İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki tarihi kilise fanatik bir Yahudi'nin saldırısına uğradı

Fotoğraf: Mostafa Alkharouf/AA
Fotoğraf: Mostafa Alkharouf/AA
TT

İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki tarihi kilise fanatik bir Yahudi'nin saldırısına uğradı

Fotoğraf: Mostafa Alkharouf/AA
Fotoğraf: Mostafa Alkharouf/AA

Fanatik bir Yahudi, işgal altındaki Doğu Kudüs'teki tarihi kiliseye girerek elindeki çekiçle Hazreti İsa heykeline saldırdı.
İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde Hristiyanlık için kutsal Çile Yolu'nun (Via Dolorasa) ikinci durağı, Hazreti İsa'nın cezalandırıldığına inanılan Kırbaçlama Kilisesi, fanatik bir Yahudi'nin saldırısına uğradı.
İsrail polisi, yaptığı yazılı açıklamada, "Eski Şehir'de bir kilisedeki heykeli tahrip eden ABD vatandaşı turistin" gözaltına alındığını belirtti.

Görgü tanıkları saldırganın Yahudi olduğunu söyledi
Saldırganı durduran kilisenin güvenlik görevlisi Macid Rişık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede daha önce de karşılaştığı saldırganın "fanatik bir Yahudi" olduğunu söyledi.
Sabah saatlerinde turist gruplarının kiliseyi ziyaret ettiğini aktaran Rişık, fanatik Yahudi saldırganın sırtında bir çantayla diğer turistlerle içeri girdiğini ifade etti.
Güvenlik görevlisi, "Gruplar çıktıktan sonra saldırgan heykelin bulunduğu yaklaşık 2 metrelik platforma çıkmış. Elinde çekiçle heykeli kırmaya hazırlanıyor ve bağırıyordu. İçeri koşunca onu engellemek istedim ve bana çekiçle saldırmaya çalıştı. 'İsa Tanrı değildir, ona ibadet edemezsiniz' diye bağırıyordu. Ben onu aşağı indirmeye çalışırken heykeli tuttu ve yere düşürdü. Heykel kırıldı. Yerde onu zapt etmeye çalışırken 'Tüm ikonların kırılması gerekiyor' diye bağırıyordu." dedi.
Polisin açıklamasında saldırganı "ABD'li bir turist" olarak tanımladığının sorulması üzerine Rişık, faili "birden fazla kez kilisenin olduğu bölgede gördüğünü ve fanatik bir Yahudi olduğunu" yineledi.
Rişık, işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde Hristiyan cemaatin "sürekli" fanatik Yahudilerin saldırısına uğradığını belirtti.
Fanatik Yahudi yerleşimcilerin geçmişte de "kiliseye saldırdığı, küfür ettiğini, kavga çıkardığını" aktaran Rişık, polise defalarca şikayette bulunduğunu, gözaltına alınanların serbest kaldığını ve şikayet dosyalarının hep kapandığının kendisine bildirildiğini anlattı.

Heykel restorasyon için kenara kaldırıldı
Kırılan heykelin parçaları, kilise görevlileri tarafından restorasyon için taşındı.
Tarihi kiliseye bağlı Müze Müdürü Papaz Euginio Alliata da söz konusu ahşap heykelin aynı sanatçının elinden çıkmış iki ayrı heykelden oluşan bir set halinde 1920'li yılların başında İspanya'dan getirildiğini söyledi.
Kırılan heykelde Hazreti İsa'nın yargılandığı ve ellerinin önde bağlanmış şekilde resmedildiğini paylaşan Alliata, setteki diğer heykelde de Hazreti İsa'nın hacı taşırken gösterildiğini aktardı.
Duvardaki siyah izleri gösteren Alliata, saldırganın elindeki kömür benzeri siyah bir tebeşirle "Yahudiliğe göre kutsal şamdan çizmeye çalıştığını" ifade etti.
Alliata, Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde Hristiyan cemaatine saldırıların artmasına ilişkin, "Dinler, insanları birbirine bağlamayı sağlamak için vardır. Hepimiz Allah'a bağlıyız, Allah da bizi birbirimize bağlıyor. Bunlar gerçekten dindar değil sadece görünüşte dindar." değerlendirmesinde bulundu.

Katolik papazdan İsrail hükümetine tepki
Kudüs Latin Katolik Kilisesinden Keşiş Papaz Nikodemus Schnabel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Hristiyanlık için kutsal kiliseye saldırıya işaret ederek şunları yazdı:
"Hristiyanlardan nefret eden, hükümetin desteklediği ve teşvik ettiği yeni İsrail'e hoş geldiniz."
Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesindeki Ermeni Patrikhanesi de 29 Ocak'ta fanatik Yahudi yerleşimci bir grubun saldırısına uğramış, saldırganlar çatıdaki hacı ve Ermenistan bayrağını indirmeye çalışmıştı.

İsrail'in Cenin saldırısı gerilimi tırmandırdı
İsrail ordusunun 26 Ocak'ta işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde bulunan Cenin Mülteci Kampı'na düzenlediği baskın bölgede gerilimi artırmıştı. Cenin'de 10 Filistinlinin öldürüldüğü baskının ardından Doğu Kudüs'te İsraillilere yönelik 7 İsraillinin öldürüldüğü, ikisinin yaralandığı silahlı saldırılar olmuştu.
Bölgede yaşanan can kayıplarını Filistinlilere yönelik Yahudi yerleşimci şiddeti izlemişti. İşgal altındaki Doğu Kudüs ve Batı Şeria'nın farklı noktalarında Yahudi yerleşimcilerin, Filistinlilerin mülklerine ve araçlarına saldırdığı çok sayıda olay yaşanmıştı.
Kudüs'ün Eski Şehir bölgesindeki Hristiyan cemaatinin liderleri ve kiliseleri, fanatik Yahudi yerleşimcilerin, kutsal mekanlara, din adamlarına ve halka yönelik saldırılarına karşı İsrail hükümetini bu saldırılara kayıtsız kalmakla suçlayan açıklamalar yapmıştı.



İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı sektördeki faaliyetlerini sonlandırdığını duyurdu

Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)
Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)
TT

İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı sektördeki faaliyetlerini sonlandırdığını duyurdu

Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)
Filistinliler, 29 Mayıs 2025'te Gazze'nin merkezinde ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan aldıkları yardımı taşıyor (Reuters)

ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’ndeki yardım dağıtım operasyonlarını sonlandırdığını duyurdu.

Kuruluş, altı hafta önce Washington’un arabuluculuğunda yürürlüğe giren ateşkesin ardından dağıtım merkezlerini kapatmıştı. Vakıf, yayımladığı son açıklamada görevini “kalıcı olarak” durdurduğunu ve misyonunu tamamladığını belirtti.

Vakıf Direktörü John Acrey, yaptığı yazılı açıklamada, “Gazze halkına yardımların ulaştırılmasında daha iyi bir yöntem olduğunu kanıtlama görevimizi başarıyla yerine getirdik” dedi.

Kısa süre faaliyet gösteren vakfın operasyonları büyük ölçüde gizlilik içinde yürütülmüştü. ABD ve İsrail destekli alternatif bir yapı olarak BM’ye bağlı UNRWA’nın yerine kurulmuş, ancak finansman kaynakları ya da yardım noktalarını yöneten silahlı yüklenicilerin kimlikleri kamuoyuyla hiç paylaşılmamıştı. Vakıf, amacının yardımların Hamas’a aktarılmasını engellemek olduğunu savunuyordu.

Ancak Filistinliler, yardım çalışanları ve sağlık yetkilileri, bu sistemin yardım almak isteyen sivilleri, İsrail askerlerinin bulunduğu kontrol noktalarından geçmek zorunda bırakarak hayatlarını riske attığını belirtiyordu.

Kurumun görevlerini, Gazze’deki ateşkesi denetlemekle sorumlu İsrail’deki ABD merkezli Sivil-Askerî Koordinasyon Merkezine devredeceğini açıklayan Acrey, “Vakıf haftalardır Koordinasyon Merkezi ve uluslararası kuruluşlarla bir sonraki adımlar konusunda temas hâlinde. Açıkça görülüyor ki bizim uyguladığımız modeli benimseyip genişletecekler” dedi.

Gazze İnsani Yardım Vakfı Mayıs ayı sonunda, İsrail’in üç ay boyunca gıda girişini durdurmasının ardından Gazze’de kıtlık eşiğine gelinmesi üzerine faaliyete başlamıştı. İsrail, BM’nin gıda dağıtım sisteminin yerine geçmesi hedeflenen bu özel kuruluşu, Hamas’ın büyük miktarda yardıma el koyduğu iddiasıyla savunmuştu; ancak BM bu iddiaları reddetmişti.

BM, söz konusu vakfın kurulmasına karşı çıkarak sistemin İsrail’e gıda dağıtımı üzerinde tam kontrol sağlayabileceğini ve Filistinlilerin yerinden edilmesine yol açabileceğini belirtmişti. Savaş süresince BM ve insani yardım kuruluşları, yüzlerce merkez üzerinden Gazze’ye gıda, ilaç, yakıt ve diğer ihtiyaçların ulaştırılmasına öncülük etmişti.

Vakıf, açıklamasında Gazze’de 3 milyonun üzerinde gıda paketi dağıttığını, bunun 187 milyon öğüne denk geldiğini duyurdu.


Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
TT

Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının devam etmesi üzerine ‘etnik temizlik’ uygulamasını kınadı

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail ordusunun bombaladığı bölgeyi inceleyen Filistinli bir kız çocuğu, 22 Kasım 2025 (Reuters)

Hamas Sözcüsü bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin doğu bölgelerinde ve orta kesiminde ‘etnik temizlik’ yaptığını söyledi.

Sözcü Hazım Kasım, “İşgal güçleri, sarı hattın dışındaki sivilleri hedef alıyor. Bu sabahtan itibaren dört vatandaş öldürüldü, yıkım operasyonları yoğunlaştı ve doğu bölgelerinden vatandaşlar yerlerinden edildi” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, bu sabah İsrail'in Gazze ve Han Yunus şehirlerini hedef alan bombardımanında dört Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

dcgtrhy
Gazze şehrinde İsrail ateşiyle öldürülen Filistinli genç Ahmed el-Hevari'nin cenazesine katılan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Bu sabah üç kişinin cenazesi hastanelere getirildi; ikisi Han Yunus’un doğusundaki Beni Suheyle kasabasında İsrail’e ait bir insansız hava aracı (İHA) tarafından, bir diğeri ise Gazze kentinin doğusundaki et-Tuffah mahallesinde İsrail tankının açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti” dedi.

Han Yunus’taki Nasır Hastanesi, iki ölü ve biri ağır olmak üzere üç yaralıyı kabul ettiğini duyurdu. Gazze kentindeki Şifa Hastanesi’nin Müdürü Dr. Muhammed Ebu Selmiye de et-Tuffah mahallesinde sivillere yönelik tank ateşi nedeniyle bir ölü ve çok sayıda yaralının hastaneye ulaştığını doğruladı.

Gazze'deki bir güvenlik kaynağı AFP'ye, ‘işgal uçaklarının bu sabah Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ve Refah'ın güneydoğusundaki bölgelere birkaç hava saldırısı düzenlediğini’ söyledi. Kaynak, İsrail ordusunun ‘ez-Zeytun, Şucaiyye ve et-Tuffah (Gazze şehrinin doğusu) mahallelerinde ve Han Yunus ile Refah'ta savaş sırasında hasar gören onlarca binayı ve evi yıkmaya devam ettiğini’ belirtti.

İsrail güçleri, Refah şehrinin büyük bir kısmını ve Han Yunus'un doğu bölgelerini kontrol altında tutuyor. İsrail, 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından Gazze Şeridi'ne savaş açtı. O günden bu yana, Birleşmiş Milletler'in (BM) güvenilir bulduğu Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşında en az 69 bin 756 kişi hayatını kaybetti.


Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
TT

Mısır Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy verme işlemi başladı

Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)
Şarkiyye vilayetine bağlı Fakus şehrinde bir seçim komitesinin girişi (Facebook)

Mısırlılar bugün, 2025 Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşamasında oy kullanmaya başladı.

İki gün sürecek seçimler, 73 seçim bölgesi ve 5 bin 287 alt komiteden oluşan 13 vilayette gerçekleştiriliyor. Şarku’l Avsat’ın Kahire el-İhbariyye televizyonundan aktardığına göre, bu aşamada bin 316 aday bireysel sistem altında yarışıyor ve Kahire ile Kuzey, Orta ve Güney Delta ve Doğu Delta'nın iki seçim bölgesinde bir liste yer alıyor.

Mısır Ulusal Seçim Komisyonu, vatandaşlara seçimlere katılım çağrısında bulunarak, sürecin bütünlüğünü sağlama ve seçmenlerin iradesini tam şeffaflık içinde sandığa yansıtma konusundaki kararlılığını vurguladı.

Seçimlerin ikinci aşamasına dahil olan vilayetler, Ulusal Seçim Komisyonu’nun verilerine göre Kahire, Kalubiyye, Dakahliye, Garbiye, Menufiye, Kafr eş-Şeyh, Şarkiye, Dimyat, Port Said, İsmailiye, Süveyş, Güney Sina ve Kuzey Sina’dan oluşuyor.

gju
Parlamento seçimlerinin ilk turunda oy verme merkezlerinin önünde bekleyen Mısırlı kadınlar (Gençlik Partisi Koordinasyon Komitesi)

Temsilciler Meclisi seçimlerinin ikinci aşaması, ilk turda 19 seçim bölgesindeki sonuçların ‘önemli ihlaller’ gerekçesiyle iptal edilmesinin ardından geliyor. Bu ihlaller arasında sandıkların önünde yapılan usulsüz propaganda ile adaylara oy sayım tutanaklarının nüshalarının verilmemesi gibi durumlar yer aldı. Gözlemciler bu adımı ‘emsalsiz’ olarak nitelendirdi.

Bu seçim bölgelerindeki sonuçların iptal edilmesi, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin ‘azami şeffaflık’ sağlanması için yaptığı doğrudan çağrının ardından gerçekleşti.