AB'nin Rus rafineri petrol ürünlerine yönelik ithalat yasağı devreye girecek

AB'nin Rus rafineri petrol ürünlerine yönelik ithalat yasağı devreye girecek
TT

AB'nin Rus rafineri petrol ürünlerine yönelik ithalat yasağı devreye girecek

AB'nin Rus rafineri petrol ürünlerine yönelik ithalat yasağı devreye girecek

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Rusya'dan dizel ve sıvı yakıt (fuel-oil) gibi çeşitli rafineri petrol ürünleri ithalat yasağı uygulaması, 5 Şubat'ta başlayacak.
AB ülkelerinin geçen yıl haziran ayında kabul ettiği Rusya'dan deniz yoluyla taşınan rafineri petrol ürünleri ithalat yasağını da içeren 6'ncı yaptırım paketi, 8 aylık geçiş sürecinin sona ermesiyle 5 Şubat Pazar günü uygulamaya girecek.
Yaptırım kapsamında, AB ve G7 ülkelerine ait gemilerin Rus menşeli dizel, gaz yağı, sıvı yakıt gibi çeşitli rafineri petrol ürünlerini taşıması yasaklanacak.
Ayrıca, Batı şirketleri, Rus rafineri ürünleri taşıyanlara sigorta, finansman ve komisyonculuk gibi çeşitli hizmetleri sunamayacak.

- Üçüncü ülkelere Rus petrol ürünlerinin ihracatında kısıtlamalar
AB ve G7, Rusya'nın üçüncü ülkelere yapacağı rafineri petrol ürünleri ihracatına da sınırlamalar getirmeye hazırlanıyor.
Bu çerçevede, AB ve G7 ülkeleri Rusya'ya yüksek değerli ve düşük değerli rafineri ürünleri olmak üzere iki farklı tavan fiyat uygulanması üzerinde çalışmalar yapıyor.
AB, Rus dizeline ve gaz yağına varil başına 100 dolar, daha ucuz sıvı yakıt ve açık renkli petrol ürünlerine de varil başına 45 dolar tavan fiyat getirilmesini istedi.
Bu konuda halen üye ülkeler arasında müzakereler devam ediyor.
Tavan fiyatta bir uzlaşı sağlanırsa Batılı şirketler, Rusya'dan üçüncü ülkelere rafineri petrol ürünleri ihracatına ancak söz konusu ürünün belirlenecek tavan fiyatın altında satılması halinde hizmet sunabilecek.
AB ülkelerinin Rusya'dan deniz yoluyla taşınan petrole yönelik ithalat yasağı ve varil başına 60 dolar tavan fiyat kararlarının uygulanmasına 5 Aralık'ta başlanmıştı.
Bu kapsamda, Rus petrolünün üçüncü ülkelere belirlenen fiyattan daha yüksek bir seviyede satılması durumunda, G7 ve AB ülkelerindeki şirketler bu petrole nakliye, sigorta ve aracılık gibi çeşitli hizmetleri sunamıyor. Bu hizmetlerin sağlanabilmesi için Rus petrolünün tavan fiyatın altında işlem görmesi gerekiyor.



Azerbaycan'da doğrudan Suriye-İsrail görüşmesi

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
TT

Azerbaycan'da doğrudan Suriye-İsrail görüşmesi

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)

Suriyeli bir yetkili, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye yaptığı ziyaret çerçevesinde İsrailli bir yetkiliyle görüştü. Şam'dan bilgi sahibi bir kaynağa göre, Esed rejiminin devrilmesinin ardından İsrail güçlerinin Suriye'nin güneyine girmesi konusunun ele alındığı görüşmeye eş-Şera katılmadı.

Şam'daki diplomatik bir kaynak dün, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın Azerbaycan ziyareti çerçevesinde Bakü'de Suriyeli bir yetkili ile İsrailli bir yetkili arasında doğrudan bir görüşme gerçekleştiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre eş-Şera, Bakü'ye resmi bir ziyarette bulunarak Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştü. Azerbaycan, Suriye'ye Türkiye üzerinden gaz ihraç etmeye başlayacağını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre isminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgi sahibi bir kaynak yaptığı açıklamada, Suriyeli bir yetkili ile ismi açıklanmayan İsrailli bir yetkili arasındaki görüşmeyi doğruladı, ancak Suriye Cumhurbaşkanı'nın bu görüşmeye katılmadığını söyledi.

Diplomatik kaynağa göre, görüşmelerde Suriye'deki yeni İsrail varlığı ele alındı. Bu, İsrail güçlerinin yedi aydan uzun bir süre önce Beşşar Esad rejiminin devrilmesinden bu yana Suriye'nin güneyine sızdığı bölgeleri kapsıyor.

Şam resmi olarak doğrudan görüşmeler yapıldığını duyurmasa da, Tel Aviv'in geçen yılın sonunda Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından Suriye'nin askeri cephaneliğine yüzlerce saldırı düzenlemesi ve ülkenin güneyine girmesinin ardından artan gerilimi kontrol altına almayı amaçladığını söylediği İsrail ile dolaylı görüşmeler yapıldığını kabul etti.

Şam, İsrail ile dolaylı müzakerelerin hedefini, çatışmaların durdurulması ve iki taraf arasındaki askerden arındırılmış bölgenin bir Birleşmiş Milletler (BM) gücü tarafından denetlenmesi açısından 1974 tarihli Ayrılma Anlaşması'na geri dönülmesine bağlıyor.

Bu ayın başlarında Suriye, anlaşmaya geri dönülmesi için Washington ile iş birliği yapmaya hazır olduğunu açıkladı.

Suriye devlet televizyonunun resmi bir kaynaktan aktardığına göre İsrail, Dışişleri Bakanı Gideon Saar tarafından yapılan açıklamalarda hem Suriye hem de Lübnan ile ilişkileri normalleştirmeye ilgi duyduğunu ifade etti. Ancak Şam, İsrail ile bir barış anlaşması imzalanması yönündeki açıklamaları ‘erken’ olarak nitelendirdi.

Geçtiğimiz pazartesi günü Lübnan'ı ziyaret eden ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, ‘Suriye ile İsrail arasında diyaloğun başladığını’ ifade etti.

Eş-Şera mayıs ayında Riyad'a yaptığı ziyaret sırasında ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmüştü. Trump o dönemde eş-Şera'nın normalleşmeye açık olduğunu söylemiş ve gazetecilere eş-Şera'nın istikrar sağlandığında İbrahim Anlaşması'na katılmaya açık olduğunu belirtmişti.

Eş-Şera iktidara geldiğinden bu yana Suriye'nin komşularıyla bir gerginlik ya da çatışma istemediğini vurgulamış ve daha sonra uluslararası topluma İsrail'e saldırılarını durdurması için baskı yapması çağrısında bulunmuştu, zira iki taraf 1948'den bu yana resmi olarak savaş halinde.