Avustralya İngiliz monarşisini banknotlarından çıkarma kararı aldı

Avustralya beş dolarlık banknotu (AFP)
Avustralya beş dolarlık banknotu (AFP)
TT

Avustralya İngiliz monarşisini banknotlarından çıkarma kararı aldı

Avustralya beş dolarlık banknotu (AFP)
Avustralya beş dolarlık banknotu (AFP)

Avustralya'nın yeni 5 dolarlık banknotlarında İngiltere Kralı 3. Charles'ın portresinin yer almayacağı bildirildi.
BBC'deki habere göre, Avustralya yeni tasarlayacağı banknotlardan İngiliz hükümdarını kaldırıyor.
Avustralya Merkez Bankasından (RBA) yapılan açıklamada, yeni 5 dolarlık banknotun tasarımının yerli Avustralyalıların kültür ve tarihini temsil edeceği belirtildi.
İngiltere'nin en uzun süre tahtta kalan hükümdarı Kraliçe 2. Elizabeth'in 8 Eylül 2022'de yaz tatilini geçirdiği İskoçya'da hayatını kaybetmesinin ardından tahta oturan Kral 3. Charles'ın portresinin söz konusu banknotta olmayacağı bildirilen açıklamada, değişikliğin hükümet ile yapılan istişareler sonucunda yapıldığı kaydedildi.
Yeni banknotun tasarlanıp basılmasının birkaç yıl süreceğine dikkat çekilen açıklamada, bu süre içerisinde mevcut 5 dolarlık banknotun da basılmaya devam edeceği ve kullanılacağı bilgisi paylaşıldı.
BBC'ye konuşan Merkez Bankası yetkilisi, şu anda başka herhangi bir banknotun tasarımını değiştirme planı olmadığını söyledi.
İngiliz hükümdarının portresi, her Avustralya banknot serisinde en az bir tasarımda yer alıyordu. Mevcut 5 dolarlık banknotta Kraliçe 2. Elizabeth'in portresi bulunuyor.

- Monarşi tartışmaları alevlendi
Kraliçe Elizabeth'in ölümü, anayasal monarşi olan Avustralya'nın geleceği hakkındaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Avustralya, eylül ayında Elizabeth'in ölümü ardından tahta oturan Charles'ın portresinin 5 dolarlık banknotlarda Kraliçe'nin yerini otomatik olarak almayacağını bildirmişti.
Her ne kadar sembolik olsa da İngiliz hükümdarı Avustralya, Yeni Zelanda ve Birleşik Krallık dışındaki diğer 12 İngiliz Milletler Topluluğu üyesinin de devlet başkanı sayılıyor.
Avustralyalılar, 1999'da yapılan referandumda İngiliz hükümdarının ülkenin devlet başkanı olarak kalmasını desteklemişti.
Avustralya geçen yıl ülkenin "genç ve özgür" olduğu ifadesini kaldırmak için milli marşını resmi olarak değiştirmişti.



Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
TT

Hong Kong'da tartışma yaratan öneri: "Yönetimin karalanması yasaklansın"

Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)
Hong Kong Baş Yöneticisi John Lee (Reuters)

Shweta Sharma Muhabir 

Hong Kong'un yasama meclisi, milletvekillerinin yönetimi "karalamasını" yasaklayacak ve Pekin'in kent üzerindeki genel kontrolüne "samimi destek" verilmesini zorunlu kılacak bir dizi yeni etik kural teklif etti.

Sadakati sağlamayı amaçlayan kurallar, bunların ihlali durumunda uzaklaştırmalar ve maaş kesintilerini de içeren 5 aşamalı bir ceza sistemi öngörüyor.

Hong Kong Yasama Konseyi'ne (LegCo) bu hafta sunulan yeni etik kuralların, Meclis Komitesi tarafından incelendikten sonra bir sonraki yasama döneminin başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Belgeye göre milletvekillerinin görevlerini yerine getirirken "Baş Yönetici'ye" ve Özel İdari Bölge (ÖİB) yönetimine "samimi destek" vermeleri ve yapıcı bir tutum sergilemeleri gerekiyor.

Metinde "Baş Yönetici'nin ve ÖİB yönetiminin görevlerindeki güvenilirliğini kasten karalamamalı; yürütmenin liderliğindeki yönetimin etkinliğini isteyerek zayıflatmamalı ya da baltalamamalılar" diye ekleniyor.

Ayrıca yalnızca Pekin'e ve Çin Komünist Partisi'ne (ÇKP) sadık kişilerin Hong Kong'da kamu görevi üstlenebileceği yönündeki emirlere atıfta bulunarak "Hong Kong'u vatanseverlerin yönetmesi" ilkesinin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor.

Hong Kong Free Press'e göre LegCo Başkanı Andrew Leung, kuralların milletvekillerinin konuşmasını engellemeyeceğini söyledi ancak "kırmızı çizgiyi aşmamaları" gerektiğine dair onları uyardı.

LegCo yeni kuralları uygulamak için Üyelerin Menfaatleri Komitesi'nin rolünü genişleterek adını "Yasama Konseyi Denetleme Komitesi" olarak değiştirmeyi önerdi.

Yeniden yapılandırılan bu organ, milletvekilleri hakkındaki şikayetleri soruşturma ve disiplin cezaları uygulama yetkisine sahip olacak.

Gözlemciler bu etik kuralların, 2020'de çıkarılan ulusal güvenlik yasasından bu yana siyasi muhalefet üzerindeki denetimi sıkılaştırmak ve yalnızca Pekin yanlısı "vatanseverlerin" Hong Kong'u yönetmesini sağlamak amacıyla yürütülen daha geniş kapsamlı bir baskının parçası olduğunu belirtiyor.

Çin anakarasına sınır dışı edilmeleri öngören bir yasa tasarısına tepki olarak 2019'da patlak veren hükümet karşıtı kitlesel protestoların aylarca sürmesinin ardından Pekin, Haziran 2020'de ulusal güvenlik yasasını yürürlüğe koyarak muhalefeti etkin bir şekilde susturdu.

O zamandan beri, önde gelen birçok aktivist ya yargılanıyor ya hapse atılıyor, demokrasi yanlısı medya kuruluşları kapatılıyor ve sivil toplum örgütleri dağılıyor veya faaliyetlerini gizlice sürdüyor.

Mart 2021'de Pekin, Hong Kong'u yalnızca "vatanseverlerin" yönetebilmesini sağlamayı amaçlayan bir yasa çıkardı.

Bu reformla yasama meclisindeki demokratik temsil azaldı, seçimlere daha sıkı denetim geldi ve adayları değerlendirmek için Pekin yanlısı bir inceleme komitesi kuruldu.

Hong Kong yönetimi bu değişikliğin kentin istikrarını ve refahını koruyacağını iddia etse de demokrasi yanlısı adayların seçime girmesini fiilen engellediği için uluslararası kamuoyundan geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia