Rapor: Abbas sonrası koltuk mücadelesi Ramallah Yönetimi’nin çökmesine neden olabilir

Seçimlerin yasal gerekçelere göre yapılmasının en iyi senaryo olduğu, ancak olasılığının en düşük ihtimal olduğu belirtiliyor.

Abbas, 2004 yılı sonlarında Yaser Arafat'ın ölümünün ardından Fetih Hareketi’ne ve Filistin Kurtuluş Örgütü'ne başkanlık etti. (AFP)
Abbas, 2004 yılı sonlarında Yaser Arafat'ın ölümünün ardından Fetih Hareketi’ne ve Filistin Kurtuluş Örgütü'ne başkanlık etti. (AFP)
TT

Rapor: Abbas sonrası koltuk mücadelesi Ramallah Yönetimi’nin çökmesine neden olabilir

Abbas, 2004 yılı sonlarında Yaser Arafat'ın ölümünün ardından Fetih Hareketi’ne ve Filistin Kurtuluş Örgütü'ne başkanlık etti. (AFP)
Abbas, 2004 yılı sonlarında Yaser Arafat'ın ölümünün ardından Fetih Hareketi’ne ve Filistin Kurtuluş Örgütü'ne başkanlık etti. (AFP)

Yayınlanan yeni bir uluslararası bir rapor, 87 yaşındaki Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas sonrası iktidar mücadelesinin “halk protestolarına, baskıya, şiddete ve belki de Filistin Yönetimi’nin çökmesine” neden olabileceği konusunda uyardı.
Brüksel merkezli Uluslararası Kriz Grubu raporunun yayınlanması, Salı günü Batı Şeria'daki Ramallah'ta Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in görüşmelerinin ardından geldi. Blinken, İsrail ve Filistin taraflarını gerginliği azaltmaya çağırdı.
Filistin sokaklarında, 2009'da sona ermesi beklenen bir dönem için 2005'te Filistin Yönetimi'ne başkan seçilen Abbas'ın halefinin kimliği hakkında spekülasyonlar yapılıyor.
Rapora göre, “yasal gerekçelere göre seçimlerin” yapılması en iyi senaryo, ancak bu olasılık “en düşük ihtimal” olmaya devam ediyor.
Yaser Arafat'ın 2004 yılı sonlarında ölümünün ardından Abbas, Filistin halkının tek meşru temsilcisi olan Fetih Hareketi’nin ve Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) başına geçti ve Ocak 2005'te Filistin Yönetimi'nin başkanı seçildi.
Raporda, Abbas'ın kendi yerine kimin geçeceğine karar verme yetkisinin verildiği Filistin kurumlarını ve mekanizmalarını görevden aldığı belirtildi. Böylece “kendisinden sonra kimin geçeceği ve bunun ne şekilde yapılacağı belirsiz” hale geldi.
Filistinliler 2005 yılından, yani Abbas'ın iktidara gelmesinden bu yana sandık başına gitmiyor.
Abbas, 2021'de cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin düzenleneceğini açıkladıktan sonra, İsrail'in 1967'den beri işgal ettiği ve Filistinlilerin gelecekteki devletlerinin başkenti olarak gördüğü Doğu Kudüs'te seçimlerin yapılmasına izin vermemesini gerekçe göstererek bu kararını geri aldı.
Analistler, Abbas'ın hamlesini, liderliğini üstlendiği Fetih Hareketi’nin ve Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas Hareketi’nin popülaritesindeki düşüş korkusuna bağladı.
Hamas’ın askeri olarak Gazze Şeridi'nin kontrolünü ele geçirmesi ve Fetih Hareketi’ni bölgeden kovmasıyla sonuçlanan kanlı çatışmaların ardından 2007 yılından bu yana iki hareket arasındaki ilişkide gerilim devam ediyor. Son yıllarda iki hareket arasında uzlaşmaya yönelik tüm girişimler başarısız oldu.
Raporda Abbas'ın yerine geçmesi muhtemel iki Filistinli yetkilinin isimleri geçiyor. Bunlar; Sivil İşler Bakanı ve FKÖ İcra Komitesi Genel Sekreteri Hüseyin eş-Şeyh ve Filistin İstihbarat Başkanı Macid Ferec.
Bu iki kişinin Filistin Yönetimi'nde büyük bir ağırlığı ve uluslararası toplumla çalışma becerileri olmasına rağmen, rapora göre Filistinliler arasında yeterince popüler değiller.
Raporda ayrıca Filistin Futbol Federasyonu Başkanı Cibril er-Rucub, Önleyici Güvenlik Servisi eski başkanı Muhammed Dahlan ve Başbakan Muhammed İştiyye’den de bahsediliyor.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre rapor, her birinin “özel bir ilişki ağına sahip olduğunu” ancak hiçbirinin “tek başına çalışamayacağını” öngörüyor.



İsrail, Gazze'deki tampon bölgeyi genişletmek için acele ediyor

 İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail, Gazze'deki tampon bölgeyi genişletmek için acele ediyor

 İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)

İsrail, Gazze Şeridi’nde işgal altındaki bölgeler (Sarı Hattın doğusu) ile Hamas'ın faaliyet gösterdiği bölgeleri (Sarı Hattın batısı) birbirinden ayıran Sarı Hattın yaklaşık 3 kilometre batısında yeni bir tampon bölge oluşturmaya çalışıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan silahlı gruplardan saha kaynaklarına göre İsrail'in bu çabaları, ateşkesin ikinci aşamasına geçmeden önce sahadaki yeni durumu istikrara kavuşturmayı amaçlıyor. Bu çabalar, işgalci İsrail güçlerinin tampon bölge için istedikleri yerleri belirlemelerine olanak tanıyan evlerin yıkılması ve arazinin düzleştirilmesini içeriyor.

Sahadaki bu gelişmeler, İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in geçtiğimiz pazar günü Gazze Şeridi'ndeki İsrail güçlerini teftiş ederken yaptığı açıklamalarla tutarlıydı. Zamir, Sarı Hattın yeni bir sınır, yerleşim yerleri için ileri bir savunma hattı ve bir saldırı hattı oluşturduğunu söyledi.

Buna karşın Hamas liderlerinden Husam Bedran, Zamir'in açıklamalarının işgalin ateşkes anlaşmasının şartlarına uymadığını açıkça ortaya koyduğunu vurguladı. Bedran dün Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada, Hamas’ın anlaşmanın ikinci aşamasına geçilmeden önce İsrail'in ateşkese yönelik ihlallerine son verilmesini istediğini belirtti.


Netanyahu: Şam ile temaslar bir anlaşmayla sonuçlanmadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Netanyahu: Şam ile temaslar bir anlaşmayla sonuçlanmadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden dün yapılan açıklamada, Suriye meselesine ilişkin ABD'nin de katıldığı son görüşmelerin iki taraf arasında bir anlaşma veya mutabakata yol açtığı iddiaları yalanlandı.

Açıklamada, Suriye ile ilgili konularda Washington'ın himayesinde görüşmeler ve temaslar yapıldığı, ancak bunların henüz ön görüşme aşamasında olduğu vurgulandı.

Bu konuda herhangi bir anlaşma veya niteliksel ilerleme olduğu yönündeki iddiaların doğru olmadığı vurgulanan açıklamada, temasların ABD'nin bölgede yürüttüğü daha geniş diplomatik çabaların bir parçası olduğu belirtildi.

Kaynaklara göre Netanyahu, İsrail medyasının, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul toplantıları sırasında, ABD'nin arabuluculuğuyla iki taraf arasında varılan anlaşmayı imzalamayı reddettiğini bildirmesinin ardından bu açıklamayı yapmak zorunda kaldı.


Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresine havan toplu saldırı: Can kaybı yok

İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)
TT

Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresine havan toplu saldırı: Can kaybı yok

İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in geçtiğimiz yaz Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonrasında yükselen dumanlar (Reuters)

Suriye Devlet Televizyonu dün akşam başkent Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresine ‘nereden ateşlendiği bilinmeyen’ havan topları düştüğünü, ancak herhangi bir can kaybı yaşanmadığını bildirdi.

Suriye Arap Haber Ajansı SANA’ya konuşan askeri bir kaynak, üç havan topunun Şam'daki Mezze Askeri Havaalanı çevresini hedef aldığını, ancak herhangi bir can kaybı veya maddi hasara yol açmadığını söyledi. SANA, ‘İlgili yetkililer Mezze Askeri Havaalanı çevresine konuşlandı ve havan toplarının nereden ateşlendiğini belirlemek için soruşturma başlattı’ bilgisini aktardı.

Reuters geçtiğimiz kasım ayında, ABD'nin Suriye ile İsrail arasında bir güvenlik anlaşmasının önünü açmak için Şam'daki bir hava üssünde askeri olarak konuşlanmayı planladığını bildirmişti.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre hava üssü, İsrail ve Suriye arasında gelecekte imzalanacak bir saldırmazlık anlaşması kapsamında silahsızlandırılmış bölge oluşturulması beklenen Suriye'nin güneyindeki bazı bölgelerin girişinde yer alıyor.

O dönemde SANA, Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynaktan bilgiler aktaran Reuters'ın haberini yalanlamış ve ‘Reuters'ın Suriye'deki ABD üsleri hakkında yayınladığı haberlerin hiçbir gerçeklik payı yoktur’ ifadelerini kullanmıştı.

ABD, Suriye ile İsrail arasındaki gerilimi azaltmak ve Şam'ın İsrail'in son zamanlarda ele geçirdiği topraklarını geri almasını sağlayacağını umduğu bir güvenlik anlaşmasına varmak için iki taraf arasında arabuluculuk yapıyor.