Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, ABD’nin yaptırım tehditlerine karşı Cezayir’i savundu

Sergey Lavrov, Rusya ve Cezayir’in baskılara meydan okuyan stratejik ortaklığı olduğunu vurguladı.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 10 Mayıs 2022’de Cezayirli mevkidaşı ile Cezayir Dışişleri Bakanlığı binasında bir araya geldi. (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 10 Mayıs 2022’de Cezayirli mevkidaşı ile Cezayir Dışişleri Bakanlığı binasında bir araya geldi. (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
TT

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, ABD’nin yaptırım tehditlerine karşı Cezayir’i savundu

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 10 Mayıs 2022’de Cezayirli mevkidaşı ile Cezayir Dışişleri Bakanlığı binasında bir araya geldi. (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 10 Mayıs 2022’de Cezayirli mevkidaşı ile Cezayir Dışişleri Bakanlığı binasında bir araya geldi. (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD Kongresi üyelerinin askeri silahlar alanında Moskova-Cezayir iş birliği nedeniyle ABD’nin Düşmanlarına Yaptırımlarla Karşı Koyma Yasası’nı (CAATSA) uygulamaya çalışmasına karşı Cezayir’i savundu. Lavrov’un açıklaması, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un mayıs ayında Rusya’yı ziyaret edeceğini açıklamasından birkaç gün sonra geldi. Söz konusu ziyarette, iki ülke arasında askeri alan da dahil olmak üzere çeşitli konularda yakınlaşmayı artırmaya yönelik yeni projelerin imzalandığının duyurulması bekleniyor.
Rusya Dışişleri Bakanı önceki gün Russia Today kanalının Arapça sayfasında yayınlanan bir röportajda, ‘Washington’ın (Ukrayna savaşı konusunda) Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmadığı için Cezayir’e yaptırım uygulama planı’ ve ‘ABD baskısının Cezayir’in Rusya’ya yönelik politikasını etkileyip etkilemeyeceğine’ yönelik bir soruya şu cevabı verdi:
“Bir temsilci grubu olduğunu duydum. Sanırım 27 kişi. Dışişleri Bakanı Blinken’a özel bir mesaj göndererek, Cezayir’in yaptırımlara katılmamasından duyulan memnuniyetsizliklerini dile getirmişler. Bu bağlamda Cezayir’in ABD'nin Düşmanlarına Yaptırımlarla Karşı Koyma Yasası (CAATSA) kapsamında yaptırım uygulanmasını önermişler. Bildiğiniz gibi; ‘Yanlış kişiye çattınız’ diye bir atasözümüz var. Zira Cezayirliler, onlara ne yapmaları gerektiği söylenecek ya da kendi ulusal çıkarlarıyla doğrudan çelişen direktifleri uygulamaları beklenebilecek kimseler değiller. Diğer birçok ülke gibi Cezayir de kendisine, tarihine ve çıkarlarına saygı duyuyor. Ayrıca politikalarını, ‘şeker vaat eden’ ve ‘ortak’ dedikleri kişilerin meşru menfaatlerini ihlal etmeye çalışanlarla perde arkasında yapılan anlaşmalara değil, kendi çıkarlarına göre kararlaştırıyor.”
Lavrov sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rusya ile Cezayir arasında ‘baskılara meydan okuyan’ bir stratejik ortaklık bulunuyor. Zira Cezayir ile iyi bir geçmişimiz oldu. Sömürgeciliği sona erdirme mücadelesinde Cezayir’i destekledik ve Cezayir Cumhuriyeti’ni ilanından üç ay önce resmi olarak tanıdık.”
Lavrov ayrıca Cumhurbaşkanı Tebbun’un ‘Rusya-Cezayir stratejik ortaklığının temelini, tarihini ve geleceğini anladığını’ vurguladığı açıklamasını şöyle sürdürdü:.
“Cezayir ile her alanda aktif bir diyalogumuz var. Aramızdaki ticaret ve ekonomik ilişki oranı oldukça etkileyici. Ayrıca Afrika’daki en büyük üç ortağımızdan biri.”
Rusya Dışişleri Bakanı, OPEC Plus çerçevesinde Cezayir ile Rusya arasındaki ortaklığa da övgüde bulundu. Aralarında enerji fiyatlarının istikrarı konusunda fikir birliği olduğunu belirten Bakan şunlrı söyledi:
“Bu nedenle, hiç kimse ABD ve müttefiklerinin Rus petrol ve gazına konusunda yapmaya çalıştığı gibi, fiyatları manipüle etmeye ve fiyatları bir tarafa veya diğer tarafa yönlendirmeye çalışmamalı.”
ABD Kongresi’nin 27 üyesi eylül ayında, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a Cezayir hükümetine Rusya ile silah anlaşmaları nedeniyle yaptırım uygulanması çağrısında bulunan bir mektup gönderdi. Mektup, ‘Cezayir ile Rusya arasında büyüyen yakın ilişkilerle ilgili endişeleri’ içeriyordu. 27 üyenin çağrısı, kendi ifadelerine göre Cezayir’in 2021’de Rusya ile 7 milyar doları aşan silah anlaşmaları imzalaması ve Rusya’nın başka hiçbir ülkeye satmadığı gelişmiş Suhoy Su-57 savaş uçağı satışının da bu anlaşmalar arasında yer almasına dayanıyordu.
Cezayir, ABD’nin yaptırım uygulama tehdidine resmi bir yanıt vermedi. Ancak Cumhurbaşkanı Tebbun, aralık ayında Cezayir devlet televizyonunda yayınlanan bir röportajda konuya dair şunları söyledi:
“Rusya dost bir ülke, ABD de öyle. Çin, Hindistan ve Avrupa Birliği ülkeleri de dostlar. Sorun bunun neresinde? Dost olmanız bize diğerine gidip gitmeyeceğimizi söylemenizi mi sağlıyor? Hayır. Rusya’yı ziyaret edeceğim çünkü bu ülke ile ilişkilerimiz eskiye dayanıyor. Aynı şekilde Çin’i de ziyaret edeceğim.”
Cezayir Cumhurbaşkanlığı geçtiğimiz salı günü Tebbun’un Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesi sırasında ‘Abdulmecid Tebbun’un mayıs ayında Rusya Federasyonu’na gerçekleştireceği resmi ziyaret’ için anlaştığını duyurdu.



BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
TT

BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından bugün yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın bölgenin ekonomisini mahvettiğini ve Filistin topraklarının ‘bekasını’ tehdit ettiğini belirterek, uluslararası ‘acil’ müdahale çağrısında bulundu.

BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından yayınlanan yeni bir raporda, Gazze'nin yeniden inşasının maliyetinin 70 milyar doları aşacağı ve onlarca yıl sürebileceğini belirtildi. Raporda, savaş ve ablukanın ‘Filistin ekonomisinde eşi benzeri görülmemiş bir çöküşe’ neden olduğu uyarısında bulunuldu.

Askeri operasyonların hayatta kalmanın her temel unsurunu önemli ölçüde zayıflattığı ifade edilen raporda, “Gazze Şeridi, gıdadan barınmaya ve sağlık hizmetlerine kadar insan eliyle yaratılmış bir uçuruma itildi” denildi.

Sistematik bir şekilde devam eden yıkımın, Gazze'nin kendini yaşayabilir bir alan ve toplum olarak yeniden inşa etme yeteneğini zedelediği belirtilen raporda, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas ve diğer Filistinli silahlı grupların İsrail'in güneyine düzenlediği saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 221 kişi ölürken İsrail, Gazze Şeridi’ne  iki yıl süren yıkıcı bir savaş başlattı.

cdvfgthy
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na geri dönen yerinden edilmiş Filistinlilerin görüldüğü havadan çekilmiş bir fotoğraf (AFP)

BM’nin güvenilir kabul ettiği Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre İsrail, Hamas'ın saldırısına misilleme olarak Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava ve kara saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 69 bin 756 Filistinliyi öldürdü.

Savaş, Gazze Şeridi'nde büyük yıkıma ve BM’nin bazı bölgelerde kıtlık ilan etmesine neden olan bir insani krize yol açtı.

UNCTAD raporuna göre Gazze Şeridi'ndeki yıkımın boyutu, ard arda ekonomik, insani, çevresel ve sosyal krizleri tetikleyerek, bölgenin gelişme düzeyindeki düşüşü tam bir yıkıma dönüştürdü.

Raporda, çift haneli büyüme ve önemli dış yardım desteğine rağmen, Gazze'nin 7 Ekim 2023 öncesi refah düzeyine geri dönmesinin onlarca yıl sürebileceği vurgulandı.

UNCTAD, koordineli uluslararası yardım, havale işlemlerinin yeniden başlatılması ve ticaret, hareket ve yatırım kısıtlamalarını hafifletmeye yönelik önlemleri bir araya getiren kapsamlı bir kurtarma planı çağrısında bulundu.

Gazze halkı ‘ciddi ve çok boyutlu bir yoksullukla’ karşı karşıya kalırken, UNCTAD, Gazze'deki her bireye yenilenebilir ve koşulsuz aylık nakit transferi sağlayan kapsamlı bir acil temel gelir programının başlatılmasını istedi.

Raporda, Gazze ekonomisinin 2023-2024 döneminde yüzde 87 oranında küçüldüğü ve kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) 161 dolar gibi cüzi bir rakama gerilediği, bu rakamın da küresel olarak en düşük oranlardan biri olduğu belirtildi.

Öte yandan Batı Şeria'da durum o kadar vahim olmasa da raporda ‘şiddet, Yahudi yerleşim birimlerinin inşasındaki hız ve işçi hareketliliğine getirilen kısıtlamaların’ buranın ekonomisini vurduğu ve UNCTAD'ın verileri kaydetmeye başladığı 1972 yılından bu yana en kötü ekonomik gerilemeye yol açtığı ifade edildi.


Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
TT

Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)

Gazze Şeridi’nin güneyinde yer alan Han Yunus kentinin Mevasi bölgesinde, bugün (Salı) sabah saatlerinde etkili olan yoğun yağışlar sonucu çok sayıda sığınmacı çadırı sular altında kaldı.

d
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş kişiler için kurulan geçici kampta, Filistinli çocuklar yağmurdan korunmaya çalışıyor (AFP)

Filistin Haber Ajansı WAFA bölgede çok sayıda çadırın yağmur suları nedeniyle zarar gördüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini bildirdi. Kurtarma ekipleri su baskınından etkilenen çadır alanlarına müdahalelerini çeşitli noktalarda sürdürüyor.

csdfrg
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta, yağmur sonrası eşyalarını düzenleyen Filistinli bir aile (AFP)

Gazze Şeridi genelinde şiddetli sağanak yağış ve fırtınalarla birlikte sığınmacı kamplarında ek olumsuzluklara yol açmaktadır.

Öte yandan, 15 Kasım’da meydana gelen yağışlar sırasında da binlerce çadırın su baskını nedeniyle zarar görmüştü.

sd
Filistinliler, sular altında kalan sokaklardan, eşek arabalarıyla geçiyor (DPA)

 


Trablus, sınırların güvenliğini sağlama ve eğitim konusunda Türkiye’nin uzmanlığından yararlanmayı düşünüyor

UBH İçişleri Bakanı İmad et-Trabelsi, pazartesi günü Libya'nın başkenti Trablus’ta Türk mevkidaşı Ali Yerlikaya'yı ağırlarken (İçişleri Bakanlığı)
UBH İçişleri Bakanı İmad et-Trabelsi, pazartesi günü Libya'nın başkenti Trablus’ta Türk mevkidaşı Ali Yerlikaya'yı ağırlarken (İçişleri Bakanlığı)
TT

Trablus, sınırların güvenliğini sağlama ve eğitim konusunda Türkiye’nin uzmanlığından yararlanmayı düşünüyor

UBH İçişleri Bakanı İmad et-Trabelsi, pazartesi günü Libya'nın başkenti Trablus’ta Türk mevkidaşı Ali Yerlikaya'yı ağırlarken (İçişleri Bakanlığı)
UBH İçişleri Bakanı İmad et-Trabelsi, pazartesi günü Libya'nın başkenti Trablus’ta Türk mevkidaşı Ali Yerlikaya'yı ağırlarken (İçişleri Bakanlığı)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) İçişleri Bakanı İmad et-Trabelsi, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile iki ülke arasındaki güvenlik iş birliğini güçlendirmenin yollarını görüştü.

Libya İçişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, başkent Trablus'ta düzenlenen ve çok sayıda güvenlik yetkilisinin katıldığı toplantıda ‘karşılıklı çıkar alanlarında ortak koordinasyonun yönlerinin’ ele alındığını belirtildi. Açıklamada ayrıca toplantı sırasında ‘hedefli eğitim ve yeterlilik programları ile Libya İçişleri Bakanlığı personelinin yeteneklerinin geliştirilmesinin’ yanı sıra ‘düzensiz göçle mücadele, sınırların güvenliği ve Türkiye'nin uzmanlığından yararlanma ile ilgili konulara’ değinildiği belirtildi.

fvg
Dün başkent Trablus'ta Libya ve Türkiye heyetleri arasında yapılan toplantı (İçişleri Bakanlığı)

İçişleri Bakanı Yerlikaya’nın Trablus ziyareti, General Halife Hafter'in oğlu ve Libya Ulusal Ordusu (LUO) Genel Komutan Yardımcısı Orgeneral Saddam Hafter’in geçtiğimiz hafta sonu Türkiye'nin başkenti Ankara'da siyasi ve askeri düzeyde gerçekleştirdiği toplantıların ardından geldi.

Libya İçişleri Bakanı Trablusi, bakanlığının ‘ülkenin son yıllarda karşılaştığı zorluklara ve bunların güvenlik durumuna etkisine rağmen büyük çaba sarf ettiğini’ söyledi.

Gidişatı iyileştirmek için çalışmaların sürdüğünü ve bir dizi olumlu sonucun elde edildiğini vurgulayan Trablusi, bakanlığın, Avrupa Birliği (AB) ve Afrika ülkeleriyle doğrudan iletişim kanalları aracılığıyla yasadışı göç konusuna ‘özel önem’ verdiğini kaydetti.

Trablusi, Libya İçişleri Bakanlığı’nın güvenlik planının, sınırların güvenliğini sağlamaktan başlayarak, ardından çöl ve şehirlerin, son olarak da kıyıların güvenliğini sağlamayı içeren aşamalı bir yaklaşım benimsediğini, ayrıca göçmenler için gönüllü geri dönüş programını uyguladığını ve insan kaçakçılığına karışan organize suç çetelerini takip ettiğini de sözlerine ekledi.

Libya İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Bakan Yerlikaya’nın Libya İçişleri Bakanlığı’nın çabalarını övdüğünü ve Türkiye’nin düzensiz göçle mücadeledeki deneyimini ve son yıllarda elde ettiği olumlu sonuçları paylaştığını aktardı. İçişleri Bakanlığı, bu toplantının, istikrarı artırmak ve güvenlik alanındaki kurumsal çalışmaların konsolidasyonunu desteklemek amacıyla dost ülkelerle etkili iş birliği olanakları oluşturma yönündeki devam eden çabaları çerçevesinde gerçekleştirildiğini belirtti.

Saddam Hafter, birkaç gün önce Ankara'da Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Savunma Bakanı Yaşar Güler ile bir araya geldi.

LUO Genel Komutanlığı tarafından yapılan açıklamada, Ankara’daki görüşmelerde uluslararası sahnedeki son gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunulduğu belirtilirken, “Savunma Bakanı Güler ile iki ülke arasındaki askeri iş birliğini güçlendirerek bölgedeki güvenlik sorunlarının çözümüne katkıda bulunacak ve güvenlik ve istikrar çabalarını destekleyecek yollar tartışıldı” denildi.

Öte yandan UBH Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe ile İngiltere'nin Libya’daki yeni Büyükelçisi Martin Reynolds arasında yapılan toplantıda düzensiz göç konusu başlıca gündem maddesi oldu.

İngiltere’nin Libya (Trablus) Büyükelçiliği tarafından sosyal medya platformu X üzerinden görüşmeye ilişkin yapılan kısa açıklamada, Büyükelçi Reynolds'un Libya'daki diplomatik görevinde ilk kez görüşmesini Dibeybe ile gerçekleştirdiği ve ‘yapıcı bir toplantı’ olduğu belirtildi. Açıklamada ayrıca toplantıda düzensiz göç, güvenlik ve ekonomik büyüme alanlarında ortak önceliklerin ele alındığı belirtildi.