ABD, kadınlara baskı nedeniyle bazı Taliban üyelerine yeni vize kısıtlamaları getiriyor

İktidara dönüşünden bu yana, "Taliban" hareketi Afgan kadınlarına katı kısıtlamalar getirdi (AP)
İktidara dönüşünden bu yana, "Taliban" hareketi Afgan kadınlarına katı kısıtlamalar getirdi (AP)
TT

ABD, kadınlara baskı nedeniyle bazı Taliban üyelerine yeni vize kısıtlamaları getiriyor

İktidara dönüşünden bu yana, "Taliban" hareketi Afgan kadınlarına katı kısıtlamalar getirdi (AP)
İktidara dönüşünden bu yana, "Taliban" hareketi Afgan kadınlarına katı kısıtlamalar getirdi (AP)

ABD, Afganistan'da kadın haklarına getirilen yasaklara yanıt olarak Taliban geçici hükümetine ek vize kısıtlamalarının getirileceğini duyurdu.
Dışişleri Bakanı Antony Blinken, yaptığı açıklamada, Taliban yönetiminin kadın ve kız çocuklarına yönelik baskı ve şiddetine karşı eyleme geçeceklerini söyledi.
Afganistan'da kadınlara yönelik devam eden baskıcı politikalarla şiddetten sorumlu veya suç ortağı olduğuna inanılan mevcut ve eski Taliban üyelerinin yanı sıra devlet dışı güvenlik gruplarının üyelerine ve diğer kişilere ek vize kısıtlamaları getirilmesi için harekete geçtiklerini belirten Blinken, "Bu tür kişilerin yakın aile üyeleri de bu vize kısıtlamalarına tabi olabilir." dedi.
Blinken, Taliban'ın kararlarıyla Afgan halkının refahını bir kez daha hiçe saydığını vurgulayarak, Taliban'ın eylemlerinin bir milyondan fazla okul çağındaki kız çocuğunu ve genç kadını okuldan mahrum bıraktığını, daha fazla kadının üniversitelerden ve sayısız Afgan kadının iş gücünden dışlandığını aktardı.
Taliban'ın eylemlerini en güçlü ifadelerle kınadıklarının altını çizen Blinken, ülkesinin, kadınlar ve kız çocukları da dahil olmak üzere tüm Afganların insan haklarını ve temel özgürlüklerini geliştirmek için elinden geleni yapmaya kararlı olduğunu kaydetti.
Taliban'ın 15 Ağustos 2021'de Afganistan'da yönetimine gelmesinin ardından kadınlar ve kız çocukları, eğitim hakkı da dahil olmak üzere pek çok haklarından mahrum kalıyor.
Taliban yönetimi aralık ayında kız öğrencilerin üniversitelerdeki eğitimlerinin ikinci bir duyuruya kadar askıya alındığını açıklamıştı.



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia