Enflasyon ocakta yıllık bazda yüzde 57,68, aylık bazda yüzde 6,65 oldu

Türk Lirası (Reuters)
Türk Lirası (Reuters)
TT

Enflasyon ocakta yıllık bazda yüzde 57,68, aylık bazda yüzde 6,65 oldu

Türk Lirası (Reuters)
Türk Lirası (Reuters)

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), ocakta aylık bazda yüzde 6,65, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 4,15 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 57,68, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 86,46 olarak gerçekleşti.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, ocak ayında 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 72,45, yurt içi üretici fiyatları yüzde 125,53 arttı.
Aylık bazda TÜFE yüzde 6,65, Yİ-ÜFE yüzde 4,15 artış gösterdi.

Yıllık enflasyon, tüketici fiyatlarında yüzde 57,68, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 86,46 oldu.Yıllık enflasyon, son 11 ayın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçti. Yıllık enflasyon Şubat 2022'de yüzde 54,44 seviyesinde gerçekleşmişti.
Yurt içi üretici fiyatları ise son 13 ayın en düşük seviyesinde oluştu. Söz konusu değer Aralık 2021'de 79,89 olarak kaydedilmişti.

Beklentiler
AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, ocakta TÜFE'nin yüzde 3,66 artacağını öngörmüştü. Ekonomistler, bir önceki ay yüzde 64,27 olan yıllık enflasyonun yüzde 53,26'ya gerileyeceğini hesaplamıştı.

Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi
Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE), ocakta yıllık bazda madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 101,51, imalatta yüzde 70,49, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 237,14, su temininde yüzde 116,64 artış gösterdi.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Yİ-ÜFE, ocakta geçen aya göre yüzde 4,15, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 86,46 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 125,53 artış gösterdi. Ocakta yıllık bazda Yİ-ÜFE değişimi son 13 ayın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçti. Yİ-ÜFE Aralık 2021'de 79,89 seviyesindeydi.
Sanayinin 4 sektörünün yıllık değişimleri, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 101,51, imalatta yüzde 70,49, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 237,14 ve su temininde yüzde 116,64 artış olarak gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri incelendiğinde, ara malında yüzde 60,98, dayanıklı tüketim malında yüzde 69,42, dayanıksız tüketim malında yüzde 97,14, enerjide yüzde 188,23 ve sermaye malında yüzde 60,19 artış görüldü.
Sanayinin 4 sektörünün aylık değişimleri incelendiğinde, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 6,08, imalatta yüzde 5,12 ve su temininde yüzde 2,15 artış olurken, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 3,13 azalış gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının aylık değişimlerine bakıldığında ise ara malında yüzde 3,46, dayanıklı tüketim malında yüzde 7,34, dayanıksız tüketim malında yüzde 8,19 ve sermaye malında yüzde 6,29 artış olurken, enerjide yüzde 0,64 azalış oldu.
Yıllık Yİ-ÜFE'ye göre 19 alt sektörde daha düşük, 10 alt sektör daha yüksek değişim görüldü.
Yıllık en düşük artış yüzde 28,97 ile ana metaller, yüzde 43,33 ile kağıt ve kağıt ürünleri, yüzde 47,77 ile kauçuk ve plastik ürünler alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme yüzde 237,14, diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri yüzde 147,26, diğer metalik olmayan mineral ürünler yüzde 145,09 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Aylık Yİ-ÜFE'ye göre 12 alt sektör daha düşük, 17 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi.
Aylık en yüksek azalış, yüzde 9 ile ham petrol ve doğal gaz, yüzde 3,13 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık içecekler yüzde 20,42, kömür ve linyit yüzde 15,37, diğer ulaşım araçları yüzde 13,57 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

TÜFE'de ana harcama gruplarında en yüksek artış yüzde 77,22 ile sağlıkta görüldü
Tüketici Fiyat Endeksi'nde (TÜFE) yer alan ana harcama gruplarında ocakta yıllık bazda en yüksek artış yüzde 77,22 ile sağlık grubunda oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, TÜFE, ocakta bir önceki aya kıyasla yüzde 6,65, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 57,68 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 72,45 artış gösterdi.
Ana harcama grupları itibarıyla ocakta aylık bazda artışın en yüksek olduğu gruplar, sırasıyla yüzde 18,35 ile sağlık, yüzde 12,73 ile lokanta ve oteller, yüzde 11,19 ile alkollü içecekler ve tütün oldu.
Ocakta aylık bazda düşüş gösteren grup ise yüzde 1,53 ile giyim ve ayakkabı olarak belirlendi. En az artış gösteren ana gruplar yüzde 3,31 ile konut, yüzde 4,46 eğitim ve yüzde 5,58 ile ev eşyası olarak kaydedildi.

Yıllık değişimler
TÜFE'de yıllık bazda en yüksek artış yüzde 77,22 ile sağlık, yüzde 75,13 ile lokanta ve oteller, yüzde 71 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda görüldü.
Ocak 2022'ye göre artışın düşük olduğu ana gruplar sırasıyla yüzde 24,24 ile giyim ve ayakkabı, yüzde 37,87 ile haberleşme, yüzde 41,70 ile eğitim, yüzde 47,69 ile ulaştırma olarak belirlendi.
Ocakta, endekste kapsanan 143 maddeden 12'sinin ortalama fiyatında düşüş gerçekleşirken 2 maddenin ortalama fiyatında değişim olmadı, 129 maddenin ortalama fiyatında ise artış kaydedildi.

Özel kapsamlı TÜFE göstergeleri
Özel kapsamlı tüketici fiyatları endeksi göstergelerine bakıldığında, ocakta aylık bazda en az yükseliş yüzde 6,13 ile "işlenmemiş gıda, alkollü içecekler ve tütün ürünleri hariç TÜFE" göstergesinde görüldü.
Yıllık bazda ise en yüksek artış, yüzde 59,97 ile "Mevsimlik ürünler hariç TÜFE" göstergesinde oldu.



Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde

Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde
TT

Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde

Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde

Eren, AA muhabirine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 22 Nisan'da gerçekleştirilmesi planlanan Irak ziyareti öncesinde sektörün bu ülkedeki hedeflerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Irak'ın, Suudi Arabistan'la birlikte Türk müteahhitler için önemli hedef ülkelerden olduğuna işaret eden Eren, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Irak'a ziyaretinin bu açıdan önem taşıdığını ve kendilerinin de heyette yer alacağını söyledi.

Eren, Irak'ta önceki yıllarda yaşanan siyasi sorunlar nedeniyle hükümet kurulamadığını ve bu nedenle ülkeye yeni yatırım yapılamadığını dile getirerek, hükümetin kurulmasının ardından Ticaret Bakanı Ömer Bolat öncülüğündeki müteahhitlik heyeti olarak Bağdat'a gittiklerini ve burada ilgili makamlarla görüşmeler gerçekleştirdiklerini anlattı.

Irak'ta yapılmayı bekleyen büyük yatırımlar olduğuna ve bunların başında Kalkınma Yolu Projesi'nin bulunduğuna dikkati çeken Eren, "Bu projeyle, Basra Körfezi'nde yeni yapılan limandan Türkiye sınırında yeni açılacak Ovacık Sınır Kapısı'na kadar 1200 kilometrelik otoyol ve 1200 kilometrelik demir yolu ağı yapılacak." diye konuştu.

Eren, Süveyş Kanalı'nda yaşanan sorundan dolayı uluslararası ticaret yapan gemilerin Afrika kıtasını dolaşarak Avrupa'ya ulaşabildiği söyledi.

Kalkınma Yolu Projesi'nin gerçekleşmesi halinde ticaretin, Basra Körfezi ile Irak ve Türkiye üzerinden demir ve kara yoluyla sağlayacağını belirten Eren, şunları kaydetti:

"Bunun hem Irak'a hem Türkiye'ye ekonomik ve stratejik olarak çok önemli getirisi olacak. Devletimizin bu projede Irak'a tecrübelerini aktarması için Karayolları ve TCDD genel müdürlüklerimiz Iraklı makamlarla işbirliği yapıyor. Ben de geçen yıldan beri Iraklı yetkili makamlara direkt teklif etmiştim. Kalkınma Yolu Projesi'nin tamamını Türk müteahhitleri olarak yapmaya talibiz, projenin tamamını yapabileceğimizi Türkiye'de yaptığımız otoyollar, köprüler ve demir yollarıyla çok kolaylıkla gösterebiliyoruz."

"Konut sektörü için çok büyük pazar açılacak"

Eren, Kalkınma Yolu Projesi'nin diğer getirilerine de dikkati çekerek, "Proje, Irak'ta başka projelere de kapı açacak görünüyor çünkü bu projenin güzergahı boyunca yeni şehirler, yerleşim yerleri yapmak istiyorlar, konut sektörü için çok büyük pazar açılacak. 100'e yakın yeni hastane yapmak istiyorlar, binlerce okula ihtiyaçları olacak. O nedenle ben Irak'ta Türk inşaat sektörüne çok büyük bir kapı açılacağını düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın yapacağı bu ziyaret ve bizlerle beraber yapacağı toplantıdan çok olumlu sonuçlar alınacağını düşünüyorum." diye konuştu.

Kalkınma Yolu Projesi'nin ortalama 5 milyar dolarlık finansmana ihtiyacı olduğunu belirten Eren, bu konuda Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Suudi Arabistan ve diğer ülkelerin de finansman sağlamak üzere Iraklılarla görüştüğünü söyledi.

Eren, Irak'ın hastane ve okul gibi altyapı ihtiyaçlarına para harcamayı düşündüğünü aktararak, "Irak, geçmişten beri bizim büyük bir pazarımız. Irak'ta şimdiye kadar yaklaşık 35 milyar dolarlık iş yapmış durumdayız. Sanıyorum 1100'ün üstünde proje tamamlamışız ama son yıllarda yatırımlar durunca ara verilmişti. Şimdi bu yatırımların üstüne hiç değilse yaklaşık 700-800 milyar dolara varan yatırımlar olacağını düşünüyorum. Bunun içinde de Türk firmaları olarak mutlaka yer almamız lazım." dedi.

Son dönemde Türk bakanların bu ülkeye yönelik ziyaretlerini anımsatan Eren, "Irak Hükümeti, hem ticari hem müteahhitlik anlamında yüzünü yukarıya yani Türkiye'ye dönme kararında. Kendi Başbakanlarının ağzından ben şahsen duydum. Dolayısıyla ben Irak'ı çok önemsiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Rusya-Ukrayna Savaşı'ndan dolayı müteahhitlik sektörünün en büyük pazarı olan Rusya'nın daraldığına işaret eden Eren, bu pazarda oluşan açığı Suudi Arabistan ve Irak'ta yapılacak yeni projelerle kapatmayı ümit ettiklerini söyledi.

Eren, meslektaşlarına hedef ülke olarak Irak ve Suudi Arabistan'ı gösterdiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Biz en önemli misyon olarak başka ülkelerin kaynaklarından, bütçelerinden Türk insanına, mühendisine ve işçisine istihdam sağlama sorumluluğunu yerine getirmeye çalışıyoruz. Uluslararası müteahhitlik sektörü olarak Türk inşaat malzemelerine yeni ihracat kapısı açmaya çalışıyoruz. Bu amacımızla ilgili olarak devletimizin, bankalarımızın desteğiyle çözülmesi gereken teminat mektubu, kredi gibi sorunlar var. O konularda alacağımız destekle de mutlaka hedeflerimizi daha ileriye götüreceğiz."


AB ülkelerinden posta veya hızlı kargoyla gelen eşyada maktu vergi güncellendi

AB ülkelerinden posta veya hızlı kargoyla gelen eşyada maktu vergi güncellendi
TT

AB ülkelerinden posta veya hızlı kargoyla gelen eşyada maktu vergi güncellendi

AB ülkelerinden posta veya hızlı kargoyla gelen eşyada maktu vergi güncellendi

Konuya ilişkin "4458 Sayılı Gümrük Kanunu'nun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkında Karar'da Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanı Kararı" Resmi Gazete'de yayımlandı.

Buna göre, posta veya hızlı kargo taşımacılığı yoluyla bir gerçek kişiye gelen, ticari miktar ve mahiyet arz etmeyen, kıymeti 150 avroyu geçmeyen eşya ile kıymeti 1500 avroyu geçmeyen ilaç cinsi eşyanın değeri üzerinden, AB ülkelerinden doğrudan gelmesi halinde uygulanacak tek ve maktu vergi oranı yüzde 20 olarak güncellendi. Bu oran yüzden 18 olarak uygulanıyordu.

Söz konusu hüküm 15 gün sonra yürürlüğe girecek.

Kararla, Milli savunma ve iç güvenlik kapsamında serbest dolaşıma sokulan eşyaya ilişkin olarak da düzenleme yapıldı. Sermayesinin yarısı veya daha fazlası doğrudan Türk Silahlı Kuvvetlerini güçlendirmek amacıyla kurulan vakıflara veya Savunma Sanayii Başkanlığına ait şirket ve müesseseler adına getirilen savunma amaçlı eşyaya, ithal edilecek eşya listesinin onaylanması şartıyla muafiyet tanındı.

Engelli vatandaşların sosyal hayata kazandırılmaları amacıyla tanınan muafen özel tertibatlı araç ithal etme hakkı çerçevesinde, çağın değişen teknolojik şartları ve vatandaş talepleri dikkate alınarak elektrikli motorlu araçlar da muafiyet kapsamına alındı.

Antrepo işlemlerine düzenleme

Bu arada, Ticaret Bakanlığının "Gümrük Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"i de Resmi Gazete'de yayımlandı.

Yönetmelikle, antrepo içinde ve dışında yapılacak elleçleme iznine ilişkin başvuru süreci düzenlenerek, elleçleme başvurusunun sonuçlandırılmasına ilişkin esaslar açıklığa kavuşturuldu.

Yönetmelikle, antrepo işleticilerince verilen götürü teminat tutarları ve gümrük laboratuvarlarında yapılan tahlillerden alınan ücretler de güncellendi.

Öte yandan, Bakanlığın iki ayrı Gümrük Genel Tebliği de Resmi Gazete'de yayımlandı. Tebliğler, Avrupa Birliği Komisyonu tarafından alınan bazı eşyanın sınıflandırılmasına ilişkin kararlar doğrultusunda düzenlendi.


Tüketiciyi aldatan reklamlar dolayısıyla bu yıl 94,1 milyon lira ceza kesildi

Tüketiciyi aldatan reklamlar dolayısıyla bu yıl 94,1 milyon lira ceza kesildi
TT

Tüketiciyi aldatan reklamlar dolayısıyla bu yıl 94,1 milyon lira ceza kesildi

Tüketiciyi aldatan reklamlar dolayısıyla bu yıl 94,1 milyon lira ceza kesildi

Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada, tüketicileri aldatan, yanıltan, tecrübe ve bilgi eksikliklerini istismar eden reklamlar ile haksız ticari uygulamaların incelendiği bildirildi.

Kurulca nisan ayı toplantısında görüşülen 161 dosyadan 139'unun mevzuata aykırı bulunduğu belirtilen açıklamada, söz konusu reklam ve ticari uygulamalar hakkında durdurma cezası ile 28 milyon 884 bin 143 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildiği aktarıldı.

Açıklamada, Kurulun, yılın ilk 3,5 ayında ise 639 dosya hakkında görüş ve değerlendirmelerde bulunduğuna işaret edilerek, aldatıcı reklam veya haksız ticari uygulama olduğu tespit edilen 554 dosya hakkında durdurma cezasının yanı sıra 94 milyon 139 bin 110 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildiği bildirildi.

Tüketicileri yanıltan indirimli satış reklamları incelendi

Son toplantının gündem konusunun tüketicileri yanıltan indirimli satış reklamları olduğu belirtilen açıklamada, çok sayıda üründe çeşitli oranlarda indirim yapılacağının ilan edildiği satış kampanyalarının, Türkiye'de de çokça tercih edilen bir pazarlama yöntemi olduğuna işaret edildi.

Açıklamada, çeşitli ürünlere uygun koşullarla ulaşabilmeye olanak sağlayan çevrim içi alışveriş kanallarının yaygınlaşmasıyla indirim kampanyalarının sıklaştığı, çeşitlendiği ve bununla çeşitli tüketici mağduriyetlerinin de arttığı ifade edildi.

Tüketicileri aldatan, yanıltan, gerçekte olduğundan daha fazla indirim yapılıyormuş algısı oluşturulan indirimli satış reklamları ve uygulamaları hakkında incelemelere devam edildiğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Nisan ayı kurul gündeminde görüşülerek karara bağlanan dosyalarla birlikte yılın ilk dört ayında Reklam Kurulu tarafından 51 indirimli satış dosyası hakkında durdurma cezası ve 11 milyon 457 bin 805 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi."


TCMB ile Brezilya ve Kazakistan Merkez Bankaları arasında mutabakat zaptı imzalandı

TCMB ile Brezilya ve Kazakistan Merkez Bankaları arasında mutabakat zaptı imzalandı
TT

TCMB ile Brezilya ve Kazakistan Merkez Bankaları arasında mutabakat zaptı imzalandı

TCMB ile Brezilya ve Kazakistan Merkez Bankaları arasında mutabakat zaptı imzalandı

TCMB'den yapılan duyuruya göre, Brezilya Merkez Bankası ile imzalanan mutabakat zaptına, TCMB Başkanı Fatih Karahan ve Brezilya Merkez Bankası Başkanı Roberto Campos Neto tarafından ABD'nin başkenti Washington'da imza atıldı.

TCMB ile Kazakistan Cumhuriyeti Merkez Bankası arasındaki mutabakat zaptına da Fatih Karahan ve Kazakistan Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Timur Suleimenov tarafından Washington'da imza atıldı.

Anlaşmalar kapsamında, işbirliğinin güçlendirilmesi ve merkez bankacılığı alanında kurumsal çerçevede teknik çalışmalar yürütülmesi planlanıyor.


Uzmanlar "yarılanma" sonrası Bitcoin fiyatında tarihi değişim bekliyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Uzmanlar "yarılanma" sonrası Bitcoin fiyatında tarihi değişim bekliyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bitcoin'in temel ağındaki değişime çok az kaldı ve bu, kripto para biriminin işleyişini sonsuz dek değiştirecek. Bazı analistler, bunun gelecekteki fiyat gidişatı üzerinde de büyük bir etkisi olacağını tahmin ediyor.

Bilindiği gibi Bitcoin yarılanması, kripto madenciliği yoluyla ortaya çıkan yeni Bitcoin sayısını yarıya indirecek. Arzdaki bu azalma, 2009'daki başlangıcında Bitcoin'e doğrudan kodlanmıştı ve kabaca her 4 yılda bir gerçekleşiyor.

2020'deki son yarılanmanın ardından Bitcoin fiyatında 5 katlık artış gerçekleşmişti. Bu artış, önceki her yarılanmadan sonra rekor kıran ralliler görülen modele uymuştu.

Kripto platformu CoinCorner'ın CEO'su Danny Scott, The Independent'a, "Tarih tekerrür etmez, kafiye yakalar. Yani ayrıntılar, koşullar ve ortamlar değişse de yine de pek çok benzerlik gösterecek" dedi.

Bitcoin dünyasının dışındaki insanların çoğu yarılanmanın ne olduğunu ya da oynadığı rolü anlamıyor. Yarılanma, orta ve uzun vadeli bir görünümde arz ve talep nedeniyle doğal olarak fiyatı artırıyor ve bu da fiyatın önceki tüm zamanların en yüksek seviyelerini aşmasıyla yeni insanları getiriyor. Bu yüzden dolaylı olarak yatırımcı duyarlılığını ve piyasa spekülasyonunu şekillendirmede büyük bir rol oynuyor.

19 Nisan Cuma günü gerçekleşmesi planlanan en son Bitcoin yarılanması, martta tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşan kripto piyasasının zaten canlı olduğu bir dönemde geliyor.

Ocakta ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) ilk Bitcoin spot borsa yatırım fonlarını (ETF'ler) onaylayarak piyasaya ilk kez milyarlarca dolar değerinde kurumsal yatırım getirmişti. Talepteki bu artış, arzdaki yaklaşan azalmayla birleştiğinde, bazı analistlerin Bitcoin'in gelecek aylarda yeni zirvelere ulaşabileceğine inanmasına yol açtı.

Blok zinciri firması Komodo Platform'un baş teknoloji sorumlusu Kadan Stadelmann, The Independent'a, "Tarihsel olarak, her yarılanma olayından sonra Bitcoin'in değeri arttı. Yüksek kurumsal ilgi göz önüne alındığında, bu trendin mevcut piyasa döngüsü sırasında da devam etmesi muhtemel" dedi.

Router Protocol'ün CEO'su Ramani Ramachandran ise şunları ekledi: 

Kurumsal talep bu yarılanma sırasında gerçekten mevcut olacak ve şimdiden önceki her yarılanmadan sonra görülen büyük perakende talebini geride bırakabilecek gibi görünüyor. Bu iki gücün birleşimini izlemek son derece ilginç olacak.

Kurumsal yatırımcılar ve varlık yöneticileri arasında kısa süre önce yapılan bir ankete katılanların yüzde 69'u Bitcoin'in yarılanmasının kripto para birimine yatırımı artıracağını düşünüyor. Ankete katılanların yalnızca yüzde 2'si bunun yatırımlarda bir azalmaya yol açacağını düşündüklerini söyledi.

Dijital varlık yönetimi firması Nickel'in araştırması, diğer kripto para birimlerinin de yarılanmadan faydalanacağını ve kripto alanına yönelik ilginin artmasının Ethereum (ETH) gibilerini yükselteceğini ortaya koydu.

Independent Türkçe


Türkiye'de martta 105 bin 394 konut satıldı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Türkiye'de martta 105 bin 394 konut satıldı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Türkiye genelinde konut satış sayısı martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,1 azalarak 105 bin 394 oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mart ayına ilişkin konut satış istatistiklerini açıkladı.

Buna göre, Türkiye genelinde konut satış sayısı martta geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 0,1 azalışla 105 bin 394'e geriledi.

Ocak-mart döneminde ise satışlar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,3 alarak 279 bin 604'e düştü.

Konut satışlarında martta İstanbul 19 bin 40 konut ve yüzde 18,1 ile en yüksek paya sahip oldu.

Bu kenti 9 bin 523 konut satışı ve yüzde 9 payla Ankara, 6 bin 413 satış ve yüzde 6,1 payla İzmir takip etti.

Konut satışının en az olduğu iller ise 23 ile Ardahan, 42 ile Bayburt ve 55 konutla Hakkari oldu.

Yabancılara konut satışı
Buna göre, martta yabancılara 1778 konut satıldı. Yabancılara konut satışı, martta yıllık bazda yüzde 47,9 azaldı. Söz konusu ayda toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 1,7 olarak belirlendi.

Yabancılara yapılan satışlarda ilk sırayı 652 konutla İstanbul aldı. Bu ili 618 konutla Antalya ve 151 konutla Mersin takip etti.

Yabancılara konut satışı ocak-mart döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 48 azalarak 5 bin 685 oldu.

Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Rusya vatandaşlarına yapıldı. Martta Rusya vatandaşları Türkiye'den 411 konut satın aldı. Rusya vatandaşlarını 182 konutla İran, 129 konutla Ukrayna ve 82 konutla Irak vatandaşları izledi.

İpotekli konut satışları azaldı
Türkiye genelinde ipotekli konut satışları martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 49 azalarak 12 bin 880 olarak kayıtlara geçti. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 12,2 olarak gerçekleşti.

Ocak-mart döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 53 azalışla 27 bin 622 oldu.

Mart ayındaki ipotekli satışların 3 bin 105'i, ocak-mart dönemindeki satışların 6 bin 569'u ilk el satışları olarak belirlendi.

Diğer konut satışları martta arttı
Türkiye genelinde diğer konut satışları martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 15,3 artarak 92 bin 514 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 87,8 olarak saptandı.

Ocak-mart döneminde gerçekleşen diğer konut satışları ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12,3 artışla 251 bin 982 olarak kayıtlara geçti.

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, martta yıllık bazda yüzde 4,6 artarak 34 bin 399'a yükseldi. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışlarının payı yüzde 32,6 olarak tespit edildi. İlk el konut satışları ocak-mart döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,2 artışla 88 bin 256 olarak gerçekleşti.

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,2 azalış göstererek 70 bin 995'e geriledi. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışlarının payı yüzde 67,4 olarak hesaplandı. İkinci el konut satışları ocak-mart döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4 azalışla 191 bin 348 olarak kaydedildi.


Elektriğin tamamını yenilenebilir enerjiden sağlayan ülke sayısı yediye ulaştı

Fotoğraf: (Unsplash)
Fotoğraf: (Unsplash)
TT

Elektriğin tamamını yenilenebilir enerjiden sağlayan ülke sayısı yediye ulaştı

Fotoğraf: (Unsplash)
Fotoğraf: (Unsplash)

Yeni derlenen rakamlara göre 7 ülke artık elektriğinin neredeyse tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından üretiyor.

Arnavutluk, Bhutan, Nepal, Paraguay, İzlanda, Etiyopya ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti tükettikleri elektriğin yüzde 99,7'sinden fazlasını jeotermal, hidroelektrik, Güneş veya rüzgar enerjisi kullanarak üretti.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı'nın (IRENA) verileri, 2021 ve 2022'de 11 Avrupa ülkesi de dahil 40 ülkenin daha tükettikleri elektriğin en az yüzde 50'sini yenilenebilir enerji teknolojilerinden ürettiğini ortaya koydu.

djku78k

Verileri yayımlayan Stanford Üniversitesi Profesörü Mark Jacobson, "Mucize teknolojilere ihtiyacımız yok" dedi.

Her şeyi elektrikle çalışır hale getirip elektriği kara rüzgarı, Güneş fotovoltaikleri, konsantre Güneş enerjisi, jeotermal elektrik, küçük hidroelektrik ve büyük hidroelektrik içeren Rüzgar, Su ve Güneş'le (Wind, Water, Solar/WWS) sağlayarak emisyonları durdurmamız gerekiyor.

derfgth

Profesör Jacobson ayrıca Almanya gibi diğer ülkelerin de kısa süreler için yüzde 100 yenilenebilir kaynaklı elektrikle ihtiyacını karşılayabildiğini belirtti.

6muk7
Artık yaklaşık 50 ülke elektriğinin yüzde 50'sinden fazlasını yenilenebilir enerji kaynaklarından üretiyor (The Independent)

IEA'nın ocakta açıkladığı rakamlar, Birleşik Krallık'ın 2022'de elektriğinin yüzde 41,5'ini yenilenebilir kaynaklardan ürettiğini gösteriyor. Bu rakam önceki yıla göre yüzde 10,5 daha yüksek.swqefrg45

İskoçya'da yenilenebilir enerji teknolojileri 2022'de ülkenin toplam elektrik tüketiminin yüzde 113'üne eşdeğer üretim gerçekleştirmişti.

Scottish Renewables CEO'su Claire Mack o yıl, "Bu rekor kıran rakamlar, İskoçya'nın net sıfıra giden yolculuğunda önemli bir kilometre taşı ve dünya standartlarındaki yenilenebilir enerji kaynaklarımızın muazzam potansiyelini açıkça gösteriyor" demişti.

İskoçya'nın elektrik üretimine rüzgar enerjisi hakim olsa da araştırmacılar gelecek on yıllarda Güneş enerjisinin küresel elektrik arzına hakim olacağını tahmin ediyor.

Son yıllarda Güneş pillerinin verimlilik oranlarının iyileştirilmesinde önemli ilerlemeler kaydediliyor ve bu ilerlemelerde "mucize malzeme" denen perovskit büyük rol oynuyor.

Ticari maliyetlerin de düşmesi, Exeter Üniversitesi ve University College London'daki bilim insanlarının geçen yıl Güneş enerjisinin 2050'ye kadar dünyanın ana enerji kaynağı haline gelmesini sağlayacak "geri döndürülemez bir kritik eşiğe" ulaştığını iddia etmelerine yol açmıştı.

2023'te Nature Communications akademik dergisinde yayımlanan makaleleri, teknolojik ve ekonomik ilerlemelerin temiz enerjiye geçişin sadece ulaşılabilir değil, aynı zamanda kaçınılmaz olduğu anlamına geldiğini ortaya koymuştu.

Araştırmacılar çalışmada, "Geçmiş politikalar tarafından harekete geçirilen teknolojik gidişat nedeniyle, Güneş enerjisinde geri dönülemez kritik eşik geçilmiş olabilir. Bu da başka iklim politikaları olmaksızın Güneş enerjisinin kademeli şekilde küresel elektrik piyasalarına hakim olacağı anlamına geliyor" diye yazmıştı.

Güneş enerjisi dünya üzerindeki en yaygın enerji kaynağı ve ekonomik cazibesi, yatırımların çoğaldığı bir döngüde hızla artıyor.

Independent Türkçe


Toshiba 5 bin personelini işten çıkaracak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Toshiba 5 bin personelini işten çıkaracak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Japonya merkezli elektronik üreticisi Toshiba, ülke içi çalışan sayısının yüzde 7'sine denk gelen 5 bin personelini işten çıkaracak.

Kyodo ajansının, firma kaynaklarına dayandırdığı haberine göre Toshiba, yeniden yapılanmaya giderek personel sayısını düşürmeyi planlıyor.

Öz kaynaklarını altyapı, enerji ve dijitalleşme gibi büyüme alanlarına odaklamayı planlayan Toshiba, ülke içinde 5 bin personelini işten çıkarma kararı aldı.

Japon firma, her iş biriminde kaç pozisyonda işten çıkarmaların yapılacağını belirlemek amacıyla mayıs başında işçi sendikasıyla müzakereleri başlatacak.

İş akdi sonlandırılacak personelin çoğunu, idare ve arka ofis çalışanları oluşturacak ve "gönüllü emeklilik" tekliflerine öncelik verilecek.

Mart 2023 itibarıyla firmanın ülke içi yaklaşık 67 bin çalışanı bulunuyor. İşten çıkarılacaklar, toplam personel sayısının yüzde 7'sine denk geliyor.

Toshiba, bünyesindeki firmaların zayıf performansı nedeniyle Aralık 2023'te sona eren 9 aylık periyotta 107 milyar yen net zarar (691 milyon dolar) açıklamıştı.


İnşaat maliyet endeksi şubatta aylık bazda yüzde 3,41, yıllık yüzde 70,05 arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İnşaat maliyet endeksi şubatta aylık bazda yüzde 3,41, yıllık yüzde 70,05 arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İnşaat maliyet endeksi, şubatta aylık bazda yüzde 3,41, yıllık bazda yüzde 70,05 artış gösterdi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), şubat ayına ilişkin inşaat maliyet endeksi verilerini açıkladı.

Buna göre endeks, şubatta bir önceki aya kıyasla yüzde 3,41, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 70,05 yükseldi.

Aylık bazda malzeme endeksi yüzde 4,46, işçilik endeksi yüzde 1,48 arttı.

Yıllık bazda malzeme endeksi yüzde 54,82, işçilik endeksi yüzde 108,98 artış kaydetti.

Bina inşaatı maliyet endeksi, şubatta bir önceki aya göre yüzde 3,28, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 68,29 yükseldi. Şubatta bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 4,38, işçilik endeksi yüzde 1,34 arttı. Şubat 2023'e göre malzeme endeksi yüzde 52,1, işçilik endeksi yüzde 108,35 artış gösterdi.

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi şubatta bir önceki aya göre yüzde 3,85, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 76,02 yükseldi. Söz konusu yapılarda bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 4,7 artarken işçilik endeksi yüzde 2 yükseliş kaydetti. Malzeme endeksi yıllık bazda yüzde 63,66, işçilik endeksi de yüzde 111,33 artış olarak kayıtlara geçti.


Altın, "güvenli liman" olmaya devam ediyor

Fotoğraf: Binnur Ege Gürün/AA
Fotoğraf: Binnur Ege Gürün/AA
TT

Altın, "güvenli liman" olmaya devam ediyor

Fotoğraf: Binnur Ege Gürün/AA
Fotoğraf: Binnur Ege Gürün/AA

Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Timuçin Sönmez, altın satışının son yıllarda arttığını, vatandaşların genellikle 22 ayar tel bilezik, gram altın veya cumhuriyet altını tercih ettiklerini belirterek, tüketicilere tanıdıkları kuyumculardan alışveriş yapmaları tavsiyesinde bulundu.

Sönmez, AA muhabirine, sektördeki gelişmeleri ve sahte altın konusunda dikkat edilmesi gereken hususları anlattı.

Dünyada altın fiyatının yükseldiğini ve bunun Türkiye'ye de yansıdığını vurgulayan Sönmez, jeopolitik riskler devam ettiği sürece altın fiyatlarında artışın sürebileceğini söyledi.

Sönmez, vatandaşların, son yıllardaki yükseliş eğilimi nedeniyle altını "güvenli liman" olarak gördüklerini ve bu nedenle yatırım açısından cazip hale geldiğini dile getirdi.

Vatandaşların alım satım farkı az olan ürünlere yöneldiğine işaret eden Sönmez, "Altına yatırım yapan vatandaşlarımız, genellikle 22 ayar tel bilezik, gram altın veya darphanenin bastığı cumhuriyet altınlarını tercih ediyor." diye konuştu.

- "Sahte altın" uyarısı

Son yıllarda her alanda olduğu gibi altın konusunda da replika ürünlerle karşılaşıldığına dikkati çeken Sönmez, şu ifadeleri kullandı:

"Kuyumcular kendilerine gelen her sahte ürünü anlayacak kadar tecrübelidirler. Vatandaşlarımız mutlaka, tanıdığı, bildiği ve güvenli kuyumcudan alışverişini yapmalı. 'Altın cümle' bu. Kuyum yetki belgesi olan kuyumcular tercih edilmeli. Ucuz diye bilinmedik yerlerden altın alınmamalı. Özellikle Kuyumcular Odasının denetimindeki kuyumcuları tercih etmelerini tavsiye ediyoruz. Son yıllarda internet sitelerinde de altın satılmaya başlandı. İnternet sitelerinde replika veya sahte ürünler satılıyor. Özellikle online alışverişlerde daha fazla dikkat edilmeli."

- "Darphane kapasitesini artırmalı"

Darphanenin kapasitesini artırması gerektiğini bildiren Sönmez, "Darphane gerekli kapasiteye ulaşmadığı sürece sektörde art niyetli insanlar ve stokçular bitmez." ifadelerini kullandı.

Düğün sezonunun yaklaştığını hatırlatan Sönmez, bu dönemde kuyumculuk sektörünün daha da hareketleneceğini söyledi.

Sönmez, "Geçtiğimiz günlerde iki kamu bankasına yetkilendirilmiş kuyum işletmelerinin ihtiyaçlarının karşılanması için işlenmemiş altın ithalatı kotası tahsis edildi. Bu düzenlemeyle kuyumcular ham maddeye daha rahat ulaşabilecek. Sıkıntısız, talepleri karşıladığımız iyi bir düğün sezonu geçireceğimizi düşünüyorum." dedi.