Moskova ve Tahran, Rusya'da İHA fabrikası kurmayı planlıyor

Fabrikada İran İHA’ları üretilmesi hedefleniyor.

Rusya ve İran, Ukrayna'nın hava savunmasına karşı yüksek hızda  insansız hava aracı (İHA) üretmeyi hedefliyor. (Arşiv-Reuters)
Rusya ve İran, Ukrayna'nın hava savunmasına karşı yüksek hızda insansız hava aracı (İHA) üretmeyi hedefliyor. (Arşiv-Reuters)
TT

Moskova ve Tahran, Rusya'da İHA fabrikası kurmayı planlıyor

Rusya ve İran, Ukrayna'nın hava savunmasına karşı yüksek hızda  insansız hava aracı (İHA) üretmeyi hedefliyor. (Arşiv-Reuters)
Rusya ve İran, Ukrayna'nın hava savunmasına karşı yüksek hızda insansız hava aracı (İHA) üretmeyi hedefliyor. (Arşiv-Reuters)

Moskova ve Tahran, Rusya'nın Ukrayna savaşında kullanması için en az 6 bin İran insansız hava aracı (İHA) üretim kapasiteli yeni bir fabrika inşa etmeyi planlıyor. Wall Street Journal’ın yetkililerden aktardığı haberine göre üst düzey bir İran heyeti fabrika için planlanan alanı ziyaret etmek ve projeyi başlatmak için ocak ayı başlarında Rusya'ya gitti.
Rusya ile müttefik olan bir ülkeden yetkililere göre iki ülke, Ukrayna hava savunmasını zor durumda bırakacak yüksek hızlı bir İHA üretmeyi hedefliyor. Yetkililer, santralin inşasına ilişkin görüşmelerin, iki ülke yetkililerinin 3 Ocak'ta Moskova'nın 600 mil doğusundaki Rusya'nın Yelabuga kasabasına yaptıkları saha ziyaretiyle gerçekleştiğini bildirdi. Yetkililer, İran heyetine İran Devrim Muhafızları Ordusu Havacılık ve Uzay Kuvvetleri Araştırma ve Kendi Kendine Yeterlilik Cihad Örgütü Başkanı Tuğgeneral Abdullah Mehrabi ve ABD'nin ülkenin insansız hava araçlarını geliştirmek ve inşa etmek için merkezi olduğunu belirttiği kilit bir silah üreticisi olan İran'ın Kudüs Havacılık Endüstrisi'nin CEO'su Casim Damavandiyan'ın liderlik ettiğini aktardı. Yetkililer, İHA fabrikasının Rusya ile İran arasındaki bir milyar dolarlık bir anlaşmanın parçası olduğunu bildirdi. Ayrıca Moskova'nın İran'a Ukrayna'daki savaş sırasında ele geçirilen silahları sağladığını belirterek Tahran'ın mühendisliğini kopyalamaya çalıştığını vurguladı.
ABD'li yetkililer, Tahran'ın Moskova'ya Ukrayna'daki askeri ve sivil hedefleri vurmak için kullandığı yüzlerce İHA'yı şimdiden sağladığını kaydetti. ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, Rusya ve İran'ın ‘tam bir savunma ortaklığı’ geliştirdiği konusunda uyarıda bulundu. Beyaz Saray, Moskova'nın İranlı pilotları yıl sonuna kadar Tahran'a gönderme niyetiyle Rus savaş uçaklarını kullanmaları için eğittiği bilgisini paylaştı.  
ABD ve Ukraynalı yetkililer, bugüne kadar İran'ın çoğunlukla Rusya'ya Şahid-136 olarak bilinen kamikaze İHA’larını tedarik ettiğini bildirdi.
Rusya, soğuk kış aylarında Ukrayna’nın elektrik ihtiyacını kesintiye uğratmak amacıyla İHA’lar ile ülkenin şebekelerini hedef aldı. Zamanla, Ukrayna hava savunması İHA tehdidini büyük ölçüde etkisiz hale getirdi. Şahit-136, pervane motorlarına sahip yavaş hareket eden ve gürültülü bir İHA ve bu da tespit edilmesini ve vurulmasını kolaylaştırıyor. Ukrayna hava kuvvetlerine göre geçtiğimiz sonbaharda, ülke üzerinde görünmeye başlamasından bu yana 540’ı aşkın İHA düşürüldü.



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.