Çavuşoğlu, Norveç'te Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırı içeren eylem izninin iptal edildiğini açıkladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Çavuşoğlu, Norveç'te Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırı içeren eylem izninin iptal edildiğini açıkladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin uyarısı neticesinde Norveç makamlarının, Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırı içeren eyleme verilen izni iptal ettiğini bildirdi.
Çavuşoğlu, Ankara'daki Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) Cebeci Site Yurdu'nda gerçekleştirilen "7. Tematik Kış Kampları" etkinliğinde küreselleşmenin ve değişimin hızlanmasının insanlıkta iki tür eş zamanlı refleks yarattığını, birinci refleksin tek tipleşme olduğunu ve milli kimliklerin aşındığını, dil bilincinin kaybolduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, ikinci refleksin de İslam düşmanlığı başta olmak üzere nefret suçları, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, kendisinden olmayana yönelik hoşgörüsüzlük ve ayrımcılık olduğunu vurgulayarak, "İsveç, Hollanda ve Danimarka’da olanları gördünüz. Aynısı Norveç’te olacaktı. Bugün Norveç Büyükelçisi'ni de Bakanlığımıza çağırdık ve verdikleri izni iptal etmişler. İnsanlık suçu, ifade özgürlüğü değildir. Bu bir nefret suçudur. Nefret ifade özgürlüğü değildir." dedi.

"İslam düşmanlığını da insanlık suçu olarak görüyoruz"
Norveç, İsveç, Danimarka ve Finlandiya'nın hepsinde aşağı yukarı ifade özgürlüğüyle ilgili aynı kanunlar olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Onlar işte 'demokrasiyi daha ileri biz yaşıyoruz' iddiasındalar ama bu 4 ülkeden Finlandiya ve şimdi Norveç de iptal etti. Finlandiya, izin vermeyeceğini söyledi ama İsveç ve Danimarka'da ifade özgürlüğü adı altında dinimize, barış dini olan İslam'a ve kutsal kitabımız Kur'an'a yönelik yakma ve hakaret... Hollanda'da da öyle. Ama bunu onlara karşı yapmaya kalkın; hemen ırkçılık, yabancı düşmanlığı, radikalleşme vesaire. Hepsi yanlış. Biz bunları doğru bulmuyoruz.
Hangi dine, hangi inanca yönelik olursa olsun doğru değildir. Biz inanan insanlar olarak İslam düşmanlığını da insanlık suçu olarak görüyoruz, Hristiyan düşmanlığını da antisemitizmi de. Biz İsrail'in yaptıklarını sonuna kadar eleştiririz, hukuk ihlallerini ama kategorik olarak Yahudi düşmanlığı yoktur bizde. Olmaması da gerekiyor."
Çavuşoğlu, sonuç olarak bu iki refleksi de katiyetle reddetmek gerektiğini ve bunları reddettiklerini vurguladı.



Pakistan, 10 Mayıs'ı "zafer günü" ilan etti

Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
TT

Pakistan, 10 Mayıs'ı "zafer günü" ilan etti

Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)

Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, ülkenin Hindistan'a karşı yürüttüğü son askeri operasyonun "başarısının" her yıl 10 Mayıs'ta kutlanacağını açıkladı.

Yerel medyanın aktardığına göre Şerif, Youm-e-Marka-e-Hak ya da Hakikat Savaşı Günü'nün ülke genelinde "ulusal dayanışma coşkusu ve tutkusuyla" kutlanacağını söyledi.

Cuma günü Pakistan'ın, "savunma cephesinde muhteşem başarılar elde eden" silahlı kuvvetlere saygılarını sunacağını ve "Allah'ın önünde şükranla eğileceğini" söyleyen başbakan, ülkenin ilerlemesi için o gün özel dualar edileceğini de ekledi.

Hindistan ve Pakistan geçen hafta 4 gün boyunca, onlarca yıldır yaşanan en yoğun çatışmalara girmiş ve hafta sonu ateşkes sağlanmadan önce en az 70 kişi hayatını kaybetmişti.

Çatışma, Hindistan'ın geçen çarşamba günü Pakistan'daki militanlara ait olduğu iddia edilen 9 sığınağı bir gecede vurmasının ardından başlamıştı. "Sindoor Operasyonu" diye adlandırılan hava saldırıları, 22 Nisan'da Keşmir'de düzenlenen bir terör saldırısında çoğu Hindu turistler olmak üzere 26 kişinin öldürülmesine misilleme amacıyla gerçekleştirilmişti.

Yeni Delhi, Pakistan'ı katliamı gerçekleştiren silahlı kişileri desteklemekle suçlamıştı. İslamabad ise suçlamaları reddederek bağımsız bir soruşturma istemişti.

Saldırının ardından iki ülke birbirlerinin diplomatlarını sınır dışı etmiş, vizeleri askıya almış ve hava sahalarıyla kara sınırlarını kapatmıştı. Hindistan ayrıca nehir sularının paylaşımına ilişkin kritik bir anlaşmayı da askıya almıştı.

Hindistan'ın saldırıları gerilimi askeri bir çatışmaya dönüştürürken, iki taraf da huzursuz Keşmir bölgesindeki fiili sınır boyunca karşılıklı yoğun ateş açmış ve askeri tesislere füze ve drone saldırıları düzenlemişti.

Hindistan ordusu gece gerçekleştirdiği saldırılarda 100'e yakın militanı ve fiili sınır boyunca devam eden operasyonlarda da Pakistan silahlı kuvvetlerinden 35-40 personeli öldürdüğünü iddia etmişti.

Pakistan ordusu salı günü yaptığı açıklamada Hindistan'la yaşanan çatışmada 11 asker ve 40 sivilin öldüğünü duyurdu. Pakistanlı bir bakan geçen hafta, silahlı kuvvetlerinin 40-50 Hint askerini öldürdüğünü öne sürmüştü.

Görsel kaldırıldı.
Keşmir'in Kotmaira köyündeki bir köylü, Pakistan topçu ateşi nedeniyle hasar gören bir evin önünde duruyor (AFP)

Hem Hindistan hem de Pakistan, 125'ten fazla uçağın katıldığı ve II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük hava muharebesi olduğu bildirilen it dalaşında birbirlerinin savaş uçaklarını düşürdüklerini iddia etmişti.

Ayrıca iki ülke de ABD Başkanı Donald Trump'ın cumartesi öğleden sonra ateşkes ilan etmesinin ardından durdurulan çatışmalarda zafer kazandığını savunmuştu.

Pakistan ordusu pazar günü yaptığı açıklamada Hindistan'ın iddia ettiği gibi ateşkes talebinde bulunmadıklarını ve ateşkes isteyen tarafın Hindistan olduğunu dile getirmişti.

Pakistan, Hindistan'ın sınır ötesine drone'lar göndererek ateşkesi ihlal ettiği suçlamasını da reddetmişti. İslamabad pazartesi günü yaptığı açıklamada Hindistan'ın Keşmir sınırında "kışkırtılmadan" bombardımana başvurarak ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini ve bir sivili öldürdüğünü söylemişti.

Independent Türkçe