Çocuklarda obezite ile mücadele için farmakolojik ve cerrahi tavsiyeler

Amerikan Pediatri Akademisi’nden yayınlanan son güncellemeler, geniş çaplı tartışmalara yol açtı

Çocuklarda obezite ile mücadele için farmakolojik ve cerrahi tavsiyeler
TT

Çocuklarda obezite ile mücadele için farmakolojik ve cerrahi tavsiyeler

Çocuklarda obezite ile mücadele için farmakolojik ve cerrahi tavsiyeler

Çocuklarda aşırı kilo veya obezitenin tedavisine yönelik güncel tıbbi tavsiyeler, gerek aileler gerekse doktor ve beslenme uzmanlarından destekleyenler ve karşı çıkanlar arasında geniş çaplı tartışmalara yol açtı. Tartışma yaratan tavsiyeler dünya genelinde çocuklar için en önemli sağlık otoritesi olarak kabul edilen Amerikan Pediatri Akademisi tarafından yayınlandı.

Güncel tavsiyeler
Söz konusu tavsiyeler, akademinin 15 yıl önce yayınladığı obezite tedavisi kılavuzlarının ilk kapsamlı güncellemesi oldu. Bu yılın Ocak ayı başlarında çıkarıldı ve aynı ayın ortasında The Journal of Pediatrics’de yayınlandı.
Akademinin 73 sayfalık tavsiyelerinde, obezitenin 6 yaşından itibaren fiziksel aktiviteyi artırmak için yoğun diyet ve egzersiz yapılması ile çok dikkatli bir şekilde tedavi edilmesi gerektiği, çocuk 12 yaşına geldiğinde, zayıflama ilaçlarının yardımcı olarak kullanılabileceği belirtildi. Güncel tavsiyelerde çocuk 13 yaşına geldiğinde, ileri derecede obezite durumu varsa bariatrik cerrahi müdahalenin yapılabileceği söylenirken, obezitenin neden olduğu risklerin, ilaçların potansiyel yan etki riskinden veya cerrahi müdahalenin sonuçlarından daha fazla olduğu vurgulandı. Journal of the Medical Association’da (JAMA) yayınlanan güncel bir araştırma, her üç ABD’liden ikisi aşırı kilolu ve her beş çocuktan biri obeziteden mustarip olduğunu gösterdi. Ayrıca Kovid-19 pandemisi sırasında uzun süre fiziksel aktivite yapılmaması aşırı kilo ve obezite oranlarının artmasına neden oldu.
Tartışma, söz konusu tavsiyelerin, temel olarak diyet ve davranış değişikliğinin tedavi için yeterli olmadığını, ilaç tedavisine başvurulması gerektiğini açıkça belirtmesinden kaynaklandı. Çalışmanın başyazarı Dr. Sandra Hassink, hedefin, çocukların yaşam tarzlarında veya davranışlarında değişiklik yapmalarına veya çevrelerini kalıcı bir şekilde değiştirmelerine yardımcı olarak, obezitenin, diyetle geçici olarak ortadan kalkan bir durum olarak değil, kronik bir hastalık gibi tedavi edilmesini sağlamak olduğunu söyledi. Hassink böylece, insanların obeziteyi herhangi bir hastalık gibi, korku veya damgalanma olmaksızın tedavi edebileceğini belirtti.
Bireyin kilosunu belirlemek için vücut kitle indeksi kullanılıyor. Vücut kitle indeksi, bir kişinin vücut ağırlığının boy uzunluğunun karesine bölünmesiyle (kg/m²) hesaplanıyor. Çocuklar ve ergenler için vücut kitle indeksi, çocuklar arasındaki büyüme farklılığından dolayı yaş ve cinsiyete göre belirleniyor. Doğal olarak, çocukların vücut ağırlığı yaşa göre değişiyor. Kız ve erkek çocuklar arasında da farklılık oluyor. Bu nedenle, çocuklar arasındaki vücut kitle indeksi düzeyleri tıp merkezlerinde ve muayenehanelerde bulunan büyüme tablolarına göre aynı yaş ve cinsiyetteki akranlarına göre değerlendirilmesi gerekiyor.

Uzmanlar ve halk düzeyinde tartışma
Bu tavsiyeleri destekleyen doktorlar, yetişkinlerde kilo alımını azaltmayı başarmış ilaçların, çocuklarda yüksek derecede güvenli ve etkili kullanım sunacağına ve çocuğun egzersiz ile çift çaba harcamadan kilo vermesine yardımcı olacağına inanıyor. Söz konusu uzmanlar, bu kararlarında, çocuklar ve ergenlerin zorbalık ve beden imajı nedeniyle obezitenin psikolojik baskılarından yetişkinlere göre daha fazla sıkıntı yaşamalarını da dikkate alıyor.
Bu uzmanlara göre, ilaçlar çocuklara bir tür güvence verebilir. Zira ilaçlar hastalığı kontrol altına almada etkili bir faktörü temsil ediyor ve bu da gencin psikolojisine olumlu yansıyor. Ayrıca kilo alımını azaltmak, başta tip 2 diyabet, kalp hastalığı ve yüksek kan yağları olmak üzere obezitenin ciddi komplikasyonlarını önlemeye yardımcı oluyor.
Diğer yandan, Akademi’nin tavsiyelerinee karşı temkinli davranan doktorlar, çocukların gerek bir süredir yetişkinlerde kullanılan Orlistat ilacı da dahil olmak üzere ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) tarafından onaylanan gerekse henüz onaylanmamış zayıflama ilaçlarının yan etki risklerine maruz bırakılmasının gereksiz olduğuna inanıyor.
Kullanımı onaylanan ilaçlardaki semptomlar arasında karın ağrısı, zaman zaman kabızlık ve ishal, yağla karışık dışkı, boğaz kuruluğu, baş dönmesi hissi ve uyku düzeninde değişiklik yer alıyor. Bunların yanı sıra gençlerin bitkilerden veya kimyasallardan yapılmış onaylanmamış diğer kilo verme ilaçlarını alması, hızlı kalp atışı, yüksek tansiyon gibi daha ciddi semptomlara yol açabilir ve bazı durumlarda felce de neden olabilir.
Ayrıca ameliyatların riskleri de bulunuyor. Kilo verme ameliyatları büyük bir sıçrama kaydetmiş olsa da, diğer ameliyatlarda da söz konusu olan riskler bulunuyor. Bunlar arasında kanama, zorunlu ihtiyaç olmadan anesteziye maruz kalmanın riskleri, yara enfeksiyonu olasılığı veya bağırsak tıkanıklığı yer alıyor.
Akademi sonunda, bu tavsiyelerin doktorlar, beslenme uzmanları ve çocuklarına erken yaşta veya genel olarak bu ilaçları vermeyi reddeden ebeveynler için zorunlu olmadığını, bu güncellemelerin çocuklarına yardım etmek isteyen ancak hızlı kilo verdirerek bir sıkıntıya yol açabilecek ilaçların kötü ününden endişe duyanlar için yayınlandığını vurguladı. Kilo vermek isteyenlerin elbette çok miktarda karbonhidrat ve yağ içermeyen sağlıklı ve dengeli bir diyet uygulamaları, işlenmiş şekerler içeren gıdaların yerine meyve tüketmeleri, gazlı içeceklerden tamamen kaçınmaları, düzenli egzersiz yapmalı ve izleme süresini azaltmaları gerektiğini belirtti.
*Danışman Çocuk Doktoru



Zuckerberg: Beyaz Saray Facebook'a Kovid-19 içeriklerini sansürlemesi için baskı yaptı

Meta CEO'su Mark Zuckerberg (Reuters)
Meta CEO'su Mark Zuckerberg (Reuters)
TT

Zuckerberg: Beyaz Saray Facebook'a Kovid-19 içeriklerini sansürlemesi için baskı yaptı

Meta CEO'su Mark Zuckerberg (Reuters)
Meta CEO'su Mark Zuckerberg (Reuters)

META CEO'su Mark Zuckerberg, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin 2021'deki koronavirüs pandemisiyle ilgili içeriği sansürlemesi için Facebook'a baskı yaptığını kabul ederek, yaşananları “uygunsuz” olarak nitelendirdi ve gelecekte bu tür çabaları reddetme sözü verdi.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal'dan aktardığına göre Zuckerberg, Temsilciler Meclisi Yargı Komitesi Başkanı Jim Jordan'a gönderdiği mektupta, Beyaz Saray yetkilileri de dahil olmak üzere, Biden yönetimi üst düzey yetkililerinin “mizah ve hiciv de dahil olmak üzere COVID-19 ile ilgili belirli içerikleri sansürlemek için ekiplerimize aylarca ve defalarca baskı yaptı. Aynı fikirde olmadığımızı ifade ettiğimizde, bize karşı büyük bir hayal kırıklığı yaşadıklarını dile getirdiler” yazdı.

Zuckerberg, yönetimden gelen baskının “yanlış olduğuna inandığını ve bu konuda daha açık davranmadığımız için üzgünüm" dedi.

“Şirket, geriye dönüp baktığımızda ve bugün sahip olduğumuz yeni bilgiler ışığında bir daha yapmayacağımız bazı seçimler yaptı,” diye belirtti.

“Herhangi bir yönetimden herhangi bir yönde gelen baskı nedeniyle içerik standartlarımızdan ödün vermememiz gerektiğini düşünüyorum ve böyle bir şey tekrarlanırsa, karşılık vermeye hazırız.”

Biden yönetiminin bize uyguladığı baskı yanlıştı ve bu konuda sesimizi daha fazla duyuramadığımız için üzgünüm... Zuckerberg

Zuckerberg ayrıca 2020 Koronavirus salgını sırasında, eşi Priscilla Chan ile birlikte seçimlerin yapılmasına yardımcı olmak için kâr amacı gütmeyen kuruluşlara 400 milyon dolardan fazla bağışta bulunduğunu belirtti. Zuckerberg, 2020 yılında yaptıklarını tekrarlamayı planlamadığını da vurguladı.

Birçok yerel yönetim, bu paranın seçmenlerin kaydedilmesi, sosyal mesafeli oy kullanma kabinlerinin kurulması ve postayla gönderilen oy pusulalarının sayılması için ekipman sağlanması gibi konularda can simidi olduğunu belirtirken, Cumhuriyetçiler bu paranın Demokrat bölgelere haksız bir şekilde fayda sağladığını söyledi.

Ulusal Eyalet Yasama Konferansına göre, ağırlıklı olarak Cumhuriyetçi eğilimli 20'den fazla eyalet bu fonların kullanımını yasakladı, sınırladı ya da düzenledi.

META CEO'su şunları söyledi: “Bazı insanların bu çalışmanın bir tarafı diğerine karşı kayırdığını düşündüğünü biliyorum. “Amacım tarafsız olmak ve seçimlerde şu ya da bu şekilde bir rol oynamamak, hatta rol oynuyormuş gibi görünmemek. Dolayısıyla bu seçim döneminde benzer bir katkıda bulunmayı planlamıyorum.”

Amacım tarafsız olmak ve seçimlerde şu ya da bu şekilde bir rol oynamamak... Zuckerberg

Zuckerberg'in mektubu hakkında yorum yapması istenen bir Meta sözcüsü “Mektup kendi adına konuşuyor” ifadelerini kullandı.

Beyaz Saray sözcüsü The Wall Street Journal'ın yorum talebine hemen yanıt vermedi. Beyaz Saray daha önce sosyal medya şirketleriyle yaptığı görüşmelerin koronavirüs aşılarına duyulan ihtiyacı ve diğer halk sağlığı hedeflerini teşvik etmeyi amaçladığını, zira o dönemde yönetim yetkililerinin, Facebook'ta gördükleri yanlış bilgiler nedeniyle birçok Amerikalının aşı olmakta isteksiz davrandığına dair endişeleri olduğunu açıklamıştı.