Uluslararası kuruluşlarda Bakü-Tahran çatışması

Azerbaycan makamları İran'dan uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir şebeke üyelerinin tutuklandığını duyurdu

İçişleri Bakanlığı'nın uyuşturucu kaçakçısı şebekenin üyeleri olduğunu belirttiği şahıslar. ( Azerbaycan medyası)    
İçişleri Bakanlığı'nın uyuşturucu kaçakçısı şebekenin üyeleri olduğunu belirttiği şahıslar. ( Azerbaycan medyası)    
TT

Uluslararası kuruluşlarda Bakü-Tahran çatışması

İçişleri Bakanlığı'nın uyuşturucu kaçakçısı şebekenin üyeleri olduğunu belirttiği şahıslar. ( Azerbaycan medyası)    
İçişleri Bakanlığı'nın uyuşturucu kaçakçısı şebekenin üyeleri olduğunu belirttiği şahıslar. ( Azerbaycan medyası)    

Bakü, İran yanlısı ‘casusluk şebekesinin’ izini sürmek için kapsamlı güvenlik operasyonu başlattıktan bir gün sonra, İran'ın, uluslararası kuruluşların Tahran'daki Azerbaycan Büyükelçiliği’ne yönelik saldırıyı kınamasını engellemeye yönelik hareketini eleştirdi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Bakü'nün ‘terör saldırısını kapsamlı bir şekilde araştırdığını vurgularken, Azerbaycan İçişleri Bakanlığı, İran'dan uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir şebekenin dağıtıldığını ve 36 üyesinin tutuklandığını duyurdu.
Azerbaycan "Dışişleri Bakanlığı", Tahran'ın büyükelçiliği korumayarak uluslararası yükümlülükleri ihlal ettiği yönündeki suçlamalarını yineledi. Bakü, komşusu Tahran'ın uluslararası kuruluşların Tahran'daki Azerbaycan Büyükelçiliği’ne düzenlenen saldırıyla ilgili belgeleri kabul etmesini engellemesini kınadı.
Azerbaycan medyasına göre Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada “İran, üyesi olduğu ve kararları uzlaşıya dayalı uluslararası örgütlerde terör saldırısının uluslararası düzeyde geniş çapta teşhir edilmesini engellemeye çalışmaktadır” denildi. Tahran'a ‘terör eyleminin’ organizatörlerini ve faillerini tespit etme ve Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi'nin yükümlülüklerini yerine getirmesi çağrısında bulunuldu.
Azerbaycan merkezli Trend Haber Ajansı’na göre açıklamanın devamında “İran, Azerbaycan'ın saldırının hemen ardından Bağlantısızlar Hareketi Koordinasyon Ofisi ile Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı’na (CICA) sunduğu açıklamaların taslaklarına ve verilere itiraz etti” ifadeleri kullanıldı. Bakü, iki örgüte saldırıyı kınama çağrısında bulunurken, İran'ın ‘kışkırtıcı hamlesini’ eleştirdi. Bakanlık, “Azerbaycan, büyükelçiliğine yönelik terör eyleminin geniş çapta kınanması ve bu eylemin faillerinin cezalandırması için ilgili tüm uluslararası platformlara başvuracaktır” ifadelerini kullandı. Öte yandan son günlerde İran medyası, başta Dışişleri Bakanlığı olmak üzere İranlı yetkililerin 'itidalli' olarak nitelendirdikleri tutumlarına karşılık Azerbaycan'daki yetkililerin tutumlarını eleştiriyor.
İranlı yetkililer kanlı saldırıdan çok kısa bir süre sonra saldırıyı gerçekleştiren silahlı şahsın tutuklandığına dikkat çekerek, olayın bireysel ve ailevi saikli olduğu konusunda ısrar ediyor. Ancak Azerbaycan Tahran'daki Büyükelçiliği’ni kapatıp diplomatik personelini tahliye ederken, Azeri Türklerinin İran'daki başkenti Tebriz'de bulunan konsolosluğunu açık tuttu. Daha sonra vatandaşlarını İran'a seyahat etmemeleri konusunda uyardı ve İran'da halihazırda bulunanlara ise dikkatli olmalarını tavsiye etti.
Bazı kaynaklar, saldırganın İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) eski bir subayı olduğunu öne sürdü.
İki gün önce Azerbaycan güvenlik güçleri, Azerbaycan'daki İran yanlısı medya kuruluşlarından SalamNews internet sitesi ve İnteraz kanalının merkezine baskın yaptı. Yetkililerin İran’ın ‘casusluk’ şebekesine karşı düzenlediğini söylediği operasyonda yedi kişi tutuklandı.

Uyuşturucu şebekesi
Azerbaycan İçişleri Bakanlığı, İran İslam Cumhuriyeti'nden büyük miktarlarda uyuşturucu kaçakçılığı yapan organize bir suç örgütünün üyelerini tutukladığını duyurdu. Şebekenin ‘Pünhan, Baba, Peyman ve Araz’ gibi takma adlar ile çalıştığını açıkladı.
Bakanlık, Azerbaycan Narkotik Suçlarla Mücadele Genel Müdürlüğü'nün 20 gün süren operasyonunda başkent Bakü ve diğer bölgelerde yasadışı faaliyetlere karışan 36 kişiyi tutukladığını kaydetti. Yarı resmi Trend Haber Ajansı, yetkililerin 3 bin metadon ve ecstasy hap da dahil olmak üzere 114 kilo narkotik ve psikotrop madde ele geçirdiğini bildirdi. Tutuklananların arasında genç erkeklerin de yer aldığını belirterek uyuşturucuların ve ağın tutuklanan üyelerinin fotoğraflarını yayınladı.
 



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia