

Suriyeliler için kolaylıklar

Öte yandan Türkiye'deki Suriyeli sivil toplum aktivistleri, geçtiğimiz günlerde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Göç İdaresi Başkanlığı yetkilileriyle görüştüklerini ve Suriyelilerin statülerine ilişkin güvence aldıklarını açıkladılar.

Aktivistler, ‘Türkiye'de kalmak isteyen hiçbir Suriyelinin ülkesine dönmeye zorlanmayacağı, dönüşün sadece gönüllülük esasına dayanacağı ve daha sonra Türkiye'ye giriş yasağı getirilmeyeceği’ yönünde güvence aldıklarını ifade ettiler.

Türk yetkililer, ‘giriş ve vize işlemlerinin kolaylaştırılacağını, 1 Temmuz itibariyle sınır kapılarının çifte vatandaşlık sahiplerine ve birinci derece akrabalarına açılacağını ve Suriyeli üniversite öğrencilerinin, geçici koruma kartına sahip üniversite öğrencileri de dahil olmak üzere, yılda dört kez kara kapılarından ülkelerine giriş yapmalarına izin verileceğini’ doğruladı.

Suriyeli aktivistler, Suriyelilerin ve Türklerin, Türkiye ve Suriye'de gayrimenkul sahibi olmalarının önündeki engellerin kaldırılması için de çalışmaların sürdüğünü kaydetti.

hyu
Okulların kapanmasının ardından ülkelerine dönen Suriyeli mültecilerin sayısı artmaya başladı. (AFP)

Türkiye'deki Suriyelilerin ülkelerine dönüşü, geçtiğimiz cuma günü okulların kapanmasının ardından gönüllü ve kalıcı dönüşler kapsamında gözle görülür bir artışa sahne olmaya başladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, geçtiğimiz cuma günü Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Göç İdaresi Başkanlığı, Türk Kızılayı ve bazı sivil toplum kuruluşlarının iş birliği yaptığı bir proje kapsamında gönüllü geri dönüşleri desteklemek amacıyla kurulan merkezin açılışında, Beşşar Esed rejiminin 8 Aralık 2024'te devrilmesinden bu yana 273 binden fazla Suriyelinin gönüllü olarak ülkelerine döndüğünü açıkladı.