Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, ülkesinin Rusya'ya yaptırım uygulamayacağını bildirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, ülkesinin Rusya'ya yaptırım uygulamayacağını bildirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, ülkesinin Rusya'ya yaptırım uygulamayacağını ve Batı ile ilişkileri koparmayacağını ifade etti.Vucic, Kosova meselesinin çözümünde ABD ile Avrupa Birliği (AB) tarafından desteklenen Fransız-Alman Planı'nın kapsamlı ele alındığı Sırbistan Meclisi oturumunun sonunda açıklamalarda bulundu.
Ülkesinin önünde zor bir dönemin olduğunu vurgulayan Vucic, "Sırbistan müzakerelerden vazgeçmeyecek, Batı ile ilişkilerini koparmayacak ve Rusya'ya yaptırım uygulamayacak." ifadesini kullandı.
Sırp lider Vucic, "Bu durumdan heyecan duymuyorum ama (Rusya'ya) yaptırım uygulamazsak ne kadar dayanabiliriz bilmiyorum. Bu yaptırımları uygulamamanın bedelini ödüyoruz ama bu, liderliğimizin siyasi taahhüdü meselesidir." diye konuştu.
Aleksandar Vucic, Ukrayna'daki savaştan sonra durumun eskisi gibi olmadığını kaydederek, Batılı güçlerin Kosova'daki "sorunu" bir an önce çözmeye çalıştığını söyledi.
Meclis oturumunun yarın devam etmesi bekleniyor.

Sırbistan Meclisinde gerginlik
Sırbistan Meclisinde sabah saatlerinden başlayan ve Kosova meselesi ile Fransız-Alman Planı'nın görüşüldüğü oturumda gerginlik yaşanmıştı.
Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic'in söz aldığı sırada muhalefet milletvekilleri, usul kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle Sırp liderin konuşmasını yarıda keserek "İhanet" ve "Kosova'yı vermeyiz" sloganları atmıştı.
İktidar milletvekillerinin olaya müdahale etmek istemesiyle Mecliste gerginlik yaşanırken, iktidar ve muhalefet milletvekilleri arasında kısa süreli fiziksel müdahale yaşanmıştı.
Vucic ise sözünü kesmek isteyen milletvekillerini "hain" olarak nitelendirmişti.

Fransız-Alman Planı
AB, Kosova ile Sırbistan'ın birliğe entegrasyon sürecinin ilerlemesi için iki ülke arasındaki sorunları giderebilecek nihai bir anlaşmaya varılmasını şart koşuyor.
Taraflar, son olarak ABD ile AB'nin tüm üyeleri tarafından desteklenen, kamuoyunda "Fransız-Alman Planı" olarak bilinen metin üzerinde müzakere yürütüyor.
Medyaya sızdırılan plana göre, Kosova'nın, ülkede çoğunlukla Sırpların yaşadığı belediyelerde Sırp Belediyeler Birliği kurulmasına izin vermesi gerekiyor.
Sırbistan'dan ise Kosova'nın toprak bütünlüğüne saygı göstermesi ve uluslararası kuruluşlara üye olmasına izin vermesi talep ediliyor.
Sırbistan, 2008'de tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kosova'yı kendi toprağı olarak görüyor.
Belirli aralıklarla karşı karşıya gelen Sırbistan ve Kosova, Avrupa Birliği arabuluculuğunda 2011'de başlatılan Belgrad-Priştine Diyalog Süreci kapsamında ilişkilerin normalleşmesi ve nihayetinde iki ülkenin birbirini tanıması için ortak yol bulmaya çalışıyor.



Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
TT

Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)

Filistinlileri destekleyen “Filistin Eylem” hareketinin kurucularından biri olan Hader, dün, hareketin terörle mücadele yasaları uyarınca yasaklanmasına ilişkin İngiliz hükümetinin kararını, hareketin yaptığı yasal itirazın incelenmesine kadar askıya alma girişiminde başarısız oldu.

2020 yılında hareketin kuruluşuna katılan Huda Amuri, Londra Yüksek Mahkemesi'nden, hareketin terör örgütü olarak yasaklanmasının, bu ayın sonlarında yasaklamanın yasadışı olduğu iddiasıyla yapılacak duruşma öncesinde askıya alınmasını talep etti. 

İngiliz milletvekilleri, hareketin üyelerinin Kraliyet Hava Kuvvetleri üssüne girerek iki uçağa zarar vermesini protesto etmek için hareketin yasaklanmasına karar verdi.

Doğrudan hareketler

Yasak, Filistin Eylem Hareketi'ne üyeliği, en fazla 14 yıl hapis cezası ile cezalandırılacak bir suç haline getirecek.  Şarku’l Avsat’ın Reuters’ten aktardığına göre, İngiliz yasası uyarınca yasaklanan gruplar arasında DEAŞ ve El Kaide örgütleri de bulunuyor.

Filistin Eylem Hareketi, İngiltere'de İsrail ile bağlantılı şirketleri doğrudan eylemlerle hedef almaktadır. Bu eylemler genellikle şirketlerin binalarının önlerine kırmızı boya dökülmesi, girişlerinin kapatılması veya ekipmanların tahrip edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Hareket, İngiliz hükümetini İsrail'in Gazze'ye yönelik sürekli bombardımanını savaş suçu olarak nitelendirerek, bu suçlara iştirak etmekle suçlamakta.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Filistin Hamas örgütünün İsrail'e düzenlediği saldırının ardından başlayan Gazze savaşında ihlallerde bulunduğunu defalarca reddetti.

Amuri'nin avukatı Rıza Hüseyin davanın, İngiltere'nin doğrudan eylemler gerçekleştiren bir hareketi yasaklamaya çalıştığı ilk vaka olduğunu belirterek, bunu “düşüncesiz, ayrımcı ve otoriter bir yasal yetkinin kötüye kullanımı” olarak nitelendirdi.

Hükümetin kararını eleştirenler, aralarında BM uzmanları ve sivil özgürlükler savunucuları da olmak üzere, mülke zarar vermenin terör düzeyine ulaşmadığını söylüyor.

Savunma şirketlerinin hedef alınması

Hareket özellikle İsrail'in Elbit Savunma Sistemleri şirketine odaklandı. İngiliz hükümeti, hareketi yasaklama kararını alırken, geçen yıl şirketin bir binasına yapılan baskını gerekçe gösterdi.

Hareketin yasaklanması kararı, dört üyesinin İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait “Brize Norton” hava üssünde askeri uçaklara kırmızı boya püskürtülmesi olayının ardından geldi.

Hüseyin, bu olayın aktivistlerin bir hükümet veya askeri tesisi hedef aldığı tek olay olduğunu ve önceki tüm olayların özel şirketlere yönelik olduğunu belirterek, hareketin terör örgütü olarak sınıflandırılmasına itiraz etti.

İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper bu hafta yaptığı açıklamada, meşru protestolarda şiddet ve suç teşkil eden eylemlere yer olmadığını ve Filistin Eylem Hareketi'nin faaliyetlerinin yasaklanmış örgüt olarak sınıflandırılması için gerekli eşiği aştığını söyledi.

Yargıç Martin Chamberlain, Amuri'nin açtığı davayı reddetti, bu da “Filistin Eylem” hareketinin yasağının gece yarısı yürürlüğe gireceği anlamına geliyor.

Hüseyin, pazartesi günü temyiz süreci tamamlanana kadar geçici bir erteleme talebinde bulundu, ancak Chamberlain, "Bu gece Temyiz Mahkemesi'ne gitmek zorunda kalacaksınız." diyerek bu talebi reddetti.

Amuri yaptığı açıklamada, “Hükümetin yarattığı bu korkunç kabusu önlemek için acil temyiz başvurusunda bulunacağız” ifadelerini kullandı.